1970‘li yıllardan itibaren oyun konsolları ve bilgisayarlarla birlikte video oyunları hayatımızın bir parçası oldu. İki bölümlük yazımızın ilk bölümünde, oyun dünyasının gelişiminde büyük rol oynamış, okurken “ne günlerdi be” diyeceğiniz, bilmiyorsanız da çok şey öğreneceğiniz kilometre taşlarını bulacaksınız. Şimdi arkanıza yaslanın, zaman yolculuğumuz başlıyor!
Atari 2600, Nam-ı Diğer Karakutu
İlk olarak 1977 yılında piyasaya sürülmüş ama ülkemizde ancak 80’li yıllarda popüler olabilmiş oyun konsoludur. Bunun en büyük sebebi, o tarihlerde bu tarz ürünlere kolay kolay ulaşamamızdır.
Oyun kartuşu takılabiliyor olmasına rağmen, ülkemizde bulmak oldukça zahmetliydi. İçerisinde bir çok oyun bulunurdu. Pac-Man, Space Invaders, River Raid, Atlantis gibi, o dönemin en popüler oyunlarını barındıran geniş bir arşivi vardı. Kontrolleri sadece tek tuşluydu. Konsol üzerindeki minik kolu çekerek oyunlar arasında geçiş yapıyordunuz. Eğer oynamak istediğiniz oyunu yanlışlıkla geçerseniz, sıfırlayıp baştan ilerlemek gibi, insana cidden acı veren özellikleri vardı. Oyun kalitesi olarak şimdiyle kıyaslama yapılamayacak kadar farklıydı. Oyundaki karakteriniz sadece bir kaç pikselden oluşuyordu ama eğlencesi şimdiki konsollarla yarışır düzeydeydi. Space Invaders oynarken yukardan gelen yaklaşık üç piksellik ateşten kaçmak için yaşadığınız heyecan, paha biçilmezdi.
Sadece ülkemizde değil bütün dünyada, insanları video oyunlarıyla tanıştıran Atari 2600’ü saygıyla anıyoruz.
{pagebreak::2}
Commodore 64
1982 yılında piyasaya sürülen Commodore 64, dünyanın en büyük kitelelere ulaşan ilk kişisel bilgisayarlarındandır. Aynı zamanda 80’li yılların önemli ikonlarındandır. İnsanlar, evlerindeki televizyonları, Commodore 64 sayesinde kişisel bilgisayarlarına dönüştürüyordu. Bir çok oyunun yanı sıra Basic, Pascal gibi programlama dilleriyle de, program yazılabiliyordu.
Oyun ve programları müzik kasetine (evet, bildiğimiz bantlı müzik kaseti) kaydedip, Commodore 64’e takılı olan kaset çalardan oynatabiliyordunuz. Kulağa gerçekten çılgınca geliyor değil mi? Asıl can alıcı nokta ise, Commodore 64 sahiplerinin korkulu rüyası “kafa ayarı”. Modern cihazlardaki gibi istediğiniz uygulamayı koyup, starta basıp çalıştırmak, ne yazık ki bazı Commodore 64 modelleri için pek mümkün değildi. Önce kaset üzerinden yazılımın olduğu yeri bulmak gerekiyordu. Bunu da, kasetçalar üzerindeki deliğe tornavida veya toka sokup çevirmekle başarabilirdiniz. Bu bazen çok kısa bazen de dakikalarca sürebilirdi. Ekrana düzgün görüntü geldiğinde yaşanılan heyecanı kelimelere dökmek çok zor! Daha sonraları disket okuyucularıyla bu problem aşılmıştı fakat o da oldukça pahalı bir aparattı.
{pagebreak::3}
Amiga 500
Takvimler 1987’yi gösterdiğinde, bilgisayar dünyasını sarsacak çok büyük bir cihaz çıktı piyasaya. Commodore firması tarafından piyasaya sürülen Amiga 500, 16-bit’lik işlemcisi, 512kb’lık belleği ile adeta yeri göğü salladı! Oyunlar artık çok farklıydı. Müzikler ve hatta gerçek insan sesleri bile oyunlarda karşımıza çıkmaya başlamıştı, grafikler muhteşemdi. Herkes evindeki Commodore 64’üne artık üvey evlat muammelesi yapmaya başlamıştı. Kaset okuyucusu yerini disket sürücüye bırakmıştı. O dönem atari salonlarına gidip oynanan oyunlar birer birer Amiga 500 için çıkmaya başlamıştı ki bu da, ebeveynlerin Amiga 500’e oldukça sıcak bakmalarını sağlamıştı.
En kötü yanı, düşük belleği ve kapasitesi yüzünden, kullanan herkesi çılgına çeviren yükleme süreleriydi. Mortal Kombat oynuyorsunuz. İlk dövüşü bitirdiniz, ekranda ikinci disketi takmanızı isteyen bir uyarı, yükleme biter bitmez üçüncü disket ve hatta bundan sonra ilk disketi tekrar takmanızı bile isteyebilirdi. Disket okuyucudan gelen “bızztt bııızzt bıııııızzzzzt” sesini, Amiga 500 kullanan herkes dün gibi hatırlar.
{pagebreak::4}
Nintendo Game Boy
Nintendo’nun dünya genelinde yaklaşık 119 milyonluk satış rakamına ulaşan dünyanın en popüler taşınabilir oyun konsolu Game Boy ile, artık oyunlar cebimize, çantamıza girmeye başlamıştı. 1989 yılında ilk olarak Japonya’da, 1990’dan itibaren de dünya genelinde satışa sunuldu. Tabii ki ülkemizde o döneme göre oldukça yüksek fiyatlarda satılırdı. Yanında Tetris veya Super Mario ile geliyordu. Oyun kartuşları da o dönem için oldukça pahalıydı. Bu yüzden hayatımızın vazgeçilmez alışveriş yöntemlerinden takas, o dönemlerde aramızda oldukça popülerdi. Tam bir pil canavarıydı. 8-bitlik mimariye sahipti ve monochrome yani renksiz bir LCD ekrana sahipti. Game Boy’u olan çocuklar, parmakla gösterilirdi. Dışarda oyun oynarken diğer mahallelerden izlemeye gelenler bile olurdu.
{pagebreak::5}
Tetris (Brick Game)
Özellikle Game Boy’un büyük başarı yakaladığı taşınabilir oyun sektöründe o döneme damga vuran aletlerden biriydi. Üreticisi, dağıtıcısı bile belli değildi, diyebiliriz. Fiyat olarak da Game Boy’un çok çok altındaydı. Hatta hatırlayan olacaktır, bazı modellerinde Tetris grafikleriyle oluşan bir araba yarışı bile buluyordu. Şimdinin cep telefonları gibi, o dönemin ellerden düşmeyen aletiydi. Halen satışının devam etmekte olduğunu da belirtelim.
{pagebreak::6}
Nintendo SNES ve Taklitleri
Nintendo’nun 1990 yılında, Game Boy ile hemen hemen aynı dönemde piyasaya sürdüğü ve oldukça popüler olan oyun konsoludur. 16-bit’lik mimariyle sahipti ve oyun kalitesi Amiga 500’e oldukça yakındı. Bir çok Ninteno klasiği oyunun ilk çıkışı, bu başarılı konsolla olmuştur.
Ülkemizde ise Nintendo Snes’in çok başarılı taklitleri, neredeyse orijinalinden bile daha popülerdi. Üzerinde “99999 in 1” gibi ibareler bulunan ama aslında en fazla 10-15 oyun barındıran, o dönem kartuşları elden ele gezen ve bizlere bir çok oyun oynama imkanı sunan konsollarını, hala piyasada bulabilirsiniz.
{pagebreak::7}
Sega Mega Drive
1989 yılında Sega tarafından piyasaya sürülen Mega Drive, yaklaşık 40 milyon gibi bir satış rakamında ulaşmıştır. 16-bit’lik bir sistemdir ve gerçekten çok güzel oyunlara sahiptir. Dünya genelinde çok popüler olmasına rağmen, ülkemizde büyük satış rakamlarına bir türlü ulaşamamıştır. Bunda, o dönem oldukça popüler olan ve oyunlarına çok daha kolay erişilebilen Amiga 500’ün payı büyüktür. Halen emülatörlerle bir çok oyununu oynayabilirsiniz.
{pagebreak::8}
Super Mario
Nintendo’nun 1985 yılında piyasaya sürdüğü ve oyun dünyasının belki de en meşhur karakteridir. Özellikle platform oyunlarında tam bir kilometre taşıdır. Musluk tamirciliği yaparken, boruların içinden geçerek ulaştığı farklı diyarlarda, kaçırılan prensesi kurtarmak için canını dişine takan sevimli karakterimizin, bu yıl 30. yaşını kutluyoruz.
{pagebreak::9}
Bonus : Atari Tabancası
O oyun dünyasının fenomeni! Bir türlü sırrı çözülemeyen, aklımızı yıllarca kurcalayan teknoloji! Aslında o kadar teknolojik bir ürün olmadığını üzülerek belirtmek isteriz. Örnek vererek açıklayalım. Ördek avı oynuyorsunuz. Ekrandaki ördeğe ateş ettiniz. O sırada aslında hiç dikkat etmediğimiz bir olay gerçekleşiyor. Ekranda ördeğin olduğu yer beyaz bir kareye, ekranın diğer kısımları da siyah renge dönüşüyor. Tabancanızın ucunda da basit bir ışık sensörü bulunmakta. Beyaz kısım tabancanızın ucundaki sensöre denk geliyorsa, ördeği vurdunuz, tebrikler! Bu kadar basit olmasına rağmen oldukça başarılı bir ürün olduğunu kabul etmeliyiz.
:: Sizce oyun dünyasının en önemli yapı taşı nedir?
Nintendo gameboyu ilk aldıgım zamanki heyecanamı mutlulugumu tarif edemem
güzel bir haber olmuş teşekkürler 🙂
Ne günlerdi be!
eskiler çok iyiydi saatlerce evde atari oynar çıkar dışarıda da kalesini taşlarla yaptığımız futbol macları yapardık. Ne günlerdi be 🙂
Nintendo oyun konsolu 16 bit değil 8 bit. 16 bit olan Sega Mega Drive 🙂
Duygulandım ya 😀 Sega vardı bende 😀 şu sokak dövüşü oynardık hep 😀 sarışın adamı alırdım 😀 hep döverdim 😀
Harika bir konu.
Offf ne cihazlardı bende Amiga 1200 vardı ama hicbirzamsn Gameboy olmadı
kara kutu ,nes ,gameboy,tetris.commodore 64,sega mega drive,ve yüzlerce el aterisi 1981 doğumlu olup bunları yaşamak harika … şimdi öğretmenim hala emülatörlerdebunları oynarım öğrencilerime demiyorum tabiki :)))
İnsan duygulanıyor konsollardan ziyade başından geçen olaylar hatırına geliyor insanın.
1983 doğumluyum bu konsolların birkaçını kullandım şimdi ps4 sahibiyim ama bazen o 8 bitlik 16 bitlik oyunların verdiği duyguyu özlüyorum
Valla duygulandım lenn… ilk kontorland olmak üzere sega mega drive, nintendo game boy, micro genius, hatta bide super vision diye game boya benzeyen el atarim vardı kartuşlu… sonradan pc ps2 ps3 aldım şimdi sadece pcde oyun oynuyorum digerlerini annem mahallenin cocuklarina vermiş ben evlenince:(( mega drive de warlock diye bi oyun vardı ben çok etkilenmiştim hala daha nick olarak kullanırım… vay be şimdide oglumla pc de oyun oynuyoruz… yaşlandık lennnnn!!!
önce atari2600 sonra commodore 64 sonrasındada amiga 500 kullanan biri olarak o yılları özlüyoruz
O GÜNLER ÇOK GÜZELDİ YAZI İÇİN AYRICA TEŞEKKÜRLER İNSAN DUYGULANIYOR…
okuması çok zevkli harika bi yazı olmuş! resmen gözlerim doldu
Baştan sona kadar satır atlamadan okudum.. cidden çok güzel bi yazı olmuş..
İyi bir yazı olmuş ama playstation nerede ? oyun dünyasına damgasını vuran bir cihaz bu listede nasıl olamaz ?
Bolum 1 demisler devaminda olacaktir
Arkadaşlar bu normal tv atarilerinin oyun kasetleri sega mega driver 2 de çalışıyormu bilgisi olan varmı acaba
Valla yol parami atariye verip eve yureyerek giderdim.