Galaxy Watch 5 için yüzleri güldüren gelişme!

Samsung’un 10 Ağustos tarihinde gerçekleştireceği Galaxy Unpacked etkinliğinde duyurusunu gerçekleştireceği ürünlerden birisi de yeni akıllı saati olacak. Etkinlik tarihi yaklaştıkça çok daha fazla detay gün yüzüne çıkıyor, bu kapsamda Galaxy Watch 5 hızlı şarj konusunda yüzleri güdürecek.

Samsung’a yakın kaynaklar tarafından Twitter’da paylaşılan bilgilere göre, Galaxy Watch 5 selefine yani önceki modele kıyasla çok daha hızlı şarj olacak. Akıllı saatin 10W’lık bir manyetik şarj cihazına ev sahipliği yapacağı belirtiliyor.

Samsung hakkında bilmediğiniz 7 gerçek!

Samsung hakkında bilmediğiniz 7 gerçek!

Birçok farklı ürünü ile tanıdığımız Güney Kore merkezli teknoloji devi Samsung hakkında bilmediklerinizi anlattık.

Galaxy Watch 5 hızlı şarj iyileştirmesi ile geliyor

Bu Watch 4’e kıyasla iki kat daha hızlı şarj anlamına geliyor. Ancak doğrudan şarj süresinin iki kat kısalacağını söylemek mümkün değil. Watch 5’te daha büyük bir pilin yer almasını bekliyoruz, hem pil kapasitesi hem de şarj hızı arttığı için ortaya çıkacak olan tablodan şu anda emin olamıyoruz.

Galaxy Watch 5 hızlı şarj iyileştirmesi ile geliyor

Paylaşılan görüntülerde şarj kablosunun beklendiği gibi USB-C olduğunu görüyoruz. 10W çıkış bir akıllı saat için çok fazla görünüyor olsa da, genel tabloya baktığımızda normal bir değer. Bu nedenle neredeyse tüm şarj adaptörlerini kullanarak, akıllı saati 10W hızında şarj etmek mümkün olacak.

Standart ve Pro olmak üzere iki farklı halde karşımıza çıkacak olan yeni saatler, artan pil kapasitesi nedeniyle daha büyük bir çerçeveye ev sahipliği yapacak.

AMD Ryzen 7000 ve RX 7000 çıkış tarihi açıklandı

AMD, 2022’nin ikinci çeyreğine ilişkin finansal raporunda, Ryzen 7000 işlemci ve RX 7000 ekran kartı serisi için çıkış tarihini açıkladı. AMD’nin resmi açıklamasına ek olarak, Zen 4 mimarisine sahip Ryzen 7000 ailesinin fiyatları da sızdırıldı.

AMD Ryzen 7000 ve RX 7000: Özellikleri, çıkış tarihi ve fiyatları

Zen 4 mimarisine dayanan Ryzen 7000 işlemcilerinin detayları nihayet belli oldu. AMD, yeni nesil Ryzen 7000 ailesini ve Radeon 7000 ekran kartını serisini Eylül ayında duyurulacağını söyledi. Ryzen 700 CPU’lar Eylül’ün ikinci haftasında satışa çıkacakken, RX 7000 modelleri ise Ocak 2023’ten önce piyasada olacak.

Eylül lansmanında Ryzen 5 7600, Ryzen 5 7600X, Ryzen 7 7700X, Ryzen 7 7800X, Ryzen 9 7900X ve Ryzen 9 7950X olmak üzere altı model bulunacak. Zen 4 mimarisine sahip herhangi bir Ryzen 3 veya Athlon modeli tanıtılmayacak.

AMD, Ryzen 7000 ailesini ‘yanlışlıkla’ paylaştı

AMD, Ryzen 7000 ailesini ‘yanlışlıkla’ paylaştı

Yakında piyasaya sürüleceği tahmin edilen AMD Ryzen 7000 serisi, şirketin web sitesinde yanlışlıkla listelendi.

AMD’nin yeni CPU’larıyla ilgili olarak finansal raporda açıklamalarda bulunan CEO Lisa Su, “Tamamen yeni 5 nm Ryzen 7000 işlemcilerimizi ve AM5 platformlarımızı bu çeyrekte oyun ve içerik oluşturmada piyasaya sürmek istiyoruz” dedi.

Bir süre önce RedGamingTech’ten gelen sızıntılar ise Zen 4 destekli Ryzen 7000’in 15 Eylül’de satışa çıkacağını ve fiyatlarının ise şu şekilde olacağını ortaya koydu:

  • Ryzen 5 7600: 229 dolar
  • Ryzen 5 7600X: 299 dolar
  • Ryzen 7 7700X: 349 dolar
  • Ryzen 7 7800X: 449 dolar
  • Ryzen 9 7900X: 549 dolar
  • Ryzen 9 7950X: 799 dolar

Radeon 7000 ekran kartı ailesinin fiyatları ve çıkış tarihi ise şimdilik belirsiz. Eylül’de tanıtılması bekleniyor olsa da, pazara sunulması 2023’e kadar gecikebilir. RDNA3 grafik mimarisine sahip ekran kartlarının başlıca oyuncular ve tasarımcılara hitap edeceği düşünülüyor.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!

240 Hz ekranlı Sharp Aquos R7 kutu açılışı!

1 inçlik devasa kamera sensörüne sahip yeni Sharp Aquos R7 kutu açılışı videosu ile karşınızdayız. Aquos R7 ne sunuyor? Kimler almalı? İşte telefonun teknik özellikleri ve kutu içeriği!

Sharp Aquos R7 kutu açılışı!

110 yıllık Tokyo merkezli teknoloji devi Sharp, bu yılın amiral gemisi modeli Aquos R7 modelini geçtiğimiz aylarda tanıttı. Leica ile birlikte geliştirilen 1 inç boyutundaki kamera sensörü ve en yeni Qualcomm Snapdragon 8 Gen 1 işlemcisi ile birlikte karşımıza çıktı.

FHD+ çözünürlüklü 6,6 inç Pro IGZO OLED ekrana sahip Aquos R7, oyuncuların seveceği bir özellik olan 240 Hz dinamik yenileme hızına sahip. Ekran ayrıca 2.000 nit parlaklık, 10 bit renk desteği ve Dolby Vision desteğine sahip. Cihaz tamamen Gorilla Glass Victus ile korunurken, ekran altı parmak izi okuyucusu ve 12,6 Megapiksel selfie kamerası yer alıyor.

Sharp Aquos R7 kutu açılışı

Bir önceki modeline göre 1.8 kat daha fazla ışık toplayan yeni 47 Megapiksel ana kameraya sahip olan Aquos R7, yedi elemanlı Leica Summicron lens, f/1.9 diyafram açıklığı ve 19 mm odak uzağı sunuyor. Diğer tekli kamera sensörü ise 1.9 Megapiksel portre sensörü görevini üstleniyor. Cihazda geniş açı ve monokrom bulunmuyor.

12 GB RAM ve 256 GB depolama alanı seçeneği ile sunulan Sharp Aquos R7, IP68 sertifikasına sahipken kutusundan Android 12 ile çıkıyor. Batarya tarafında ise bizleri 5.000 mAh değeri karşılıyor.

BM’den önemli uyarı! Nükleer santral kontrolden çıktı

Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın en çok korkutan noktalarından biri de Ukrayna’daki nükleer santraller. Savaşın başladığı dönemde, Çenobil’deki kazaya benzer bir patlama ihtimali tüm dünyayı tedirgin etti. Birleşmiş Milletler Nükleer Şefi ise Ukrayna’daki en büyük nükleer santralin “kontrolden çıktığını” söyledi.

BM Nükleer Şefi: Ukrayna nükleer santrali kontrolden çıktı

Birleşmiş Milletler nükleer santrallerdeki olası bir kazanın önemine dikkat çekiyor. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü Rafael Grossi, Rus ve Ukraynalı güçleri olası bir nükleer kazanın felakete yol açabileceği konusunda uyardı.

Ukrayna’da bulunan Zaporijya Nükleer Santralini ziyaret etmek istediklerini söyleyen Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü, nükleer kazadan kaçınmak için uzmanların bölgeyi kontrol etmesini talep etti. Ancak bunun için hem Rus hem de Ukraynalı askerlerin güvenlik koridoru oluşturması gerekiyor.

Rusya’da “klavye krizi” başladı!

Rusya’da “klavye krizi” başladı!

Rusya teknoloji ithalatçıları yeni bir krizle karşı karşıya. Şirketlerin Rusya'dan çekilmesi sonrasında Rusça klavye bulunamıyor.

Zaporizhzhya şehri Ukrayna’da bulunuyor olsa da, tesisin bağlı olduğu bölge 24 Şubat’tan bu yana Rusya’nın kontrolünde. Rafael Grossi açıklamasında, “Santralde nükleer güvenliğin her ilkesi ihlal edildi. Bölge, son derece ciddi ve tehlikelidir” dedi.

BM Nükleer Şefi, nükleer tesisin savaşın aktif olarak devam ettiği bir bölgede bulunduğunu ve nükleer güvenliğin tehlikeye atıldığını söyledi. Ayrıca nükleer maddenin korunmasını sağlamak için denetimler yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Ukrayna’nın başkenti Kiev’in yaklaşık 522 km doğusunda bulunan Zaporizhzhya, Ukrayna’daki 15 nükleer reaktörünün en büyüğüne ev sahipliğini yapıyor. Araştırmacılar, 1986 yılında meydana gelen Çernobil kazası gibi bir durumun tekrar yaşanabileceğine inanıyor.

Rafael Grossi, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın iş birliğine hazır olduğunu söyledi. Ayrıca her iki ülkenin yetkilileriyle yakın zamanda toplantı yapmak istediklerini belirtti. Yine de Rusya ile Ukrayna’nın bu iş birliğine sıcak bakıp bakmadığı belirsiz.

Peki siz Ukrayna nükleer santrali tehlikesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!

NASA, bu sefer de Ay’a koyun gönderecek

NASA, Ay’a gerçekleştirilecek misyona hazırlanmaya devam ediyor. Artemis 1 görevi kapsamında insansız bir roket fırlatmayı planlayan NASA, uçuş mankeni olarak bir animasyon karakterini seçti. ESA “astronotu” Shaun the Sheep (Koyun Shaun) Artemis 1 ile Ay’a gönderilecek.

Artemis 1 Ay görevi astronotu olarak Koyun Shaun seçildi

Prodüksiyon şirketi Aardman ve Avrupa Uzay Ajansı yeni bir ortaklığa imza attı. Çocuk animasyon karakteri Shaun the Sheep, NASA’nın Artemis 1 uçuş mankeni olarak seçildi ve Ay’a fırlatılacak Orion uzay aracına eşlik edecek.

Shaun the Sheep canlı bir karakter olmasa da, teknik olarak Artemis göreviyle Ay’a giden ilk ESA astronotu olacak. Artemis 1 görevi insansız gerçekleştirileceği için bir animasyon karakterinin seçilmesi, projenin daha fazla dikkat çekmesine imkan tanıyacak.

NASA, Mars’a filo kuruyor!

NASA, Mars’a filo kuruyor!

NASA, Ingenuity'nin ardından Mars'a iki helikopter daha gönderecek. İki helikopter örneklerin dünyaya taşınmasında önemli rôl üstlenecek.

ESA İnsan ve Robotik Keşif Direktörü David Parker yaptığı açıklamada, bu fırlatışın Shaun ve ajans için heyecan verici olacağın söyledi. “Göreve seçildiği için çok mutluyuz. Bu, insan için küçük bir adım olsa da, koyun için dev bir adım olduğunu anlıyoruz” dedi.

Yeni nesil SLS roketinin testlerinin başarılı olması halinde Artemis 1 görevi 23 Ağustos tarihinde başlayabilir. Roket, Orion uzay aracıyla birlikte NASA’nın kuklası Moonikin Campos ve Koyun Shaun’u uzaya taşıyacak.

Uzay aracı, hız kazanmak ve Ay’ın 70 bin km ötesine gitmek için Ay’ın yer çekimini kullanacak ve Ay çevresinde bir uçuş gerçekleştirecek. ESA’nın açıklamasına göre bu, insanlığın şimdiye kadar ulaştığı en uzak Ay noktası olacak.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Apple, iPhone 14’ün en önemli özelliğini sızdırdı!

En yeni iPhone ailesinin tanıtılmasına sadece birkaç ay kaldı ve Apple lansmanı hakkında sızıntılar gelmeye devam ediyor. Etkinliğe kısa süre kala iPhone 14 Always on Display (Her Zaman Açık Ekran) özelliği Apple tarafından paylaşılmış olabilir.

iPhone 14 Always on Display özelliği nasıl görünecek?

Şirketin macOS için bir yazılım geliştirme ortamı olan Xcode, en yeni beta sürümünde iPhone 14’le ilgili bazı yeni bilgilere sahipti. Bir iOS yazılım geliştiricisi Twitter’dan yaptığı paylaşımda, Xcode 14 beta’nın iPhone 14 Always on Display görüntülerine sahip olduğunu iddia etti.

https://twitter.com/rhogelleim/status/1554214784907857920

Geliştiricinin paylaştığı ekran görüntüsünde,  beyaz bir kilit ekranı widget’ı yer aldı. iOS geliştiricisi, Apple’ın, Samsung Galaxy modellerine benzer bir ekran widget’ı geliştirdiğine inanıyor. Samsung telefonları 2019’dan beri bu özelliğe sahip olduğu için birbirine benzemesi şaşırtıcı değil.

Apple Pay, Safari dışındaki tarayıcılarda görüldü!

Apple Pay, Safari dışındaki tarayıcılarda görüldü!

Çevrim içi ödeme sisteminin en güvenli ve kolay yollarından olan Apple Pay, farklı tarayıcılarda da görüldü. İşte detaylar!

MacRumors editörü Steve Moser Xcode 14 beta’da bu ekran görüntülerinin olduğunu doğruladı. Xcode 14’teki widget görüntülerin herhangi bir işlevi olmadığı ve bu, Always on Display olma ihtimalini arttırdığını söyledi.

Günümüzde hiçbir iPhone modeli Always on Display desteğine sahip değil. Ancak Apple’ın yeni iPhone 14 serisiyle birlikte iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max’e getireceği iddia edildi. Bu modellerin ekranı, Always on Display desteklemek için 1Hz ila 120Hz arasında değişen yenileme hızlarına sahip olacak.

Apple’ın daha eski modellerine bu widget’ı verip vermeyeceğini bilmiyoruz, sadece iPhone 13 Pro’nun desteklediğini belirtmek gerekiyor. Ancak iPhone 13 Pro’nun ekranı en az 10Hz’e düştüğü için batarya ömrünü kısaltacaktır.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Süperiletken konusunda devrim niteliğinde bir adım!

Virginia Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki bilim insanları ve ortaklar, elektronikte devrim yaratacak mühendislik malzemelerinin önündeki neredeyse aşılmaz bir engelin üstesinden gelmek için DNA’yı örnek aldılar.

DNA’mız bilim insanlarına yol gösterdi

Bu çalışmaların sonucunda, elektrik direnci sıfır olan ve elektronların engellenmeden akmasına izin veren süperiletkenler ortaya konabilir. Böylece herhangi bir enerji kaybı olmadan iletim sağlanabilecek. Bu yeni gelişme ile teknolojinin yeni bir boyut kazanması bekleniyor.

Bilim insanları DNA’yı sabit diske dönüştürdü

Bilim insanları DNA’yı sabit diske dönüştürdü

DNA tabanlı veri depolama yöntemlerine yönelik çığır açan bir çalışma duyuruldu. Artık DNA'ya veri depolamak çok daha kolay oldu!

Bu tür süperiletken ilk olarak 50 yıldan uzun bir süre önce fizikçi William A. Little tarafından ortaya konmuştu. Bilim insanları, on yıllar boyunca bu fikrin gerçeğe dönüşmesi için uğraştılar. Ancak bu fikrin uygulanabilirliğini doğrulanmış olsa bile, üstesinden gelinmesi imkansız gibi görünen bir takım zorluklar yer alıyordu.

Karbon nanatüp süper iletken

Little’ın bu süperiletken fikrini gerçekleştirmenin yolu olarak karbon nanotüplerin kafeslerini modifiye etmek olarak gösteriliyor. Bu tüplerin boyutları ancak bir metrenin milyarda biri boyutları ile ifade edilebildiği için üzerinde çalışılması oldukça zor.

Bunun yanı sıra kafesin olabildiğince hassas bir şekilde monte edilebilmesi ve amaçlandığı gibi çalışabilmesi için nanotüpler boyunca kimyasal reaksiyonları kontrol etmek gerekiyordu. Bu durumun çözümü için ise insanın temelini oluşturan DNA’lar incelendi.

Biyokimya ve Moleküler Genetik Bölümü’nden Doktora öğrencisi Edward H. Egelman ve ekip arkadaşları, canlı hücrelere nasıl çalışacaklarını söyleyen genetik materyal olan DNA’yı Little’ın süper iletkeninin önündeki büyük engeli aşacak kimyasal reaksiyona rehberlik etmek için kullandılar.

Sonuç olarak, DNA’yı bu hassas yapının mühendisliği için temel aldılar. Çalışmalar sonucunda Little’ın oda sıcaklığındaki süperiletkeni için gereken karbon nanotüp kafesi ortaya çıktı. Araştırmacılar, inşa ettikleri kafesin şu an için süper iletkenlik açısından test edilmediğini, ancak teorik olarak karşılarında durduğunu belirtiyor.

DNA veri depolama

Egelman ve meslektaşları, nanotüp kafesinn yapımına yönelik DNA temelli yaklaşımlarının, özellikle fizikte birçok alanda faydalı araştırma uygulamalarına sahip olabileceğini söylüyor. Bunun yanı sıra Little’ın oda sıcaklığındaki süper iletkenini inşa etmeye de bir adım daha yaklaşılmış oldu.

Peki siz süperiletkenler hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce oda sıcaklığında böyle bir şey başarılabilir mi? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Milyonlarca Twitter hesabı tehlike altında!

Günlük 200 milyondan fazla aktif kullanıcı ile en popüler sosyal medya platformları arasında yer alan Twitter, ülkemiz dahil tüm dünyada sıklıkla tercih ediliyor. Birçok kullanıcıyı bünyesinde barındıran platform bazı saldırıların da hedefi hâline gelmiş durumda. Milyonlarca Twitter kullanıcısını ilgilendiren son tehlike ise geçtiğimiz günlerde ortaya kondu.

Saldırganlar Twitter hesaplarına bazı uygulamalar aracılığı ile kolayca ulaşabiliyor

Yapılan araştırmaya göre binlerce uygulamanın Twitter API anahtarlarını sızdırdığı ortaya çıktı. Bu sayede saldırganlara Twitter hesaplarını tamamen ele geçirebilme ve bunları kimlik hırsızlığı veya diğer siber dolandırıcılık türleri için kullanma şansı tanınıyor.

Twitter, düzenleme özelliği için yeni bir adım attı!

Twitter, düzenleme özelliği için yeni bir adım attı!

Twitter, düzenleme özelliğiyle ilgili yeni bir adım attı. Böylece bir Tweet'in düzenlenip düzenlenmediğini görmek mümkün olacak.

CloudSEK tarafından yapılan araştırma, Twitter API için geçerli kullanıcı şifreleri ve sırlarını sızdıran toplam 3.207 mobil uygulamanın varlığını ortaya koydu. Çeşitli mobil uygulamalar Twitter ile entegrasyon sunarak kullanıcıların yerine belirli eylemleri gerçekleştirebiliyor.

Twitter çoklu multimedya

Bu tür verileri sızdıran uygulamalar, potansiyel olarak üçüncü taraf kişilerin tweet atmasına, doğrudan mesajlar gönderip okuması ve bunun gibi birçok şeyi yapmasına izin veriyor. CloudSEK, bu sayede bazı kişilerin dolandırıcılık veya kötü amaçlı yazılım kampanyasını başka hesaplar üzerinden teşvik edebileceğini belirtiyor.

Araştırmacılar, söz konusu uygulamaların e-bankacılık, navigasyon, radyo ve bunun gibi birçok konuda hizmet verdiğini ortaya koyuyor. Bu uygulamaların her biri hâli hazırda 50.000 ila beş milyon arasında indirilmiş durumda.

https://shiftdelete.net/wp-content/uploads/2022/07/Twitter-yeni-gorunumunu-test-ediyor-.webp

Tüm bunlarla birlikte, milyonlarca Twitter hesabının büyük bir risk altında olduğunu söyleyebiliriz. Tüm uygulama sahipleri konu hakkında bilgilendirilmiş durumda. Ancak çoğu uygulama sahibinin sorunu kabul etmediği belirtiliyor. Diğer yandan Ford markasının ise Ford Events uygulamasındaki açığı hızlı bir şekilde ortadan kaldırdığı bildirildi.

Diğer uygulamalar sorunu çözene kadar uygulamaların listesinin paylaşılmayacağı belirtiliyor. Araştırmacılar, API sızıntılarının genellikle uygulama geliştirmedeki hataların sonucu olduğunu dile getirdi. Bazı geliştiricilerin kimlik doğrulama anahtarlarını Twitter API’sine aktardıkları, sonrasındaki ise bunları kaldırmayı unuttukları ifade ediliyor.

İlerleyen günlerde bu sorunun daha geniş çapta çözülmesi bekleniyor. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Logitech’ten Steam Deck’e rakip konsol geliyor!

Donanım üreticisi Logitech, Steam Deck tarzında bir el konsolu geliştirmek için Çinli teknoloji devi Tencent ile ortaklık kurdu. Birden fazla bulut oyun hizmetini destekleyecek Logitech bulut konsolu, internet üzerinden oyun oynama fırsatı tanıyacak.

Logitech ve Tencent’ten bulut oyun konsolu ortaklığı

Logitech ve Tencent’ten gelen resmi açıklamada, yeni bir el konsolu için iş birliği yapılacağı açıklandı. Oyun dünyasının iki önemli ismi, Xbox Cloud Gaming ve Nvidia GeForce Now gibi bulut oyun hizmetlerini destekleyen bir cihaz geliştirecek.

İkili, oyuncuların bulut üzerinden daha fazla oyuna erişmesini sağlamak için çalışıyor. Şimdilik Logitech G Gaming Handheld olarak adlandırılan konsolun, bu yılın sonlarında piyasaya sürülmesi planlanıyor. Logitech ayrıca “birden fazla bulut oyun hizmetini destekleyeceğini” garanti etti.

Steam, PayPal ve Epic Games bu ülkede yasaklandı!

Steam, PayPal ve Epic Games bu ülkede yasaklandı!

Endonezya, Steam ve PayPal yasağı ile gündemde. Yeni yasaya uymayan Yahoo, PayPal ve Steam gibi uygulamalar kapatıldı.

Steam Deck tarzında olacak gibi görünse de, bulut üzerinden oyun oynatacağı için Steam Deck kadar güçlü olmasına ihtiyaç duyulmayacak. Bu durum ise hem fiyat hem de tedarik zinciri açısından olumlu yansımalara yol açabilir. Yani bu yılın sonlarına kadar satışa çıkması şaşırtıcı değil.

Logitech bulut oyun konsolunun tasarım olarak Steam Deck’e benzeyeceğini düşünüyoruz. Steam Deck gibi Nintendo Switch veya akıllı telefondan daha büyük olacaktır. Logitech ve Tencent’in cihazın bataryasına, kasasına ve ekranına önem vermesi bekleniyor.

Tencent, mobil oyun dünyasının en büyük şirketlerinden biri ve Riot Games’in de sahibi. Ayrıca PUBG’nin mobil oyun haklarını da elinde tutuyor. Logitech G Gaming Handheld’in Türkiye’ye gelip gelmeyeceğini ise bilmiyoruz.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

MicroStrategy, Bitcoin’den rekor zarar etti! CEO’sunu değiştirdi!

MicroStrategy, ikinci çeyrek raporlarını paylaştı. Şirket, 30 Haziran itibariyle 1.988 milyar dolar değerinde 129.699 adet Bitcoin’e sahip. Şirket bilanço raporlarında sahip oldukları Bitcoin’lerden dolayı 1.989 milyar dolarlık kümülatif zarar açıkladı.

MicroStrategy CEO’su Michael Saylor görevini bıraktı!

MicroStrategy’nin kurucu ortağı ve CEO’su Michael Saylor’un Bitcoin’i enflasyona karşı bir korunma aracı olarak gördüğünü söylemesinin ardından 2020 yazında Bitcoin’e yatırım yapmaya başladı. O dönemde değer kazanan Bitcoin ile birlikte şirket de değer kazanmaya devam etti.

Servetinin yarısını kaybeden El Salvador’dan yeni Bitcoin planı

Servetinin yarısını kaybeden El Salvador’dan yeni Bitcoin planı

El Salvador Bitcoin için yeni planlar yapıyor. Maliye Bakanına göre El Salvador'un Bitcoin bahsi başarılı gidiyor.

Ancak Bitcoin yükselişini sürdüremeyip düşüşe geçince, şirket de değer kaybetmeye başladı. MicroStrategy’nin hisse senedinin değeri bu yıl Bitcoin’in düşüşüne paralel olarak yaklaşık yüzde 50 oranında düşmüş durumda. Şirket tüm bunlarla birlikte ikinci çeyrekte 1 milyar dolardan fazla zarar açıkladı.

Son gelişmelerin ardından ise şirketin kurucu ortağı ve CEO’su Michael Saylor, CEO’luk görevini bıraktığını açıkladı. Saylor, Bitcoin satın alma stratejisini koruyarak yönetim kurulu başkanı olarak hizmet vermeye devam edeceğini belirtti. Şirket başkanı Phong Le ise Saylor’dan boşalan CEO koltuğuna oturacak.

Şirket geçtiğimiz çeyrek 122.1 milyon dolarlık gelir elde ett. MicroStrategy’nin beklentisi ise üç aylık dönem için 123.25 milyon dolardı. 2022 yılının ikinci çeyreğindeki net zarar ise 1.062 milyar dolar açıkladı. Geçen yılın aynı çeyreğindeki 299.3 milyon dolarlık zarar ile karşılaştırdığımızda şirketin zor durumda olduğu söylenebilir. 1 milyar doların üzerindeki bu zarar, şirketin tüm yıllık gelirinin iki katını oluşturuyor.

bitcoin fiyatı

Tüm bu gelişmeler ile birlikte şirketin Bitcoin stratejisinde ise bir değişiklik olmadığı vurgulanıyor. CEO’luğu bırakan Michael Saylor’ın böylece Bitcoin’e daha fazla odaklanacağı açıklanırken, şirketin de daha fazla Bitcoin almak için daha fazla para kazanmaya çalışacağı ifade ediliyor.

Peki siz MicroStrategy’de yaşanan gelişmeler hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce şirket Bitcoin’den ettiği zararı çıkarabilecek mi? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Microsoft Teams dil bariyerini ortadan kaldırıyor!

Microsoft,Teams uygulamasına yeni bir özellik getirdiğini duyurdu. Galler hükümeti ile birlikte geliştirilen yeni özellik; kuruluşların ve devlet kurumlarının birden çok dilde toplantılara ev sahipliği yapmasını kolaylaştıracak. Böylece özellikle uluslararası toplatılarda ortaya çıkan dil bariyeri sorununun çözülmesi planlanıyor.

Microsoft Teams, çeviri için gerçek tercümanlar kullanacak

Microsoft sunduğu yeni özelliğini resmi internet sitesi üzerinden duyurdu. Buna göre tercümanlar tercüme yapmak üzere Teams toplantısı sırasında hazır bulunacak. Toplantıya katılanlar ise dinlemek istedikleri dili seçerek herhangi bir zorluk yaşamadan konuşulanları takip edebilecek.

Microsoft Teams, LinkedIn’e yönelik güncelleme alıyor

Microsoft Teams, LinkedIn’e yönelik güncelleme alıyor

Microsoft Teams için LinkedIn profillerini görüntülemeye olanak tanıyan bir güncelleme duyuruldu. İşte detaylar...

Bu yeni sistem ile birden çok dilde düzenlenen toplantıların verimlerinin büyük ölçüde iyileştirilmesi hedefleniyor. Microsoft Teams’ın getirdiği bu yeni özellik, gerçek zamanlı insan tercümanlara yer verdiği için, toplantıların önceden planlanmış olması gerekiyor.

Teams’de, katılımcılara gerçek zamanlı olarak dili seçme ve toplantı sırasında diller arasında geçiş yapma seçeneği de sunulacak. Tüm bunlar, herhangi bir ek adıma gerek kalmadan Microsoft Teams uygulaması tarafından desteklenecek.

Microsoft Teams’in yeni özelliğini Galler Hükümeti ile birlikte geliştirmesinin ardında önemli bir neden yatıyor. Galler’de Galce ve İngilizce resmi dil olarak kabul edildiği için birçok toplantıda yeni tercüme özelliğine gerek duyulabiliyor. Galli yetkili Glyn Jones, canlı tercümenin hükümetin işleyişi için çok önemli olacağını belirtiyor.

Yerel yönetim, Teams’i 2020’nin başlarında kullanmaya başladı. COVID-19 salgını ile brilikte, çevirmenler toplantıyı Teams üzerinden gözlemlemek ve bir telefon hattı üzerinden çevirmek zorunda kalıyordu. Yeni geliştirilen bu sistem ile birlikte artık bu geçici çözüm ortadan kalkacak.

Pek çok şirketin üzerinde çalıştığı ve hatta hâlihazırda sunduğu yapay zeka tabanlı çeviri sistemleri henüz tüm bölgelerde benimsenmiş değil. Teams tarafından eklenen özellik, şu an için toplantıları çok daha kolay hale getirmenin basit ve güvenilir bir yolu gibi görünüyor.

Peki siz Microsoft Teams’in dil bariyeri sorununu ortadan kaldırmak için izlediği yöntem hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.

Bu da oldu! Sağlığınızı takip edecek e-dövmeler geliyor

4

Teknolojinin hakimiyet alanı gün geçtikçe daha da genişliyor. Şimdi de bir habere göre dövme yoluyla insanların sağlık değerlerini izlemek mümkün olacak. Araştırmacılar, kullanıcıyı potansiyel sağlık sorunlarına karşı otomatik bir şekilde uyaran bir e-dövme cihazı geliştiriyor. İşte detaylar!

Dövme, diyabet hastaları için de kullanılabiliyor

Güney Koreliler, yakın bir zamanda vücutlarında özel dövmeler sayesinde mevcut sağlık sorunlarına karşı uyarı alabilir. Kore İleri Bilim ve Teknoloji Enstitüsü‘ndeki bir grup araştırmacı, sıvı metal ve karbon nanotüplerden yapılan elektronik mürekkep üzerinde çalışıyor. Ortaya çıkacak olan bu elektronik mürekkeplerle de dövme yapmak mümkün olacak.

https://shiftdelete.net/wp-content/uploads/2022/08/Bu-da-oldu-Sagliginizi-takip-edecek-e-dovmeler-geliyor-1.jpg

Biyoelektrot işlev gören bu dövmeler, herhangi bir cerrahi uygulamaya gerek kalmadan uygulanabilecek. E-mürekkep, oda sıcaklığında sıvı halde yer alan ve yarı iletken veya termometrelerde de kullanılan galyumdan üretiliyor.

Şimdiye kadarki en eski karanlık madde bulundu!

Şimdiye kadarki en eski karanlık madde bulundu!

Araştırmalarına devam eden bilim insanları, büyük bir gizem olan karanlık madde hakkında dikkate değer yeni bulgular yayınladı.

Cihaz, örneğin bir elektrokardiyogram dahil olmak üzeri biyosensörlere bağlıysa, kullanıcının hayati belirtilerinin bir okumasını göndermek için tercih edilebilir. Ayrıca diyabetli veya sepsisli kişilerde de glikoz veya laktat seviyeleri için kullanma ihtimaline sahip.

Tüm bunlara rağmen araştırmacılar biyosensörleri ortadan kaldırmayı planlıyor. Bunun nedeni ise e-dövmenin tamamen bağımsız bir cihaza dönüştürmek. Malzeme Bilimi ve Mühendislik Profesörü Steve Park, dövmenin deriye uygulandıktan sonra ovarak çıkmadığını belirtiyor. Dayanıklı olmasının ise sadece sıvı metalle mümkün olmadığının altını çiziyor.

https://shiftdelete.net/wp-content/uploads/2022/08/Bu-da-oldu-Sagliginizi-takip-edecek-e-dovmeler-geliyor-2.jpg
Steve Park

Dövmenin kalıcılığı için mürekkebin üretiminde platinle donatılmış olan karbon nanotüpler kullanılmakta. Bu nanotüpler hem dövmenin dayanıklı olmasını hem de elektrik iletimini sağlıyor. Steve Park konuyla ilgili açıklama yaptı. “Gelecekte, iletişim kurabilmemiz veya vücudumuz arasında harici bir cihaza sinyal gönderebilmemiz için bu mürekkeple entegre kablosuz bir çip bağlamayı umuyoruz.”

Peki, e-dövme hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!