iPhone uydu özellikleri güçleniyor!

Apple, iPhone modellerinde sunduğu uydu bağlantısı özelliğinin kapsamını genişletmeye hazırlanıyor. Mevcut “Acil SOS” özelliğinin çok daha ötesine geçmeyi planlayan şirket, yakın gelecekte en az beş yeni uydu tabanlı özelliği kullanıcılara sunmayı hedefliyor. Bu iddia, teknoloji dünyasının güvenilir kaynaklarından Bloomberg yazarı Mark Gurman tarafından paylaşıldı. Gurman’a göre Apple, uydu teknolojisini telefonların temel işlevlerine entegre etmek için kapsamlı bir çalışma yürütüyor.

iPhone’larda uydu dönemi genişliyor: İşte Apple’ın yeni planı

Planlanan yeniliklerin başında Apple Haritalar uygulaması geliyor. Yeni özellik sayesinde, Wi-Fi veya hücresel verinin bulunmadığı ya da zayıf olduğu durumlarda bile uydu bağlantısı üzerinden navigasyon desteği sağlanacak. Bir diğer önemli gelişme ise Mesajlar uygulamasında yaşanacak. Kullanıcılar, hücresel kapsama alanı dışındayken bile uydu aracılığıyla sadece metin mesajı değil; fotoğraf, emoji ve Tapback gibi zengin içerikleri de gönderebilecekler.

iPhone, uydu, Apple, SoS

Apple ayrıca donanımsal iyileştirmeler üzerinde de çalışıyor. Şirket, normalde uydularla doğrudan görüş hattı gerektiren bu bağlantıyı, iç mekanlarda bile kullanılabilir hale getirmeyi amaçlıyor. Gelecek nesil iPhone’ların 5G Karasal Olmayan Ağ (NTN) teknolojisini desteklemesi de bekleniyor. Bu teknoloji, baz istasyonlarının kapsama alanlarını genişletmek için uyduları kullanmasına olanak tanıyacak. Son olarak Apple, üçüncü parti uygulama geliştiricilerinin de kendi uygulamalarına uydu bağlantısını entegre edebilmesi için özel bir API (Uygulama Programlama Arayüzü) sunmayı planlıyor.

iPhone 18 kamerası ile şaşırtacak

iPhone 18 kamerası ile şaşırtacak

iPhone 18 serisi, ön kamera tarafında büyük fark yaratmaya hazırlanıyor.

Şirketin mevcut planları arasında uydu üzerinden normal telefon görüşmesi, görüntülü arama veya internette gezinme gibi özellikler şimdilik bulunmuyor. Ayrıca, bu yeni özelliklerin çoğunun ücretli bir abonelik paketi kapsamında sunulması bekleniyor. Apple, şu anda (iPhone 14 ve daha yeni modellerde) “Acil SOS” hizmeti için Globalstar’ın uydu altopısını kullanıyor. Bu hizmet, kapsama alanı dışında kalan kullanıcıların acil servislerle ve yakınlarıyla konum paylaşarak mesajlaşmasını sağlıyor.

iPhone, uydu, Apple, SoS

Gurman’ın aktardığı bu yeni özelliklerin hayata geçmesi için Globalstar’ın mevcut altyapısını ciddi şekilde yükseltmesi gerekiyor. Teknoloji kulislerinde, eğer SpaceX’in Globalstar’ı satın alması durumunda Apple’ın bu özellikleri çok daha hızlı sunabileceği konuşuluyor. Yakın zamanda çıkan başka raporlar da Apple ve SpaceX arasında bir ortaklık olabileceğine işaret etmişti. Özellikle SpaceX’in yeni Starlink uydularının Apple’ın kullandığı radyo spektrumunu desteklemesi bu iddiaları güçlendiriyor.

Apple ile mevcut ortağı Globalstar’ın arasının açıldığı da gelen bilgiler arasında. Globalstar yöneticisi James Monroe’nun şirketini 10 milyar doların üzerinde bir bedelle satma olasılığını tartışması, bu durumu doğrular nitelikte. Apple’ın uydu bağlantısını günlük hayatın bir parçası haline getirecek bu yeni adımları, mobil iletişimde yeni bir dönem başlatabilir. Peki siz Apple’ın bu yeni uydu özellikleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Xiaomi’den popüler modele HyperOS 3 güncellemesi!

Xiaomi 14 Ultra kullanıcılarının uzun zamandır beklediği HyperOS 3 güncellemesi (Android 16 tabanlı), nihayet bu ay küresel cihazlara ulaşmaya hazırlanıyor. Haftalar süren sessizliğin ardından, global yapının son kontrollerden geçtiği ve dağıtıma hazır olduğu bildirildi. İşte detaylar.

Sızıntı uzmanı Erencan Yılmaz’ın paylaştığı bilgilere göre, kararlı küresel ROM olan OS3.0.1.0.WNAMIXM son testleri başarıyla geçti. Kodundaki “MIXM” ibaresi, güncellemenin kesinlikle uluslararası model için hazırlandığını doğruluyor. Bu durum, küresel kullanıcılar için nadir görülen bir zafer anlamına geliyor; zira güncelleme için Çin lansmanının gerisinde kalma durumu bu kez yaşanmayacak.

Sızıntıya göre Xiaomi, güncellemeyi Kasım ayının sonuna doğru kullanıcılara sunmaya başlamayı planlıyor. Güncellemeye ilk olarak Mi Pilot kullanıcılarının birkaç gün erken erişim sağlaması bekleniyor, ardından geniş çaplı OTA (kablosuz) dağıtımı başlayacak. Çin’deki cihazların da kendi yapılarını her an alması bekleniyor, ancak bölgeler arasındaki farkın çok az olması, küresel Xiaomi sahipleri için sevindirici bir durum.

iPhone çipli MacBook fiyatıyla şaşırtacak!

iPhone çipli MacBook fiyatıyla şaşırtacak!

Apple'ın, fiyatı 1000 dolar'ın altında olacak ve iPhone A serisi çip ile güçlendirilecek yeni, daha ucuz MacBook modeli 2026'da geliyor.

HyperOS 3, sadece görsel bir makyajdan ibaret değil. Çin’deki erken test kullanıcıları, güncellemenin beraberinde önemli sistem ve performans iyileştirmeleri getirdiğini bildiriyor:

  • Akıcı Animasyonlar: Sistem genelinde çok daha pürüzsüz animasyonlar ve yenilenmiş bir kontrol merkezi kullanıcı deneyimini yükseltiyor.
  • Geliştirilmiş Bellek Yönetimi: Bellek yönetimindeki iyileşmeler sayesinde, ağır uygulamalarda ara sıra yaşanan rastgele takılmaların (stutter) ortadan kalktığı belirtiliyor.
  • Pil Ömrü Atılımı: En dikkat çekici gelişme, pil ömründe. Özellikle kamera kullanılırken veya telefon 120 Hz yenileme hızında çalışırken önemli verimlilik artışları gözlemlenmiş. Bazı kullanıcılar, iki saate kadar ek ekran süresi kazandığını rapor ediyor.

Ayrıca, HyperOS 3, Android 16’nın getirdiği tüm gizlilik ve güvenlik özelliklerini de sunarak, Xiaomi 14 Ultra’nın 2026’ya girerken güncel kalmasına yardımcı olacak. HyperOS 3, Xiaomi 14 Ultra’nın lansmanından bu yana gördüğü en cilalı yazılım paketi gibi görünüyor ve tam da tatil sezonu öncesinde kullanıcılarla buluşuyor.

Snapdragon 8 Elite Gen 6 İki Versiyonla Geliyor!

Mobil işlemci piyasasının en büyük rekabeti, 2027 yılına doğru yeni bir boyut kazanıyor. Bu hafta başlarında çıkan söylentilerin ardından, tanınmış sızıntı kaynağı Digital Chat Station (DCS), Snapdragon 8 Elite Gen 6 yonga setinin biri standart diğeri Pro olmak üzere iki varyant halinde geleceğine dair daha somut detaylar paylaştı.

Bu yeni serinin, mobil performansta önemli bir sıçrama yapması bekleniyor; zira hem standart hem de Pro çipin, TSMC’nin en gelişmiş N2P (2nm) üretim süreciyle üretileceği iddia ediliyor. Sızıntıya göre, Qualcomm’un amiral gemisi yonga setleri aşağıdaki kod adlarını taşıyacak:

  • Snapdragon 8 Elite Gen 6 (Standart): SM8950 model numarasıyla gelecek.
  • Snapdragon 8 Elite Gen 6 Pro: Daha üst düzey model olarak SM8975 koduyla tanımlanacak.
Snapdragon 8 Elite Gen 6

Her iki Qualcomm çipinin de şirketin üçüncü nesil özel CPU mimarisini ve 2+3+3 çekirdek düzenini kullanması bekleniyor. Ancak iki model arasındaki temel farkın, yalnızca Pro versiyonun LPDDR6 bellek desteği sunması ve daha yüksek GPU performansı ile ayrışması olacağı düşünülüyor.

DCS’in iddialarına göre, MediaTek’in yaklaşan amiral gemisi yonga seti Dimensity 9600, performans hiyerarşisinde bu iki Qualcomm çipinin tam ortasına konumlanacak. Bu, Dimensity 9600’ün “standart” 8 Elite Gen 6’dan daha iyi performans göstereceği, ancak 8 Elite Gen 6 Pro’nun zirvedeki yerini koruyacağı anlamına geliyor.

Snapdragon 8 Gen 5 özellikleri sızdırıldı

Snapdragon 8 Gen 5 özellikleri sızdırıldı

Snapdragon 8 Gen 5 özellikleri sızdırıldı. Yeni çip, TSMC N3P, 3.8GHz Oryon çekirdekleri ve 3.3 milyon AnTuTu skoru sunuyor.

MediaTek, Qualcomm’un aksine, amiral gemisi için şimdilik birden fazla versiyon planlamıyor ve güvenilir ARM CPU mimarisini kullanmaya devam edeceği bildiriliyor. DCS, Dimensity 9600’ün de Qualcomm’un yeni çiplerinde olduğu gibi TSMC’nin aynı 2nm sürecini kullanacağını onayladı. Dimensity 9600’ün, iki Snapdragon modeli arasındaki performansı dengelemek için nasıl bir çekirdek konfigürasyonu kullanacağı ise şimdilik belirsizliğini koruyor.

TSMC’nin son teknoloji ürünü 2nm üretim sürecine ve LPDDR6 gibi daha hızlı bellek teknolojilerine geçiş, mobil cihazlar için hem performans hem de güç verimliliği açısından önemli faydalar sağlayacak.

Ancak başka bir rapor, bu ileri üretim sürecinin ve daha hızlı belleğin üretim maliyetlerini artıracağına dikkat çekiyor. Bu durum, 2027 yılına kadar amiral gemisi telefon fiyatlarının daha da yükselmesine neden olabilir.

WhatsApp’ın Apple adı bir Türk tarafından alındı

WhatsApp’ın merakla beklenen kullanıcı adı özelliği henüz dünya geneline açılmamışken, R10 adlı webmaster forumundan ‘Rodvay’ takma adlı bir Türk kullanıcı, teknoloji devi “Apple”ın kullanıcı adını almayı başardı. Meta Verified aboneliği ile ismi elinde aylarca tutan kullanıcıya yüksek teklifler gelse de, ismi satmıyor. Gözler Meta’nın atacağı adımda.

Dünyanın en çok kullanılan anlık mesajlaşma uygulaması WhatsApp, kullanıcı gizliliğini bir adım öteye taşıyacak olan kullanıcı adı özelliğini kademeli olarak test etmeye başladı. Bu özellik, kullanıcıların telefon numaralarını paylaşmadan, sadece bir kullanıcı adı aracılığıyla iletişim kurabilmesini sağlayacak. Özellik henüz beta aşamasındayken ve tüm dünyada aktif değilken, Türkiye’den bir kullanıcı dünyada ses getirecek bir hamleye imza attı.

R10 adlı webmaster forumunda “Rodvay” takma adını kullanan bir üye, WhatsApp’ta “@apple” kullanıcı adını başarıyla kaydetti.

https://wa.me/apple adresine tıklayınca Rodvay adlı kullanıcının WhatsApp hesabına yönlendiriliyor. Kişi isterse buradaki telefon numarasını gizleyebiliyor.

Meta Verified ile Kalkan: “Apple” Adı Nasıl Korunuyor?

Bu kadar değerli bir kullanıcı adını almanın ötesinde, onu korumak da büyük bir strateji gerektiriyor. Rodvay isimli kullanıcı, bu değerli ismi elinde tutabilmek için Meta’nın ücretli abonelik servisi olan Meta Verified hizmetine sürekli olarak ödeme yapıyor. Meta Verified, hesaplara getirdiği mavi tik (onay rozeti) ile birlikte, hesap desteği ve taklitlere karşı proaktif koruma gibi avantajlar sunuyor.

Kullanıcının bu hamlesi, Apple gibi devasa bir markanın ismini almanın yanı sıra, Meta’nın ücretli servislerini kullanarak bu ismi koruma altına alması da oldukça şaşırtıcı.

Konunun duyulmasının ardından, Rodvay isimli kullanıcıya yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda ciddi satın alma teklifi geldiği belirtiliyor. Ancak kullanıcı, forum üzerinden yaptığı açıklamalarda ve gelen mesajlarda, “@apple” kullanıcı adını satmayı düşünmediğini söylüyor.

WhatsApp kullanıcı adı ile numara paylaşımı bitiyor!

WhatsApp kullanıcı adı ile numara paylaşımı bitiyor!

Merakla beklenen WhatsApp kullanıcı adı özelliği 2026'da geliyor. Kullanıcılar artık telefon numarası paylaşmayacak.

Marka İsmi Geri Alınacak mı?

Olayın en merak edilen kısmı ise WhatsApp’ın ve çatı şirketi Meta’nın bu duruma nasıl tepki vereceği. Kullanıcı adı özelliği tüm dünyada aktif hale geldiğinde, Meta’nın ticari marka (trademark) politikaları devreye girebilir. Genellikle Instagram, X gibi platformlar, büyük markalara ait tescilli isimleri koruma altına alır ve bu isimleri ilgili markalara tahsis eder.

Rodvay isimli kullanıcının bu ismi Meta Verified ile ücret ödeyerek koruyor olması, olaya hukuki bir boyut katıyor. Meta, ücretli abonelikle korunan bir hesaptaki tescilli marka ismini geri alacak mı? Yoksa erken davranan kullanıcının bu hakkına saygı mı duyacak? Şu anda bu sorunun cevabı belirsizliğini koruyor.

Peki siz ne düşünüyorsunuz? Meta, ‘Apple’ kullanıcı adını geri alır mı?

Snapdragon 8 Gen 5 Performans Detayları Sızdı!

Qualcomm, Eylül ayında Snapdragon 8 Elite Gen 5 yonga setini Çin’de tanıtmış ve bu çipe sahip ilk telefonlar piyasaya sürülmüştü. Şimdi ise teknoloji dünyası, yeni bir amiral gemisi işlemcinin, Snapdragon 8 Gen 5’in yakında geleceği haberiyle çalkalanıyor.

Güvenilir sızıntı kaynağı Digital Chat Station’a (DCS) göre, Snapdragon 8 Gen 5’in tanıtımının Kasım ayının sonunda yapılması planlanıyor. Dahası, bu çipe sahip ilk iki telefonun da aynı ay içinde piyasaya sürülmesi bekleniyor.

DCS, yeni yonga setine sahip olacak ilk iki cihazın özelliklerine dair ipuçları verdi. Bu çipi kullanacak ilk telefonun düz ekrana, 165 Hz yenileme hızına ve yaklaşık 8.000 mAh kapasiteli dev bir bataryaya sahip olacağı belirtiliyor. Son sızıntılar göz önüne alındığında, bu cihazın büyük ihtimalle OnePlus Ace 6 Pro Max olduğu düşünülüyor.

iPhone çipli MacBook fiyatıyla şaşırtacak!

iPhone çipli MacBook fiyatıyla şaşırtacak!

Apple'ın, fiyatı 1000 dolar'ın altında olacak ve iPhone A serisi çip ile güçlendirilecek yeni, daha ucuz MacBook modeli 2026'da geliyor.

İkinci telefon ise kamera odaklı kompakt bir model olacak. Cihazın Sony IMX8 serisi orta seviye periskop telefoto kameraya ve düz bir ekrana gömülü ultrasonik parmak izi sensörüne sahip olacağı söyleniyor. Bu modelin ise Vivo S50 Pro Mini olabileceği tahmin ediliyor.

DCS ayrıca, Meizu (Meizu 23), iQOO (iQOO Z11 Turbo serisi) ve Motorola (Edge 70 Ultra) gibi markaların da yakında Snapdragon 8 Gen 5 destekli cihazlarını duyurmasını beklediğini ekledi. Sektördeki raporlar, Oppo K15 Turbo Pro ve Honor GT 2 gibi modellerin de bu yeni çipi kullanacağını öne sürüyor.

Sızdırılan teknik detaylara göre, TSMC’nin N3P üretim süreciyle üretilecek olan Snapdragon 8 Gen 5, etkileyici özelliklere sahip. İki adet 3.8 GHz hızında saatlenmiş çift çekirdek kümesi ve altı adet 3.32 GHz hızında çalışan performans çekirdeği içeriyor. Grafik tarafında ise yaklaşık 1.2 GHz hızında çalışan Adreno 840 GPU görev yapacak.

Erken testlerde bu çipin, AnTuTu’da 3.3 milyon puan civarında bir skor elde ettiği; Geekbench 6’nın tek çekirdek testinde yaklaşık 3.000, çoklu çekirdek testinde ise 10.000 puana ulaştığı iddia ediliyor. Grafik testlerinde ise Aztec 1440p benchmark’ında 100 fps sınırına yaklaştığı bildiriliyor.

Bu skorlar, Snapdragon 8 Gen 5’in CPU yetenekleri açısından amiral gemisi Snapdragon 8 Elite Gen 5 ile benzer seviyede olduğunu gösteriyor. Ancak GPU performansı marjinal olarak daha düşük kalsa da, genel olarak daha iyi güç verimliliği ve sürekli performans sunması bekleniyor.

OLED Ekranlı MacBook Pro 2027’de Geliyor

Apple’ın amiral gemisi dizüstü bilgisayarı MacBook Pro serisi, 2021’deki büyük tasarım revizyonundan bu yana en büyük değişimine hazırlanıyor. Ancak Bloomberg’in güvenilir kaynaklarından Mark Gurman, bu köklü değişikliğin 2026 sonu ile 2027 başı arasında geleceğini ve bu yeniliğin temel MacBook Pro modelini kapsamayabileceğini öne sürdü.

Gurman’ın raporuna göre, Apple’ın yüksek performanslı 14 inç ve 16 inç MacBook Pro modelleri, M6 Pro ve M6 Max işlemcilerle birlikte “devrim niteliğinde” bir tasarımla gelecek. Bu büyük revizyonun ana özellikleri şunlar olacak:

  • OLED Ekran: MiniLED teknolojisinden önemli bir sıçrama yaparak, daha derin siyahlar ve yüksek kontrast sunan OLED panele geçiş.
  • Dokunmatik Ekran Desteği: Apple’ın dizüstü bilgisayarlarında ilk kez dokunmatik ekran desteği sunması bekleniyor.
  • Daha İnce Kasa: Cihazın genel gövdesinin incelmesi ve hafiflemesi hedefleniyor.
  • Muhtemel Dinamik Ada/Delik Tasarımı: Mevcut çentik yerine, iPhone’lardaki Dynamic Island’a benzer bir kesik veya kamera deliği (hole-punch) kullanılabilir.
  • 5G Bağlantı Desteği: Bazı söylentiler, bu modellerde 5G hücresel bağlantı seçeneğinin sunulabileceğine işaret ediyor.
M5 MacBook Pro kutusu güç adaptörü olmadan Avrupa pazarında

Bu “devrim niteliğindeki” M6 Pro ve M6 Max modellerinin, en erken 2026 yılının sonu veya 2027 yılının başında piyasaya sürülmesi bekleniyor. Ancak Gurman’ın analizi, Apple’ın ürün stratejisinde belirleyici bir ayrıma işaret ediyor. Temel 14 inç MacBook Pro’nun, bu büyük tasarım devriminin dışında tutulması bekleniyor.

iPhone çipli MacBook fiyatıyla şaşırtacak!

iPhone çipli MacBook fiyatıyla şaşırtacak!

Apple'ın, fiyatı 1000 dolar'ın altında olacak ve iPhone A serisi çip ile güçlendirilecek yeni, daha ucuz MacBook modeli 2026'da geliyor.

Apple, ürün yol haritasında önce M5 Pro ve M5 Max işlemcili MacBook Pro’ları ve M5 MacBook Air’i 2026’nın ilk yarısında piyasaya sürmeyi planlıyor. Yılın sonuna doğru ise M6 çipine sahip, giriş seviyesi yeni bir 14 inç MacBook Pro’nun tanıtılması bekleniyor.

Gurman, bu ara güncellemeleri “devrimci değil, evrimsel” olarak nitelendiriyor. Bu durum, temel modelin şu anki tasarım dilinde kalmaya devam edeceği ve OLED ekran ya da dokunmatik ekran desteği gibi büyük yenilikleri almayacağı anlamına geliyor. Apple, bu stratejiyle giriş seviyesi model için mevcut kasayı en az bir yıl daha kullanarak, M4 Pro modelinden 400 dolar daha ucuz olan “değer odaklı” seçeneği korumayı amaçlıyor olabilir.

Özetle, profesyonel kullanıcılar için OLED ekran ve dokunmatik desteği getiren büyük tasarım değişikliğini görmek için 2027’yi beklemek gerekecekken, daha uygun fiyatlı temel modelin ise mevcut kasada M6 çipine yükseltilmesi bekleniyor.

Hukukta yapay zeka skandalı

Yapay zeka, üretkenliği artırmak veya bazı görevleri kolaylaştırmak gibi birçok alanda kullanılıyor. Ancak bu teknolojinin kullanımı, ciddiyet gerektiren meslek grupları arasında da yaygınlaşmaya başladı. Son zamanlarda avukatlar, ChatGPT benzeri sohbet botlarını yasal metinler ve dava özetleri hazırlamak gibi sıkıcı iş yüklerini hafifletmek için giderek daha fazla kullanıyor. Bu durum, beklenmedik ve ciddi sorunlara yol açıyor. Sohbet botlarının bilgileri “uydurma” veya “halüsinasyon görme” eğilimi, hukuk alanında ciddi hatalara neden oluyor.

Yapay zeka hukuk bürolarını sarstı: Hatalı bilgi kullananlara ceza yağıyor

Sohbet botları, gerçekte var olmayan davalara atıfta bulunabiliyor veya yanlış hukuki bilgiler sunabiliyor. Bu durum, davaların gidişatını ve ilgili herkesi olumsuz etkiliyor. New York Times’ın (NYT) yeni bir haberine göre, yapay zekayı dikkatsizce kullanan avukatlara yönelik cezalar artıyor. Bu cezalar arasında para cezaları veya diğer küçük yaptırımlar bulunuyor. Hukuk camiasında yapay zeka kullanımına dair tartışmalar da büyüyor.

avukat, yapay zeka, ChatGPT, hukuk

Amerikan Barolar Birliği gibi kuruluşlar, avukatların çalışmalarında yapay zeka kullanmasına prensipte izin veriyor. Ancak önemli bir şartları var: Avukatlar, sohbet botunun ürettiği metinlerin doğruluğunu mutlaka teyit etmeli. Ne var ki, son zamanlardaki mahkeme dosyaları ve uzman görüşleri, hukuk mesleğinin yapay zeka hataları için adeta bir “yuva” haline geldiğini gösteriyor. Bu hatalar, hem profesyonel avukatlar hem de bir avukat tutmak yerine yapay zekayı kullanan kişiler tarafından yapılıyor.

DeepSeek: Yapay zeka toplum için tehlikeli!

DeepSeek: Yapay zeka toplum için tehlikeli!

Çin'li yapay zeka devi DeepSeek'in üst düzey araştırmacısı Chen Deli, yapay zekanın toplum ve istihdam için tehlikeli olabileceğini söyledi.

Bu endişe verici eğilime karşı, hukuk topluluğu içinde yeni bir hareket başladı. Bazı avukatlar, meslektaşlarının yapay zeka kaynaklı hatalarını aktif olarak takip ediyor ve bu durumu ifşa ediyor. Fransız avukat Damien Charlotin, bu tür yasal hataları izlemek için çevrimiçi bir veritabanı kurdu. Bu veri tabanında şu ana kadar yapay zeka kaynaklı 509 vakanın tespit edildiği belirtiliyor.

avukat, yapay zeka, ChatGPT, hukuk

Bu avukat ağı, tespit ettikleri yapay zeka suiistimallerini çevrimiçi olarak yayınlıyor. Amaçları, bu tür davranışları ifşa ederek caydırıcılık yaratmak ve konuya dikkat çekmek. NYT’ye konuşan New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden etik profesörü Stephen Gillers, bu durumun baroların itibarını zedelediğini belirtiyor. Gillers, “Avukatlar, meslektaşlarının yaptıklarından utanmalı,” ifadelerini kullandı.

Hukuk gibi kritik bir alanda yapay zekanın dikkatsizce kullanılması, teknolojinin potansiyel risklerini bir kez daha gündeme getiriyor. Peki siz, yapay zekanın avukatlık gibi mesleklerde kullanılmasını doğru buluyor musunuz?

Spotify, Apple Music, YouTube Music Karşılaştırması

Müzik, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası. Peki, bu müziğe ulaşmak için en doğru platform hangisi? Piyasada Spotify, Apple Music ve YouTube Music gibi dev isimler varken, aralarındaki farkları bilmek ve “sana en uygun” olanı seçmek kafa karıştırıcı olabilir. Bu videoda, en popüler üç müzik akış servisini masaya yatırıyor ve karar vermenizi kolaylaştıracak detaylı bir karşılaştırma yapıyoruz. Arayüz, fiyat, müzik kütüphanesi ve ses kalitesi… Tüm detaylar bu rehberde!

Spotify, yıllardır pazarın lideri konumunda ve bunun iyi bir nedeni var. Özellikle kişiselleştirilmiş çalma listeleri (Keşfet Haftalık gibi) ve üstün müzik keşif algoritmalarıyla öne çıkıyor. Kullanıcı dostu arayüzü ve geniş podcast kütüphanesi onu güçlü bir aday yapıyor. Ancak Apple Music, özellikle Apple ekosistemi içindeyseniz, “Lossless” (kayıpsız) ses kalitesi ve Uzamsal Ses (Spatial Audio) gibi özellikleriyle odyofilleri cezbediyor.

Diğer yanda, dünyanın en büyük video platformunun gücünü arkasına alan YouTube Music var. Eğer sıkı bir YouTube kullanıcısıysanız, müzik videoları ile normal şarkılar arasında pürüzsüzce geçiş yapmak ve hepsini YouTube Premium paketiyle birleştirmek istiyorsanız, bu platform sizin için biçilmiş kaftan olabilir. Özellikle “remix”ler ve “live” performanslar konusunda rakipsiz bir arşive sahip.

Bu detaylı karşılaştırma videomuzda; arayüz kolaylığı, müzik arşivi genişliği, ses kalitesi farkları, fiyatlandırma seçenekleri (öğrenci, aile paketleri) ve platformlara özel benzersiz özellikleri tek tek ele alıyoruz. “En iyi” platform yok, “sizin için en doğru” platform var. Videomuzu izleyerek hangi servisin sizin dinleme alışkanlıklarınıza ve bütçenize en uygun olduğuna karar verin!

Intel 10 yıllık çalışanına dava açtı

Intel, on yılı aşkın süredir şirkette çalışan eski bir personeline dava açtı. Teknoloji devi, bu çalışanın “çok gizli” olarak nitelendirilen verileri çaldığını iddia ediyor. OregonLive tarafından bildirilen habere göre, bu ciddi bilgi hırsızlığı olayının, şirketin son dönemdeki işten çıkarma dalgasından kaynaklandığı düşünülüyor.

Intel, eski çalışanından 250.000 Dolar tazminat istiyor

Davanın odağındaki isim Jinfeng Luo olarak açıklandı. Luo’nun 2014 yılından beri Intel bünyesinde çalıştığı belirtildi. Yakın zamanda kendisine bir işten çıkarma bildirimi tebliğ edilen Luo’nun istihdamı 31 Temmuz itibarıyla sonlandırıldı. İddialara göre Luo, şirketteki son günlerinde Intel’in dahili veri tabanından yaklaşık 18.000 adet dosya çaldı.

Intel, 10 yıl, eski çalışan, veri hırsızlığı

Intel’in iddialarına göre, Luo ilk olarak 23 Temmuz’da iş dizüstü bilgisayarından harici bir sabit diske dosya indirmeye çalıştı. Ancak şirketin dahili güvenlik kontrolleri bu şüpheli girişimi engelledi. Bundan beş gün sonra, 28 Temmuz’da ise Luo’nun başka bir depolama aygıtı bağlayarak 18.000 dosyayı indirmeyi başardığı belirtildi.

Intel 14A üretim sürecinde iyi gidiyor

Intel 14A üretim sürecinde iyi gidiyor

Intel yönetiminde yüzler gülmeye başladı. Şirket, 14A üretim sürecinde emin adımlarla ilerliyor.

Bu şüpheli dosya transferi girişimlerinin ardından Intel, derhal bir soruşturma başlattı ve fail olarak Jinfeng Luo’yu tespit etti. Şirket, Seattle’daki adresinden aylarca ulaşmaya çalıştığı Luo’ya karşı resmi olarak dava açtı. Intel, bu dava kapsamında 250.000 dolar tazminat talep ediyor. Ayrıca, Luo’nun bu hassas bilgileri sızdırmasını engellemek için bir mahkeme kararı çıkarılmasını istiyor.

Dava süreci henüz sonuçlanmış değil ve Jinfeng Luo tarafından konuyla ilgili yapılmış bir açıklama bulunmuyor. Çalınan verilerin “çok gizli” olarak etiketlenmesi, durumun Intel için ne kadar ciddi bir endişe kaynağı olduğunu gösteriyor. Şirket içi veri güvenliği önlemleri ve işten çıkarmaların olası yan etkileri hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

DeepSeek: Yapay zeka toplum için tehlikeli!

Çin’in önde gelen yapay zeka şirketlerinden DeepSeek, teknoloji dünyasında endişe yaratan bir açıklamayla gündeme geldi. Şirketin üst düzey araştırmacılarından Chen Deli, yapay zekanın toplum üzerindeki potansiyel etkileri konusunda olumsuz görüşlere sahip olduğunu belirtti. Bu açıklama, özellikle Çin gibi teknolojinin devlet tarafından yakından düzenlendiği bir ülkede yapıldığı için büyük önem taşıyor. Chen, bu endişelerini hükümetin organize ettiği Dünya İnternet Konferansı’nda (World Internet Conference) dile getirdi.

Yapay zeka korkusu büyüyor: Çinli dev DeepSeek bile kendi teknolojisinden endişeli

Chen Deli, Wuzhen’de düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, “Teknoloji konusunda son derece olumlu düşünüyorum ancak toplum üzerinde yaratabileceği etkiyi olumsuz görüyorum” ifadelerini kullandı. Chen’e göre, yapay zeka önümüzdeki on yıl içinde insanların yerini alacak kadar gelişecek ve bu durum istihdam için bir tehdit oluşturacak. Araştırmacı, “Toplum büyük bir zorlukla karşı karşıya kalabilir” diyerek, teknoloji şirketlerinin insanlığı felaketten korumak için “savunucu” rolünü üstlenmesi gerektiğini vurguladı.

DeepSeek, yapay zeka, Çin, Chen Deli

DeepSeek, bu yılın başında DeepSeek-R1 adını verdiği son teknoloji büyük dil modelini piyasaya sürerek aniden teknoloji dünyasının zirvesine yerleşmişti. Hangzhou merkezli bir yatırım fonunun az bilinen yapay zeka kanadı olan şirket, bu başarının ardından yılın büyük bir bölümünde sessizliğini korudu. Ocak ayında Chen, modelin başarısı için “rüya gibi” yorumunu yapmıştı. Ancak Şubat ayında kurucu Liang Wenfeng’in Başkan Xi Jinping ile görüşmesinin ardından, Chen’in bu son açıklamasına kadar şirketten kimse kamuoyuna konuşmadı.

DeepSeek yeni modelini tanıttı: NVIDIA’ya kötü haber!

DeepSeek yeni modelini tanıttı: NVIDIA’ya kötü haber!

DeepSeek, yeni büyük dil modelini duyurdu. Huawei gibi Çinli üreticiler için optimize edilen model, NVIDIA CUDA bağımlılığını azaltıyor.

ABD’deki teknoloji liderlerinin (OpenAI’den Sam Altman gibi) yapay zeka felaket senaryoları genellikle yatırım artırma amaçlı “reklam” olarak görülüyor. Ancak Çin’de durum farklı. Hükümetin teknoloji üzerinde sıkı bir kontrolü bulunuyor. Chen’in bu karamsar açıklamaları, ABD’li yöneticilerin abartılı sözlerinden çok, Çin hükümetinin resmi görüşlerine daha yakın bir çizgi olarak yorumlanıyor. Bu durum, endişelerin sadece teknik değil, aynı zamanda politik bir temele oturduğunu gösteriyor.

DeepSeek, yapay zeka, Çin, Chen Deli

DeepSeek, Çin’in “algoritmik egemenlik” planının merkezinde yer alıyor. Bu plan, yabancı müdahalesi olmadan yapay zekada en üst düzeye ulaşmayı hedefliyor. Şirket, kısa süre önce Nvidia’nın CUDA API’sine alternatif bir sürüm oluşturan ve Çin yapımı GPU’ları destekleyen deneysel bir model yayınladı. Bu adım, şirketin teknolojik bağımsızlık hedefini net bir şekilde ortaya koyuyor.

Yapay zeka yine sınıfta kaldı

Yapay zeka yine sınıfta kaldı

Şirketlerin son dönemde yaptığı büyük yapay zeka yatırımları beklentileri karşılayamadı.

DeepSeek araştırmacısının bu uyarıları, Başkan Xi’nin son açıklamalarıyla da paralellik gösteriyor. Xi Jinping, kısa süre önce yapay zekayı yönetmek için küresel bir organ kurulması gerektiğini ve yapay zekanın “uluslararası toplum için kamu yararına” bir araç olması gerektiğini belirtmişti. Şimdi DeepSeek’ten bir temsilcinin de benzer bir tehlike vurgusu yapması, Çin’in yapay zeka konusunda birleşik bir yaklaşım sergilediğini düşündürüyor.

Çinli yapay zeka devinden gelen bu endişe verici açıklamalar hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Yapay zekanın gelecekte işlerimizi elimizden alacağına inanıyor musunuz?

Elektrikli araçları şarj eden otoyol!

Fransa, elektrikli araç şarj teknolojisinde devrim yaratabilecek bir yeniliği test ediyor. Paris yakınlarındaki A10 otoyolunun 1.5 kilometrelik bir bölümüne, yüzeyin altına indüksiyon bobinleri yerleştirildi. Bu sistem, “Charge as you Drive” (Sürerken Şarj Et) projesinin bir parçası olarak geliştirildi. Teknoloji, elektrikli araçların kablo veya şarj istasyonuna ihtiyaç duymadan, hareket halindeyken şarj olmasını sağlıyor.

Fransa’da bir ilk: Bu otoyol elektrikli araçları yoldayken şarj ediyor!

Projede Electreon, Gustave Eiffel Üniversitesi ve küresel mobilite altyapı şirketi Vinci iş birliği yapıyor. Vinci tarafından paylaşılan ilk sonuçlar “çok cesaret verici” olarak nitelendirildi. Testlerde 300kW’a varan anlık güç aktarımı sağlandı. Optimize edilmiş “sabit durum” koşullarında ise ortalama 200kW güç elde edildiği bildirildi. Bu şarj hızları, günümüzdeki birçok yüksek hızlı DC şarj istasyonunun sunduğu performanstan bile daha yüksek.

elektrikli araç, Fransa, şarj, otoyol

Halka açık otoyolda gerçekleştirilen denemelerde şu an için özel alıcı teknolojisiyle donatılmış bir kamyon, bir kamyonet, bir binek otomobil ve bir otobüs yer alıyor. Vinci’ye göre bu teknolojinin en büyük vaadi, batarya boyutlarını ciddi ölçüde küçültebilme potansiyeli. Eğer yollar araçları şarj edebilirse, araçların uzun menzil için devasa bataryalara ihtiyacı kalmayacak. Şirket, bu sayede “ağır elektrikli araçlarda birkaç tonluk” ağırlık tasarrufu sağlanabileceğini belirtiyor.

Toyota’nın Elektrikli Otomobil Atılımı Sekteye Uğradı

Toyota’nın Elektrikli Otomobil Atılımı Sekteye Uğradı

Toyota elektrikli otomobil tarafından gelişmelerine devam ederken yaptığı açıklamalarla birlikte üretimin gecikeceğini belirtti.

Daha küçük bataryalar, doğrudan üretim maliyetlerini, karbon ayak izini ve kritik malzeme ihtiyacını azaltacaktır. Aynı zamanda, filo operatörleri için maliyetli olan şarj molalarını ve menzil sınırlamalarını ortadan kaldırabilir. Vinci, özellikle lojistik ve yük taşımacılığı sektörünü hedefliyor. Fransa’da sera gazı emisyonlarının %16’sından fazlası bu sektörden kaynaklanıyor.

elektrikli araç, Fransa, şarj, otoyol

Bu Fransız projesi, dünyada halka açık otoyollarda çalışan tek deneme olsa da, türünün ilk örneği değil. Almanya’da otobüs rotaları, İsveç’te taksiler ve ABD’de ağır yük araçları üzerinde benzer teknolojiler test ediliyor. Kablosuz şarj konsepti yeni olmasa da, teknoloji artık halka açık yollarda küçük ölçekte uygulanabilecek seviyeye ulaştı. Hatta Porsche, yakında çıkacak elektrikli Cayenne modeli için 11kW gücünde statik (durağan) kablosuz şarj pedi sunacağını duyurdu.

Yeni Nissan Juke Elektrikli Versiyonuyla Göz Kamaştıracak

Yeni Nissan Juke Elektrikli Versiyonuyla Göz Kamaştıracak

Elektrikli otomobil akımında Nissan da ikonik modeli Juke ile payını genişletmeyi planlıyor. Şimdiden aracın görünümü sızdırıldı.

Teknolojinin önündeki en büyük engel ise maliyet. Milyonlarca kilometrelik otoyol ağına bu indüksiyon bobinlerini yerleştirmek veya mevcut altyapıyı bu teknolojiyle yenilemek, devasa bir yatırım gerektiriyor. Bu süreçte yaşanacak trafik aksaklıkları da önemli bir sorun teşkil ediyor. Ayrıca Vinci, araçların bu yüksek hızları kaldırabilmesi için gereken özel kablosuz alıcıların maliyeti hakkında bir bilgi paylaşmadı.

Vinci, özellikle kamyonlardaki batarya ihtiyacını azaltarak filo operatörlerini elektrikli araçlara geçişe ikna edebileceğini umuyor. Ancak projeyle ilgili en büyük zorluk, bu devasa altyapı faturasını ödemesi için hükümetleri ikna etmek olacak gibi görünüyor. Peki sizce gelecekte yolların elektrikli araçları şarj etmesi mümkün olabilir mi? Yorumlarınızı bekliyoruz.

Bluetooth 6.2 teknolojisi geliyor

Kablosuz iletişim teknolojilerinin gelişiminden sorumlu olan Bluetooth SIG, Bluetooth Core 6.2 standardını resmen duyurdu. Bu yeni sürüm, özellikle düşük gecikmeli iletişimi ileriye taşıyarak teknolojinin tepki süresini ciddi biçimde kısaltıyor. Açıklanan yenilikler, özellikle yüksek performans beklenen cihazlarda, gerçek zamanlı çalışan sensörlerde ve endüstriyel uygulamalarda büyük bir etki yaratacak.

Bluetooth 6.2 standardı karşımıza çıkıyor

Bluetooth 6.2 standardının getirdiği en çarpıcı yenilik Shorter Connection Intervals (Kısa Bağlantı Aralıkları) adı verilen sistem. Bu özellik, Bluetooth Düşük Enerji (LE) cihazlarında minimum bağlantı aralığını radikal bir şekilde azaltıyor.

Daha önce 7.5 milisaniye olan bu minimum aralık, artık sadece 375 mikrosaniyeye düşüyor. Bir milisaniyenin binde biri kadar kısa bir süreye inen bu fark, teorik olarak hızlarda yirmi kata kadar bir artış anlamına geliyor. Bu devasa gelişim sayesinde, Bluetooth tabanlı sensörler, oyun kumandaları ve insan-makine arayüzleri artık çok daha düşük bir gecikmeyle çalışabilir hale geliyor.

Yeni standart ayrıca, USB bağlantılarına özel Bulk Serialization Mode (BSM) desteğini de beraberinde getiriyor. Bu mod, Bluetooth LE Audio teknolojisinin USB tabanlı sistemlere entegrasyonunu kolaylaştırıyor. Örneğin, bilgisayarlar veya otomotiv sistemlerinde kullanılan Bluetooth ses cihazlarının artık daha senkronize ve gecikmesiz çalışması mümkün olacak.

iPhone 18 kamerası ile şaşırtacak

iPhone 18 kamerası ile şaşırtacak

iPhone 18 serisi, ön kamera tarafında büyük fark yaratmaya hazırlanıyor.

Güvenlik cephesinde de önemli iyileşmeler bulunuyor. Yeni sürüm, amplitüd tabanlı saldırılara karşı koruma sağlayan gelişmiş RF (radyo frekansı) savunma protokollerini içeriyor.

Bu güvenlik katmanı, Bluetooth 6.2’yi akıllı ev sistemleri, otomotiv donanımları ve endüstriyel ekipmanlar gibi profesyonel ve kritik ortamlarda daha güvenilir bir kablosuz seçenek haline getiriyor. Bluetooth Core 6.2’nin yaygınlaşması, donanım üreticilerinin bu yeni standardı ne kadar hızlı benimseyeceğine bağlı olarak önümüzdeki yıl hız kazanması bekleniyor.