Türkiye’de son bir yılın en popüler konularından biri yerli markalı bir otomobil üretebilmek. Türkiye uzun yıllardır yerli bir otomotiv sanayine sahip.

Üstelikte bu konuda dünyanın da sayılı üreticileri arasında yer alıyor.  Ancak söz konusu yerli bir otomotiv markası olunca sektörün sesi çıkmıyor. Daha çok global markaların üretim üssü olan Türkiye’de sektör çok fazla katma değerli üretim yapamıyor.

Bunun sonucu olarak da sektör bazı yıllar dış ticaret açığı bile veriyor. Bu duruma dur demenin ve Türkiye’nin kanayan cari açık yarasını durdurmanın yolu sektörün katma değerini arttırmaktan geçiyor.

Yerli marka bu açıdan çok önemli ancak riskleri de çok olan bir alan. Bu açıdan yerli otomotiv yazılımı ve elektroniği de sektörün üzerinde ciddi şekilde eğilmesi gereken bir alan.

{pagebreak::2}

Geçtiğimiz haftalarda Hyundai’ın yenilenen i20 tanıtım toplantısına katılan Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ‘Otomotivde elektronik ve gömülü yazılımın payı şuan yüzde 30’larda iken önümüzdeki 10 yıl içerisinde bu oranın yüzde 80’lere çıkması bekleniyor’ diyor.  

Global Industry Analysts’ın geçtiğimiz yıl yayınladığı bir rapora göre 2017 yılında global otomotiv yazılım pazarının 2017 yılında 9,8 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

Özellikle mobil teknolojilerin gelişmesi ve insanların bu teknolojilere hızlı adapte olması, otomotiv sektörünün de bu konuda yenilikler yapmasını zorunlu kılıyor. Son dönemde özellikle otomobillerin eğlence sistemleri ve elektroniklerinde ciddi yenilikler gözlemleniyor.

{pagebreak::3}

Otomobillere uygulama geliyor

Tabletlere uyumlu hatta gömülü tablete sahip akıllı otomobiller pazara yavaş yavaş geliyorlar. Bu cihazların otomobillere girmesi de doğal olarak otomobil uygulamalarının oluşmasına neden olacak.

2015 yılına kadar dünyada mobil uygulama pazarının 25 milyar dolar seviyelerine ulaşması bekleniyor. Bu pastada otomotiv uygulamalarının da zamanla ciddi bir payı olacak. Frost & Sullivan tahminlerine göre 2011’de otomobil uygulama pazarı 739,5 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

Bu pazarın daha başlangıç aşamasında olduğu göz önüne alındığında nasıl bir potansiyele sahip olduğu gözler önüne seriliyor.

Otomotiv sektörüne yönelik bulut çözümleri de yakın gelecekte göreceğimiz yenilikler olacak. Birçok global otomotiv üreticisinin mobil otomobiller, bağlantılı otomobiller ve otomobil uygulamaları üzerine çalışan departmanları oluşturulmuş durumda

{pagebreak::4}

Peki yerli otomotiv sektörü bu gelişmelerin neresinde?

Doğrusu şimdilik çok uzağında. Uzun yıllardır fasonculuk ve düşük katma değerli üretimle yola devam eden sektörün artık bu alanlara el atması gerekiyor.

Bunun için de aslında ciddi bir fırsat var. Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, ‘Savunma sanayiinde yazılım yapan şirketler var.

Onlarla otomotiv sektörünü tanıştırmayı düşünüyoruz’ diyor. TAYSAD ile savunma sanayi son bir yıldır yakın ilişkiler içerisinde. Bu tür bir sinerji sektörü bir anda farklı bir boyuta taşıyabilir.

Hükümetin son teşvik paketinde otomotiv sektörünü stratejik yatırım kapsamına almış olması da sektör için bulunmaz bir fırsat. 

Üstelik ‘Bakanımız Zafer Çağlayan bize teşvik için gerekli minimum yatırım tutarı olan 50 milyon TL’nin elektronik ve yazılımda aşağı çekileceğinin müjdesini verdi’ diyor Dudaroğlu. Hal böyle olunca da sektöre gerekli yazılımları yazmaktan başka bir şey kalmıyor. 

:: Türkiye’deki otomotiv sektörü ve yazılım sektörü hakkında ne düşünüyorsunuz?