Amazon‘un oyun dünyasındaki belki de en başarılı işi New World olabilir. Piyasada bir türlü tutunamayan şirket, yeni yapımı ile şeytanın bacağını kırmak istiyor. Ancak henüz tam versiyonu yeni çıkan oyun, oyunculara kendini bir türlü sevdiremedi.
Özellikle beta sürecinde PC bozmaya kadar hatalarla dikkatleri üzerine çeken yapım, bir dönem ertelenmişti. Tam sürüm ile hataların temizlendiğini aktaran Amazon, yanılmış olabilir. Zira baş belası bir sorun oyunculara maddi zararlar veriyor.
Yayınlanan son rapora göre New World, beta sürecinden kalma hata ile karşı karşıya kaldı. Özellikle son model ekran kartlarını derinden etkileyen sorun, sınırsız kare hızlarının optimize olamamasından kaynaklanıyor olabilir. Beta sürecinde de bu durumu çözmek isteyen Amazon, oyunculara detaylı bir kılavuz hazırlamıştı.
Karşılaşılan hata nedeniyle pek çok oyuncu, maddi zararlara uğrarken, sorundan en çok Nvidia yapımı RTX 3090 etkilenmekte. Bununla birlikte daha mütevazi sisteme sahip olan kişiler, sorunsuz bir şekilde New World‘ü deneyimleyebilmekteler.
Hatalar ve yanan ekran kartları oyuncuların canını sıkarken, piyasanın öncülerinden biri olan EVGA‘dan ilginç bir çıkış geldi. Ekran kartı üreten firma, sorunun oyunda olmadığını aktarırken, ürünlerde sıkıntı olabileceğini aktardı. Açıklamanın hemen ardından da donanımları kullanılamaz hale gelmiş oyunculara gerekli değişimler yapıldı. Ancak tüm bu olumlu gelişmelere rağmen EVGA‘nın bu süreci devam ettirip ettirmeyeceği de merak konusu.
Oyun dünyasına hızlı bir giriş yapan New World‘ün ne zaman düzeleceği ise merak konusu. Birçok oyuncu, oyunu deneyimlemekten oldukça çekiniyor. Bakalım yapım önümüzdeki süreçte pürüzsüz bir performans sunabilecek mi?
Sizler de New World ile alakalı görüşlerinizi bizlere aktarmayı unutmayınız.
New World sistem gereksinimleri
Minimum sistem gereksinimleri:
İşletim sistemi: Windows 10 64-bit
İşlemci: Intel Core i5-2400 ya da dört çekirdekli, 3 GHz AMD
Bellek: 8 GB
Ekran kartı: NVIDIA GeForce GTX 670 ya da AMD Radeon R9 280
Depolama: 50 GB
Önerilen sistem gereksinimleri:
İşletim sistemi: Windows 10 64-bit
İşlemci: Intel Core i7-2600K ya da AMD Ryzen 5 1400
Bellek: 16 GB
Ekran kartı: NVIDIA GeForce GTX 970 ya da AMD Radeon R9 390X
Venom: Let There be Carnage, henüz tam anlamıyla dünya genelinde vizyona girmedi. Ancak gerek ilk hafta performansıyla gerekse de ilerleyen süreçteki ilgisi ile sinema dünyasında yer kaplamaya devam edecek gibi gözüküyor. Andy Serkis‘ın yönettiği yapım, henüz başında olmamıza rağmen Ekim‘e de hızlı bir giriş yaptı.
Detaylı performans rakamları gün be gün ortaya çıkan yapım, serinin ilk filmini geride bıraktı. Ayrıca Venom 2, salgın döneminin de iddialı yapımları arasına girmeyi başardı.
Scarlett Johansson ile Disney arasındaki gerginlik sona erdi. Başarılı oyuncu sürecin ardından ilk resmi açıklamayı gerçekleştirdi.
Venom 2’den en iyi 2. Ekim başlangıcı
Sinema dünyasındaki detaylı bilgilere ulaşmamızı sağlayan Box Office verileri, filmin performansına dair umut verici bilgiler paylaştı. Çıkışı ile beraber 2021’in en çok izlenen ilk 5 yapımı arasına giren Venom: Let There be Carnage, yeni rakamlara göre durdurulamaz yükselişini sürdürüyor.
İlk açıklanan rakamlar filmin, şimdiye kadarki en güçlü 2. Ekim başlangıcını yaptığı yönünde. Joker‘in ardından ikinci sıraya yerleşen Venom: Let There be Carnage, serinin ilk yapımını da geride bırakmayı başardı. 2018 yılında çıkan filme çok yaklaşan Venom 2, gişe performansı konusunda da Sony’ye umut veriyor. Özellikle serinin ilk yapımından 800 milyon doları aşkın gelir elde eden stüdyonun, artık daha fazla beklentiye girdiği gelen haberler arasında.
Tahmini olarak 71.3 milyon ile 81.3 milyon dolar arasında bir gişe geliri elde eden yapım, yine de eleştirilerden kurtulamadı. Bazı hayranlar filme oldukça kötü puanlar verirken, kimilerine göre de yapımın beklentisiz izlenmesi gerekiyor. Tüm bunlara rağmen seveni de çok olan Venom: Let There be Carnage, uzun bir süre daha gündemde kalacağa benziyor.
Marvel, Venom: Let There be Carnage’ı umursamadı
Ortaya çıkan eleştirilerin yanı sıra önemli bir konu daha kendini gösterdi. Her ne kadar Venom: Let There be Carnage, Sony tarafından vizyona sokulsa da, Marvel’ın da karakterdeki yeri kuşkusuz. Zira kendi yarattığı Venom‘u sinemada görmekten mutlu olması beklenen çizgi roman devi, konuyu pek umursamıyor. Şirket, film vizyona girerken herhangi bir paylaşım yapmayı tercih etmedi. Hatta Marvel kimilerine göre, Venom: Let There be Carnage yokmuş gibi davranıyor.
Sizler Venom 2‘nin performansını nasıl buldunuz? Ayrıca filmi izlediniz mi? Sizce Marvel neden bu kadar umursamaz davranıyor? Görüşlerinizi ve tahminlerinizi bizlere aktarmayı unutmayın.
Gelişen teknoloji, otomobil endüstrisini de kökünden değiştiriyor. Bir zamanlar fosil yakıtlar ve içten yanmalı motorların hakim olduğu sektör, yavaş yavaş çevreci çözümlere yöneliyor. Söz konusu yeni dönemin en büyük temsilcilerinden biri olan Tesla, elektrikli araç dendiğinde akla gelen ilk isim oluyor.
Aslında 2003 yılında kurulan ve uzun zamandır elektrikli otomobiller için çalışan şirket, ne yazık ki uzun süre istediği başarıyı elde edemedi. Seri üretim konusunda sorunlar yaşayan ve zenginler için algısını uzun süre yıkamayan Tesla, özellikle satış konusunda istediği başarıyı elde edemedi. Ancak rüzgarın yönü değişti.
Piyasada satışı devam eden en pahalı otomobiller listemizi sizlerle paylaşıyoruz. Gelin listenin başını çeken araçlara birlikte bakalım...
Tesla, seri üretim rekoru kırdı
Zaman içerisinde edindiği deneyim ve üretim teknolojilerinden yararlanan Tesla, son dönemlerde ciddi atılımlar yaptı. Piyasa değeri pek çok büyük otomobil üreticisini geçen şirket, seri üretim sorunlarını çözdü. Önceleri ayda birkaç yüzden fazla araç üretemeyen şirket, yılın üçüncü çeyreğinde 238 bin araç teslimi yaptı. Böylelikle otomobil devi, yeni bir rekor kırdı. Şirketin kurucusu ve CEO‘su Elon Musk, güzel haberi Twitter hesabından kutladı.
Konuyla ilgili şirketin yaptığı basın açıklaması ise şu şekilde: AUSTIN, Teksas fabrikası olarak yılın üçüncü çeyreğinde yaklaşık 240 bin araç ürettik ve 238 binden fazla araç teslim ettik. Küresel tedarik zinciri ve lojistik zorluklarla mücadele ederken gösterdikleri sabır için müşterilerimize teşekkür etmek istiyoruz.
Model
Üretme
Teslimatlar
Oran
Model S/X
8941
9,275
%20
Model 3/Y
228.882
232.025
%6
Toplam
237.823
241,300
%7
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Tesla’nın başarıları devam edecek mi? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Ülkemizin dijitalleşme yolundaki en büyük adımlarından biri olan e-Devlet yeni hizmetler sunmaya devam ediyor. Çeşitli bilgilerin sorgulandığı ve görüntülendiği platforma “Çalışma Hayatım” isminde yeni bir hizmet daha eklendi. Eğer siz de ne zaman emekli olurum diye merak ediyorsanız, bu sistemden faydalanabilirsiniz. Haberimizde sizlerle sistem üzerinden bu sorgulamayı nasıl yapabileceğinizi adım adım anlattık.
e-Devlet, Çalışma Hayatım isimli bir özelliği kullanıcılarına sundu. Yeni servis sayesinde kullanıcılar iş hayatıyla ilgili neleri görecek?
e-Devlet üzerinden ne zaman emekli olurum sorgusu nasıl yapılır?
turkiye.gov.tr yani bilinen adı ile e-Devlet üzerinden hizmete yeni giren Çalışma Hayatım, kullanıcıların emeklilik bilgilerini sorgulamasına imkan sağlıyor. Bu sistem, aynı zaman SGK borç sorgulama, geçmiş sağlık tedavileri ve daha pek çok özelliği içerisinde barındırıyor. Siz de eğer bu sorgulamayı yapmak istiyorsanız, aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz.
İlk önce bir bilgisayar, telefon veya tablet üzerinden tarayıcıya giriş yapıyoruz.
turkiye.gov.tr adresini aratıp, e-Devlet giriş sayfasına ulaşıyoruz.
Sağ üst kısımda bulunan giriş yap butonuna tıklıyoruz.
Ardından sisteme giriş yapabilmek için, e-Devlet şifresi, Mobil İmza, e-İmza, T.C. Kimlik kartı ve İnternet Bankacılığı seçeneklerinden birisini kullanarak giriş yapıyoruz.
Ana sayfa üzerindeki arama kısmına Çalışma Hayatım yazıyoruz.
Hemen altında çıkan ve parantez içerisinde e-Devlet Kapısı yazan seçeneği tıklıyoruz.
Açılan sayfada, ne zaman emekli olurum sorgusunu gerçekleştirebiliriz.
Aynı zamanda sayfanın alt kısmında bulunan seçenekler aracılığıyla, geçmiş döneme ait İŞKUR başvurularımızdan, hastane ve eczana ziyaretimize, eğitim bilgilerimizden, SGK borçlarımıza kadar bir sorgulama gerçekleştirebiliriz.
e-Devlet şifresi nasıl alınır?
Sisteme T.C Kimlik Numarası kullanarak kolayca girebilirsiniz. Ancak daha öncesinde PTT’den 2 TL karşılığında bir şifre almanız gerekiyor. İlk şifre alımından sonraki her sefer için PTT tarafından yapılacak yeni şifre alımlarında bu ücret 4 TL olacaktır. Ayrıca Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone hattına sahip olan vatandaşlar, Mobil İmza ile giriş yapabilirken, akıllı kart ve okuyucusunu kullanarak Elektronik İmza sistemiyle veya çipli T.C. Kimlik Kartıyla da giriş yapabilirsiniz.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Dünyanın en popüler mesajlaşma uygulaması WhatsApp, yeni özellikler kazanmaya devam ediyor. Kısa süre önce Telegram‘ın sevilen özelliği kaybolan mesajları bünyesine katan platform, şimdi ise bu seçeneği geliştiriyor. Şirket kullanıcılara çok daha kapsamlı seçenekler sunmaya hazırlanıyor.
Özellikler gizliliğe önem veren kullanıcıları düşünen WhatsApp, kaybolan mesajlar için yeni bir özellik yayınladı. Buna göre, uygulamayı kullanarak kalıcı bir mesaj göndermek istemeyen kişiler, söz konusu içeriğin kendini imha edeceği zamanı belirleyebilecek. İşte ayrıntılar.
WhatsApp, Android sonrası iOS tarafında da tasarımı ve renkleri sonunda değiştirdi. İşte yeni WhatsApp sohbet balonları ve yeni tasarımları...
Kullanıcılar, kaybolan WhatsApp mesajları için zamanlayıcı oluşturabilecek
Önemli özellikleri yayınlamadan önce beta kullanıcıları ile test eden WhatsApp, iOS için oldukça ilginç bir güncelleme yayınladı. Kaybolan mesajlara yeni yetenekler kazandıran güncelleme, kullanıcıların iletiyi göndermeden önce ne zaman yok olacağını seçmesine imkan tanıyor. Buradan tek gösterim, 24 saat ya da 3 ay seçeneklerinden istediğinizi işaretleyebiliyorsunuz.
Pek çok WhatsApp kullanıcısının yeni özelliği ilginç bulacağı kesin. Ancak dikkatli olmakta yarar var. Ne yazık ki uygulama, kullanıcıların kaybolan mesajlardan ekran görüntü almasını engellemiyor ya da karşıdaki kişiyi uyarmıyor. Bu nedenle şirketin özellikle vurgu yaptığı “gizlilik”, pek de bir şey ifade etmiyor.
Tekrar belirmekte yarar var ki söz konusu özellik henüz beta aşamasında ve sadece bazı iOS kullanıcılarına açık. Ancak daha şimdiden kullanıcıların ilgisini çektiğini düşünürsek, çok kısa süre içerisinde tüm platformlara ve cihazlara gelme ihtimali oldukça yüksek.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? WhatsApp‘ın kaybolan mesajlar için sunduğu yeni zamanlama özelliğini beğendiniz mi? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Çin, 1924‘te kurduğu Propaganda Departmanı aracılığıyla film, radyo ve basını kontrol etmeyi hedefledi. Bu departman Çin sinemasında yayınlanacak olan tüm filmleri kontrol ederek içlerindeki istenmeyecek fikirleri, sözleri, görüntüleri sansürleme ve yapım içerisinden çıkarma yetkisine sahip.
Aynı departman Çin’deki radyo ve televizyonlarda da söz hakkına sahip. Ayrıca yıllar geçtikçe revize edilmiştir ve belirsiz kurallara sahip olması nedeniyle Çin hükümetinin elini güçlendirmiştir. İşte zaman içerisinde Asya’da yaşanan sansür olaylarının oyun ve film endüstrisine etkisi…
Film ve Oyun endüstrisinin Çin’e göre şekillenmesi
Bu durum günümüzde oyunlar için de uygulanıyor. Örneğin dünyada popüler bir dijital oyun platformu olan Steam’in Çin’de özel bir sürümü bulunuyor. Normalde bizim kullandığımız Steam’de oyun sayısı yüz binleri aşarken Çin’deki versiyonda bu yüzlerce olarak karşımıza çıkıyor. Hatta popüler bir oyun olan Counter Strike: Global Offensive’in Çin için özel bir sürümü var. Bu sürümde farklı animasyonlar ve silah kaplamaları yer alıyor. Özellikle Çin kültüründe kuru kafalar kötü çağrışımlar yaptığı ve ölümü simgelediği için kuru kafalı silah kaplamaları oyundan çıkarılmıştır.
Çin’in uyguladığı bu sansür dünyanın geri kalanı için pek umursanmayacak bir şeydi ta ki Çin’in ticari potansiyel artıncaya dek. Çin’in 1 milyardan fazla bir nüfusu bulunuyor ve son yıllarda Çinlilerin satın alma gücü yükselmeye başladı. Satın alma gücünün yükselmesi ile bu kalabalık nüfus, dünyadaki büyük film ve oyun şirketlerinin dikkatini çekti. Tam bu noktada bahsi geçen şirketler ile Çinli tüketiciler arasına Çin hükümeti giriyordu.
Söz konusu 1988‘de revize edilmiş haliyle devreye giren Propaganda Departmanı diğer ülkelerdeki şirketleri kısıtlıyordu. Şirketler ya bu kurallara uyacaklardı ya da Çin pazarına giremeyeceklerdi. Bu noktada birçok şirket söz konusu departmanın koyduğu kurallara uydu.
Propaganda Departmanı’na bağlı Çin Devlet Basın ve Yayın İdaresi bugüne kadar 71 filmi ülkede yasakladı. Bu departman ülke içerisinde karışıklık çıkarabilecek ya da başka ülkelerin propagandasını yaptığını düşündüğü filmleri direkt yasaklıyor. Departman günümüze yakın bir tarihte kurulsa da daha önce çıkmış filmleri de yasaklamıştır. Yasaklanan filmler arasında Çinli yapımlar da yer alıyor.
Çin’de yasaklanan bazı filmler:
Frankenstein – 1931 – ABD
Alice in Wonderland – 1933 – ABD
Back to the Future – 1985 – ABD
Mama-1990 – Çin
Seven years in Tibet – 1997 – ABD
V for Vendetta – 2005 – ABD
World War Z – 2013 – Birleşik Krallık ve ABD
Yukarıda yer alan ve bugüne kadar yasaklanan filmlerin çok garip yasaklanma sebepleri var. Fakat World War Z’nin yasaklanma nedenlerinden biri çok ilginç. Bu filmin yasaklanmasının iki nedeni var. Birincisi yukarıda da bahsettiğimiz gibi Çin kültüründeki kuru kafanın getirdiği çağrışımlar çünkü filmde zombiler bulunuyor. İkincisi ise Brad Pitt’in filmde yer alması. Çünkü Brad Pitt daha önce Seven years in Tibet filminde oynamıştı. Bu iki nedenden dolayı World War Z, Çin’de yasaklandı.
Yasaklananlar arasında Komünist Çin rejiminin öncesinde ve Hong Kong’da çekilmiş tüm filmler yer alıyor. Listelerde tek bir stüdyonun filmlerinin yasaklanmadığını görüyoruz, MARVEL. Marvel filmlerinde Çin hükümetini rahatsız edecek şeyler bulunmuyor. Bunun nedeni ise aşırı şiddet ve Çin’e karşı propaganda içermemesi. Marvel filmlerinde kötüler genellikle bir ırka ait olmayıp daha çok uzaylılar ya da robotlar olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca stüdyonun çektiği çoğu filmde ırkların bir araya gelip robotlara veya dünya dışından gelmiş varlıklara karşı mücadele ettiğini biliyoruz. Bu nedenle Çin hükümeti henüz hiçbir Marvel filmini yasaklamasa da bazı Marvel filmlerindeki sahnelerin değiştirilmesini istemiştir.
Örneğin Iron Man 2 filminde, oyuncuların “Rusya” ve “Rusça” dedikleri yerlerdeki sesler boğuk ve altyazılar çevrilmemiş şekilde yayınlandı. Sahneleri çıkarılan ya da değiştirilen bir diğer Marvel filmi ise Logan’dı. Aşırı şiddet ve çıplaklık içeren bazı sahneler filmden çıkarıldı. Marvel’in dikkatli tavırları birçok insana Stüdyonun Çin’in kurallarına göre film çektiğini düşündürttü.
Çin’de yasaklanan oyunların sayısı oldukça az. Bugüne kadar Çin’de 16 oyun yasaklandı. Bunlar arasında, Battlefield 4, Hearts of Iron, Free Fire, Fortnite, Paladins, Comand & Conquer: Generals ve Football Manager 2005 bulunuyor.
Battlefield 4’ün yasaklanmasının nedeni, Çin’i bir istilacı olarak göstermeleri ve Çin üzerinde operasyonlar olması. Ayrıca Çin hükümeti Battlefield 4‘te kültürel işgalin simgelendiğini belirtti.
@WSJ
Oyunlar ve filmler konusunda kısıtlamacı bir tavır izleyen Çin, yine de çok az sayıda oyunu yasaklamıştır. Çin ile Almanya’yı kıyaslayacak olursak Almanya bugüne kadar, Çin’e göre çok daha fazla oyunu yasakladı. Yasaklar bir yana, şirketlerin Çin üzerinde uyması gereken bazı kurallar var.
Oyun ve film yapımcıları Çin’de herhangi bir ürününü satmak istiyorsa ülke içerisindeki yazılı olan ve olmayan birtakım kurallara uymak zorunda. Yazılı olmayan kurallar ise bazı etnik kökenler ve batıl inançlardan oluşuyor. Çin içerisindeki bu belirsizlik, hükümetin elini daha da güçlendiriyor çünkü istedikleri yapımları yasaklayabiliyor ya da değiştirilmesini isteyebiliyor. Yazılı kurallar belirsiz ve sürekli değiştiğinden, şirketler bu kuralları deneme yanılma yoluyla öğreniyor.
2018 yılında Çin Devlet ve Basın Yayın İdaresi, ülkeye girecek her oyun için yeni yönergeler yayınladı ve yalnızca içeriği değil, video oyunu tüketimine de sert kısıtlamalar getirdi. Temmuz ayının başında Tencent, çocukların akşam 10 ile sabah 8 arasında oyun oynamasını önlemek için yüz tanıma teknolojisini kullanmaya başladı. Yine de oyun ve film endüstrisine kökten yasak getirme söz konusu değil. Çin şu anda film ve oyun endüstrisi için büyük bir pazar.
Çin’in 2023’te oyun pazarında 27,3 milyar dolarlık bir paya sahip olması bekleniyor. Yine 2023 yılında küresel oyun endüstrisinin 200 milyar dolarlık bir pazar payına sahip olacağı öngörülüyor. Ayrıca Asya oyun pazarının 2020 yılındaki payı 78 milyar dolar olarak raporlanmış. Bu büyük Asya bölgesinin yalnızca 27 milyar dolarını Çin oluşturuyor. Bu kadar büyük pazar payını hiçbir oyun şirketi kaçırmak istemediğinden, piyasaya sürdükleri çoğu oyun Çin tarafından yasaklanmayacak şekilde geliştiriliyor.
Oyun endüstrisi gibi film endüstrisi de Çin’e ayak uyduruyor. Küresel film endüstrisi 2018’de 136 milyar dolar değerindeydi. Bununla birlikte 2020’de Çin, brüt toplamda Kuzey Amerika bölgesini geçerek en büyük gişe bölgesi haline geldi. Oyun endüstrisi olarak Kuzey Amerika’nın gerisinde olmasına rağmen Çin, film endüstrisinde ABD’yi geçti.
Zaman geçtikçe büyük bir pazar haline gelen Çin, eğlence sektöründeki tüm şirketlerin ilgisini çekti. Özellikle oyun ve film endüstrisi Çin’de büyümeye devam ediyor ve şirketler Çin’e göre oyun ve filmler üretiyor. Daha önce oyun ve filmlerde yasaklanabilecek sahneler/sekanslar geliştiriciler tarafından çıkarılıyordu. Fakat günümüzde geliştirme maliyetlerinin artması bu işi daha zor hale getirdiğinden stüdyolar yasaklanabilecek sahneler/sekanslar koymaktan çekiniyor. Çünkü bir yapımın herhangi bir pazardan yasaklanması o stüdyo için gelir kaybı anlamına geliyor.
Çin’in yasaklar üzerindeki belirsizlik sisi kalkacak mı ya da daha ılımlı bir hale gelecek mi henüz belli değil. Şimdilik oyun ve film endüstrisi Çin’e göre şekillenmeye devam edecek gibi duruyor.
iPhone modellerinin bu kadar tutmasının sebepleri elbette yazılım, güvenlik ve kullanım ömrü. Ancak bunların dışında oldukça önemli bir husus daha var; Garanti kalitesi. Öyle ki birçok ithalatçı firma ve üreticinin aksine Apple, piyasaya sürdüğü cihazlarda çıkan sorunları kullanıcı lehine çözüyor. Lakin şirket, yıllarıdır süregelen bir program bugün itibariyle son buldu.
Piyasaya sürdüğü kusurlu telefonları ücretsiz tamir eden şirket, özellikle iPhone 8 modellerinde ciddi sorunlar yaşadı. Satılan bazı telefonların anakartında kronik arızalar tespit edildi. Söz konusu sorun, Apple’ın kullanıcılardan para talep etmeden telefon tamir etmesi ile sonuçlanmıştı. Ancak bu süreç sona erdi.
iPhone 13, Türkiye fiyatı ile cep yakıyorken şu sıralar çok sorulan iPhone 11 alınır mı sorusuna bir cevap getirdik.
iPhone 8 Logic Board Onarım Programı sona erdi
2018 yılından beri devam eden ‘iPhone 8 Logic Board Onarım Programı, 2021 yılını tamamlamaya yaklaşmışken sonlandırıldı. Resmi olarak Ağustos 2018‘de başlatılan ve satılan iPhone 8‘lerin ‘çok küçük bir kısmını‘ kapsayan program, arızalı olan Logic Board‘ların (Anakartın Apple’cası) ücretsiz bir şekilde değiştirilmesini sağlıyordu.
Çin, Hong Kong, Hindistan, Japonya, Makao, Yeni Zelanda ve ABD’de Eylül 2017 ile Mart 2018 tarihleri satılan iPhone 8 modelleri anakart probleminden etkilendi. Apple ise bu kullanıcıların diledikleri taktirde ücretsiz bir şekilde Logic Board değişimi yapabileceklerini açıkladı.
Anakarttaki sorun bazı durumlarda telefonun yeniden başlamasına ve yanıt vermemesine sebep oluyordu. 3 yılı aşkın bir süredir devam eden program, 2021‘in Ekim ayı itibariyle sonlandırıldı.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Apple’ın garanti hizmeti ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz…
Akıllı telefon pazarındaki rekabet gün geçtikçe artıyor. Bu durum özellikle sektörün gelişmesine ve daha iyi ürünlerin ortaya çıkmasına ön ayak oluyor. Sürekli daha güçlü ve daha gelişmiş ürünler tanıtmak için çalışan şirketler, müşterileri kendine çekmek için uğraşıyor.
Henüz geçtiğimiz ay tanıtılan iPhone 13 serisi, doğal olarak Android rakipleriyle sık sık karşılaştırılıyor. Yapılan bir testte iki rakip firmanın en güçlü telefonları boy gösteriyor. Ailenin en güçlüsü iPhone 13 Pro Max, bu yılın Ocak ayında tanıtılan Samsung Galaxy S21 Ultra ile hız testine tabii tutuldu.
Geçtiğimiz haftalarda tanıtılan iPhone 13 Pro Max telefonuyla göz muayenesi yapan doktor kısa sürede gündem oldu.
iPhone 13 Pro Max vs Samsung Galaxy S21 Ultra: İşte kazanan
Apple’ın Bionic A15 çipi, Qualcomm’un amiral işlemcisi Snapdragon 888 ile eşit şartlarda karşılaştırıldı. PowerBuff ismli YouTube kanalı, alışılageldiği gibi iki cihazdan da aynı uygulamalara girip çıkış yaptı. Tüm uygulamalar bittiğinde yarışın kazananı beli oldu. iPhone 13 Pro Max, Samsung Galaxy S21 Ultra‘yı geride bıraktı.
Apple’ın amirali turu 1 dakika 51 saniyede tamamlarken, Samsung’un en güçlüsü testten 1 dakika 58 saniyede ayrıldı. Hatırlatmak gerekirse Galaxy S21 Ultra 120Hz yenileme hızına sahip 2X Dinamik AMOLED ekran, Exynos 2100 / Snapdragon 888 işlemci, 12GB / 16GB RAM ve 108 Megapiksel kameraya sahipti
iPhone 13 Pro Max ise Super Retina XDR OLED panelli 120Hz yenileme hızına sahip ekran, Apple Bionic A15 işlemci, 6GB RAM ve 12 Megapiksel kamerayla resmiyet kazanmıştı.
iPhone 13 Pro Max teknik özellikleri
Ekran:
6.7 inç – 1284 x 2778 piksel – 457 PPI – Super Retina XDR OLED – 120 Hz yenileme hızı, 1000 nit parlaklık (tipik), 1200 nit (maksimum), yüzde 87.8 ekran gövde oranı
Cam koruması: Ön ve arka taraf Corning Gorilla Glass
Geçtiğimiz yıl Türkiye pazarına giriş yapan Tecno, uygun fiyatlı telefonlarla sektörün yıldızlarından olmuştu. Türkiye fabrikasında da cihaz üreten şirket, özellikle Camon serisiyle dikkat çekiyordu. Bugün ortaya çıkan bilgiler, Tecno Camon 18 modelinin kamera tarafında iddialı olacağını gösterdi.
Bu yılın Mayıs ayında Camon 17 ve 17 Pro modellerini duyuran Tecno, telefonları 90Hz yenileme hızına sahip ekranlarla donatmıştı. Standart model Helio G85 işlemci, 48 Megapiksel arka kamera ve 5.000 mAh pil ile Pro modelse Helio G95 işlemci, 64 Megapiksel arka kamera ve aynı batarya ile dikkat çekmişti.
Geçtiğimiz yıl Mart ayında Türkiye pazarına giriş yapan Tecno, fiyat performans akıllı telefonlarını piyasaya sürmeye devam ediyor. Şimdiki fiyat performans telefonu ise; Tecno Spark 8
Camon 18 iddialı geliyor
Premium bir görüntüye sahip olan Tecno Camon 18, tasarım ve kamera açısından kullanıcıyı cezbedebilir. Düz kenarları, ince çerçeveleri ve delikli yapısı telefonu günümüz standartlarına uygun hale getirirken, arka taraftaki kameralar kaslı yapısıyla başarılı bir izlenim bırakıyor.
Sol üst köşede yer alan üç büyük kamera sensörü, dikdörtgen bir platformun içine yerleştirilmiş durumda. Sensörlerin altında 60x hibrit zoom özelliğine dikkat çekilirken, telefondaki lensleren biri 5x optik zoom yapabilecek.Kameralar ile ilgili daha fazla detay bulunmuyor. Telefonun her zamanki gibi orta segmente hitap etmesi ve uygun fiyata sahip olması bekleniyor. Bunun dışında Tecno Camon 18 ile ilgili herhangi bir teknik detaya sahip değiliz…
Peki siz bu konu ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Sizce Tecno başarılı bir marka mı? Camon 18 modelinde hangi özellikleri bekliyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz…
Final Fantasy Origin’e benzerliği ile dikkat çeken Stranger of Paradise için tarih belli oldu. Geçtiğimiz aylarda oyuna dair ilk bakışı yayınlayan geliştirici şirket, şimdide çıkış tarihini açıkladı. Buna göre aksyion tabanlı RPG oyunu 18 Mart itibari ile oyunseverler ile buluşacak.
Bugün Square Enix Presents etkinliği gerçekleşti. Square Enix çatısı altındaki stüdyolar yeni oyunlarını duyurdular.
İkinci demo sürümü yayınladı
Geliştirici Square Enix tarafından Tokyo Game Show’da çıkış tarihi açıklanan oyun, PlayStation 4, PlayStation 5, Xbox One, Xbox Series X/S ve PC platformları için çıkacak. Final Fantasy evrenine Dark Souls tarzı his getirdiği iddia edilen oyunun, diğer emsallerine göre oyuncuları oldukça zorlayacağı belirtiliyor.
Tokyo Game Show ile birlikte oyuna dair yeni paylaşılan fragmanda, hikaye hakkında daha fazla bilgi de oyunseverler ile buluştu. Devasa baltaya sahip bir korsan karakteri ve çok başlı bir canavarın yer aldığı fragmanda, aksiyon RPG’sine dair bazı ipuçları yer alıyor.
Ek olarak oyunun ikinci demosunun yayınlandığını da belirtelim. Haziran ayında yayınlanan ilk demonun devamı niteliğinde olan ikinci sürüm PS 5 ve Xbox Series X/S için oyunu çok oyunculu oynama imkanı sağlıyor.
11 Ekim’e kadar erişilebilir olan Demo sürümde daha fazla düşman, keşfedilecek yeni alanlar ve kontrol edilecek ek oyun stillerinin olduğu belirtiliyor.
Samsung, Ocak ayında uygun fiyatlı Galaxy A ailesine yenisini ekledi. Bütçe dostu fiyatı ile dikkat çeken Samsung Galaxy A32 modelinin inceleme videosu ile karşınızdayız.
Apple'ın uzun bir süredir güncellemediği iPad mini ailesinin en güçlüsü 6. Nesil iPad mini modelini kutusundan çıkardık.
Samsung’un uygun fiyatlı telefonu alınır mı? Galaxy A32 inceleme
ShiftDelete YouTube kanalında farklı içerikler ile karşınıza çıkmaya devam ediyoruz. Bu videomuzda Samsung Galaxy A32 modelini inceledik. Dilerseniz sözü daha fazla uzatmayalım ve sizleri videomuz ile baş başa bırakalım.
Uygun fiyatlı modeller arasında yer alan Samsung A32, gücünü MediaTek Helio G80 işlemciden alıyor. 7nm teknolojisiyle üretilen işlemcide 2 adet 2.0 GHz ARM Cortex-A75 ve 6 adet 1.8 GHz ARM Cortex-A55 çekirdek mevcut.
6.4 inç FullHD Plus Super AMOLED panel karşımıza çıkan cihaz, 90Hz ekran yenileme hızına sahip. Uygun fiyatlı olmasına rağmen dörtlü kamera dizilimiyle dikkat çeken modelde 64 Megapiksel f/1.8 ana kamera, 8 Megapiksel f/2.2 ultra geniş açılı kamera, 5 Megapiksel f/2.4 makro lens ve 2 Megapiksel f/2.4 derinlik algılayıcı sensör mevcut.
6 GB RAM ve 128 GB depolamaya sahip cihaz, performans konusunda rakiplerini geride bırakmayı başarıyor. Android 11 tabanlı OneUI arayüzüyle tanıtılan model, 158.9 mm x 73.6 mm x 8.4 mm boyutlara ve 184 gram ağırlığa sahip.
15W hızlı şarj teknolojisine sahip 5.000 mAh batarya ile karşımıza çıkan cihazın şarj teknolojisi ne yazık ki beklentileri karşılamıyor.
Samsung A32 teknik özellikleri
Ekran:
6.4 inç, FullHD Plus, Super AMOLED, 90Hz
Çözünürlük: 1080 x 2400 piksel
Cam koruması: Ön ve arka cam Corning Gorilla Glass Victus, Metal kasa
Boyutlar ve ağırlık: 158.9 mm x 73.6 mm x 8.4 mm / 184 gram
X Development, eski adıyla Google X, Google’ın 2010 yılında kurduğu bir yapay zeka araştırma tesisi. Şu anda Alphabet‘in yan kuruluşu olan şirket, yarı gizli bir şekilde araştırma ve geliştirme faaliyetleri sürdürüyor. Kurulduğu yıllarda kuruluşun işletme yöneticiliğini üstlenen Mo Gawdat, The Times‘a çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Eski yönetici, Terminatör filmindeki Skynet gibi insanlığın sonunu getirecek bir yapay zekaya vurgu yaptı. Bilim kurgu filmlerinde sıkça gördüğümüz, bir yapay zeka (AI) türü olan yapay genel zekanın (AGI) kaçınılmaz olduğunu düşünüyor. Üstelik Gawdat, bu yapay zekayı ‘Tanrı’ya benzetti.
Yapay zeka ile ilgili ABD Patent ve Ticari Marka Ofisi'ne açılan dava sonuçlandı. Alınan karara göre yapay zeka, patent başvurusu yapamayacak.
Google X’in yapay zeka çalışmalarına “korkutucu” dedi
Gawdat, küçük bir topu alıp tutan robot kollar geliştirdiklerini anlattı. Ancak Gawdat, bu robot kolların topu sanki araştırmacılara gösteriş yapıyormuş gibi bir hareketle gösterdiğini söyledi. Google’da 2007 yılında çalışmaya başlayan girişimci, yapay zekanın bu davranışını “korkutucu” olarak tanımladı.
Mohammed “Mo” Gawdat.
Google X‘in eski yöneticisi, bu yapay zeka örneği için, “Aniden bu durumun aslında korkutucu olduğunu fark ettim. Gerçek şu ki, biz Tanrı’yı yaratıyoruz.” dedi. Yavaş öğrenme sürecinin ardından, artık kolların neredeyse hemen hemen her şeyi tutup kaldırabildiğini de belirtti.
Mo Gawdat, Google’da geçirdiği süre boyunca geliştirilen yapay zekanın “gerçekten korkutucu” olduğunu itiraf ediyor. Onu en çok korkutan şey ise, makinelerin insanlara kıyasla çok daha hızlıöğrenmesi. Mısırlı girişimci, algoritmaların sadece birkaç günde istenilen şeyleri öğrendiğini söyledi. Bu konuda, yapay zekayı çocuklarla kıyaslayarak, “Çocukların iki yılda yapacağı şeyi yapıyorlar.” dedi.
Robot kollar.
Gawdat’a göre, bir makine üstünlüğü kıyameti kaçınılmaz görünüyor. Aslında yapay zekanın sağlık, eğitim ve eğlence sektörü dahil olmak üzere çeşitli alanlarda çok sayıda faydası var. Ancak Google yöneticisi, yapay zekanın çözüm olmadığını söyledi. Üstelik insanlık için bir tehdit haline gelebileceğini iddia ediyor.
Bununla birlikte, mevcut AI teknolojisi yanlış yönetimlerle insanlara zarar verebiliyor. Örneğin, Çin kontrolündeki Hong Kong, vatandaşlarını denetlemek, ifade özgürlüğünü sınırlamak ve yıpratıcı yasalar uygulamak için yüz tanıma kullanıyor. Belki de en büyük sorun, yapay zekanın onu oluşturan kişinin önyargısını yansıtması. Bu nedenle birçok AI algoritması ırkçılık yapabiliyor.