Netflix, yeni korku filmi ‘Mr. Puzzles Wants You To Be Less Alive’ı yayımladı. Ancak bu film, öncekilerden biraz farklı. Çünkü kısa filmin senaryosunun tamamını yapay zeka algoritmaları yazdı. Bir kez daha yapay zekanın giderek daha fazla işlev kazandığını bize gösteriyor. Bilim insanlarının en büyük endişesi, bir gün robotların insanlardan kötülükleri öğrenerek insanlığı yok etmeye çalışması.
Gelecekte yapay zekanın çok daha fazla üretimde bulunması muhtemel. Bununla birlikte, birçok meslek de artık yapay zeka tarafından yapılıyor. Bu filmde de görüldüğü gibi algoritmalar hızlı bir öğrenme kabiliyetine sahip olduğunu kanıtlıyor.
Yapay zeka bu sefer Picasso’yu taklit etti!
Netflix, korku filmi için robota 400 bin saat film izletti
Pop Culture‘ın haberine göre, Mr. Puzzles Wants You To Be Less Alive (Mr. Puzzles Daha Az Canlı Olmanı İstiyor) isimli film için ekip, robota korku filmleri izletti. YouTube’daki video yazısında, “Bir robotun 400 bin saatten fazla korku filmi izlemesi ve ardından kendi korku filmini yazması için Keaton Patti’yle çalıştık. İşte ortaya çıkan şey.” ifadesi yer aldı.
Bu arada, kısa animasyon türündeki bu yeni Netflix korku filmi elbette bir yapımdan esinlendi. Film ekibi, algoritmanın Testere’den (Saw) ve serideki Jigsaw karakterinden ilham aldığını doğruluyor. Mr. Puzzles Wants You To Be Less Alive’ın konusuna gelecek olursak, filmde şeytan maskeli kötü bir adam (Mr. Puzzles) başrol.
Mr. Puzzles, Jennifer adında bir kadını terk edilmiş bir depo gibi bir yere kapatıyor. Ardından Jennifer’ı bir dizi tuzakla sınıyor. Küçük bir yardımla kısa süre sonra Jennifer, Mr. Puzzles’ı nasıl yeneceğini anlamaya başlıyor. Bu filmle birlikte, yapay zekanın daha önceki hiçbir yapıma benzeyemeyen bir film ortaya koyduğunu görüyoruz.
Netflix, bu korku filmi için Ekim ayının başında bir fragman yayımladı. Ancak Cadılar Bayramı nedeniyle film şu anda oldukça popüler.
Peki, siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Hem yapay zekanın geleceği konusunda, hem de Netflix gibi platformların benzer projeleri hakkındaki fikirlerinizi merak ediyoruz.
Filmi izlemeye gerek bırakmayan siz sdn editörlerine saygıyla