Dünyanın en çok satan telefonları arasında ilk sıralarda yer alan iPhone’un son modeli, yepyeni heyecanlar ve yetenekler ile piyasaya çıkacak. Sızan dedikodulara göre; pek çok ülkede Nisan ayında piyasada olacak iPhone’da, dokunmatik ekrana duyarlı kalem de bulunacak ve bu, fiyata yansımayacak.
iPhone 4G’nin titanyum ağırlıklı bir kasa ve eskisine oranla daha üstün kaliteli plastik yapısına sahip olması da gündemde. Ancak konu Apple ve ünlü ketumluğu olunca, henüz hiçbir şey kesinleşmiş değil.
Oyun geliştirmek zahmetli ve yorucu bir iştir. Bazen kaliteli oyunların yapımı yıllar bile sürebiliyor. Hatta Duke Nukem gibi örnekler bir türlü piyasaya çıkmıyorlar.
Ancak bir organizasyon, bunun tam tersini kanıtlamak için uğraşıyor. Yapımcıları sınamak ve bu sektörün eğlenceli yanlarını göstermeye hedefleyen, Global Game Jam katılımcıların 48 saat içerisinde işe yarar oyunlar yapmasını hedefliyor.
Geçen seneki etkinliği kazananlar
En iyi yapan kazanacak
Geçtiğimiz yıl ilk kez ülkemizde de düzenlenen organizasyon bu sene de devam edecek. Yarışmanın Türkiye ayağında katılımcılar, oyun tasarımı, programlama, görsel tasarım, ses müzik projelendirme gibi bölümlerde en hız ve işe yarar eseri ortaya koymak için yarışacak.
29-31 Ocak tarihleri arasında yapılacak olan organizasyonla ilgili ayrıntılı bilgiye bu siteden ulaşabilirsiniz. Global Game Jam 36 ülkede aynı anda düzenleniyor.
:: Bu organizasyonu daha önce duyduğunuz mu? Sizce bu tarz etkilinler artmalı mı?
Star Wars ile birlikte, dünyanın en önemli bilim kurgu eserleri arasında yer alan Star Trek, devasa bir online yapımına konu oluyor. Oyunda, Star Trek’te bulunan Vulcan’lılar, Borg’lar ve İnsanlar gibi ırklardan birinin parçası olabileceksiniz. Yapım gelecek ay piyasada olacak.
Devasa online oyunu, öncelikle Xbox 360 platformu için piyasaya çıkacak. Tecrübeli oyun yazılımcısı Cryptic Studios tarafından geliştirilen RPG bazlı yapım, Atari tarafından dağıtılacak. Sonsuz boşluk Uzay’ı konsolda keşfetmek isteyenlerin, fırsat ayağına geliyor.
:: Star Trek Online’ı satın almayı düşünüyor musunuz?
Özellikle okul hayatı biten ve işi bilişim ile ilgili olan insanlar, bir şeyler yazmak zorunda kaldıklarında, uzun süredir ellerine kalem almadığını fark ediyorlar. Buradan yola çıkan Oberlin Koleji‘nde doçentlik yapan Dr. Anne Trubek, ortaya ilginç bir iddia attı.
Trubek’e göre, artık el ile yazma devri bitmeli ve tüm yazılar dijital ortama taşınmalı. El ile yazmanın hem işleri yavaşlattığını hem de okunabilirliği azalttığını iddia eden doçent doktor, bu alanda teknolojinin insanlara sunduğu fırsatlardan yararlanılması gerektiğini savunuyor.
Anne Trubek’in 2007 yılında Amerika Birleşik Devletleri Eğitim Departmanı’nda yaptığı araştırmaya göre, öğretmenler her gün toplamda en az 10 dakikasını sadece yazı yazmaya zaman ayırıyor. Bunu tüm yıllara oranladıklarında ise ortaya büyük zaman kaybı çıkıyor.
Microsoft bu aralar pek mutlu. Sebebi ise arama motoru Bing’in, daha önce hiç görmediği bir yükselişe sahip olması. Bing, 2009 Aralık ayından itibaren, yayına girdiği günden bugüne kadar gösterdiği yükselişlerin en büyüğünü gösteriyor.
Geçtiğimiz aylarda %0.4 civarında bir yükselişteyken, Aralık 2009‘dan bu yana, %10.7‘lik bir artış yaşadı. Dünyaca ünlü araştırma firması ComScore, Bing’in pazar payındaki bu artışın 2010 yılında devam edeceğini iddia ediyor.
Mayıs 2009’dan bu yana arama motoru pazarının %2.7‘sine sahip olan Bing, aynı dönemde Google %0.2’lik bir artış gösterirken, Bing’in büyüme hızı ise %49 civarında seyrediyor. İşte Bing’in aylık yükseliş hızı:
– Aralık 2009: %49.4
– Kasım 2009: %46
– Ekim 2009: %30.8
– Eylül 2009: %30.7
– Ağustos 2009: %31.8
– Temmuz 2009: %15.6
– Haziran 2009: %11.6
:: Sizce Bing, pazar payı olarak Google’ı yakalayabilecek mi?
Gigabyte, GA-H55M-UD2H adlı anakartı ile, kullanıcıların en dengeli, mümkün olan en yüksek kalitede Windows 7 deneyimini yaşamasını sağlayarak Windows 7 logo sertifikasyonunu geçen dünyanın ilk Intel H55 tabanlı anakartı oldu.
Microsoft’un Windows Donanım Uyumluluğu (WHCL) Testini geçen bu anakart, Windows 7 işletim sisteminde sorunsuz olarak çalışabileceği ve perakende satış kutusu üzerinde Windows 7 logosu taşıyabileceği konusunda onaylandı. Diğer Gigabyte H55/H57 anakart modelleri de şu anda test ediliyor. Önümüzdeki hafta içerisinde Win 7 logo sertifikasyonuna hak kazanmaları bekleniyor.
GIGABYTE GA-H55M-UD2H hakkında bilgi almak için tıklayın.
:: Anakartların sahip oldukları logolara dikkat ediyor musunuz?
Kullanıcı sayısı yüz milyonlarla ifade edilen sosyal paylaşım sitesi Facebook‘ta bir yandan arkadaşlarınızla iletişimde kalırken, diğer yandan tanımadığınız kişilerin tacizinden kurtulmak iyice ustalık ister hale geldi. Neyse ki yeni gizlilik ayarları sayesinde profilinizde paylaştığınız her öğenin kimler tarafından görüntülenebileceğini belirlemek mümkün.
:: Facebook Gizlilik Ayarları videosunu izlemek için tıklayın.
Detaylı gizlilik ayarlarının kullanıcı açısından tek dezavantajı ise, adı üstünde fazla detaylı olması. Ancak Gizlilik Ayarları penceresindeki onlarca seçenek gözünüzü korkutmasın! Hangi özelliğin ne işe yaradığını hazırladığımız animasyonda adım adım izleyebilirsiniz.
:: Facebook’ta tanımadığınız kişiler tarafından hiç rahatsız edildiniz mi?
Geçtiğimiz yıl birçok ilginç teknolojinin doğuşuna tanık olduk. Ancak bunların içerisinde en ilgimi çeken üç boyutlu sistemlerin gelişmesiydi. Aslında bu tarz görüntüleri stereoscopic oluşturmak, hiç de yeni değil 1800‘lerden beri uygulanan bir yöntem.
İlk stereoscopic makinelere bir örnek
Bu sistemin çalışma prensibini basitçe anlatmak gerekirse; üst üste konmuş iki görüntünün özel bir gözlük yardımıyla tek bir film karesi haline getirilmesi insan gözü için ufak bir illüzyona neden oluyor. İşte bunu 3D görüntü olarak algılıyoruz. 2009‘da sinema ve oyun konusunda birçok üç boyutlu ürünle karşılaştık.
Oyunlar ve filmler için yeni dönem
Özellikle Avatar filminin açtığı yol sayesinde, bu teknoloji gelecekte çok popüler hale gelecek. Oyunlarda ise, Batman, Resident Evil 5 ve Avatar The Game bu sistemi kullanıyordu. Bu yapımlar denediğim kadarıyla hala teknolojilerinin gelişmesi gereken hoş tecrübelerdi.
Animasyon filmlerinde 3D standart hale gelecek
2010 3D televizyonların yılı olacak
Şimdilik az da olsa, 3D görüntü için özel televizyon ve monitörler piyasaya sürülmeye başladı, yakında 3D Blu-Ray‘ler satılmaya başlanacak. Sony ise 2012‘de TV’lerinin yüzde 50’siyle üçüncü boyutu destekleyecek. Animasyon dalında ise 3D filmler 2010’dan itibaren standart hale gelecek.
Ama en heyecan verici gelişme, bence Amerika’da spor yayınları ve belgesellerin sürekli 3D olarak yayınlaması. Sadece, animasyon ve oyunların değil televizyonculuğun da geleceği bu teknoloji sayesinde şekillenecek.
3D aslında gözlerimiz için bir çeşit görsel şov
Panasonic ise geçtiğimiz günlerde, dünyanın ilk 3D görüntü çeken el kamerasını tanıttı.
Şu anda çok pahalı olsa da, yakın gelecekte kendimiz bile üç boyutlu görüntüler çekebileceğiz. Kısacası, bilimkurgu filmlerinde görüp de burun kıvırdığımız bazı sahneler yakında gerçek gibi olacak.
2009’un Ocak ayında global krizin önemli etkileri ile karşı karşıya kaldık. Yıllardır borsanın dalgalanmalarına karşı dik duran Intel ve Nokia, ilk kez bu ekonomik krizde sallandı. Intel’in cirosu 2009 yılında %25 düştü. Intel ilk kez fabrika kapattı.
Net kazanç bir önceki yıllara göre yarı yarıya geriledi. Oldukça karlı olan cep telefonu pazarında da düşüşler görüldü. Nokia’nın kazancı %10 geriledi.
Sunucu pazarı %30’luk bir kayıp ile bu seneyi kapattı. Cep telefonu üreticilerin kârları iki haneli rakamlara kadar indi. Dell ve Nokia resmen yerinde saydı. Buna karşın Cisco, IBM, Intel, HP, Microsoft, Oracle ve SAP durumu kontrol altına almayı başardı.Yılın sonuna doğru işlerindeki dalgalamaları durdurdular. Tüm planlar 2010 yılı için yapıldı. Yalnız burada bir sıçrayış beklemek yanlış olur. Buradaki iş modeli motoru çalıştırmak ve ileriye doğru yol almak.
2009 yılı içinde tüketiciler dişlerini göstermeye başladı. Verdikleri paraya karşılık ne gibi hizmetler aldıklarını sorguladılar. Bu hizmetlerin bu paraya değdiğini hesapladılar. Örneğin SAP bu alanda zor günler yaşadı. Siemens, SAP ile anlaşmayı bozacağını ve farklı bir şirketten servis alacağını açıklamasıyla, SAP’nin tüm etekleri tutuştu. Kapalı kapılar ardından yapılan konuşmalarla her iki şirket anlaştı. Yine de SAP, yaklaşık 3000 kişinin işine son verdi.
Microsoft’ta ise bizi şaşırtan bir durum oldu. Yıllardır paraya para demeyen firma, 2009’un ilk aylarında rakamları açıkladı. Hayal kırıklığı yaşatan bu rakamlar, dünya çapında 5000 kişinin işsiz kalmasına neden oldu.
2009 Yılını Kazanca Dönüştürdüler
Piyasa araştırmacıları afalladı. Birçok araştırmacının tahmin ettiği öngörüler çıkmadı. Şirketlerin bu zor döneminde, tecrübe ve öngörüleriyle şirketlere yön veren uzmanlar sınıfta kaldı.
Mart ayında Gartner bir rapor açıkladı. Ekonomide %9’luk bir düşüş bekleniyordu ancak yaz aylarına doğru %6’lık bir düşüş gerçekleşti. Sonbaharda %2 daha eklendi. Fakat Kasım ayında %3’lük bir artış görüldü. Bu da birçok kişiyi şaşırttı. Hatta “Piyasanın bundan sonra nasıl şekil alacağını tahmin etmek zor. Her şey olabilir. Bekleyelim ve görelim” gibi açıklamalar yapıldı.
Bu durumdan elbette fırsatlar da doğdu. Yatırım yapmayan şirketler yerinde saydı. Zararlar yükseldi ve günün sonuna doğru şirketler satışa çıkarıldı. Buna en güzel örnek Sun Microsystems’in satılmasıydı. IBM haftalardır anlaşmaya çalıştı fakat Oracle, 7.4 milyar dolar vererek Sun’a sahip oldu. EMC, 2.1 milyar dolara data domain’i satın aldı. IBM buna karşın SPSS adlı firmaya 1.2 milyar dolar verdi.
Dell, Perot Systems’i (3.9 milyar dolar), Xerox da ACS (6.4 milyar dolar) adlı şirketi satın aldı. Bu şirketlerin avantajı, tüketicilere hizmet vermeleri. Yatırım hizmet alanına yapıldı.
Bizi şaşırtan bir özellik HP’nin 3Com’u satın alarak, Cisco’nun ardından en büyük ikinci Network şirketi olarak yükselmesi. Cisco, bu tehlikeyi görmüş olmalı ki, IP ve Mobil şebekeler için çözüm sunan Starent Network’e hemen sahip oldu. Buna ek olarak video konferans alanında uzman olan Tandberg’i de şirket bünyesine (3 milyar dolar) kattı.
Tabii bir de AMD’yi unutmayalım. AMD tüm fabrikalarını Araplara sattı. Üretim yerine sadece geliştirme işine odaklanmak isteyen AMD, bu sayede kendisini mali krizden kurtardı.
ShiftDelete.Net bu kriz dönemini iyi değerlendirdi. Yatırım yaparak alt yapısını güçlendiren ShiftDelete, piyasada önemli bir etki yaratarak sadık olan ve sürekli artan okuyucusuyla dünyanın sayılı siteleri arasına girmeyi başardı.
Internet’in Yükselişi
2009 yılı, donanım ürünleri için çok kötü bir yıldı. OEM’de yerinde sayan şanslı olarak görülüyordu. Birçok firma zor anlar yaşadı. Örneğin Palm son dakikada kendisini kurtardı. Şirket tam batacak derken Palm Pre’yi piyasaya çıkardı. Apple iPhone’a direkt rakip olan ve eski bir Apple yöneticisinin yardımıyla geliştirilen Palm Pre, Palm şirketinin gidişatını değiştirdi. Bu ürün o kadar çok ilgi gördü ki, talepler yetiştirilemedi.
Tabii esas piyasayı kurtaran Netbook ürünleri oldu. Netbook ürünleri 2009′da tavan yaptı. Sistem, anakart, hatta ekran kartı üreticileri bile bu ürün ile günü kurtarmayı seçti. Günümüzde o kadar çok Netbook markası var ki, üreticiler kâr edemez oldu.
Buna karşın internet inanılmaz bir yükselişin içine girdi. Özellikle sosyal ağlar altın çağını yaşadı. Türkler ilk kez dünya sıralamalarına girdi. Dünyadaki MSN Live kullanıcılarında ikinci olduk. Facebook’ta üçüncüyüz. Avrupa’nın birincisiyiz.
Facebook, Twitter ve FriendFeed inanılmaz büyüdü. Facebook, 350 Milyon kullanıcıya sahip oldu. Twitter önümüzdeki yıllarda kullanıcı sayısını 1 milyara çıkarmak istiyor. Bu siteler, 2013 yılında 1.5 milyar dolarlık cirolarla karşı karşıya gelecek. Bu da şirketlere internetin önemini gösterdi.
Artık kimse “İnternete yatırım yapalım” sözlerine gülmüyor. Aksine milyonlarca dolar bu alana harcanıyor. Yatırımını iyi yapan bu alanda kesinlikle kârlı çıkıyor. Buna en güzel örnek, Google Earth kullanarak para kazanan bir İngilizi verebiliriz. Uyanık bir İngiliz, Google Earth yardımıyla London etrafındaki binaların çatılarını inceledi. Aradığı şey, okullarda, müzelerde veya kiliselerdeki eski kurşun çatılar. Bu kişi, bu çatıları belirleyip, gizliden söküp eskicilere sattı. Altı ay içinde 100.000 pound gibi bir kazanç elde eden bu kişi, sonunda yakayı ele verdi.
Neticede kriz döneminde yatırım yapan, interneti küçümsemeyen ve bu alanda da faaliyet gösteren şirketler, krizin etkisini kolay atlatmakla birlikte yeni gelir modelleriyle tanıştılar.
Daha önce sitemizde, Bit-tech adlı sitenin yaptığı en iyi kasa modları yarışmasının adaylarını sizlerle paylaşmıştık. Kullanıcıların oylarıyla belirlenecek olan 2009′un en iyi kasa modu nihayet seçildi.
Yarışmada birinciliği Macar tasarımcı Atilla Lukacz’ın yaptığı Cygnus X1 kazandı. Ahşaptan yapısı ve nostaljik görünümüyle ziyaretçilerin beğenisini kazanan Cygnus X1′in görüntüleri ile sizleri baş başa bırakalım.
{pagebreak::1}
{pagebreak::2}
{pagebreak::3}
Nintendo America’nın patronu Reggie Fils-Aime , Wii’de bir donanım güncellemesi yapılacağı söylentilerine yanıt verdi.
Fils-Aime, Bussines Week ile yaptığı röportajda “Wii konsolunun önünde çok uzun bir ömür olduğuna güvenimiz tam.” İfadelerini kullanarak, söylentilerin asılsız olduğunu vurguladı.
Sony ve Microsoft, mevcut oyun konsollarını geliştirmek için harıl harıl çalışırken, Nintendo’nun kendine bu kadar güvenmesi gerçekten şaşırtıcı.
Nintendo WiiMote, kullanıcılardan büyük ilgi gördü
Nintendo Wii, rakiplerine göre donanım olarak daha geride olmasına rağmen, sunduğu devrimsel kontrol şekli ile büyük başarı yakalamıştı.
Bunu gören Sony ve Microsoft da buna benzer kontrol sistemleri üzerinde çalışıyor.
Symbian geliştiricileri bir yandan mevcut sürümlerdeki optimizasyon çalışmalarına devam ederken diğer yandan da Symbian^4’ü vaat ettiği sürede kullanıcılarla buluşturabilmek adına fazla mesai yapıyor. Geliştirici sayfası üzerinden yayınlanan yeni bir belge, arayüzde yapılacak köklü değişiklikler hakkında önemli veriler içeriyor.
Qt tabanlı olarak geliştirilen Orbit aryüzünü kullanacak olan Symbian^4, alışıldık Symbian kullanışlılığını daha etkileyici bir görselle donatacak. Görünüşte Symbian^2 ile benzer nitelikler içeren Orbit, işleyişte çok daha fonksiyonel ve sağlam bir yapıda olacak. Daha önce açıklandığı gibi Nokia N97’de kullanılan arayüz bu sistem için bir ön fikir anlamı taşıyor.
Uygulamaların işleyişi anlamında da köklü değişiklikler olacak gibi görünüyor. Geriye dönük uyumluluk konusunda kesin bir açıklama yapmaktan kaçınan Symbian Vakfı, yayınladığı belgede, yazılımların genel olarak kullanımı kolaylaştıran araç çubukları ile çalışacağını, menü seçeneklerinin sadece ana işlevleri yerine getireceğini ifade ediyor. Fonksiyonellik çıtasını oldukça yukarı çekecek gibi görünen bu özellik, eski yazılımların yeni arayüzde çalışabilmesi karşısındaki en büyük engel durumunda.
Symbian Vakfı, 2010 yılının yaz aylarının sonunda Symbian^4 ile ilgili çalışmalarını tamamlamayı ve 2011’in ilk çeyreğinde Symbian^4 ile donatılmış akıllı telefonların piyasaya sürülmüş olmasını hedefliyor. Geliştirici sayfasından yayınlanan pdf dosyasına buradan erişebilirsiniz.
:: Emektar mobil işletim sistemi Symbian’ın pazardaki liderliğini koruyabileceğini düşünüyor musunuz?
