İnternetin kullanımı arttıkça bazı insanlar tarafından kullanım dozu da kaçırılabiliyor. Adı üstünde ‘kullanım dozu’, her şeyin bir limiti olduğu gibi internete dair şeylerin de limitleri var. Elbette belli başlı sınırlardan söz etmiyoruz, ancak her şeyi indirmek(veya download etmek) gibi bir hastalık var örneğin. Bu konulara eğilen yazı dizimizin üçüncü bölümünde de bazı aşırılıkların tanımlarını ele almaya devam edeceğiz.

14-10/31/doctor-computer-1920.jpg

Hikikomori

Japonca “elini eteğini çekmek” anlamına gelen terim, sosyal medya bağımlısı gençlerin gerçek hayattan kendini soyutlaması. Japon psikiyatr Tamaki Saitō‘nun dünya tıp literatürüne kazandırdığı hastalığın tek müsebbibi bilgisayar değil. 90′lı yıllardan beri Japonya’da kendini ailesiyle yaşadığı evin bir bölümüne kapatıp sosyal yaşamı tamamen reddeden ergen ve gençleri tanımlamak için kullanılıyor.

 

Blog streaking

Her gün milyonlarca blog internet dünyasına katılıyor. Bu blog’ların bir bölümü faydalı ve zengin içeriklerle donatılırken bazıları ise bir tür kişilik bozukluğunu temsil ediyor. Her türlü sırrın anlatıldığı, yakın arkadaş ve aileye dair çok gizli/hatta ayıp bilgilerin paylaşıldığı bu blog’ların yazarları blog straking olarak adlandırılıyor.

14-10/31/welcome-to-the-internet-internet-demotivational-poster-1264714433.jpg

Infornography – Enfornografi

Her okuduğunu gerçek sanan veya okuduğu hiçbir şeye inanmayan insanlar. Yani internet kullanım sonuçları kesin suretle uçlarda olan kimseler. Bu kişiler, üstelik her türlü bilgiye aç oluyorlar ve bilgiye dair tüm ihtiyaçlarını da internetten karşılamayı tercih ediyorlar. 

Ego sörfü

Kişinin kendi ismini internette aratması ve kendi profiline başka bir kişiymiş gibi bakması. Bunun bir ileri safhası ise Facebook ve Twitter’da kendi yazdıklarını beğenmesi ve sürekli onları okuması.

:: İnternet hastalığınız var mı?