Nothing OS 4.0 (Android 16) Güncelleme Takvimi Açıklandı!

Nothing, geçtiğimiz günlerde Android 16 tabanlı en yeni arayüzü olan Nothing OS 4.0’ın dağıtımına başlamıştı. Şirketin ilk amiral gemisi telefonu Nothing Phone (3)’ün bu güncellemeyi alan ilk model olmasının ardından, kalan cihazlara güncellemenin ne zaman ulaşacağı konusunda daha net bir takvim belirlendi.

Nothing, kesin tarihler içermeyen ancak yine de yol haritası sunan yeni bir dağıtım takvimini duyurdu. Bu takvime göre, kalan Nothing telefonları (Nothing Phone 1 hariç) önümüzdeki haftalarda Android 16 güncellemesini alacakken, CMF telefonları yıl sonuna kadar bu partiye katılacak. Nothing Phone (3a) Lite ise 2026 yılının başlarında güncellemeyi alması planlanan son model oldu.

Resmi açıklamaya dayanarak oluşturulan tahmini takvim şu şekilde:

Cihaz AdıTahmini Dağıtım Zamanı
Nothing Phone (3a)Sonraki 1-2 hafta
Nothing Phone (3a) ProSonraki 1-2 hafta
Nothing Phone (2)Sonraki 1-2 hafta
Nothing Phone (2a)Sonraki 1-2 hafta
CMF Phone (2) ProAralık ayının ikinci yarısı
CMF Phone (1)Aralık ayının ikinci yarısı
Nothing Phone (3a) LiteOcak 2026
OpenAI’dan öğretmenlere ChatGPT müjdesi!

OpenAI’dan öğretmenlere ChatGPT müjdesi!

OpenAI, öğretmenlere özel ChatGPT for Teachers sürümünü duyurdu. Ücretsiz GPT-5.1 Auto erişimi ve eğitim odaklı tüm özellikler haberimizde.

Nothing telefonunuz listede yer alıyorsa, cihazınızda bekleyen başka bir güncelleme olmadığından emin olun. Güncellemeleri kontrol etmek için Ayarlar > Sistem > Sistem güncellemeleri yolunu izleyebilirsiniz.

Ayrıca, Nothing OS 4.0 büyük bir yükseltme olduğu için indirme boyutu yaklaşık 3 ila 5 GB arasında değişebilir. Bu nedenle, güncellemeyi indirmeden önce cihazınızda yeterli depolama alanı olduğundan ve yükleme düğmesine basmadan önce pil seviyenizin en az %40 olduğundan emin olun.

Nothing, Android 16 dağıtımına rakiplerinden daha geç başlamış olsa da, küçük ürün portföyü ve büyük güncellemelerin hızlı yayılmasıyla tanınan bir marka olarak, bu süreci en hızlı tamamlayan markalardan biri olmayı hedefliyor.

Yapay Zeka Destekli YouTube Music 2025 Özeti Yayınlandı!

Aralık ayına girmemiş olsak da, YouTube Music yıllık dinleme özetini, yani 2025 Özeti’ni (Recap) yayınlamaya başladı. Bu yılki özet, yapay zekâ destekli ilginç bir “Dinlemeleriniz Hakkında Sorun” deneyimi ile geliyor. YouTube Music Özeti’nin Kasım sonunda yayınlanması, önceki yılların takvimine uyuyor ve her zamanki gibi erken bir tarihte, Aralık ayını atlayarak kullanıcılara sunuluyor.

Özeti görmek için, bildirim almadıysanız sağ üst köşedeki profil avatarınıza dokunarak Android veya iOS’ta “Özetiniz” seçeneğine gidebilirsiniz. Her zamanki gibi, “Özetinizi Alın” düğmesine dokunduğunuzda bir hikâye ile başlıyor, ancak tekerlekli menüyü kullanarak her zaman belirli bir bölüme atlayabilirsiniz.

2025 Özeti, ne kadar süre dinlediğiniz ve “en uzun seriniz” ile başlıyor. Bunu en çok dinlediğiniz şarkı ve ilk beş şarkı takip ediyor. Ayrıca Eylül-Kasım 2025 dönemine ait çalma listenizi kaydetmeyi de unutmayın.

Ford elektrikli kamyonu ile geliyor

Ford elektrikli kamyonu ile geliyor

Ford Trucks, yeni elektrikli kamyon modeli F-Line E'yi resmi olarak tanıttı.

“Müzikal En İyi Arkadaşınız” en çok dinlediğiniz sanatçıyı gösteriyor ve dinlediğiniz günleri gösteren bir takvim görünümü sunuyor. 2025 Müzikal Pasaportunuzun bir parçası olarak, “XX farklı yerden/ülkeden sanatçı dinlediniz” gibi ilginç bir detay da yer alıyor.

Diğer bölümler arasında en çok dinlenen albümler, podcast’ler, türler ve her şeyi bir araya getiren son bir grafik bulunuyor.

Bu yılki yenilik, YouTube’un geçmişinize derinlemesine bakmak için “Müzik Hakkında Sorun” özelliğini kullanma şekli. Önerilen sorular ve istemler şunları içeriyor:

  • Dinlemem yıl içinde nasıl değişti?
  • Müziğim daha çok sakin mi yoksa hareketli miydi?
  • Dinlememi bir hava durumu raporu olarak tanımla.
  • Daha çok keşif mi yaptım, yoksa tekrar tekrar mı dinledim?
  • En çok dinlediğim elektronik dans müziği şarkıları nelerdi?
  • Müzik zevkime hangi hayvan uyuyor?

Bu özellik, benzersiz zevklerinize dair öneriler sunmak ve içgörüler sağlamak için YouTube geçmişinizi kullanıyor. Sohbet robotu (chatbot) arayüzü aracılığıyla istediğiniz herhangi bir soruyu sorabilirsiniz ve her cevap, paylaşılabilir bir grafik olarak görüntüleniyor.

Ford elektrikli kamyonu ile geliyor

Ford Trucks, Solutrans 2025 fuarında sahneye çıkardığı tamamen elektrikli kamyon modeli F-Line E ile ağır ticari araç sınıfında elektrifikasyon dönemine resmen girdi. Ford Otosan tarafından geliştirilen ve amiral gemisi F-Max ile birlikte Türkiye’de üretilecek olan F-Line E, fuarda detaylı teknik özellikleriyle Avrupa kamuoyuna tanıtıldı.

F-Line E görücüye çıktı

Sergilenen F-Line E’nin 6×2 aks düzenine sahip versiyonu, 26 ton azami yüklü ağırlık taşıyor ve üzerinde Lamberet tarafından tasarlanan soğutuculu bir kasa bulunuyor. Bu versiyon, ZF kaynaklı bir elektrik motoru kullanıyor. Motor, 310 kW sürekli ve 390 kW maksimum güç üretiyor.

Aracın batarya kapasitesi ise dört ayrı paketten oluşuyor. Her biri 98 kWh kapasiteli bu paketler, toplam 314 kWh kullanılabilir kapasite sağlıyor. Şasinin yanlarına entegre edilen bataryalar sayesinde 6×2 versiyon, 300 kilometreye kadar sürüş menzili sunuyor.

F-Line E’nin bir de 4×2 aks düzenine sahip 19 tonluk ikinci bir versiyonu mevcut. Bu daha küçük versiyonda motor gücü değişiyor. Motor, 235 kW sürekli ve 290 kW maksimum güç sağlıyor.

Batarya kapasitesi de bu versiyonda küçülüyor ve 235 kWh kullanılabilir kapasiteye sahip. Bu kapasite ile 4×2 versiyonun menzili 250 kilometreye düşüyor.

Android Auto için Gemini çıktı!

Android Auto için Gemini çıktı!

Google yaptığı güncellemelerle birlikte Android Auto için yapay zeka asistanı Gemini modelini entegre etmeye başladı.

Ford Otosan, elektrikli kamyonlarının şarj süreleriyle de öne çıkıyor. 6×2 versiyonu 285 kW’a kadar DC hızlı şarj gücünü desteklerken, 4×2 versiyonu 213 kW’a kadar DC hızlı şarj gücünü kabul ediyor.

Her iki versiyonda da bataryayı yüzde 20’den yüzde 80’e doldurma süresi 45 dakikadan kısa olarak belirtiliyor. F-Line E, bu özellikleriyle elektrikli ağır ticari araç pazarında rekabete başlıyor.

Samsung’un iPhone kullandığı ifşa oldu!

Sosyal medya devi X, platformdaki şeffaflığı artırmak ve hesapların güvenilirliğini sağlamak amacıyla bu hafta sessiz sedasız önemli bir güncelleme yayınladı. Yeni eklenen “Bu hesap hakkında” özelliği sayesinde, kullanıcılar artık herhangi bir hesabın hangi ülkeden yönetildiğini ve daha da önemlisi platforma hangi uygulama mağazası aracılığıyla bağlandığını görebiliyor. Özellik temel olarak bot hesapları ve dezenformasyonu engellemeyi amaçlasa da, teknoloji dünyasının en büyük rekabetlerinden birinde ilginç bir detayı ortaya çıkardı.

Samsung TV hesabında dikkat çeken detay: iOS kullandıkları ortaya çıktı

Paylaşılan ekran görüntüsünde, Güney Koreli teknoloji devi Samsung’un resmi “Samsung TV” hesabına ait veriler dikkat çekiyor. Hesabın detaylarına bakıldığında, bağlantı yöntemi olarak “Korea App Store” ibaresinin yer aldığı görülüyor. Teknoloji literatüründe “App Store” tanımı, Google Play Store’dan farklı olarak doğrudan Apple ve iOS ekosistemini işaret ediyor. Yani bu veri, Samsung’un kendi ürünlerini tanıtmak ve toplulukla iletişim kurmak için kullandığı resmi hesabın, aslında bir iPhone veya iPad üzerinden yönetildiğini kanıtlıyor.

Samsung TV, iPhone, iOS, App Store, X

Geçmiş yıllarda tweetlerin altında yer alan “Twitter for iPhone” etiketi nedeniyle pek çok Android üreticisi marka benzer krizler yaşamış ve bu durum alay konusu olmuştu. X platformu bu etiketi uzun zaman önce kaldırmış olsa da, getirilen yeni şeffaflık özelliği markaların kullandığı cihaz altyapısını yeniden görünür kıldı. Android dünyasının lideri konumundaki Samsung’un, en büyük rakibi Apple’ın teknolojisini kullanması sosyal medyada kısa sürede “skandal” olarak nitelendirildi ve teknoloji tutkunlarının diline düştü.

X’in yeni özelliği trol hesapları ifşa etti: Kaos büyüyor!

X’in yeni özelliği trol hesapları ifşa etti: Kaos büyüyor!

X'in yeni şeffaflık özelliği hesapların gerçek konumlarını ifşa etti ancak teknik hatalar ve trol ifşaları karışıklık yarattı.

Bu tür durumlar genellikle markaların sosyal medya hesaplarını yöneten ajansların dikkatsizliğinden veya çalışanların kişisel cihaz tercihlerinden kaynaklanabiliyor. Ancak sebebi ne olursa olsun, bir teknoloji devinin kendi işletim sistemi yerine rakibinin ekosistemini tercih etmesi kurumsal imaj açısından talihsiz bir durum oluşturuyor. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Bir markanın rakip teknolojileri kullanması, o markaya olan güveninizi sarsar mı?

The Duskbloods çok uzun prototip sürecinden geçti

FromSoftware’in merakla beklenen gizemli projesi The Duskbloods oyunu, stüdyonun geçmişindeki diğer tüm yapımlardan çok daha uzun ve kapsamlı bir oynanış test sürecine sahne oldu.

The Duskbloods oyunu benzersiz mekanikler sunacak

İçerik üreticisi Ziostorm, güvenilir Çinli gazeteci Giwin’e dayandırdığı raporda önemli bilgiler paylaştı. Daha önce Elden Ring patronlarını doğru sızdıran kaynak, projenin 2019 öncesinde onaylandığını belirtiyor. Oyun, stüdyo tarihinin en uzun prototip ve doğrulama aşamasını geçirdi.

Oynanış yapısı ve yenilikler

Sızdırılan bilgilere göre yapım, PvPvE türünde olacak ancak klasik Battle Royale veya extraction oyunlarına benzemeyecek. Bunun yerine kontratlar, nemesis sistemi ve çoklu kazanma koşulları gibi yenilikçi öğeler barındırıyor. Geliştirici ekip, bu yeni mekaniklerle özellikle gurur duyuyor.

Xbox Black Friday indirimleri başladı

Xbox Black Friday indirimleri başladı

Xbox Black Friday indirimleri başladı. Yüzlerce oyunda 'a varan fırsatlar ve indirimli oyunların listesi burada.

Platform ve çıkış tarihi

Yönetmen Hidetaka Miyazaki, projenin başta orijinal Switch için küçük bir ekiple başladığını belirtmişti. Ancak süreç Switch 2 donanımına kaydırıldı. Bu geçiş, oynanış olanaklarını genişleterek test sürecini uzatmış olabilir.

Oyunun 2026 yılında sadece Nintendo Switch 2’ye özel olarak çıkıyor. Resmi duyurunun ise Night Reign DLC döngüsü bittikten sonra, muhtemelen The Game Awards etkinliğinde yapılması öngörülüyor.

Peki, FromSoftware’in bu deneysel projesi hakkındaki sizin görüşleriniz neler? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!

Güney Kore ve Türkiye Nükleer için el sıkıştı

Türkiye ile Güney Kore arasında nükleer enerjide iş birliğine dair önemli bir adım atıldı. Türkiye Nükleer Enerji A.Ş (TÜNAŞ) ve Güney Kore’nin Elektrik Enerjisi Şirketi (KEPCO) arasında “Nükleer Enerji İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı” imzalandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung’un Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyaret vesilesiyle, Türkiye ile Güney Kore arasında, enerji alanını da içeren bazı önemli iş birliği anlaşmaları imzalandı. 

Nükleer Enerji İş Birliği

Bu kapsamda, TÜNAŞ ve Güney Koreli KEPCO arasında “Nükleer Enerji İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı” da imzalandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Güney Kore Devlet Başkanı Myung’un huzurunda imzalanan mutabakat zaptına TÜNAŞ CEO’su Necati Yamaç ile KEPCO CEO’su Dong-Cheol Kim imza koydu. 

Bilgi ve Deneyim Paylaşımı

Söz konusu mutabakat zaptı ile Türkiye ve Güney Kore’nin karşılıklı teknik veri, bilgi, deneyim ve know-how paylaşımları ve ortak çalışmalar yapması amaçlanıyor. 

Nükleer Alanında Ortak Çalışma

Anlaşma ile ilgili sosyal medya hesapları üzerinden paylaşımda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Güney Kore Devlet Başkanı Sayın Lee Jae Myung başkanlığındaki heyetler arası görüşmeye katıldık. Görüşmenin ardından liderlerimizin huzurunda, TÜNAŞ ile KEPCO arasında ‘Nükleer Enerji İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı’imzalandı. Bu anlaşma ile nükleer güç santrali projelerinin geliştirilmesinden teknoloji ve know-how paylaşımına, sahaların değerlendirilmesinden proje finansmanı ve insan kaynağının geliştirilmesine kadar birçok alanlarda ortak çalışmalar yürütmeyi hedefliyoruz. Köklü dostluğumuzu nükleer enerjideki stratejik ortaklıkla taçlandıracak bu anlaşmanın ülkelerimiz için hayırlı olmasını diliyorum.” ifadelerini kullandı.

Lüksün yeni simgesi Genesis GV60 Magma tanıtıldı!

Hyundai’nin lüks bölümü Genesis, hızla büyüyen yüksek performanslı elektrikli araç (EV) segmentine iddialı bir giriş yapıyor. Karşınızda, markanın on yıllık “lüks yüksek performans” hamlesinin başlangıcını işaret eden premium crossover’ın üretim versiyonu, Genesis GV60 Magma. Bu GV60, günlük işler için tasarlanmış sessiz ve nazik bir EV olmaktan uzak, bunun yerine pist yeteneklerine sahip güçlü bir makine.

GV60 Magma, biri ön ve diğeri arka aks üzerinde olmak üzere iki elektrik motoruyla çalışan dört tekerlekten çekiş sistemiyle donatıldı. Bu çift motorlu kurulum, normal sürüşte etkileyici bir 601 beygir gücü (448 kW) ve 740 Nm tork sağlıyor.

Ancak, bir video oyunundaki gizli güçlendirme gibi, sürücü bir “Boost Modu” düğmesine basarak maksimum çıkışı 15 saniye boyunca 641 beygir gücüne (478 kW) ve 790 Nm torka yükseltebiliyor. Launch Control sistemi etkinleştirildiğinde, bu yüksek performanslı GV60, durduğu yerden 200 km/saat hıza sadece 10,9 saniyede fırlayabiliyor. Azami hızı ise 264 km/saat olarak belirtiliyor.

OpenAI’dan öğretmenlere ChatGPT müjdesi!

OpenAI’dan öğretmenlere ChatGPT müjdesi!

OpenAI, öğretmenlere özel ChatGPT for Teachers sürümünü duyurdu. Ücretsiz GPT-5.1 Auto erişimi ve eğitim odaklı tüm özellikler haberimizde.

Genesis, daha agresif bir duruş ve daha iyi yol tutuşu için aracı alçaltıp genişletti. Standart GV60’a kıyasla, Magma 20 mm daha yere yakın. Çamurluk uzantıları aracı genişletirken, bu uzantılar 275 mm lastiklerle sarılı özel 21 inç dövme jantlara ev sahipliği yapıyor. Bu jantların arkasında ise ciddi durma gücü için büyük çaplı fren diskleri ve monoblok kaliperler yer alıyor.

Süspansiyon sistemi de tamamen elden geçirilerek, aracın viraj alma yeteneğini geliştirmek için geometri ve yalpalama merkezi ayarlandı. Eklenen Elektronik Kontrol Süspansiyonu (ECS), günlük sürüş konforu ile zorlu sürüşlerdeki kararlı yol tutuş arasında iyi bir denge kurmaya yardımcı oluyor.

Yüksek performanslı kuzenleri Hyundai Ioniq 5 N ve Kia EV6 GT gibi, Genesis GV60 Magma da sürüş deneyimini daha ilgi çekici hale getiren özelliklerle geliyor:

  • Sanal Vites Değiştirme (VGS): Motorun torkunu ve rejeneratif frenlemeyi ayarlayarak geleneksel bir araçta vites değiştirme hissini simüle eden bir sistem. Deneyimi tamamlamak için motor seslerini bile ekliyor.
  • Drift Modu: Piste çıkmayı seven sürücüler için tasarlanan bu özel mod, güç dağıtımını ve arka elektronik sınırlı kaymalı diferansiyeli değiştirerek aracı daha çok arkadan çekişli hale getiriyor ve sürücünün aracı kolayca kaydırmasına yardımcı oluyor.

Kabin, Magma’nın sportif niyetlerini yansıtırken, lüks hissini koruyor. Spor koltuklar, kapı panelleri ve orta konsol Chamude adı verilen süet benzeri bir malzemeyle kaplı. İç mekân, turuncu ve gri dikişlerle zenginleştirilmiş, düğme ve anahtarlarda ise koyu metal ve siyah parlak kaplamalar kullanılmış.

Dijital gösterge panelinde, motor ve batarya sıcaklıkları, araç hızı ve G-kuvveti ölçümleri gibi temel performans verilerini gösteren üç daireli bir düzenlemeye sahip özel bir Magma Modu bulunuyor.

Genesis, henüz batarya kapasitesini veya resmi sürüş menzilini doğrulamadı, ancak Magma versiyonu Ioniq 5 N ve Ioniq 6 N ile aynı temeli kullandığından, büyük ihtimalle aynı 84 kWh batarya paketini kullanacak. Ioniq 5 N’in EPA tahmini menzili 356 km civarında olup, sportif GV60’ın da benzer rakamlar sunması bekleniyor. Magma’nın, güçlü bir 350 kW DC hızlı şarj cihazına bağlandığında bataryasını %10’dan %80’e yaklaşık 18 dakikada şarj edebileceği belirtiliyor.

Genesis GV60 Magma, ilk olarak önümüzdeki yılın başlarında kendi ana pazarı olan Güney Kore’ye ulaşacak. Kuzey Amerika ve Avrupa, bu ateşli crossover’ı 2026’nın ilerleyen dönemlerinde showroomlarda görecek. Fiyatlandırmaya gelince, Hyundai ve Kia’daki kuzenlerinden daha pahalı olmasını bekleyebiliriz.

Xbox geliştiricileri PS5 için heyecanlı

Bloomberg kaynaklarına göre Microsoft cephesinde hava değişti. Şirket içindeki pek çok Xbox geliştiricileri, oyunlarını rakip platform PS5’e taşımaktan dolayı büyük bir heyecan duyuyor.

Xbox geliştiricileri neden PS5 istiyor?

Bloomberg’den Jason Schreier, Game Pass sisteminin oyun satışlarını düşürdüğünü vurguladı. Kullanıcılar oyunları satın almak yerine ucuza kiralıyor. Bu durum stüdyoların gelir matematiğini bozuyor. Ancak PlayStation’da oyunlar tam fiyattan satıldığı için ekipler bu süreci destekliyor.

Satış başarısı stratejiyi doğruladı

Gears of War Reloaded ve Forza Horizon 5 gibi dev yapımlar bu yıl PS5’te satışa sunuldu. Elde edilen yüksek rakamlar Microsoft’un stratejisini haklı çıkardı. Bu başarı, Halo serisinin geleceğinin de Sony konsollarında olacağının sinyalini verdi.

Steam Machine fiyatı PC ile yarışacak!

Steam Machine fiyatı PC ile yarışacak!

Valve, yeni konsolu Steam Machine fiyatı için kötü haberi verdi. Sübvanse uygulanmayacak cihaz, PC piyasasıyla yarışacak.

Yüksek kâr beklentisi

Microsoft yönetimi, Bethesda ve Activision satın alımlarının ardından daha yüksek kâr marjları talep ediyor. Xbox konsol satışlarının yatay seyretmesi, şirketi oyunlarını potansiyeli yüksek olan PS5’e getirmeye zorluyor.

Peki, Xbox’ın bu stratejisi hakkındaki sizin görüşleriniz neler? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!

Xiaomi elektrikli araçları için “Dünya Modeli” yeteneklerini tanıttı!

Teknoloji devi Xiaomi’nin otomotiv kolu Xiaomi EV, sürücü destek sisteminde büyük bir yükseltmenin perdelerini kaldırdı. Xiaomi HAD (Hyper Autonomous Driving) Gelişmiş Sürüm adı verilen bu yeni özellik, elektrikli araç sürüşünü daha güvenli ve akıcı hale getirmek için en son yapay zeka teknolojilerini kullanıyor. Sistem artık “dünya modeli” yeteneklerini ve pekiştirmeli öğrenmeyi içeriyor. Bu da orijinal sürümün, gerçek insan sürüşüne ait 10 milyon video klibiyle eğitilmiş temelinin üzerine inşa edilmiş dev bir sıçrama anlamına geliyor.

“Dünya modeli” (world model), aracın bilgisayarının, tıpkı deneyimli bir insan sürücüsü gibi, bir sonraki adımda ne olacağını tahmin edebildiği bir simülasyonu ifade ediyor. Çinli ana akım EV üreticilerinin çoğu “uçtan uca” destekli sürüş teknolojisini hedeflerken, Xiaomi bu modelleri kullanarak direksiyon başındaki insan davranışını yakından taklit etme sınırlarını zorluyor.

Bu atılımın temeli, sürücülerin farklı trafik durumlarında nasıl hareket ettiğini gösteren 10 milyon video klibi gibi devasa eğitim verilerine dayanıyor ve yapay zekâ modelinin üstün sürüş becerileri öğrenmesini sağlıyor. Xiaomi EV, teknolojik yetkinliğini kanıtlamak için yakın zamanda kazandığı başarılara dikkat çekiyor. Dünya modeli için geliştirdiği ViSE algoritması ile 2025 ICCV profesyonel yarışmasında şampiyonluk elde etmesi ve Genesis üretken modeli makalesinin, yapay zekâ alanındaki en üst düzey konferanslardan biri olan NeurIPS tarafından kabul edilmesi.

Bu teknolojik yükseltmeler, yolda daha yüksek güvenliğe doğrudan dönüşüyor. Xiaomi HAD Gelişmiş Sürüm, aracın güvenlik araç kutusuna iki büyük iyileştirme getiriyor:

  • AEB (Otonom Acil Frenleme) Yükseltmesi: Çarpışma olasılığının yüksek olduğu durumlarda aracın frenlere daha iyi basmasını sağlayarak performansı artırıyor.
  • Yeni AES (Otomatik Acil Direksiyon) Özelliği: Frenlemenin tek başına yeterli olmadığı durumlarda, aracın potansiyel bir kazadan kaçınmak için artık otomatik olarak direksiyonu çevirebilmesi anlamına geliyor.

Xiaomi EV, sadece 2025 yılında yapay zekâ araştırma ve geliştirmesine 7 milyar RMB’den fazla (yaklaşık 1 milyar €) yatırım yapmayı planlıyor. Bu ölçekte bir harcama, özel bir ekip gerektiriyor. Şu anda akıllı sürüş birimi, 1.800’den fazla üyeye sahip. Bu ekibin içindeki 108 kişinin doktora derecesine sahip olması, şirketin derin bir uzman kadrosuna sahip olma konusundaki ciddiyetini gösteriyor.

Xiaomi elektrikli otomobillerinde sürücü destek özelliklerinin kullanıcı benimsenme oranı ise oldukça yüksek: Xiaomi EV sahiplerinin yüzde 90’ından fazlası bu özellikleri aktif olarak kullanıyor. Şirket, bu özelliklerin şimdiden tahmini 457.000 potansiyel çarpışmayı önlemeye yardımcı olduğunu bildiriyor. Bu, sistemin gerçek dünyadaki değerini gösteren büyük bir rakam.

Uçtan uca teknolojiye dayanan orijinal HAD özelliği, ilk olarak bu yılın Şubat ayı sonlarında uygun araçlara sunulmuştu. Temmuz ayının sonuna kadar ilk büyük yükseltmesini alarak yeteneğini önemli ölçüde artırmıştı. HAD özelliğine ücretsiz erişim, markanın tüm EV’leri için önemli bir satış noktası olmaya devam ediyor.

Tesla müjdeyi verdi

Tesla’nın Full Self-Driving (FSD) adını verdiği otonom sürüş teknolojisi, Avrupa pazarına girişteki en büyük yasal engeli aşarak önemli bir adım attı. Şirket, Hollanda’daki ulusal araç otoritesi RDW’den Şubat 2026’da FSD için ulusal onay almayı taahhüt eden somut bir takvim elde etti. Bu gelişme, yıllardır süren belirsizlik ve katı düzenleyici incelemelerle karakterize edilen sürecin somut bir karşılığı oldu.

FSD Avrupa’ya geliyor

FSD, Kuzey Amerika’da hızla gelişmesine rağmen, Avrupa’daki katı mevzuatlar nedeniyle yavaş ilerliyordu. Tesla, başlangıçta sistemi eşzamanlı olarak tüm Avrupa Birliği’nde kullanıma sunmaya çalışıyordu, ancak mevcut kuralların buna izin vermediği anlaşıldı.

Bu nedenle şirket, stratejisini değiştirerek AB mevzuatındaki istisna mekanizmasını kullanmaya yöneldi. Hollanda’dan alınacak ulusal onay, bu mekanizmayı tetikleyerek kararın diğer üye ülkelerce otomatik olarak tanınabilmesini sağlayacak kritik bir ortaklık kuruyor.

Tesla, FSD’nin Avrupa’ya gelmesi için kapsamlı çalışmalar yürüttü. Şirket, toplamda 17 ülkede 1 milyon kilometreden fazla şirket içi test gerçekleştirdi ve güvenlik verilerini düzenleyici kurumlara sundu. Ancak Tesla’nın yapay sinir ağı tabanlı sürüş yaklaşımı ile Avrupa’nın kural odaklı sistemleri arasında uyumsuzluk bulunuyor.

Özellikle UN R-171 Sürücü Kontrol Yardım Sistemleri yönetmeliği, FSD’nin en yetenekli sürümünü teknik olarak yasaklayan hükümler içeriyor. Tesla, mevcut bazı kuralların güncelliğini yitirdiğini ve FSD’yi bunlarla tam uyumlu hale getirmenin sistemi güvensiz kılacağını belirtiyor.

Android Auto için Gemini çıktı!

Android Auto için Gemini çıktı!

Google yaptığı güncellemelerle birlikte Android Auto için yapay zeka asistanı Gemini modelini entegre etmeye başladı.

Bu yasal çıkmazı aşmak için Tesla, AB mevzuatının Madde 39 kapsamındaki istisna başvurularını devreye sokuyor. Bu madde, henüz düzenlenmemiş veya mevcut kuralların tanımlayamadığı davranışlar için özel izin alınmasına olanak tanıyor.

Şirket, özellikle otoyol dışı L2 seviye otonom kullanım ve sürücünün elleri direksiyonda olmasa bile sistem tarafından başlatılan şerit değiştirme gibi gelişmiş fonksiyonlar için bu istisnayı talep ediyor.

Böylece Tesla, mevzuatın “niyetini” karşıladığını kanıtlayarak güncel ancak çağın gerisinde kalmış kuralların yarattığı engelleri aşmayı hedefliyor. RDW’nin Şubat 2026’da vereceği ulusal onay ve istisna kararı, FSD’nin Avrupa genelinde yayılmasının önünü açan kritik eşik olacak.

Valve Google ve Amazon’u solladı!

Steam platformunun sahibi ve Steam Deck’in üreticisi olan Valve, teknoloji dünyasının en verimli şirketlerinden biri olarak öne çıkıyor. Araştırma firması Alinea Analytics tarafından yayınlanan verilere göre şirket, sadece Steam platformundan 16,2 milyar dolar gelir elde etmiş durumda. Bazı piyasa analizleri ise şirketin 2025 yılına kadar toplamda 17 milyar dolarlık bir gelire ulaşacağını öngörüyor.

350 çalışanla 17 milyar dolar: Valve’ın inanılmaz gelir başarısı

Şirketin 2012 ile 2021 yılları arasındaki çalışan sayısının ortalama 350 civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu veriler ışığında yapılan hesaplamalar, oyun devinin çalışan başına neredeyse 50 milyon dolar gelir elde ettiğini ortaya koyuyor. Valve özel bir şirket olduğu için resmi verilerini açıklamak zorunda değil; bu nedenle bu rakamların sızdırılan raporlara ve araştırma firmalarının tahminlerine dayandığını belirtmekte fayda var. Ancak geçmişteki veriler de bu tabloyu destekler nitelikte.

Valve, Steam, Amazon, Google, çalışan

Ortaya çıkan bu rakamlar, diğer teknoloji devlerinin çalışan başına elde ettiği gelirlerin oldukça üzerinde. Örneğin Visual Capitalist verilerine göre Apple çalışan başına 2,4 milyon dolar, Meta ise 1,9 milyon dolar kazandırıyor. Valve’ın ulaştığı seviye ise bu şirketlerin katbekat üzerinde yer alıyor. Microsoft’un 2021 yılındaki tahminleri bile Valve’ın o dönemde çalışan başına 18 milyon dolardan fazla kazandığını gösteriyordu.

Valve Steam Machine ile PC’leri bitiriyor

Valve Steam Machine ile PC’leri bitiriyor

Valve, yeni Steam Machine performansı hakkında iddialı konuştu. Cihazın, Steam kullanıcılarının yüzde 70'inden daha iyi olduğunu belirtti.

Valve yönetimi de bu yüksek kârlılığın farkında. Şirketin çalışan el kitabında, kârlılıklarının Google, Amazon veya Microsoft’tan daha yüksek olduğu ve bu kazancın çalışanlara geri dönmesi gerektiği açıkça belirtiliyor. Sızdırılan bilgilere göre şirket, çalışan maaşlarına 450 milyon dolara yakın harcama yapıyor ve ortalama bir çalışanın maliyeti 1,3 milyon doların üzerine çıkabiliyor.

Valve, Steam, Amazon, Google, çalışan

Bu olağanüstü başarının arkasında şirketin tamamen özel mülkiyette olması ve hissedarlara karşı sorumlu olmaması yatıyor. Gabe Newell ve ortakları, kârı maksimize etmek yerine şirketin uzun vadeli başarısına odaklanabiliyor. Ayrıca şirkette klasik yöneticilerin olmadığı, herkesin ekip üyesi olarak çalıştığı yatay bir hiyerarşi sistemi uygulanıyor.

Valve onayladı: Android oyunları Steam’e geliyor

Valve onayladı: Android oyunları Steam’e geliyor

Valve, Android oyunlarının resmen Steam'de destekleneceğini duyurdu. Yeni Steam Frame başlığı, mobil APK'larını çalıştıracak.

Counter-Strike, Dota 2 ve Left 4 Dead gibi efsanevi oyunların yapımcısı olan şirket, oyun endüstrisine yön vermeye devam ediyor. 2022 yılında piyasaya sürdüğü Steam Deck ile el konsolu pazarını canlandıran Valve’ın, 2026 yılında yeni bir Steam Machine çıkarması bekleniyor.

Valve’ın bu devasa gelir başarısı ve çalışanlarına sunduğu imkanlar hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda görüşlerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın.

Volvo LiDAR Teknolojisini Tamamen Bırakıyor!

Geçen hafta Volvo’nun, tedarikçisi Luminar’dan aldığı LiDAR sistemini isteğe bağlı bir özellik haline getirmesiyle duvardaki yazı okunmuştu; şimdi ise İsveçli otomobil markasının 2026 yılından itibaren LiDAR teknolojisinden tamamen vazgeçmeye hazırlandığı bildiriliyor.

Luminar, 2L tahvillerine ilişkin bir faiz ödemesini kaçırdıktan sonra yaptığı son SEC başvurusunda, Volvo’nun yeni amiral gemisi modelleri ES90 ve EX90’ın (yeni Polestar 3 ile birlikte) artık Luminar’dan LiDAR ile sunulmayacağını doğruladı. Bu hamle, başlangıçta standart donanım olarak sunulan, ardından opsiyonel hale gelen ve şimdi (CarScoops’tan gelen haberlere göre) tamamen kaldırılacak olan güvenlik teknolojisi konusunda tam bir geri dönüş sinyali veriyor.

Volvo Cars ABD sözcüsü, kararın “şirketin tedarik zinciri riskine maruz kalmasını sınırlamak için” alındığını ve “Luminar’ın Volvo Cars’a karşı sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesinin doğrudan bir sonucu” olduğunu belirtti.

Volvo Trucks Elektrikli Pazarında Liderliği Sağlamlaştırıyor

Volvo Trucks Elektrikli Pazarında Liderliği Sağlamlaştırıyor

Volvo Trucks yaptığı hamlelerle elektrikli ağır vasıta pazarındaki liderliğini güçlendirdi ve bayi ağı yüzde 8 bin 200 büyüdü.

Luminar, 31 Ekim tarihli başvurusunda iki şirket arasındaki mevcut, buzlu ilişki durumu hakkında şunları söyledi:

“Şirketin en büyük müşterisi olan Volvo Cars (‘Volvo’), bize Nisan 2026’dan itibaren EX90 ve ES90 araçlarında Iris LiDAR’ımızı standart olarak sunmayacağını (ancak Iris’in bir seçenek olarak kalacağını) bildirdi. Volvo ayrıca, 2027’den itibaren araçlarının bir sonraki neslinde LiDAR’ı, geliştirilmekte olan Halo’yu (Luminar’ın yeni nesil LiDAR’ı) dahil edip etmeme kararını en erken 2029’a ertelediğini bildirdi. Bu eylemler sonucunda Şirket, Volvo’ya karşı önemli zararlar için bir talepte bulunmuş ve anlaşmazlık çözülene kadar Volvo için Iris LiDAR ürünlerinin daha fazla taahhüdünü askıya almıştır. Şirket, Volvo ile anlaşmazlık hakkında görüşmeler yürütmektedir; ancak, anlaşmazlığın lehimize çözüleceğine dair veya herhangi bir şekilde çözüleceğine dair hiçbir güvence verilememektedir.”

Bu gelişmeler sonucunda Luminar, 31 Aralık 2025’te sona eren mali yıl için mali tahminini askıya aldı. 14 Kasım’da ise Luminar, Volvo’nun sözleşmesini tamamen feshettiğini doğruladı. Bu darbe, Luminar’ın uzun vadeli geleceğini yeniden düşünmesine ve en büyük eski müşterisine karşı yasal süreç başlatmayı planlamasına neden olabilir.

LiDAR’ın kaldırılmasına rağmen Volvo, ES90 ve EX90 modellerinin güvenlik standartlarını karşılamaya devam edeceğini ve yüksek düzeyde sürücü desteği sağlamayı sürdüreceğini belirtiyor. Yeni modeller, artık Tesla’nın araçlarında olduğu gibi, kamera tabanlı sürüş destek altyapısını temel alıyor. Bu hamle, otonom sürüş teknolojilerinde kameralar, radar ve haritalamaya odaklanan yaklaşımın Volvo tarafından benimsenmeye başlandığını gösteriyor.

Bu haber, EX90’da daha hızlı şarj için yeni, daha güvenilir bir elektronik kontrol modülü (ECM) ve 800V sistem mimarisi ile otomatik acil durum yönlendirme işlevlerini ve Park Pilot asistanını iyileştiren yükseltilmiş ADAS gibi önemli güncellemelerin hemen ardından geldi.