Aksiyon ve eğlencenin parkour sporuyla birleştirildiği yapım olan Mirror’s Edge Catalyst için yayınlanan inceleme notlarından da oyunun ortalama bir seviyede olduğunu görmüştük. Oyun deneyimi ile birlikte Mirror’s Edge Catalyst incelemesi ile oyuna yakından bakıyoruz.
Genel olarak parkour sporundan esinlenen oyun FPS tarzında bir yapım. Önceki Mirror’s Edge oyunlarından alışık olduğumuz açık dünya teması bu oyunda da aynı şekilde işlenmiş. Oyundaki ana karakterimiz Faith ile şehrin farklı bölgelerinde koşular yapabiliyor, birinci şahıs perspektif ile oldukça hareketli bir oyun deneyimi yaşayabiliyoruz.
Oyunu hikaye bazında değerlendirecek olursak, bizden geçer not alamadığını söyleyebiliriz. Oyuna başladıktan kısa süre sonraki sıkılma hissi oyunu oynama istediğinizi anında ortadan kaldırıyor. Özellikle oyun içindeki sıkıcı görevler ve tek düze aksiyon sunulması sadece bir yerden bir yere tırmanmanıza veya koşmanıza zemin hazırlıyor. Oyun her ne kadar açık dünya temalı olarak lanse edilse de, oyunculara pek de başarılı olmayan bir dünya sunuluyor.
#video_12350#
Hollywood Tarzında Senaryo
İşleyiş olarak Hollywood filmlerinde alışık olduğumuz tarzda bir senaryo ile gelen Mirror’s Edge Catalyst‘de, insanları tüm duygu ve hislerinden arındırabilecek olan virüsün yayılmasını engellemeye çalışıyoruz. Tabi bu süre boyunca ana görev dışında sağda solda bulunan NPC‘lerden yan görevler alıp kuryelik yapabiliyoruz. Mirror’s Edge Catalyst‘nin hikaye tarafındaki en güzel detaylardan biri bu yan görevler. Neden mi? Yapacağımız yan görevlerin sürelerini tutarak diğer oyuncularla paylaşabiliyoruz. Bu durum ister istemez bir rekabet ortamını ve karşılaşma hissini doğuruyor. Tamamı görev veren insanlar ve K-SEC görevleri ile dolu oyunda ana görev yerine NPC görevlerini tercih edeceğinizi görür gibiyim.
Hikayenin işleyişi sırasında oyunun kendini ile çelişmeyen noktalarından biri de oyun olmayan sivil karakterler. Yaptığımız koşular esnasında harita üzerinde görev aldığımız veya oyun içi etkileşimde olduğumuz karakterler dışında kimseyi göremiyoruz. Bu durum açık dünya temalı olarak tanıtılan bir oyunda alışık olmadığımız bir durum. Bu bahsettiğimiz karakterlerin hepsini takım elbiseli olarak çatılarda göreceğinizi de hatırlatalım. Faith‘in bile zor tırmandığı uç noktalarda konumlanmış birçok karakterin ne için orada olduğunu anlam veremedik.
Yetenek Ağacı ve Özellikler
Hikayenin işleyişinde güzel olan bir diğer nokta ise Faith‘in basit koşular ile başladığı serüvende yeteneklerinin geliştiriliyor olması. Oyunda yer alan yetenek ağacında tecrübe puanlarımıza göre yetenekleri aktif ederek yolumuza devam ediyoruz. Özellikle hızlı ve zorlu koşular esnasında en iyi zamanı elde edebilmek için bu yetenek geliştirmelerine ihtiyaç duyuyoruz. Movement, Combat ve Gear olarak adlandırılan yetenek sınıflarında kendine has özellikler aktif ediliyor.
Gerek ana gerekse yan görevlerde zamana karşı yarıştığımız için koşu esnasında atik olup doğru hamleler yapmamız gerekiyor. Yuvarlanma veya koşu esnasındaki atik hamleleriniz oyun esnasında çok önemli olan süre konusunda size büyük bir avantaj sağlıyor. İlk oyunu oynayanlar bilir, Faith silah kullanabiliyordu. Mirror’s Edge Catalyst‘de bu durum söz konusu değil. Çünkü oyundaki silahlı karakterlerin hepsi kullandıkları silahlara bir şifre ile bağlanmış durumda.
Herhangi bir silah kullanmadığımız için sadece yakın dövüş aksiyonlarına girebiliyoruz. Combat bölümünde yer alan yetenekleri geliştirerek duvardan koşarak tekme atabiliyor ya da düşmanın tepesine binebiliyoruz. Yetenek ağacında yer alan Gear‘da ise üzerimize giydiğimiz ekipmanları geliştirebiliyoruz.
İşlevsel Yetenek ve Özellikler
Bu özelliklerin tümü genel olarak çok işlevsel dursa da, açık dünyada koşmayı bıraktığınız an oldukça sıkıcı bir hal alıyor. Oynanabilirlik açısından yenilikler sunan oyunda göze çarpan detaylardan biri de ne kadar hızlı koştuğumuza göre değişen ekran bildirimleri. Önceki oyunda herhangi bir bildirim ekranı olmadığı için sadece duyduğumuz rüzgar sesi ve efektlerden anladığımız hızımız için bu kez ekranda bir bildirim bulunuyor.
Hikaye olarak vasat bir kurgu sunan oyun ortalama 10 saatte bitirilebiliyor. İlk oyundan alışık olduğumuz çok kısa süreli oynanış süresi yeni oyunda neredeyse üç katına çıkarılmış durumda.
Vasat Grafikler, Etkileyici Sesler
Mirror’s Edge Catalyst, önceki oyundan alışık olduğumuz Glass City görüntüsünü yansıtamıyor. Çok başarılı ve gerçekçi grafikler sunamayan oyun vasat seviyede bir grafik deneyimi sunuyor. Özellikle şehir modellemesindeki eksiler ve tekdüze yapı can sıkıcı düzeyde. Koştuğunuz esnada sanki aynı yerlerde dönüp duruyormuşsunuz hissi kısa zamanda aklınızda yer ediyor. Görsellik açısından büyük eksikliklerle gelen oyun beklenenin aksine başarılı bir FPS deneyimi sunamıyor ne yazık ki.
Oyunda beğendiğim noktalarda biri sesler ve müzikler oldu. Oyunda yer verilen sesler ve müzikler kısa sürede oyunun atmosferine dahil olmanızı sağlıyor. Ses ve müziklere oldukça özen gösterilen oyunda aynı çabanın grafik ve oynanabilirlik tarafında neden olmadığı akla gelen ilk sorular arasında.
Genel olarak vasat bir oyun olduğunu söyleyebileceğimiz Mirror’s Edge Catalyst, belki de geçek hayatta deneyimleyemeyeceğimiz gökdelen tepesinde koşma hissiyatını yaşatıyor. Oyun, hissiyat dışında grafiksel açıdan günümüz oyunlarıyla kıyaslamaya dahi alınamayacak bir seviyede. Mirror’s Edge hayranları dışında pek sevileceğini düşünmediğimiz yapım, özellikle senaryo tarafında büyük bir geliştirmeye ihtiyaç duyuyor.
Artılar
– Gökdelen tepelerinde dolaşma keyfi
– Başarılı ses ve müzikleri
– Yan karakterlerden alınan görevlerle diğer oyuncularla rekabet etme
Eksiler
– Tekdüze ve sıkıcı senaryo
– Vasat seviyede olan görseller
– Önceki Mirror’s Edge’den gözle görülür düzeyde bir geliştirme yok
:: Mirror’s Edge Catalyst’i beğendiniz mi?
O kadar kötü mü ya? Bence o kadarda kötü değil oyun ayrıca görsellik bakımından iyi diye gördüm..Neyse deneyip görecez artık.
valla hacı dayı sallamışsınız grafikler vasat falan diye ama bence mükemmel olmuş oyun 100 sefer bitirsem yinede doymam tam aksine önceki oyunun gideri yok bilmiyorsanız hatırlatıyım bu oyunda battlefield serisinin grafik motoru kullanıldı
sallamışsınız grafikler vasat falan diye
İncelemeyi yapan arkadaş doğru oyunu incelediğine eminmisin? "önceki oyunlarından alışık olduğumuz açık dünya bu oyundada kullanılmış…" nedir, bu kadar sallama bi giriş olamaz önceki sadece 1 oyun var ve oda senaryoya göre ilerliyo, Hem açık ve net söylüyorum bu zamana kadar gördüğüm en kaliteli Futuristic şehir tasarımını yapmışlar ve grafikler gerçekten şahane, oyunu bitirmiş ve ilk Mirrors Edgenin sıkı hayranı olarak senaryoda gayet güzel hazırlanmış
hiç iyi oyun deil
mirror's edgeyi çok severek ve eğlenerek bitirdim hatta sokağa çıkıp bahçe duvarından atlamaya falan başladım :D. ama mirror's edge catalyst'i benim pc kaldırmıyor belkide biraz ilerlemişlerdi ne dersiniz 😀