Samsung, geçtiğimiz haftalarda tanıttığı Galaxy A55 ve Galaxy A35 5G modellerini Türkiye’de satışa sundu. Global pazarla birlikte satışa çıkan orta seviye akıllı telefonlar, şık tasarımları ve teknik özellikleriyle dikkat çekiyor. Peki Samsung Galaxy A55 ve Galaxy A35 5G Türkiye fiyatı ne kadar?
Samsung Galaxy A55 5G Türkiye fiyatı
Samsung Galaxy A55 ve A35 5G için satışlar başlıyor. Samsung’un orta seviyeye hitap eden yeni cihazlarından A35 5G için başlangıç fiyatı 15 bin 499 TL oldu. Galaxy A55 5G ise 19 bin 499 TL’den kullanıcılarla buluşacak.
Galaxy A55 5G, 120Hz yenileme hızına sahip 6,6 inç FHD+ AMOLED ekranla geliyor. 4nm Exynos 1480 yonga setinden gücünü alan telefon, bir önceki modele kıyasla yüzde 32’ye varan daha iyi GPU ve yüzde 15’e varan daha iyi CPU performansı vadediyor.
vivo TWS 4 ve TWS 4 Hi-Fi neler vadediyor? 45 saatlik pil ömrüyle öne çıkan kulaklıklar, yeni nesil Qualcomm çipiyle geliyor.
Telefon ayrıca 12GB’a kadar RAM ve 256GB’a kadar depolama alanına sahip. Yazılım cephesinde Samsung, Galaxy A55 5G için dört nesil Android sistem yükseltmesi ve beş yıllık güvenlik güncellemesi taahhüdünde bulunuyor. Cihazın Android 14 tabanlı One UI 6.1 ile kutudan çıktığını belirtelim.
Galaxy A55 8/128 GB: 19 bin 499 TL
Galaxy A55 8/256 GB: 21 bin 499 TL
Gücünü Exynos 1380 işlemcisinden alan Galaxy A35 5G ise 6.6 inç boyutunda Super AMOLED ekrana sahip. FHD+ çözünürlüğe sahip olan bu ekran, 120 Hz yenileme hızı ile destekleniyor ve 1000 nit tepe parlaklık sunuyor.
8 GB RAM ve 128 GB / 256 GB depolama alanı seçenekleri olan cihaz, 25W hızında şarjdan beslenen 5.000 mAh kapasitesinde bir bataryadan güç çekiyor.
Galaxy A35 8/128 GB: 15 bin 499 TL
Galaxy A35 8/256 GB: 16 bin 499 TL
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
İstanbul Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, şehrin girişimcilik ve inovasyon potansiyelini güçlendirmek adına önemli bir adım attı ve Hakkı Alkan tarafından kurulan ortak çalışma alanı Co-Founder.Work‘u ziyaret etti.
Ziyaretin amacı, girişimciliğin ve inovasyonun desteklenmesi gerektiğini vurgulamak ve bu alandaki girişimlere dikkat çekmekti. Murat Kurum, girişimcilere verilecek desteğin önemini belirterek şunları söyledi:
“Biz İstanbul’u bu merkez haline getirdiğimiz zaman, hem ülkemizin büyümesine katkı sağlayacak. Hem de dünyada söz sahibi olacağımız bir yatırımı burada hep birlikte gerçekleştirmiş olacağız. O yüzden hem gençlerimize, hem kadınlarımıza bu iş kurma fırsatını da vereceğiz. 100 bin gencimize işini kuracakları ofis imkanını da vereceğiz”
Kurum, belediye olarak girişimcilere ve startup’lara yönelik hizmet ve desteklerin artırılacağını, ayrıca ortak çalışma alanlarının sayısının ve kalitesinin artırılmasına yönelik politikalar geliştireceklerini vurguladı.
İBB Başkan Adayı Murat Kurum’dan Co-Founder.Work’a özel ziyaret
Ziyaret ayrıca, eGaranti’nin Kurucu Ortağı Sinan Peksoy, teknoloji ve inovasyona dayalı projeleriyle nasıl bir fark yarattıklarını ve bu projelerin ekosisteme nasıl katkıda bulunduğunu anlattı. Peksoy, “Amacımız, güçlü ve yenilikçi fikirlerle sürdürülebilir başarılar elde etmek ve Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini uluslararası alanda daha rekabetçi hale getirmektir,” şeklinde konuştu.
Murat Kurum’un ziyareti, İstanbul’un girişimcilik ve inovasyon alanındaki yüksek potansiyelini ortaya koydu ve şehrin bu alandaki gelişimine yönelik taahhüdünü pekiştirdi. Girişimcilik ve ortak çalışma alanlarına verilen bu destek, İstanbul’u uluslararası bir inovasyon ve girişimcilik merkezi yapma yolunda önemli bir adım olarak görülmekte.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Murat Kurum liderliğinde, girişimciliği ve inovasyonu teşvik eden politikaları ile İstanbul’un sosyoekonomik kalkınmasına önemli katkılarda bulunmayı hedefliyor. Şehrin girişimcilik ekosisteminin güçlendirilmesi, hem yerel ekonomi için hem de global arenada rekabet edebilir yerli girişimler için yeni fırsatlar yaratacaktır.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum’un Co-Founder.Work ortak çalışma alanına gerçekleştirdiği bu ziyaret, şehrin girişimcilik ve inovasyon ekosistemine sağlanacak desteğin somut bir göstergesi olarak ön plana çıkıyor. Bu alandaki girişimcilerle yapılan birebir görüşmeler, Murat Kurum’un İstanbul’un ekonomik kalkınmasını hızlandırmak ve global bir inovasyon merkezi haline getirmek için girişimcilere ve startup’lara sağlanacak desteği artırma konusundaki kararlılığını vurguladı.
Yapay zeka dünyasında kıyasıya rekabet devam ediyor. OpenAI’ın GPT-4 tabanlı modeli son zamanların en güçlü modeli olarak gösterilse de, yeni testler bunun geride kaldığını ortaya koydu. Peki en iyi yapay zeka modeli hangisi?
Claude-3 vs ChatGPT-4: En iyi yapay zeka modeli
Yapay zeka sistemlerinin performansını takip eden LMSys Chatbot Arena Leaderboard, Anthropic tarafından geliştirilen Claude-3 Opus modelinin en yüksek puan aldığını ortaya koydu. Bu da uzun yıllardır lider olan GPT-4’ün geride kaldığını gösteriyor.
Liderlik Tablosu, “sohbet savaşları” sırasında jüriler tarafından değerlendirildi. Farklı konulardan çeşitli komutlar girerek sohbet botlarını test eden jüriler, karşılaştırma için Elo derecelendirme sistemini kullandı.
Tesla ve CATL yeni bir batarya üzerinde çalışıyor. CATL'ın geliştirdiği pillerin sadece 15 dakikada tam doluma ulaştığı söyleniyor.
Claude-3 Opus, son derecelendirme güncellemesinde 1253 Elo puanıyla zirveye yerleşti. İkinci ve üçüncü sırada ise sırasıyla 1251 ve 1248 puanlarıyla OpenAI GPT-4 önizleme modelleri yer aldı.
Sıralamanın geri kalanında ise Google Gemini Pro modeli 1203 puanla dördüncü, Anthropic’in daha önceki Claude-3 Sonnet modeli 1198 puanla beşinci oldu. Ayrıca Çinli şirket Alibaba’nın Qwen1.5 modeli ise 1148 ile dokuzuncu sırada yer aldı.
İşte en iyi yapay zeka modeli listesi:
Claude 3 Opus – 1253
GPT-4-1106-preview – 1251
GPT-4-0125-preview – 1248
Bard (Gemini Pro) – 1203
Claude 3 Sonnet – 1196
GPT-4-0314 – 1193
Claude 3 Haiku – 1181
GPT-4-0613 – 1174
Mistral-Large-2402 – 1153
Qwen1.5-72B-Chat – 1153
GPT-4 geçen yıl piyasaya sürüldüğünde oldukça yüksek bir standart belirlemişti. Ancak Anthropic geliştiricileri, model eğitimlerinde GPT-4’ü aşmayı başarmış gibi duruyor. Claude Opus, sohbet savaşında +5/-5’lik skor elde ederek rekor da kırdı.
Sony’nin bir süredir PlayStation 5 Pro geliştirdiğine dair iddialar duyuyoruz. Hatta konsolun üst düzey teknik özellikleri ve 8K çözünürlük desteği gibi önemli kazanımları olacağı belirtildi. Ancak geliştiricilerden bu konsola tepki gelmeye başladı.
PlayStation 5 Pro konsoluna gerek var mı?
Bazı oyun geliştiricileri, PlayStation 5 Pro’ya ihtiyaç olmadığını öne sürüyor. İlk olarak 2020’de çıkış yapan PlayStation 5’in hala optimizasyon sorunları olduğuna inanan geliştiriciler, mevcut neslin henüz rayına oturmadığını düşünüyor.
Geliştiricilerin bu açıklaması, PS5 Pro’nun duyurulma beklentileriyle çelişiyor. Bu modelin PS5’e kıyasla ray-tracing ve işleme performansında önemli artış sunacağı söyleniyordu. Ancak geliştiriciler, oyunların hala PS5’te 60 FPS’ye ulaşmakta zorlandığını dile getirdi. Bu da PS5 ailesi için büyük bir kırılma yarattı.
Bazı kullanıcılar ise Sony’nin revize edilmiş bir model sunmadan önce, PS5’in yeteneklerinden en iyi şekilde yararlanması gerektiğini düşünüyor. Geriye dönük uyumluluk korunacak olsa da, Pro sürümüyle birlikte önemli oyunları PS5’te oynatmak zor olabilir.
İddialara göre PS5 Pro, 33,5 teraflopluk bir işlemci gücüyle geliyor. Bu, standart PS5’in 10,3 teraflopluk gücünü ve Xbox Series X’in 12 teraflopluk performansını üçe katlıyor. Yüksek işlemci gücü, oyunların daha karmaşık grafikleri ve daha hızlı yüklenme süreleriyle çok daha akıcı bir oyun deneyimi sunmasını sağlayacak.
Ek olarak, PlayStation Spectral Super Resolution teknolojisi 8K içerikleri destekleyerek, oyun grafiklerinde devrim yaratacak bir görüntü kalitesine ulaşıyor. Ayrıca, PS5 Pro’nun çıkarılabilir bir disk sürücüsü ve 1 TB depolama alanı olacak.
Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmına yazabilirsiniz.
vivo, geçtiğimiz gün Çin’de düzenlediği etkinlik kapsamında X Fold 3 ailesini ve Pad 3 Pro tabletini tanıttı. Bu modellerin yanı sıra aksesuar yelpazesini de genişletti. vivo TWS 4 ve TWS 4 Hi-Fi modelleriyle birlikte kulaklık ailesine iki yeni model ekledi.
vivo TWS 4 ve TWS 4 Hi-Fi neler vadediyor?
Hem TWS 4 hem de daha gelişmiş TWS 4 Hi-Fi, gelişmiş ses kalitesi arayan kullanıcıları hedefliyor. TWS 4 Qualcomm S3 Gen 2 ses platformundan güç alırken, TWS 4 Hi-Fi ise daha yeni S3 Gen 3 çipine yer veriyor.
Kulaklıkların temel özellikleri arasında 55dB’ye kadar aktif gürültü engelleme (ANC) ve 11 saat kullanım sunuyor. Bu süre şarj kutusuyla birlikte 45 saate kadar çıkıyor. Kulaklıkların 4,8 gramağırlıkta olduğunu da belirtelim.
vivo'nun yeni tableti özellikleriyle, tasarımıyla ve fiyatıyla tam olarak neler sunuyor? İşte vivo Pad 3 Pro özellikleri!
vivo ayrıca 44ms’ye varan düşük gecikme modu ile TWS için önemli bir başarıya imza atıyor. TWS 4 Hi-Fi ayrıca 1.2Mbps’de aptX kayıpsız sesi ve aptX Adaptive sürücülerini destekliyor.
Heyecan verici bir diğer özellik ise dört farklı ses modu aracılığıyla 3D dinleme deneyimi sunan uzamsal ses motorunun dahil edilmesi oldu. Desteklenen codec’ler arasında LDAC, AAC, SBC, LC3 ve aptX Lossless yer alıyor.
TWS 4 modelleri Koyu Mavi ve Beyaz renk seçenekleriyle satışa çıktı. TWS 4 fiyatı 55 dolar, TWS 4 Hi-Fi fiyatı ise 69 dolar olarak belirlendi. İlk siparişler şu anda Çin’de başladı, yakında global pazara gelmesini de bekliyoruz.
Tesla’nın en büyük batarya tedarikçilerinden biri olan CATL, elektrikli otomobillerin şarj hızını önemli ölçüde artıracak yeni batarya teknolojileri geliştirdiğini açıkladı. Konuyla ilgili ilk açıklamaları CATL Yönetim Kurulu Başkanı Robin Zeng yaptı. Peki bu Tesla araçlarını nasıl etkileyecek?
CATL, yeni batarya ile Tesla araçların şarj hızını ikiye katlayacak
CATL Yönetim Kurulu Başkanı Robin Zeng, şirketin daha hızlı şarjı mümkün kılacak yeni elektrokimyasal bataryalar üzerinde çalıştığını açıkladı. Bu bataryalar sayesinde Tesla, Çinli şirketlerin batarya teknolojileriyle rekabet edebilecek.
Sektör analistleri, CATL’ın bahsettiği bataryaların muhtemelen iki yıldır geliştirme aşamasında olan M3P bataryası olduğunu düşünüyor. Bilmeyenler için M3P piller, standart lityum demir fosfat bataryalardan daha yüksek enerji yoğunluğuna sahip. Ayrıca daha hızlı şarj kabiliyeti ve üçlü bataryalardan daha düşük maliyetli.
Xiaomi, yakında Mix Flip modelini kullanıcıların beğenisine sunacak. Cihazın son olarak tasarımı belli oldu. İşte Xiaomi Mix Flip tasarımı!
CATL bilim insanları, M3P’nin sadece 15 dakika içinde tamamen şarj olabileceğini öne sürdü. Ayrıca elektrikli otomobillere 700 km’den fazla menzil sağlayabileceğini dile getirdi.
Bu gelişme aslında kısa süre önce Çin’de test aşamasına girdi. CATL ile ortak olan Çinli batarya üreticisi Li Auto, ultra hızlı olduğunu iddia ettiği Qilin pilini tanıttı. Şirket, Qilin’in sadece 12 dakikalık şarjla araca 500 km menzil kazandırabileceğini söyledi.
CEO Zeng, Tesla’nın CATL üretimleri sayesinde Gigafactory’deki pil kapasitesinin genişleyeceğini belirtti. Bakalım yeni bataryalar araçların şarj süresini nasıl etkileyecek, zamanla göreceğiz.
Peki ya siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
Beyin-bilgisayar arayüzünde yeni bir dönüm noktasına ulaşıldı. Neuralink’in çipini bir süredir test eden Noland Arbaugh isimli felçli kişi, bir gece boyunca Civilization 6 oynamayı başardı. 29 yaşındaki hasta, sadece zihnini kullanarak strateji oyununu kontrol etti.
Neuralink çipiyle Civilization 6 oynadı
Bir yüzme kazasının ardından boynundan aşağısı felçli kalan 29 yaşındaki Noland Arbaugh, Neuralink’in deneysel implantını test etmeye devam ediyor. Şirket daha önce düşünce gücüyle bilgisayar kullandığı anları göstermişti. Ardından Arbaugh’un Mario Kart oynadığı bir videoyu paylaşmıştı.
Neuralink çipine yönelik son testini ise Civilization 6 ile gerçekleştirdi. Twitter’da yaptığı canlı yayında, yaptığı ilk şeylerden birinin gece boyunca Civilization 6 oynamak olduğunu söyledi. Neuralink’in beyin dalgalarını ölçen çipi sayesinde, oyunu saatler boyunca kendi başına oynayabildi.
Neuralink çipini takan felçli bir adam, düşünceleriyle Mario Kart oynamayı başardı. Peki bu nasıl mümkün oldu?
Konuyla ilgili açıklamasında Arbaugh, “Harikaydı, aslında bu oyunu oynamaktan vazgeçmiştim. Şimdi kelimenin tam anlamıyla yatağıma uzanıp gönlümce oynayabiliyorum” ifadelerini kullandı.
Neuralink çipi için şu anki en büyük sınırlama, implantın uzun süreli kullanımdan sonra yeniden şarj edilmesi. Ancak bu, beyin-bilgisayar arayüzlerin felçli veya ampute insanlara hareket kabiliyetini geri kazandırabileceğine gösteriyor.
Her ne kadar büyük bir adım olarak görülse de, proje tartışmaların odağında. Neuralink’in bazı yasal izinleri almakta zorluk yaşadığı daha önceden biliniyor. Özellikle insanlar üzerinde yapılan bilimsel deney, birçok kez reddedilmişti. Hatta bazı deneyleri yasal izni olmadan yaptığı iddia edilen şirket, ilk kez 2023’ün Mayıs ayında insanlar üzerinde çalışma izni alabildi.
Dünyanın en büyük yarı-iletken hafıza çip üreticilerinden biri olan Samsung, bugün gerçekleştirilen etkinlikte yeni CXL (Compute Express Link) bellek modüllerini ve HBM3E belleğini tanıttı. Gelin detaylarına birlikte göz atalım.
Samsung, süper bilgisayarlara yön verecek
Bugün şirket, yeni bellek modülleri ve HBM3E belleğini tanıttı. Bu ürünler, yapay zeka ve diğer yüksek performanslı hesaplama gereksinimleri için bulut sunucuları ve süper bilgisayarlarında kullanılacak.
Silikon Vadisi’ndeki Santa Clara Bilgisayar Tarihi Müzesi’nde gerçekleşen Memory Con 2024 fuarında Samsung, CXL Bellek Modülü – Kutu (CMM-B), CXL Bellek Modülü – DRAM (CMM-D), CXL Bellek Modülü Hibrit Katmanlı Bellek (CMM-H TM) ve HBM3E 12H belleğini tanıttı.
CXL Bellek Modülü – Kutu (CMM-B), bir DRAM ürünü olarak karşımıza çıkıyor. E3.S form faktörü ile sekiz CMM-D cihazını barındırabiliyor ve 2 TB’a kadar DRAM kapasitesi sunuyor. 60 GB/s bant genişliğine ve yalnızca 596 nano saniyelik bir gecikmeye sahip. Yapay zeka, Veri Analitiği, Yaratıcı yapay zeka ve Bellek İçi Veritabanı (IMDB) gibi uygulamalarda kullanılabiliyor.
CMM-D, Samsung’un DRAM belleklerini CXL açık standart arayüzüyle kullanan bir CXL Bellek Modülü – DRAM’dır. CPU ile bellek genişletme cihazları arasında verimli ve düşük gecikmeli bağlantı sağlıyor.
Red Hat ve Samsung, CXL açık kaynaklı ve referans modelleri geliştirmek için işbirliklerini sürdürecekler. Ayrıca çeşitli diğer bellek ve depolama ürünleri üzerinde işbirliği yapacaklar.
Samsung, endüstrideki ilk Rack-Level belleğini Supermicro ile birlikte sergiledi. Bu bellek, talepkar iş yüklerini yöneten veri merkezleri için bellek bant genişliğini ve kapasitesini artırmak için kullanılacak. Fazlasıyla ölçeklenebilir ve modern uygulamalar için verimsizlik ve esneklik eksikliği olan standart mimarileri değiştirebilir.
Daha hızlı yapay zeka eğitimi ve çıkarımı için yüksek kapasiteye sahip olan Samsung HBM3E belleği tanıtıldı. İşte detaylar!
Broadcom tarafından VMWare ile işbirliği yaparak Samsung, Peaberry projesini tanıttı. Bu, hipervizörler için dünyanın ilk FPGA tabanlı katmanlı bellek olacak. CXL Bellek Modülü Hibrit Katmanlı Bellek (CMM-H TM) olarak adlandırılan bu bellek, DRAM ve NAND flaş belleği bir Add-In Kart (AIC) biçiminde birleştiren hibrit bir çözüm olacak ve bellek yönetimi zorluklarıyla başa çıkabilecek, performansı artıracak, iş sürelerini optimize edecek ve toplam maliyeti azaltacak.
HBM teknolojisi kullanılarak elde edilen en yüksek kapasiteyi sunan dünyanın ilk 12 yığın HBM3E DRAM bellek yongası olan Samsung’un HBM3E 12H belleği, Memcon 2024’te de sergilendi. HBM3E 12H bellek modülleri, dikey yoğunluğu önceki versiyonuna göre %20’den fazla artıran Samsung’un gelişmiş termal sıkıştırma iletken film (TC NCF) teknolojisine sahip. Samsung, HBM3E 12H için bu yılın ilk yarısında seri üretime geçmeyi planlıyor.
Son yıllarda giyilebilir teknolojilerin giderek yaygınlaşması ile birlikte akıllı yüzükler de popülaritesini artırdı. Bu küçük cihazlar, parmakta rahatça taşınabiliyor ve akıllı telefon, tablet gibi diğer elektronik cihazlar ile eşleşerek veri aktarımı yapabiliyorlar.
Son senelerde akıllı yüzük satışlarında önemli bir artış yaşandı. Android cephesinin lideri olarak görülen Samsung da gözünü bu alana çevirdi. Akabinde marka, Galaxy Ring adlı akıllı yüzüğünü bu yılın başlarında ilk kez gösterdi. Bugün ise cihaz ile ilgili önemli bir gelişme yaşandı.
Samsung Galaxy Ring, batarya widget’ında!
Samsung, ocak ayında Galaxy S24 akıllı telefonlarını tanıttığı Unpacked etkinliğinde Galaxy Ring‘e de yer verdi. Akabinde şirket, İspanya’nın Barselona şehrindeki MWC (Mobil Dünya Kongresi) fuarında dikkat çeken bir duyuru da yaptı. Bu yılın ikinci çeyreğinde ise seri üretime girmesi beklenen Samsung Galaxy Ring için heyecan sürüyorken merakla beklenen cihaz, batarya widget’ında göründü.
Samsung akıllı telefon kullanıcıları, ana ekranlarına batarya widget’ı ekleyebiliyor ve bununla diğer Samsung cihazların batarya seviyelerini görebiliyorlar. Bu widget; Galaxy Watch, Galaxy Fit ve Galaxy Buds için kullanılabiliyor.
Samsung, Mach-1 çipi ile yapay zeka donanımı üreten firmalar arasına girmeyi hedefliyor. İşte yeni çiple ilgili detaylar...
Yakın zamanda yapılan bir güncellemeyle Galaxy Ring‘in de desteklenen cihazlar listesine eklendiği keşfedildi. Bu, Samsung‘un büyük lansman etkinliğine hazırlandığı ve önümüzde çok da uzun bir zaman kalmadığı anlamına geliyor.
Çok hafif olduğu iddia edilen Samsung Galaxy Ring‘in Temmuz 2024‘te gerçekleşmesi beklenen Unpacked etkinliğinde tüketicilerin karşısına çıkması, akabinde kısa bir süre sonra piyasaya sürülmesi bekleniyor.
Peki ya siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Samsung‘un akıllı yüzüğünden beklentileriniz neler? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
Engelli bireylerin hayatını kolaylaştıran cihazların sayısı çok fazla. Bir elektrikli tekerlekli sandalye, manuel sandalyeye kıyasla hareket etmesi çok daha kolay olduğundan, kullanıcısının özgürce dışarı çıkma olanağını artırıyor. Portatif bir rampa, merdivenli binalara giriş yapma imkânını yükseltiyor. Bunların engelli birey için önemi tartışılmaz, ancak özel yaşama gelindiğinde ekstra gereksinimler doğuyor.
Ellerini hiç veya kısmen kullanamayan bir kişi, telefonuyla birini ararken zorluk çeker. Sadece aramakla da iş bitmiyor, bir dizi/film açmak ya da müzik dinlemek de onların ‘basit’ zorluklarının başında geliyor. Neyse ki gelişen teknoloji beraberinde bu tip sorunlara da çözüm getirmiş durumda. Engelli bireylerin hayatını kolaylaştıran mobil uygulamalar ve çözümlerden bahsetmek istedik.
Engelli bireyler için mobil uygulamalar ve çözümler
Yapay zekâ destekli sesli asistanlar
Günümüzde artık akıllı telefonların tamamında sesli asistanlar mevcut. Android işletim sistemlerinde Google Asistan varken, iPhone’larda Siri kullanılıyor. Çoğumuzun genellikle ihtiyaç duymadığı veya eğlence amaçlı arada çalıştırdığı sesli asistanlar engelli bireyler için olmazsa olmaz düzeyinde öneme sahipler. Yakın kimsesine mesaj göndermek için bir vatandaş, belki de ellerini kullanmakta güçlük çekiyorken asistan sayesinde isteğini rahatça gerçekleştirebiliyor.
Tabii ki sesli asistanların tek görevi aramak veya mesaj göndermek değil. Örneğin Google Asistan, yapay zekâ destekli “Duplex” özelliği sayesinde kullanıcının rezervasyon işlemlerini gerçekleştiriyor. Kuaförü, restoranı ya da istediğiniz herhangi bir yeri arayarak sizin için randevu alıyor. Üstelik tüm telefon görüşmesini Duplex’in kendisi gerçekleştiriyor. İşitme engelli bireyler için büyük kolaylık sağlayacak bu hizmet henüz ülkemizde kullanılmasa da varlığından haberdar olmak çok sevindirici.
Sesli asistanlar ayrıca WhatsApp üzerinden mesaj gönderme, şarkı açma, odanın ışığını açıp-kapama, kahve makinesini çalıştırma ve daha birçok günlük işlemin üstesinden gelebiliyorlar.
Paket servis uygulamaları
Evde yemek yapmak istemediğimiz zaman dışarıdan bir şeyler yemeyi tercih ederiz. Telefonla arayarak eve sipariş veririz ya da gidip bizzat yerinde yeriz. Engelli vatandaşlar için de durum haliyle farklı değil. Ancak duymakta zorluk çeken bir kişinin telefonla restoranı araması pek mümkün olmayabiliyor. Aynı şekilde tekerlekli sandalyeyle yaşayan birey, herhangi bir sebeple dışarı çıkamayabiliyor. Çıksa bile sokaktaki yaşam alanlarının uygunsuzluğu nedeniyle canının istediği ürüne erişebileceği kafe/restorana gidemeyebiliyor.
Paket servis uygulamaları tam da bu noktada devreye giriyorlar. İster yemek, ister market alışverişi; ne olduğu fark etmeksizin basit bir simidi bile mobil uygulamalar sayesinde evimize sipariş verebiliyoruz. Sadece gıda olarak da düşünmemek lazım. İhtiyacınız olan bir USB kablosunu dahi satın almak için dışarı çıkmanıza ve elektronik satıcısı dolaşmanıza gerek yok.
Zaten engelli olmayan bireylerin hayatına iyice entegre olan paket servis uygulamaları, engelli vatandaşlar için yine olmazsa olmaz noktasında bulunuyor.
Erişilebilirlik özellikleri
Engelli bireylerin hayatını kolaylaştıran mobil çözümler listemize, erişilebilirlik özellikleri ile devam ediyoruz. Her akıllı telefonda, çoğumuzun hiç bilmediği veya göz ardı ettiği “Erişilebilirlik” menüsü mevcut. Burada engelli bireylerin mobil cihazını kolaylaştırmasını sağlayan birçok özellik yer alıyor.
Görme bozukluğunuz varsa özellikle küçük yazıları okumakta zorlanıyorsanız, “ekranı seslendirme” işlevi sayesinde elinizle dokunduğunuz her şeyin telefonunuz tarafından seslendirilmesini sağlayabilirsiniz. Ayrıca renk körlüğü yaşamanız durumunda, renkleri tersine çevir özelliğinden faydalanarak ekrandaki renk değerlerini tersine çevirebilirsiniz. Yine her telefonda bulunan bu kolaylık, kontrast oranını artırarak renkleri daha seçici hale getiriyor.
Erişilebilirlik özellikleri arasında en yararlılarından birinin sesli betimleme olduğunu söyleyebiliriz. Seçkin telefonlarda var olan bu özellik, videolarda olup bitenleri en ince ayrıntısıyla sesli olarak açıklıyor. Halihazırda Netflix’te de neredeyse tüm dizi ve filmlerde yer alıyor.
Sosyal medya uygulamalarına varana kadar her yerde var olan altyazı özelliği, ilgili videodaki konuşmalardan arka planda çalan müziklere ve ses efektlerine kadar her şeyi anlatıyor. İşitme engellilerin yaşam kalitesini ciddi oranda artıran bu özelliğin bilhassa Türkçe dil desteği konusunda yetersiz ancak İngilizce gibi yaygın dillerde daha iyi çalışıyor.
YouTube, içerik oluşturucuları ve kanal sahiplerini, videolarını silmekten kaçınmaları konusunda uyarıyor. Bu, kanallarının gelecekteki büyümesini tehlikeye atacak. YouTube, Todd Beaupre’nin açıklamalarına göre, içerik oluşturucuların video silme durumunda, bu videoları izleyen seyircilerle olan bağlantılarını da silmiş olacak.
YouTube, video silme konusunda uyarıyor! Peki neden?
YouTube, içerik oluşturucularına ve kanal sahiplerine, videolarını silmenin kanallarının gelecekteki büyümesini tehlikeye atabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. YouTube, video oluşturucuların reklam gelirlerinden pay almasına olanak tanıdığı için, yüksek izlenme sayılarına sahip kanallar için bu durum oldukça karlı olabiliyor.
Örneğin, “MrBeast” adlı YouTuber, 250 milyon aboneye sahip ve bazı videoları yüz milyonlarca kez izlenmiş. Sadece 2022’de 50 milyon dolar kazandığı tahmin ediliyor.
YouTube yapay zeka bölüm atlama özelliği ile karşımızda. İşte video içerik platformu ve yeni yapay zeka özelliği ile ilgili ayrıntılar.
Bu durum, kanallarının büyüme potansiyelini sınırlayabilir. Video silmenin, kullanıcının daha önce izlediği videolar listesinden bu videoların kaybolmasına neden olduğu ve bu sebeple yeni içeriklerin o kaynaktan önerilme ihtimalinin azalacağı düşünülüyor.
Searchenginejournal’ın öne sürdüğü gibi, YouTube bu uyarı ile algoritmasının olası problemlerinden kaçınmayı amaçlıyor olabilir. Bir kanal sık sık videolarını silerse, sistem kanalın değerini doğru bir şekilde belirlemekte zorlanabilir ve bu durum kullanıcı deneyimini ve etkileşimi olumsuz etkileyebilir.
YouTube yöneticisi Beaupre, eğer kanal sahipleri büyümelerini maksimize etmek istiyorlarsa, videolarını halka açık tutmalarını veya “gizli” durumuna getirmelerini öneriyor. Gizli videolar, ilgili URL’ye sahip kişiler tarafından izlenebilir ve kanallara eklenebilir, yorum yapılabilir.
Bu uyarının ardında yatan sebepler ve YouTube’un ileride bu konuda daha fazla açıklama yapması bekleniyor. Kanal sahipleri ve video oluşturucuları, YouTube’un algoritması ve izleyici bağlantısı üzerindeki etkileri konusunda dikkatli olmaları gerekiyor.
Siz YouTube’un video silme uyarısını haklı buluyor musunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmına yazabilirsiniz.
Türkiye’nin önde gelen savunma sanayii şirketlerinden ASELSAN, 2023 yılında finansal ve teknolojik açıdan kayda değer başarılar elde etti. Şirketin yıllık cirosu yüzde 10 artışla 73,6 milyar TL’ye ulaşırken, brüt kârı yüzde 13, FAVÖK (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kârı) ise yüzde 14 artış göstererek 16 milyar TL oldu. Net kârı 7,4 milyar TL’ye ulaşan ASELSAN, öz kaynaklarının aktife oranını yüzde 59 olarak gerçekleştirdi.
ASELSAN, 2023’te tarihi rekor kırdı
ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol’un değerlendirmelerine göre şirket, 2023 yılını teknolojik yenilikler ve ihracat alanında önemli başarılarla kapattı. CENK, AKREP, ALPER Radarları, YENER Mayın Tespit Sistemi, ASELFLIR-400 Kamerası gibi pek çok yeni ve kritik teknolojiyi Türkiye’nin kullanımına sundu. Ayrıca ASELFLIR-500 gibi kendi alanında dünyanın en iyi kameralarından birinde, SİPER hava savunma sisteminde ve DERİNGÖZ otonom sualtı aracı gibi önemli projelerde büyük ilerlemeler kaydedildi.
2023’te ASELSAN’ın ihracat faaliyetleri de dikkat çekiciydi. Şirket, dört ülkeye ilk defa ihracat yaparak ve 20’den fazla ürünü ilk kez yurt dışına satışını gerçekleştirerek tarihi bir başarıya imza attı. Bu başarıların arasında Şili’de kazanılan tank modernizasyon ihalesi özellikle önemli bir yer tutuyor. Ayrıca 601 milyon dolarlık yeni ihracat sözleşmesi imzalanarak tarihi bir rekora ulaştı.
Bayraktar TB3, ASELFLIR-500 Elektro-Optik Sistemi ile gerçekleştirdiği 25. uçuşunu tamamlayarak toplamda 196 saatlik uçuş süresine ulaştı.
Hürkuş, Bayraktar TB2, Anka, MİLGEM, Ejder Yalçın, Kirpi gibi Türkiye’nin önemli savunma platformlarını geliştirdiği teknolojilerle destekleyerek bu platformların küresel rekabetteki yerini güçlendirdi. Ek olarak dünyanın en büyük savunma sanayii şirketleri arasında 47. sıraya yükselen ASELSAN, Türkiye’nin de en çok Ar-Ge harcaması yapan şirketlerine öncülük etti.
İleri Malzeme Tesisi, Güdüm Kiti Entegrasyon ve Üretim Tesisi ile Elektronik Harp Üretim ve Entegrasyon Tesisi gibi önemli tesisleri faaliyete geçirdi. FLIR kamera sistemleri, hava savunma sistemleri, mikroelektronik ve AESA radar alanlarında dört büyük yatırım daha başlattı.
