Marvel Sinematik Evreni, koskoca bir endüstriyi yeniden tanımladı desek yanlış olmaz. Çizgi roman filmlerini belli bir standarda yerleştiren stüdyo, pek çok yapımcıya da ilham kaynağı oldu.
2008 yılında Iron Man ile başlayan macera, birbirine bağlı film ve dizilerle ilerlemeye devam ediyor. Peki Marvel, nasıl oldu da maratonu, üstelik de hayranların istediği şekilde yürüttü? Hazırsanız bu konuyu hep birlikte inceleyelim.
Her şey 2008’de Iron Man ile başladı
Marvel, 2000‘lerin başında, bazı yapımcı stüdyolara film haklarını satarak, içerik üretme izni veriyordu. Spider-Man serisi, Sony’ye, X-Men ve Fantastik Dörtlü FOX’a, Hulk da Universal Studios‘a satılmıştı. Yine de kendi evrenini kurmak isteyen firma, pek başarılı olmayan örneklerle beyaz perdeye merhaba demişti. Bununla birlikte iflasın eşiğine gelen stüdyonun bir şeyler yapması gerekiyordu.
Planlarından vazgeçmek istemeyen Marvel için dönüm noktası 2007 yılında gerçekleşti. Ünlü prodüktör Kevin Feige‘nin stüdyonun en yetkili ismi olması ile sinema dünyasında yeni bir tanım literatüre girmeye hazırlanıyordu. O dönemler çizgi roman dünyasında çok da popüler olmayan Iron Man karakteri için kolları sıvayan Feige, aynı zamanda çalkantılı hayatı ile gündem olan Robert Downey Jr.‘ı evrenin merkezine yerleştirdi. Ünlü aktöre Tony Stark rolünü kabul ettiren prodüktör, Jon Favreau‘yu da yönetmenlik koltuğuna oturtarak kolları sıvadı.
Kevin Feige: “Iron Man tutmasaydı işimiz zor olacaktı.”
Iron Man filmi, stüdyonun bir nevi son kurşunuydu. Başarısız denemelerin ardından maddi anlamda sıkıntılı günler yaşayan Marvel, eğer beklediği etkiyi yapamasaydı, iflas ile burun buruna gelecekti. O dönemin şartlarından bahseden Kevin Feige, işlerinin çok riskli olduğunu aktardı. Ancak her şey stüdyonun istediği gibi gitmişti. Iron Man ile gişede önemli rakamlara ulaşan Marvel, bir sonraki adımlarını atarken daha cesur olabilirdi.
Birleşik sinema evreni artık hayal değil
Iron Man filminin etkisi sürerken aynı yıl Universal Studios ile Marvel, The Incredible Hulk’ı hayranlarının beğenisine sundu. Ayrıca o dönemlerde dedikodu seviyesinde olan birleşik evren iddiaları, hayranların beklentilerini arttırmayı başardı. Bazı teorilere göre The Incredible Hulk ve Iron Man, aynı evrende geçiyordu ve bir noktada birleşecekti.
Sinema salonlarında yerlerini alan hayranlar herhangi bir bağlantı göremedi. Hatta bazı seyirciler teorilerin asılsız çıkma ihtimaline, The Incredible Hulk‘ı izlerken üzüldü. Ancak Marvel‘ın bir planı vardı. Iron Man filminin sonunda, jeneriğin bitimiyle Nick Fury‘yi bir sahneliğine gösteren stüdyo, The Incredible Hulk için daha büyük planları vardı. Jeneriğin bitimini bekleyen hayranlar, Robert Downey Jr.‘ı, Tony Stark olarak General Ross ile konuşurken görünce adeta çıldırdı. Yıllardır hayali kurulan birleşik evren resmen gerçekleşmişti.
Tüm gözler artık Marvel Studios’un üzerindeydi
Kendi sinema evrenini kuran stüdyo, çizgi roman odaklı filmler ile yavaş yavaş öne çıkmayı başardı. 2008‘de iflasın eşiğinde, son kurşununu sıkan firma, artık rüzgarı tamamen arkasına almış ve emeklerinin karşılığını topluyordu. Gözlerin üzerinde olduğu Marvel, 2009 yılında tam 4 milyar dolar karşılığında Disney‘e satıldı. Son olarak satın alım ile eli güçlenen stüdyo, artık daha rahat bir şekilde filmlerini çıkarabilecekti.
Evren büyük plan dahilinde genişliyor
Planını bozmayan Marvel Studios, sevilen çizgi roman karakterlerini tekli filmleri ile evrene dahil etmeye başladı. Bununla birlikte Kaptan Amerika ve Thor gibi önemli isimler artık sisteme dahil oldu. İnce eleyip sık dokuyan firma, 2012 yılında çıkan The Avengers filmi ile tüm çizgi roman dünyasına işlerin nasıl olabileceğini göstermişti.
Önce ana karakterlere odaklanan Marvel, daha sonra herkesin yer aldığı ve büyük olayların yaşandığı toplu filmler ile belli bir hikaye çizgisine evrenini yerleştirmeyi başardı. Seviyesini koruyan stüdyo, ilerleyen dönemlerde beğeni oranı düşük filmler çıkarsa da kalitesinden ödün vermiyordu. Firmanın önceliği Infinity Saga adını verdiği evrenin ilk aşamasını tamamlamaktı.
Marvel, 11 yılda rekor seviyede gelir elde etti
2008 yılında başlayan Infinity Saga projesi, 2019 yılında Avengers: Endgame ile son bulacaktı. Bu süre zarfında ana hikayesini ilmek ilmek işleyen stüdyo, 11 yıllık süreçte toplamda 22 filmden, 20 milyar doları aşkın gelir elde etmeyi başardı.
Kevin Feige önderliğinde sinema dünyasına yeni bir janra ekleyen Marvel, birçok stüdyoya da ilham kaynağı oldu. Bununla birlikte stüdyo, Avengers: Endgame ile kısa bir süreliğine, Avatar’ın “kırılamaz” denilen rekorunu da kırmayı başardı.
Sabrın sonu selamettir
Genel yapı itibariyle evrenini dizi bölümleri gibi işleyen stüdyo, her şey hazır olana kadar büyük olayları izleyicilerine sunmaması ile ünlü. Buna en büyük örneği, 2019 yılında çıkan Avengers: Engame‘in ve evrenin baş kötüsü Thanos‘u, ilk olarak 2012 yılında görmemizi gösterebiliriz. Aceleci davranmayan Marvel, oluşturduğu kalitesi sayesinde, hayranlarından da büyük tepkiler almamakta.
Marvel birçok stüdyoya esin kaynağı oldu
Kazandığı para ve oluşturduğu hayran kitlesiyle Marvel, birçok stüdyonun ilham aldığı bir yer haline geldi. Hatta en büyük rakibi DC Comics dahil, pek çok firma kendi sinema evrenlerini kurmaya çalıştı. Bazıları başarılı olurken, kimi eserler ya revizyona girdi ya da sinema tarihinden silinmek durumunda kaldı. Ancak stüdyonun elde ettikleri sayesinde bu tarz denemelerin ileride de çokça önümüze geleceğini gösteriyor.
Sizler Marvel’ın başarısı hakkında neler düşünüyorsunuz? Stüdyo, yarattığı evren ile sizleri tatmin etti mi? Görüşlerinizi bizlere aktarmayı unutmayın.