Günümüzde elektrikli araçların popülerliği giderek artıyor ve birçok kişi benzinli araçlarını elektrikli araçlarla değiştiriyor. Bu geçiş sürecinde kullanıcıların deneyimleri ve karşılaştıkları zorluklar, gelecekte daha fazla kişinin bu araçlara yönelmesinde önemli bir rol oynuyor. SDN Genel Yayın Yönetmeni Tolga Cem Küçükyılmaz neden Tesla Model Y aldı?

Tolga, neden Tesla aldı?

Elektrikli araçların tercih edilmesinin birçok nedeni var. İlk olarak, çevre dostu olmaları büyük bir avantaj. Elektrikli araçlar, fosil yakıtlı araçlara kıyasla çok daha az karbon emisyonu üretiyor. Bu da hava kirliliğini azaltarak daha temiz bir çevre sağlıyor. Ayrıca, elektrikli araçların işletme maliyetleri de genellikle daha düşük. Benzin masraflarından kurtulmak ve şarj maliyetlerinin benzin fiyatlarına kıyasla daha düşük olması, kullanıcıların elektrikli araçları tercih etmesinde etkili oluyor.

SDN Genel Yayın Yönetmeni Tolga Cem Küçükyılmaz, Tesla Model Y’yi tercih etmesinin nedenlerini detaylı bir şekilde anlatıyor. İlk olarak, Tesla’nın yazılımsal avantajları ve dünya çapında en çok satan elektrikli araç olma özelliği dikkatini çekmiş. Ayrıca, Tesla’nın sunduğu teknolojik yenilikler ve araç içi konfor özellikleri de önemli bir etken. Model Y’nin uygun fiyatlı olması ve MTV (Motorlu Taşıtlar Vergisi) gibi masraflarının diğer modellere göre daha düşük olması da bu tercihte etkili olmuş.

SDN Genel Yayın Yönetmeni Tolga Cem Küçükyılmaz’ın deneyimleri üzerinden elektrikli araçların avantajlarını ve dezavantajlarını ele alalım. İlk olarak, elektrikli araçların işletme maliyetleri oldukça düşük. Tolga, benzinli araç kullanırken aylık yakıt masrafının 10.000 TL’ye kadar çıktığını, ancak elektrikli araçla bu masrafın beşte bire düştüğünü belirtiyor. Ayrıca, elektrikli araçların sürüş deneyimi de oldukça olumlu. Vites değişimi olmaması, sessiz çalışması ve araç içi teknolojik özellikler kullanıcıların memnuniyetini artırıyor.

Ancak, bazı dezavantajlar da mevcut. Elektrikli araçların şarj altyapısının henüz yeterince gelişmemiş olması, kullanıcıların karşılaştığı en büyük zorluklardan biri. Tolga Cem Küçükyılmaz, İstanbul’da yeterli şarj istasyonu bulunmaması ve mevcut istasyonlarda uzun kuyruklar oluşması gibi sorunlardan bahsediyor. Ayrıca, elektrikli araçların ilk satın alma maliyetleri de hala yüksek.

Elektrikli araçların gelecekte daha yaygın hale gelmesi için bazı adımlar atılması gerekiyor. Öncelikle, şarj altyapısının geliştirilmesi ve daha fazla şarj istasyonunun kurulması şart. Site yönetimlerinin bu konuda daha bilinçli olması ve elektrikli araç kullanıcılarına gerekli kolaylıkları sağlaması da önemli. Ayrıca, hükümetlerin elektrikli araçlara yönelik teşvik ve desteklerini artırması, bu araçların daha fazla kişi tarafından tercih edilmesini sağlayabilir.

ASUS, şık tasarımı ve yüksek performansı ile dikkat çeken Vivobook S 15 (S5507) modeli ile yine iddialı. Bu incelemede, ürünün özelliklerine ve sunduğu deneyime detaylı bir şekilde bakacağız. ASUS Vivobook S15 inceleme sizlerle.

Snapdragon X Elite işlemcili ASUS Vivobook S15 inceleme!

ASUS Vivobook S 15, zarif ve modern bir tasarıma sahip. İnce çerçeveleri ve hafif yapısıyla taşınabilirliği ön planda tutan bu model, şık metalik renk seçenekleri ile kullanıcılarına estetik bir deneyim sunuyor. 120 Hz destekli 15.6 inç 3K (2880×1660) çözünürlüklü ekranı, canlı ve keskin görüntüler sağlıyor. OLED paneli sayesinde geniş izleme açıları sunarken, %100 sRGB renk gamı ile de gerçekçi renkler vaat ediyor.

Performans

Vivobook S 15, Snapdragon X Elite X1E78100 işlemcisi ile güçlendirilmiş. Bu sayede hem günlük kullanımda hem de yoğun işlem gücü gerektiren görevlerde 45 TOPS NPU’ya sahip olmasıyla da yüksek performans sunuyor. 32 GB LPDDR5X RAM ve 1 TB SSD depolama kapasitesi ile hızlı veri erişimi ve geniş depolama alanı sağlanıyor. Ayrıca, Qualcomm Adreno GPU ile de grafik tarafında ayrıca güçlü

Bağlantı ve Genişletilebilirlik

ASUS Vivobook S 15, çeşitli bağlantı seçenekleri ile donatılmış durumda. Wi-Fi 7 desteği, daha hızlı ve stabil internet bağlantısı sunarken, USB 3.2, USB-C, USB 4.0, HDMI 2.1 ve microSD kart okuyucu gibi genişletme portları sayesinde çeşitli cihazlarla kolayca bağlantı kurabilirsiniz.

Klavye ve Touchpad

Cihazın klavyesi, arka aydınlatmalı ve ergonomik bir tasarıma sahip. Bu sayede karanlık ortamlarda bile rahatça yazı yazılabiliyor. Touchpad ise geniş ve hassas; ayrıca parmak izi okuyucusu entegre edilmiş. Bu özellik, hem güvenliği artırıyor hem de hızlı bir şekilde oturum açmayı mümkün kılıyor.

Batarya ve Yazılım

Vivobook S 15, uzun pil ömrü ile de öne çıkıyor. Ortalama kullanımda tek şarjla bir günü rahatça çıkarabilirsiniz. ASUS’un özel yazılım çözümleri ve MyASUS uygulaması, sistem performansını optimize etmenize ve cihazınızın bakımını kolayca yapmanıza yardımcı oluyor.

ASUS Vivobook S 15 (S5507), şık tasarımı, güçlü donanımı ve kullanışlı özellikleri ile hem günlük kullanıcılar hem de profesyoneller için ideal bir dizüstü bilgisayar. Eğer performans ve estetiği bir arada arıyorsanız, Vivobook S 15’i mutlaka değerlendirmelisiniz.

Türkiye’de henüz satışa çıkmamış olan Vivo X100 Pro’yu kutusundan çıkardık ve inceledik. Vivo X100 Pro ne sunuyor? Vivo X100 Pro kutu açılımı sizlerle.

Vivo X100 Pro kutu açılımı!

Vivo X100 Pro hakkında daha fazla bilgi

Kutu açılımına başladığımızda, Vivo X100 Pro’nun kutusunun oldukça şık ve kaliteli tasarlandığını fark ediyoruz. Kutunun içerisinden telefonun yanı sıra, bir adet 120 watt gücünde şarj adaptörü, Type-C kablo, silikon kılıf, SIM çıkartma iğnesi, kullanım kılavuzu ve garanti belgesi çıkıyor. Kutu içeriğinde yer alan bu aksesuarlar, kullanıcı deneyimini artıracak önemli detaylar olarak dikkat çekiyor.

Telefonun tasarımına baktığımızda, ön ve arka yüzeylerde kaliteli malzemelerin kullanıldığını görüyoruz. Ekran tarafında 6.77 inçlik AMOLED panel bulunuyor ve bu ekran 1 milyar renk desteği ile birlikte 3000 nite kadar parlaklığa ulaşabiliyor. Yanlardan kavisli olan bu ekran, %90’lık bir ekran/gövde oranı sunarak kullanıcıya geniş bir görüntü alanı sağlıyor.

Donanım

Vivo X100 Pro, Mediatek Dimensity 9300 işlemcisi ile güçlendirilmiş ve 16 GB RAM ile birlikte geliyor. Depolama tarafında ise 512 GB kapasite sunulmuş. Telefon, 120 Hz ekran yenileme hızı ile akıcı bir kullanıcı deneyimi sunarken, UFS 4.0 depolama teknolojisi ile hızlı veri transferi sağlıyor. Ayrıca 5000 mAh kapasiteli batarya, 120 watt hızlı şarj ve 50 watt kablosuz şarj desteği de mevcut.

Kamera

Kamera tarafında ise Zeiss lenslerle donatılmış ana kamera sistemi dikkat çekiyor. 1 inçlik sensör ile donatılmış olan ana kamera, düşük ışık koşullarında bile yüksek kalitede fotoğraflar çekebiliyor. Ana kamera f/1.8 diyafram açıklığına ve 23 mm odak uzaklığına sahip. İkinci kamera ise telefoto lens olup, 100 mm odak uzaklığı ve f/2.5 diyafram açıklığı ile 4.3 kat optik zoom yapabiliyor. Ayrıca 8K video çekim özelliği de mevcut.

Ön kamera ise 32 MP çözünürlüğe sahip ve 4K 60 fps video çekim imkanı sunuyor. Geniş açılı selfie modu da mevcut olan ön kamera, vlog çekimlerinde oldukça başarılı performans gösteriyor.

Vivo X100 Pro, FunTouch OS 14 ile birlikte geliyor ve global sürümde Google Play hizmetleri destekleniyor. Arayüz akıcı ve kullanıcı dostu. Optik parmak izi okuyucusu hızlı ve güvenilir bir şekilde çalışıyor. Ekstra RAM teknolojisi sayesinde, sanal RAM kullanılarak toplamda 32 GB’a kadar RAM kapasitesi artırılabiliyor.

Vivo X100 Pro, yüksek performansı, kaliteli tasarımı ve üstün kamera özellikleri ile dikkat çeken bir model. Türkiye’de resmi olarak satılıp satılmayacağı henüz belli değil, ancak yurt dışından temin edilebiliyor. İçerik üreticileri ve fotoğraf meraklıları için oldukça ideal bir telefon olan Vivo X100 Pro, satın almayı düşünenler için güçlü bir seçenek.

Bugün sizlere, yıllardır iPhone 6s kullanıcısı olan Ferhat’ın yeni bir iPhone’a geçiş hikayesini ve bu süreçte yaşadığı deneyimleri anlattık. Ferhat bu değişimden memnun kaldı mı?

iPhone 6S kullanan ekip arkadaşıma telefon hediye ettim!

Ferhat, 2016 yılının sonlarına doğru iPhone 6s’i edindiğinde, bu cihaz onun için mükemmel bir seçimdi. İlk defa Apple ekosistemine adım atan Ferhat, yıllar boyunca bu cihazı sadakatle kullandı. Ancak zamanla teknoloji ilerledikçe, iPhone 6s’in de yetersiz kalmaya başladığı noktalar oldu. iPhone 6s’in ekranı, Ferhat’ın elinden düşmekten pek nasibini almadı.

Ekranı en az 20 kez değiştirdiğini belirten Ferhat, Touch ID’yi de kaybettiği için parmak izi okuyucusunu kullanamıyordu. iPhone 6s, iOS 15’te takılı kalmıştı ve güncellemelerden mahrumdu. Uygulama desteği azalmış, yeni özellikler gelmemeye başlamıştı. Bataryası artık eskisi gibi performans göstermiyor, gün içinde defalarca şarj etmek zorunda kalıyordu. İlk günkü gibi olmayan kamera performansı, toz ve yılların etkisiyle gerilemişti.

Ferhat’ın yıllar süren sadakati ve zorluklarına karşılık, yeni bir başlangıç yapmanın zamanı gelmişti. Ona hediye edilen iPhone 14 Plus, hem büyük ekranı hem de yüksek batarya kapasitesiyle Ferhat’ın tüm ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikteydi. 6.7 inçlik ekranı ve uzun süre dayanabilen bataryası, Ferhat’ın işlerini daha rahat yapmasını sağlayacak. 12 megapiksellik gelişmiş kamera sistemi ve güçlü işlemcisiyle, Ferhat artık daha kaliteli fotoğraf ve videolar çekebilecek. 512 GB depolama kapasitesiyle, Ferhat’ın tüm verilerini rahatça saklayabileceği bir alan sunuyor. iOS 17 ile gelen iPhone 14 Plus, tüm yeni özelliklere ve güncellemelere açık.

Ferhat, yeni iPhone 14 Plus’ı kullanmaya başladıktan sonra, eski telefonuyla yaşadığı zorlukları hızla unuttu. Yeni cihazıyla daha verimli çalışmaya, daha kaliteli içerikler üretmeye başladı. Eski dostu iPhone 6s ise artık bir hatıra olarak kenarda duruyor.