Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net
Reklam
Reklam

İnternet hastalıkları için çocuğunuzu koruyun!

Ana sayfa / Teknoloji Gündemi

Günlük hayatımızda kullandığımız bilgisayar, çeşitli yenilikleri de beraberinde getiriyor. Hal böyle olunca, çeşitli sorunlar da yaşanabiliyor. Bu sorunların en başında hastalıklar yer alıyor.”İnternetten de hastalık bulaşır mı?” demeyin. İnternetin kitleler tarafından kullanılmaya başlamasından itibaren birçok hastalık yayılıyor. Bu sebeple, çocuklarınızı internet hastalıkları için koruyun.

Google AI kalp hastalıklarının önüne geçebilecek!

Google AI algoritması ile bir çok yeniliğe kolaylıkla ulaşıyor, şimdi ise bu algoritma bir çok kişinin sorunu olan, kalp rahatsızlıklarının erken teşhisi ve belki kolay tedavisi için bir aracı olabilir.

Çocuklarınızı internet hastalıkları için koruyun

İnternet hastalıkları için Uz. Psikolog M. Bayram Ayaz, Sanal Bağımlılık isimli kitabında, en yaygın internet ve teknoloji hastalıkları hakkında şu bilgileri veriyor:

Reklam
Reklam

Ekranla büyüyenler kendinde güven sorunu yaşıyor

Çocukluk dönemini bilgisayar v.b. gibi şeylerle geçiren kişiler, ilerleyen zamanlarda güven sorunu yaşayabiliyor. Hatta, benlik yapısında kayıplar gözleniyor. Bununla birlikte, sosyal medya platformlarında uzun süre vakit harcayan gençler, sosyal ya da yüz yüze ilişkilerde çekingen davranışlarıyla dikkat çekiyor.

Bağımlılık düzeyinde kullanım, insan iletişiminde kendine güven sorunlarına da yol açıyor ve bu sosyal iletişimde yüz yüze konuşmaları etkiliyor. Böyle olmasının da çeşitli nedenleri bulunuyor. Başlıca nedenleri sayarsak, dijital ekranlar tamamen kullanıcının güdümünde olması olarak gösteriliyor. Cihazlar insan gibi tepki veren, onaylayan ya da eleştirel mimiklere sahip değil. Halbuki insan, gözü ve beden diliyle davranışları değerlendiren ve sözel ifadeleri ölçebilen bir yapıya sahip. Bu nedenle, her gün zamanını saatlerce cihaz başında geçiren bağımlı kişiler yüz yüze iletişimde zorlanabiliyor.

Yetersiz özsaygı, kırılgan kişilik, kuşkuculuk

Utangaçlık ve kaçınma davranışlarının bir diğer nedeni ise soysal ilişkilerde kazanılan öğrenmenin gerçekleşmemesi olarak biliniyor. Yüz yüze insan ilişkileri yerine sürekli ekran başını tercih eden çocuklar, sosyal öğrenme imkanını da yitirebiliyor.

Teknoloji çağında doğan ve büyüyen kuşak, sosyal çevrede gözlem yaparak deneyim kazanmaya istekli olmadığı da ortaya çıktı. Yani, cep telefonu kullanarak sosyal medya platformlarında paylaşım yapmakla bu boşluk dolabilir mi? Sorumluk almayı ve sosyal bir rol üstlenmeyi terk ettikleri için toplumda bir aktör olmaları onlar için zor bir uğraşı olacağı aşikar.

Sonuç olarak, sosyal izolasyon ve yalnızlık onlar için daha az risk oluşturuyor. İlgi ve tercihlerinin bu yönde olması nedeniyle yetersiz özsaygı, kırılgan kişilik, kuşkuculuk gibi davranış ve tutumlara sık rastlanabiliyor.

Depresyonu tetikliyor

Bağımlılık ve depresyon iç içe sendromlar olarak karşımıza çıkıyor. Bazen depresyon nedeniyle internet kullanımı gerçekleşirken, bazı kişilerde bağımlılık nedeniyle depresyonun ortaya çıktığı biliniyor. Sosyal medya kullanıcılarında depresyona yakalanma riski, diğerlerine oranla yüksek olduğunu söyleyelim.

6 saatten fazla kullananların yüzde 83’ü,

4-6 saat kullananların yüzde 50’si,

2-4 saat kullananların yüzde 21’i,

1-2 saat kullananlarda yüzde 14’ü depresyonla birlikte yaşadığı ortaya çıktı.

Yeme bozukluğu

Sosyal medya ve özellikle Facebook, çağın modern dertlerinden biri olarak karşımıza çıkabiliyor. Çünkü, yeme bozukluğu, öğün atlama ya da öğün saatinde uymamak gibi sorunlara yol açabiliyor. Bununla birlikte açlığı bastırmak için bilgisayar yanında atıştırmalık yemek, dengesiz beslenmeye yol açabiliyor. Bilgisayar kullanırken yemek yemek, internet bağımlılarının kendilerine özgü bir beslenme kültürü olduğu biliniyor. Bunun sonucunda, ev yemekleri yerine paketlenmiş hazır gıdalara karşı daha istekli olunabiliyor. Oyun bağımlılığında buna benzer durumlar sıkça yaşanabiliyor.

Yine bir başka araştırmaya göre, internet kullanan gençlerin yüzde beşinde yeme bozukluğu tanısı konuldu. Bu tanı, yeme bozukluğu olarak bilinen iştahsızlık değil. Yani yeme bozukluğu tanısı, klinik destek alacak düzeyde ilerlemiş bir boyut söz konusu. Bununla birlikte, kan şekeri düzensizliklerine rastlanabiliyor.

Çevrimiçi kalmak için banyo yapmıyorlar

Teknolojik aygıtların aşırı kullanımı nedeniyle birçok sorunla karşılaşabiliniyor. Oyun oynarken, level kaçırma nedeniyle lavabo ihtiyacını gidermek için yerlerinden kalkamayan bağımlıların sayısı da artıyor. Özbakım becerilerinde azalma, kişisel hijyende zayıflama, çevrimiçi kalmak için banyo yapmama, boyun düzleşmesi, bel ve sırt ağrıları, göz kuruması, hareket azlığına bağlı kilo artışı, kilo kaybı, baş ağrısı, bilek ve parmak kas zedelenmesi bağımlıları bekleyen sorunların başında yer alıyor.

Hareketsiz çocuklarda gelişim sorunları

Saatlerce televizyon ve bilgisayar karşısında hareketsiz oturan çocuklarda sağlıksız ve yetersiz bir beden gelişimi görüldüğü ortaya çıktı. Çocukların fiziksel gelişimlerinde önemli bir yeri olan kondisyon ve efor harcamaktan çok cihaz başında zaman geçirdikleri görüldü. Bu çağın genç kuşağı, geçmiş nesillere göre daha hareketsiz bir yaşam sürdürdüğü gözlemledi. Hal böyle olunca, hareket yetersizliği gelişimsel gerileme yanında ruhsal sorunlara da yol açabiliyor. Hareketsizliğin verdiği huzursuzluk, kişileri sinirli ruh hali yaşatabiliyor. Özellikle ergenlik dönemlerini cihaz başında geçiren çocuklar, fiziksel gelişimleri için gerekli olan efordan uzak kaldığı gözlemledi.

Uyku bozukluğu

Aşırı teknoloji kullanımı, uyku bozukluğuyla da ilişkilendiriliyor. İnternet bağımlıları arasında, uzun süre çevrimiçi oturumu sürdürmek için kafein hapları kulanlar da var ve bu uyku bozukluğuna neden oluyor. Bu durum uyku yoksunluğu, yorgunluk ve hatta bağışıklık sisteminin bozulması gibi olumsuz sonuçlara neden olabiliyor. Aşırı süre çevrimiçi olmak ve egzersiz eksikliği, başta fiziksel sorunlara; kaslarda kireçlenme, sırt gerginliği ve göz yorgunluğu gibi yüksek bir risk oluşturabiliyor.

Yatak odasında mobil bir cihazla çevrimiçi kalmak, uyku saatini azalttığı için gün içinde zihin yorgunluğu yaşandığı ortaya çıktı. Buna ek olarak, mobil cihazların yaydığı elektromanyetik ortamda uyumanın beyin fonksiyonlarını değişime uğrattığı araştırma sonuçlarında ortaya koyuldu. Uzun süre radyasyona maruz kalan kişilerde REM uykusuna dalmada sorunlar yaşandığı anlaşıldı. Ayrıca zihnin dinginliğini sağlayan melatonin üretimi geciktiği ve bu hormonun salgısında yetersizlik olduğu tespit edildi. Yani internet hastalıkları, sizleri sağlığınızdan edebilir.

Biyolojik saatleri bozuluyor

İnternet’e bağlı cihazların ekranlarından yayılan mavi ışığa aşırı oranda maruz kalmanın, uyku-uyanıklık döngüsünü bozarak uyku doyumunda sorunlara yol açtığı gözlemlendi.

Aşırı teknoloji kullanımı nedeniyle vücudun biyolojik saati de bozulduğu ortaya çıktı. Dengeli uyku yoksunluğunun bazı sağlık sorunlarına yol açtığı da biliniyor. Gün aşırı uyku paterninde meydana gelen bozulma ve gecikme uyku ritim bozukluğuna neden oluyor. Sonuç olarak, internet hastalıkları için önleminizi alın.

::İnternet hastalıkları için ne gibi önlemler alınmalı?

Reklam
Reklam

Yorum Ekleyin


Reklam
Reklam