Küçük ofislerden veri merkezlerine kadar geniş bir kullanım alanına sahip olan NAS, yani ağa bağlı depolama sistemleri, sistem yöneticilerine esneklik ve kullanım kolaylığı sağlıyor. Tek diskli sistemlerden iki düzine disk ve gelişmiş RAID seviyelerine sahip modeller arasında geniş bir seçeneğe sahip NAS modelleri üst seviyede, kritik veri uygulamaları haricinde birçok sistem yöneticisinin gözdesi.
Kritik operasyonlar için kullanılan sistemlere bağlı depolama (attached storage) ve FibreChannel gibi teknolojileri kullanan sistemlerin maliyeti, bu sistemlerle çalışan sunucu sistemlerinden çok daha yüksek olabiliyor. Bu tür maliyetlerden kendisini korumak isteyen ve aşırı derecede performans ile süreklilik garantisi aranmayan uygulamalarda rahatlıkla kullanılabilen ağa bağlı depolama sistemleri gittikçe yaygınlaşan teknoloji ve standartlar sayesinde sistem yöneticilerinin sorunlarını maliyet odaklı biçimde çözmelerine olanak sağlıyor.
Ağınız sağlamsa ne âlâ
NAS sistemleri, adı üzerinde ağ üzerinden erişilebilen ve barındırdıkları özellikler sayesinde birçok farklı uygulama için erişilebilir ve kullanılabilir olan sistemler olarak karşımıza çıkıyorlar. Günümüzde farklı fiyat ve işlev seviyesindeki NAS sistemleri genel geçer ağ depolama standartlarını desteklerken FTP, PHP destekli web sunucusu ve iSCSI mantıksal depolama hedefi gibi işlevleriyle birçok farklı senaryoda aynı anda hizmet verebiliyorlar.
Özellikle iSCSI standardı sayesinde birçok farklı işletim sistemiyle birlikte kullanılabilen NAS sistemleri yüksek performanslı ve düşük gecikme sürelerine sahip yerel ağlarda harikalar yaratabiliyor. Özellikle de harici depolama konusunda ısrar eden bazı sanallaştırma sistemleriyle birlikte kullanıldığında, barındırdığı gelişmiş RAID ve anlık yedekleme çözümleri sayesinde veri sağlığını kendi içinde çözüp 10 Gbps ağ bağlantısı üzerinden yüksek verimli bir depolama sistemi olarak görevlerini başarılı şekilde yerine getirebiliyor.
Güvenlik önemli!
Bu noktada dikkat çekilmesi gereken şeylerden bir tanesi de güvenlik. NAS sistemleri birçok farklı protokol ve teknolojiyi destekleyen, temelinde GNU/Linux sistemleri çalıştıran sabit yazılımlara sahip bilgisayarlar olarak düşünülebilir. Bununla birlikte barındırdıkları protokol çeşitliliği gelişmiş güvenlik ve erişim ince ayarları yapılmasını da gerektiriyor. Bu noktada yapılabilecek konfigürasyon hataları yetkisiz erişimlere kapı açabilir ve çok hoş olmayan sonuçlar doğurabilir.
Bununla birlikte her seviyedeki ürün için yazılım güncellemeleri de hem bulunabilecek yazılım arızalarını gidermek hem de sistem kararlılığını temin etmek için gerekli olacaktır. Birçok NAS sistemi istenildiği takdirde kendi yazılımını güncelleyebiliyor ve sizden yalnızca yeniden başlatma istiyorlar. Elbette bu yeniden başlatma işlemleri, NAS sistemi sanallaştırma ve dosya paylaşım işleri için kullanılıyorsa ciddi bir sıkıntı halini alabiliyor. Sistem yöneticilerinin bu tür durumları da dikkate alması oldukça faydalı olacaktır.