Samsung, güncellemeler konusunda eskiye göre çok daha iyi bir hal aldı. Şirket özellikle aylık güvenlik yamalarını diğer rakiplerinden daha erken sürede piyasaya sürüyor. Ancak bu, yayınlanan güncellemelerin sorunsuz olduğu anlamına gelmiyor. Zira Galaxy S10 5G için yayınlanan son güncellemede önemli bir sorun ortaya çıktı.
Güney Koreli üretici bu ayın başlarında, Galaxy S10 serisi dahil olmak üzere onlarca tablet ve telefonuna Temmuz 2021 güvenlik yamasını yayınladı. Güncelleme güvenlik ve gizlilik tarafında önemli açıkları kapatırken, Galaxy S10 5G içinde bazı sorunlara neden oldu.
Samsung'un eski orta sınıf telefonlarından Galaxy A80, güvenlik açıklarını kapatan yeni bir güncelleme aldı.
Galaxy S10 5G’nin yüz tanıma kilidi son güncellemede bozuldu
Samsung’un Temmuz yamasını yükleyen Galaxy S10 5G kullanıcıları, yüz tanıma özelliğinin çalışmayı durdurduğunu belirten şikayetlerde bulunmaya başladılar. Güney Kore formunda tartışılan bu konuda, kullanıcıların hiçbir şekilde yüz tanıma kilidini açamadığından söz ediliyor. Bu, kimliğin doğrulanamaması gibi bir uyarı şeklinde kullanıcının karşısına çıkıyor.
Söz konusu hata neyse ki çok geçmeden forum moderatörleri tarafından kabul edildi. Şu anda bu konu hakkında araştırmaların sürdüğünü ifade eden moderatörler, henüz bir çözüm olmadığını ve kullanıcıların farklı bir kilit ekranı yöntemine geçmeleri gerektiğini belirtti.
Buna ek olarak Temmuz güncellemesini yüklemeyen kullanıcılar içinde, bir sonraki sürümü beklemeleri önerildi. Zira yüz tanıma sorunu Temmuz yamasından kaynaklanıyor ve diğer kullanıcılarda bu güncellemeyi yüklediği sürece aynı sorunla karşı karşıya kalacaktır. Dolayısıyla kullanıcıların son gelen güncellemeyi yüklememeleri, önümüzdeki günlerde yayınlanacak yeni sürümü beklemeleri şu an için en doğru seçim olacaktır.
Son günlerde gündemden düşmeyen Pegasus casus yazılımının arkasındaki şirket NSO Group ile yaşanan gelişmelerin ardı arkası kesilmiyor. Medya kuruluşlarının yakından takip ettiği şirket, her ne kadar konuyla alakalı açıklama yapsa ve şeffaflık raporu yayınlasa dahi sular henüz durulmuş değil.
WhatsApp yöneticisi Will Cathcart, 2019 yılında NSO Grup'a açılan dava ve Pegasus casus yazılımı yakkında açıklama yaptı.
NSO Group’a bir darbe de Amazon’dan
Hal böyle olunca, NSO Group’a sunucu hizmeti sağlayan Amazon‘dan da hamle gecikmedi. Dünya devi şirket, Amazon Web Services şirketi ile hizmet sağladığı NSO Group’un servis altyapısını ve hesaplarını kapattığını açıkladı.
NSO Group’a karşı attıkları adım hakkında Motherboard isimli bir haber sitesine e-posta gönderen AWS sözcüsü, “Bu olayı öğrendiğimizde, ilgili altyapıyı ve hesapları kapatmak için hızlı davrandık” dedi.
İsrail merkezli NSO Group’a ait Pegasus casus yazılımı, ortaya çıkan bilgilere göre bir Android ve iOS telefona sızdığı anda telefonun tüm hakimiyetini ele geçiriyor. Cihazın kamerasından, mikrofonuna kadar birçok işlevini kullanıcının haberi dahi olmadan erişen yazılım, pek çok ülke istihbaratı tarafından kullanılıyor.
The Guardian’ın yayınladığı habere göre casus yazılımı kullanan ülkeler arasında Meksika, Hindistan, Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi ülkeler yer alıyor.
Ortalığı çalkalayan bu casus yazılım hakkında hala yeni şeyler öğrenilmeye devam etse de uygulamanın arkasında görünmeyen bir dağ olduğu kesin. İsrail merkezli bir şirkete ait olan bu uygulama hakkında ilerleyen günlerde nasıl bir yol izleneceği ise merak konusu.
Covid-19 pandemisi, tüketici elektroniği satışlarında ciddi bir büyümeye neden oldu. Bu durum özellikle tablet ve dizüstü bilgisayar gibi senelerdir pazar payı kaybeden ürünlere yaradı. Büyümeden yararlanmak isteyen teknoloji şirketleri, hızlıca tablet ve dizüstü bilgisayar çıkararak sektöre dönüş yapıyor. Söz konusu şirketlerden biri de uzun süredir bu konuda sessiz olan Honor oldu.
Bir süre önce Huawei ile yolları ayrılan Honor, kendi ayakları üzerinde durarak pazar payını artırmak istiyor. Şirket bu nedenle ürün ailesini genişletiyor. Bir yandan geçen ay Çin’de piyasaya çıkan amiral gemisi Honor 50‘nin küresel piyasaya sürülmesi için çalışmalar devam ederken, bir yandan da yeni ürünler için hazırlıklar başladı.
Geçtiğimiz haftalarda özellikleri ortaya çıkan Honor Magic 3 ailesi ve Honor V7 tabletin tanıtım tarihi sızdırıldı.
Honor V7 Pro, Magic 3 serisiyle birlikte gelecek
Geçtiğimiz gün Weibo‘da oldukça kısa bir video yayınlayan Honor, V7 Pro isimli tabletini resmi olarak duyurdu. Her ne kadar video kısa da olsa bazı ayrıntıları yakalamamıza yardımcı oldu. İlk bakışta tabletin düz kenarları, sim bağlantısı ve ikili kamera kurulumu dikkatleri üzerine çekti. Günümüzde standart hale gelen endüstriyel tasarımından uzaklaşan şirket, bir farklılık yaparak cihazın arka kısmını deri ile kaplamış. Benzer bir tasarım dilini eski Samsung ve LG ürünlerinde görmek mümkün.
Videodan alınmış ve arka tasarımı gösteren bir görsel
Cihazın teknik özellikleri videoda yayınlanmadı. Ancak bir Weibo kullanıcısı hem işlemciyi hem de ürünün çıkış tarihini sızdırdı. Buna göre Honor V7 Pro, gücünü MediaTek‘in 1300T işlemcisinden alacak. Henüz piyasaya çıkmamış olan bu işlemci özellikle sahip olduğu performans ile dikkatleri üzerine çekiyor.
Ayrıca üründe bir sim girişi olması, tabletin 5G bağlantısıyla gelme ihtimalini artırıyor. Çıkış tarihi için ise Honor Magic 3 modelinin tanıtılacağı 12 Ağustos işaret edildi. Bir başka söylenti ise Honor V7 isimli ikinci model olacağını ve nispeten daha zayıf özellikler ve daha uygun bir fiyat ile piyasaya çıkacağını gösteriyor. Tüm bu iddiaların doğru olup olmadığı ise Ağustos ayında ortaya çıkacak.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Honor V7 Pro başarılı olabilecek mi? Tablet ve dizüstü bilgisayar pazarının pandemi döneminde yaşadığı büyüme devam edecek mi? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
Katlanabilir akıllı telefonlar hayatımıza girmeye devam ediyor. Bu alanda ciddi çalışmalar yürüten Samsung, Ağustos ayında Galaxy Z Fold 3 ve Z Flip 3 modelini tanıtmaya hazırlanıyor. Telefonun çıkış tarihi yaklaştıkça özellikleri sızmaya devam ediyor. Ancak neredeyse tüm teknik özellikleri sızan katlanabilir telefonlar, hala yenilikleriyle şaşırtmaya devam ediyor.
Samsung ilk defa bu modellerde ekran altı kamera teknolojisini kullanıyor. Çerçevesiz bir tasarım sunmak için kullanılan bu teknoloji, kamerayı ince bir OLED katmanını arkasına gizliyor. Böylelikle çentik ya da delik olmaksızın özçekim kamerası saklanabiliyor. Ancak gelen bilgiler bu yeni nesil çözümün geleneksel yöntemlerle yarışamadığını gösteriyor.
Samsung'un eski orta sınıf telefonlarından Galaxy A80, güvenlik açıklarını kapatan yeni bir güncelleme aldı.
Ekran altı kamera teknolojisi yeterince iyi değil
Galax Z Fold 3‘ün Samsung‘un ekran altı kameraya sahip ilk telefonu olup olmayacağı hala belirsizliğini koruyor. Ancak katlanabilir telefonların hala deneysel ürünler olması bu teknolojiyi kullanma şansını oldukça artırıyor. Bu durum ne yazık ki, bazı kullanıcılar tarafından olumlu karşılanmıyor. Ekran altı kamera teknolojisine son darbe ise sektörün tanıdık simalarından olan Ice Universe‘dan geldi.
Geçmişte yaptığı sızıntılarla sık sık gündeme gelen Ice Universe, Twitter üzerinden bazı açıklamalar yaptı. Ekran altı kamera teknolojileri (UDC) hakkında konuşan Ice Universe, “ikinci nesil UDC, bu yılın ilerleyen zamanlarında bazı telefonlarda karşımıza çıkacak. Hatta bazı kullanıcıları hayrete düşürecek şekilde, gelecek yıl Galaxy S22‘de bile olabilir.” ifadelerini kullandı. Ancak kendisi bu durumdan pek de memnun değil.
When you see the under-screen camera phone in the second half of the year, you will suddenly realize and hope that Samsung S22 will not adopt it. Their selfie effects are far from the normal level.
Bu nedenle açıklamasına “umarım bu senaryo gerçekleşmez” şeklinde devam ediyor. Görüntü kalitesini “kötü değil” şeklinde yorumlayan güvenilir isim, kalitenin amiral gemisi modeller için yetersiz olduğunun altını çiziyor. Bu açıklamalardan sonra ise kullanıcılar ikiye bölünmüş durumda. Kimileri teknolojik ilerlemenin şart olduğunu düşünürken, kimileri hazır olmayan ürünlerin akıllı telefonlarında yer almasını istemiyor.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Ice Universe düşüncelerinde haklı mı? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Apple, Eylül ayında yapacağı bir etkinlikte yeni akıllı telefon ailesini tanıtmaya hazırlanıyor. Telefonların çıkış tarihi yaklaştıkça, hakkında yeni sızıntılar da ortaya çıkıyor. Söz konusu bilgilerden biri ise bugün ortaya çıktı. Gelen bilgilere göre şirket, iPhone 13 serisinde hızlı şarj teknolojisini bir adım daha öteye taşımak istiyor.
Genellikle istikrarlı değişimler yapan ve radikal yeniliklerden uzak duran Apple, bu sene de kullanıcıları şaşırtmıyor. Android akıllı telefon üreyicileri 100W’tan daha hızlı şarj teknolojileri üzerinde çalışırken, şirket kendisi için büyük rakipleri için ise oldukça küçük bir adım atıyor.
Son haftalarda gündemden düşmeyen Pegasus virüsü için bir çıkış da Telegram'ın kurucusundan geldi. Rus girişimci, iki dev şirketi sorumlu tuttu.
iPhone 13 serisi yüzde 25 daha hızlı şarj olacak
Bildiğiniz üzere Apple, dünyanın en önde gelen akıllı telefon üreticilerinden biri. Ancak şirket buna rağmen, cihazlarında yeni teknolojiler ve modaya uygun özellikler sunma konusunda geride kalıyor. Bunlardan en belirgin olanı ise kuşkusuz hızlı şarj teknolojilerinde karşımıza çıkıyor. Şirket bu konuda hala diğer Android üreticilerin oldukça gerisinde kalıyor.
Gelen bilgilere göre, ABD’li teknoloji devi iPhone 13 serisiyle bu durumu değiştirmeyi hedefliyor. MyDrivers tarafından yayınlanan bir rapor, Apple’ın yeni modellerde 25W‘lık hızlı şarj teknolojisini kullanacağını gösteriyor. Bu Android akıllı telefon üreticisinin sunduğu hızlara kıyasla oldukça az. Ancak şirketin bir önceki nesil ürünleriyle kıyaslandığında yüzde 25 performans artışı anlamına geliyor.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Sizce Apple, hızlı şarj ve yüksek tazeleme hızı nedeniyle rakiplerinin gerisinde kaldı mı? Yoksa bu tarz özellikler yerine stabil iyileştirmeler sizin için daha mı önemli? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Güncelleme konusunda oldukça iyi performans ortaya koyan Samsung, akıllı telefonlarını bu ayın başlarında Temmuz 2021 güvenlik yamasıyla güncellemeye başladı. İlk olarak Galaxy S10 serisi için piyasaya sürülen bu güncelleme, şimdi ise şirketin orta sınıf telefonu Galaxy A80 modeli için yayınlandı.
Güney Koreli üretici, özellikle güvenlik yamalarını yayınlama konusunda gözle görülür bir performans sergiliyor. Bazı zamanlar Google’ı bile geride bırakan Samsung, bu konuda artık kullanıcılarına güven vermeye başladı denebilir. Şirket Temmuz 2021 güvenli yamasını bu ayın başlarında dağıtıma çıkardı. Galaxy S10 ve diğer akıllı telefonlar bu güncellemeye erkenden kavuşurken, şimdi ise Galaxy A80 kullanıcıları da yeni güvenlik yamasını almaya başladı.
İddiaya göre geçtiğimiz aylarda sızdırılan ve Samsung tarafından geliştirilen 65W hızlı şarj cihazı S22 ailesinde kullanılacak.
Galaxy A80, Temmuz 2021 güvenlik güncellemesini aldı
Samsung’un bu ay yayınladığı güncelleme, akıllı telefon ve tabletler içi gizlilik ve güvenlik tarafında önemli açıkları kapatıyor. Galaxy A80 içinde yayınlanan bu güncelleme, A805FXXS6DUG3 yapı numarasıyla geliyor ve OTA ile kullanıcılara ulaşıyor. Ancak güncellemeyi OTA üzerinden alamayan kişiler, resmi internet sitesinden de ROM dosyasını manuel olarak indirip kurabilir.
Galaxy A80 için Temmuz 2021 güncellemesi Avrupa’nın çoğu yerinde onaylandı. Kullanıcılar için güvenliği artıran bu yazılım, önümüzdeki haftalarda tüm A80 sahiplerine ulaşacaktır.
Samsung’un 2019 yılında piyasaya sürdüğü Galaxy A80 modeli, şu ana kadar iki büyük Android güncellemesini tamamladı. Cihaz 2020 yılında Android 10 güncellemesini alırken, bu yıl ise Android 11’i aldı. İki büyük güncellemesini tamamlayan bu telefon, artık sadece küçük güncellemeler ve güvenlik yamalarını alacaktır.
OPPO, yeni bütçe dostu modelleriyle karşımıza çıkmaya devam ediyor. Daha önce Qualcomm işlemcili A93 ile karşımıza çıkan üretici, bu kez 5G destekli yeni modeli OPPO A93s’i piyasaya sürdü.
Çinli üreticinin yeni akıllı telefonu A93s 5G, 90Hz ekran, 48 Megapiksel ana kamera ve 5.000 mAh pil ile geliyor. 5G ağ bağlantısını destekleyen cihaz, aynı zamanda MediaTek tarafından sağlanan Dimensity 700 işlemciden güç alıyor.
OPPO akıllı telefonlarda birçok gizli kod yer alıyor. Bu şifreler sayesinde cihazınızı daha pratik bir şekilde kullanabilirsiniz.
OPPO A93s 5G, Dimensity 700 işlemciyle piyasaya sürüldü
OPPO’nun 5G destekli yeni akıllı telefonu A93s, şirketin bu yıl başlarında piyasaya sürülen A93 5G modeliyle benzer bir tasarıma sahip. Cihazın özelliklerinden bahsedersek A93s 5G; 1080 x 2400 piksel çözünürlükte, 90Hz yenileme hızına ve 600 nit parlaklığa sahip 6.5 inçlik bir ekran ile geliyor.
İşlemci tarafında ise A93s 5G, gücünü MediaTek’in Dimensity 700 yonga setinden alıyor. Aynı zamanda bunu 8 GB RAM ve 256 GB dahili depolamayla da destekliyor. Pil ömrü açısından ise cihaz, 18W hızlı şarja sahip 5.000 mAh kapasiteli pil ile destekleniyor.
Kamera özelliklerine gelecek olursak A93s 5G’nin arkasında; 48 Megapiksel ana, 2 Megapiksel derinlik ve 2 Megapiksel de makro lense yer veriliyor. Cihazın ön tarafında ise 8 Megapiksel selfie kamerası bulunuyor.
OPPO’nun yeni orta segment telefonu A93s 5G, ağır oyunlar oynarken daha serin bir kullanım sunmak için üç boyutlu ısı dağıtım sistemi kullanıyor. Öte yandan cihaz, güvenlik içinde yana monte edilmiş parmak izi tarayıcı ile geliyor ve kutudan direkt olarak Android 11 tabanlı ColorOS 11.1 arayüzüyle çıkıyor.
OPPO’nun Çin’de piyasaya sürdüğü yeni A93s 5G, yalnızca 8GB RAM ve 256 GB depolama seçeneğiyle geliyor. Cihazın fiyatı ise 308 dolar olarak belirlendi. 30 Temmuz’da Çin genelinde satışa sunulacak olan bu telefonun, Türkiye pazarı içinde gelmesi yüksek bir ihtimal taşıyor.
Lucifer dizisi, televizyon dünyasına veda etmeye hazırlanıyor. Netflix‘in eline geçmesi ile popülaritesi artan yapımın final sezonunun ne zaman yayınlanacağı belli oldu. Fragman ile duyuruyu yapan firma hayranlarına üzücü haberi verdi.
Özellikle beşinci sezonu ile rekorlar kıran ve gündeme yerleşen yapımın, finali şimdiden merak konusu oldu. Netflix, Lucifer‘ın vedasını, 10 Eylül tarihinde başlatacak. Platformda yayınlanacak dizinin son sezonunda, eski bölümlere de göndermeler yapılması bekleniyor.
Netflix tarafından hayata geçirilen salgın konulu distopik Türk dizisi Sıcak Kafa ekibi bugün son kez sete çıktı.
Lucifer için veda vakti
Dizinin yeni yayınlanan fragmanında, bazı küçük detaylar da yer alıyor. Serinin ilk bölümüne gönderme yapan video, Lucifer‘ın sunacaklarına dair de bilgiler içeriyor. Yayın hayatına FOX ile başlayan dizi, bildiğiniz üzere bekleneni veremediği sebebiyle iptal edilmişti. Ancak başta başrol Tom Ellis olmak üzere sosyal medyada artan tepkiler, diziyi Netflix‘e transfer etmeyi başarmıştı.
Fragmanın ardından görüşlerini aktaran Tom Ellis, etkileyici bir sezonun hayranları beklediğini açıkladı. Ünlü oyuncu sözlerine şu şekilde devam etti:
Fragmanlarımızda çok fazla detay gösteriyoruz ve bu bizim hoşumuza gidiyor. İnsanların diziyi konuşmasını istiyoruz. Ancak bu sezon final. Bu nedenle elimizdekileri saklamayı amaçlıyoruz. Bu sezon, sırlarımızı açıklayacağımız ve izleyicileri şaşırtma imkanına sahip olacağımız son sezon.
Dizinin yapımcısı Joe Henderson da, bir önceki sezondan bu yana yaşanan bazı hadiselerin sonuçlanacağını aktardı. Popülaritesi git gide artan yapım, beşinci sezonu ile önemli rekorları da geri de bıraktı.
Lucifer 5. sezon, 1.8 milyar dakika izlendi
Reyting oranları paylaşılan dizi, 1.8 milyar dakikalık izlenme sayısına ulaştı. 2021 yılının en çok görüntülenen dizilerinden biri olmayı başaran Lucifer‘ın tam da bu noktada veda etmesi, hayranları üzdü.
Başrollerinde Tom Ellis(Lucifer), Lauren German (Chole Decker) ve Lesley-Ann Brandt‘ın (Mazikeen) yer aldığı dizinin senaristliğini Tom Kapinos üstleniyor. Len Wiseman‘ın yöneteceği yapım son sezonda, Lucifer‘ın Los Angeles Polis Departmanı‘nda yaşayacaklarını konu alacak. Geçmiş sezonlara da ziyaretlerde bulunması beklenen dizi için artık geri sayıma geçtik diyebiliriz.
Sizler Lucifer‘ın final sezonundan neler bekliyorsunuz? Görüşlerinizi bizlere aktarmayı unutmayın.
Ünlü İngiliz müzik grubu The Beatles‘ın dört üyesinden biri olan 79 yaşındaki Paul McCartney, yıllar öncesine zaman yolculuğuna çıkaran yeni klibinde deepfake teknolojisi ile karşımıza çıkıyor.
Son dönemde insanları ciddi anlamda tehdit eden deepfake teknolojisi ile ilgili sosyal medya devi Facebook ciddi bir önlem aldı.
Paul McCartney, deepfake ile Find My Way klibinde yer aldı
The Beatles grubunun üyesi Paul McCartney, çok daha genç bir haliyle göründüğü klipte bir otel koridorunda yürürken ve dans ederken görülüyor. Klibin sonunda genç McCartney, kendisini şarkıcı Beck olarak göstermek için yüzündeki maskeyi çıkarıyor. McCartney III Imagined adlı remix albümünde bulunan Find My Way şarkısı için bu klibin çekildiği ortaya çıktı.
Ünlü şarkıcıyı 30’lu yaşlarında gördüklerine oldukça şaşıran ve çoğu izleyiciyi hayrete düşüren bu video 1 günde 2 milyondan fazla izlendi.
Videonun altında yer alan bir kullanıcı, McCartney’in 1966’da öldüğünü ve yerine bir benzerinin geçtiği iddialarına atıfta bulunarak “Paul öldü ancak ekibi bu konuda kafayı yiyecek.” şeklinde bir yorumda bulundu.
Bu iddia, grubun davulcusu Ringo Starr’ın McCartney’in 1966’da gerçekleşen bir otomobil kazasında hayatını kaybettiğini açıklamasıyla ortaya çıktı. Hatta İngiliz Kraliyet Ailesi bu iddialar üzerine soruşturma başlattı ancak 48 yıldır bu iddia hiç kimse tarafından yalanlanmadı.
Deepfake videoları insanları korkutuyor
Tıpkı Paul McCartney’de olduğu gibi daha önce deepfake videosu ortaya çıkan ünlü aktör Tom Cruise da insanları dehşete düşürmüştü.
Belçikalı VFX uzmanı Chris Ume insanların haklı kaygılarına ilişkin de birkaç cümle sarf etmişti. Yaratıcı kurgucu, deepfake yöntemini Photoshop ile özdeşleştirdi. The Verge platformuna konuşan isim, “20 yıl önce insanlar fotoğraf düzenlemenin ne olduğunu bilmiyorlardı ve şimdi bunun bir sahtekarlık olduğunu hemen anlıyorlar,” diyerek korkulacak bir şey olmadığını ifade etti.
Valve’ın duyurduğu yeni el cihazını inceleyen IGN, geçen Perşembe günü yeni Steam Deck konsolunun 30 FPS oynanışı hedefleyeceğini açıklaması, birçok kullanıcıyı hayal kırıklığına uğrattı.
Valve şirketinin geçen hafta duyurduğu Steam Deck konsolunu sizler için Nintendo Switch ile karşılaştırdık. İşte sonuç...
Steam Deck’in kare hızı kafaları karıştırdı
Ancak Valve’den Pierre-Loup Griffais bu konudaki yorumunu duyurduğu Twitter gönderisinde, 30 FPS hedefinin performans testlerinde sorun yaratmadığını söyledi. Öte yandan cihazın daha iyi pil ömrü sunması için de bu sınırın bulunduğunu belirten Griffais, bu seçeneğin isteğe bağlı olarak açılabileceğini belirtti.
Yani IGN röportajında sadece 30 FPS oyun oynanabildiği anlaşılsa da, yeni gönderide bu durumun değiştirilebileceği ve Steam Deck’in 60 FPS oyun oynatabileceği anlaşılıyor. Ancak bir diğer kafa karıştırıcı nokta da Digital Foundry’den Richard Leadbetter’ın açıklamalarında bulunuyor.
Leadbetter, Valve’in kendisine Steam Deck’in değişken yenileme hızını destekleyen bir ekrana sahip olmadığını belirttiğini açıkladı. V-SYNC özelliğinin bazı ekran sorunlarına yol açabileceği için bu fikre sıcak bakmayan şirketin 30 FPS’e kilitlemeye yöneleceğini de ayrıca belirtti.
Pierre-Loup Griffais’in Leadbetter’ın bu gönderisine cevabı, Steam Deck’i takip eden ve satın almak planı yapanlar için belirleyici bir konumda bulunuyor. Çünkü halihazırda bilgisayar ve konsolda 60 FPS oyun oynama durumu birçok satın almayı ilk etkileyen faktörlerden oluyor.
Fiziksel kutulu oyunlar, yerini dijital kopyalara bıraktı. Ancak koleksiyon oluşturmayı sevenler için kutulu oyunların halen değeri var. Bu kapsamda koleksiyonunuzda olması gereken en iyi oyunlar listesiyle karşınızdayız. PlayStation 4 uyumlu, öne çıkan oyunları derledik.
Listemizi hazırlarken, çoğu oyuncunun tam puan verdiği yapımları seçmeye özen gösterdik. Aynı zamanda seçtiğimiz oyunlar hikaye moduyla dikkat çekiyor.
8.600 TL bütçe ile alınabilecek en iyi hazır sistem ile karşınızdayız. Bilgisayarın performansını oyunlarda ve sentetik testlerle ölçtük.
Koleksiyonunuzda olması gereken en iyi oyunlar
PlayStation 4 için seçtiğimiz yapımlar arasında, çok iyi olan fakat listemize dahil edemediğimiz oyunlar da var. Seçtiğimiz oyunlar ise birçok oyuncunun hafızasında iz bırakmış ve halen oynayabileceğiniz yapımlar. Dilerseniz lafı uzatmadan listemize geçelim.
Uncharted 4: A Thief’s End
The Last of Us Remastered
God of War
GTA V
Red Dead Redemption II
Mafia Definitive Edition
The Witcher 3
Assassin’s Creed Odyssey
Uncharted 4: A Thief’s End
PlayStation özel oyunları arasında birçok oyuncu için unutulmaz serilerden biri Uncharted diyebiliriz. Hikaye odaklı, üçüncü şahıs nişancı ve aksiyon türündeki oyun, Türkçe dublaj seçeneğine de sahip. Serinin son oyununda, Nathan Drake adlı hazine avcısının son serüvenine eşlik ediyoruz. Diğer yandan oyunun yakın zamanda PC’ye geleceğini hatırlatalım.
Hayatta kalma ve aksiyon temelli oyun The Last of Us, insanlığın sonunu getiren bir hastalığı hikaye merkezine alıyor. PlayStation özel oyununun ikincisi de geçtiğimiz yıl çıkış yaptı ancak kimileri tarafından beğeni alırken, bazı eleştiri oklarının da hedefi oldu. Fakat serinin ilk oyunu tüm oyunculardan tam puan aldı. Bu yüzden The Last of Us, koleksiyonunuza eklemeniz gereken en iyi oyunlar arasında yer alıyor.
2018’de çıkış yapan God of War, serinin son oyunu olarak karşımıza çıktı. Bu oyunda Kratos ve oğlu Atrius’un macerasına ortak oluyoruz. Ayrıca God of War, 3 yıl önce çıkmasına karşın halen grafikleri ve oynanış mekanikleri ile oyuncuları etkiliyor. PlayStation özel oyunları arasında kült serilerden olan God of War’ın son yapımını da koleksiyonunuzda bulundurmanızı öneriyoruz.
Rockstar Games’in en popüler oyun serisi Grand Theft Auto’nun son oyunu, koleksiyonunuzda olması gereken en iyi oyunlar listemizde yer alıyor. Yapım, 2013’te oyuncuların karşısına geldi. 8 yıl önce çıkış yapan oyun, halen grafikleri ve oynanış mekanikleriyle günümüze ayak uydurabiliyor. Keyifli ve etkileyici bir hikaye moduna sahip aynı zamanda online tarafta oldukça başarılı. Rockstar, GTA Online üzerinden günümüzde çok büyük kazanç elde etmeye devam ediyor.
Listemizdeki bir diğer Rockstar Games oyunu ise Red Dead Redemption 2. Oyun, vahşi batı temasını yansıtıyor. Aksiyon dolu hikayesi ve üstün grafikleriyle de ön plana çıkıyor. 1899 yılındaki Amerika’yı yansıtan oyunda Arthur Morgan karakterini yönetiyorsunuz. Diğer taraftan çetelerden ve ajanlardan kaçıp hayatta kalmanız gereken oyunda yaptığınız seçimler hikayenin gidişatını etkiliyor.
Oyun dünyası Mafia serisiyle 2002 yılında tanıştı. Hikayesi ile birçok oyuncunun en iyi oyunlar listesine aldığı yapım sonrasında, seriye ikinci ve üçüncü oyun eklendi. Ancak ikinci oyun ilk oyunun tadını vermedi ve üçüncü ise hayal kırıklığına neden oldu. Fakat efsane haline gelen Mafia I, 2020’de remake olarak tekrar geldi. Böylece oyun günümüze uygun hale geldi.
Oyun dünyasında son dönemde büyük etki yaratan oyunlardan biri de The Witcher 3 oldu. Oyun hikayesi bakımından da oldukça başarılıydı ve hatta Netflix’te bir de dizisi yapıldı. Ayrıca oyunun grafik ve oynanış tarafı da en az hikayesi kadar başarılı diyebiliriz. Fakat günümüzde biraz hantal kaldığını söyleyenlere de hak verebiliriz. Artıları ve eksileri değerlendirdiğimizde ise The Witcher 3 koleksiyonunuzda olması gereken en iyi oyunlar arasında yer alıyor.
Koleksiyonunuzda olması gereken en iyi oyunlar listemizin son üyesini ise Assassin’s Creed serisinden seçtik. Antik Yunan dönemini ele alan oyun; açık dünyası, hikayesi ve oynanış mekanikleriyle öne çıkıyor. Mitoloji unsurlarıyla zengin bir deneyim vaat eden yapım, Assassin’s Creed serisinin çehresini değiştiren oyunlardan biri diyebiliriz. Oyun, bir suikastçi hikayesinden fazlasını oyunculara sunduğu bir yapım olarak karşımıza çıkıyor.
Apple’ın ilk olarak iPhone X ile tanıttığı yüz tanıma sistemi Face ID, 2017’den beri üst seviye iPhone’ların ve iPad’lerin tamamında kullanılıyor. Parmak iziyle kimlik doğrulama özelliği Touch ID’nin yerine gelen Face ID, çoğu kullanıcı tarafından geceleri çalışmadığı gerekçesiyle olumsuz geri dönüşler alsa da Apple sistemden vazgeçmemekte kararlı.
Face ID özelliğini telefon ve tabletlerinin ardından Mac bilgisayarlarına da getirmeye hazırlanan Apple’ın bu noktadaki ilk somut adımı ne zaman atacağı belli oldu. Şirketin ayrıca Touch ID özellikli iPhone SE ve iPad Air gibi alt seviye modellere de yüz tanıma sistemini getirmek istediği belirtildi.
Apple'dan gelen sürprizlerin ardı arkası kesilmiyor. Gelen bilgilere göre şirket, bugüne kadarki en gelişmiş monitör üzerinde çalışıyor.
Mac için Face ID birkaç yıl içinde geliyor
Bloomberg’den Mark Gurman’ın haberine göre, Apple yakın bir zamanda Face ID destekli Mac bilgisayarlarını piyasaya sürecek. Net bir süre paylaşmayan Gurman, bunun en az birkaç yıl içerisinde gerçekleşmesini beklediğini ifade etti. Mark Gurman daha önce paylaştığı bir raporda, Apple’ın yeni nesil 24 inç iMac’ine Face ID desteği kazandıracağını iddia etmiş ancak bunun sonradan ertelendiğini bildirmişti.
iPhone ve iPad’lere de değinen Bloomberg yazarı Mark Gurman, Touch ID’nin Face ID’ye kıyasla daha düşük maliyetle üretilebilmesi sebebiyle alt seviye iPhone’larda tercih edildiğini söyledi. Ancak bu durumun da yakında değişeceğine ilişkin beklentilerini paylaşarak model fark etmeksizin tüm iPhone’ların er ya da geç Face ID sistemine geçirileceği bilgisini aktardı.
Ekrana gömülü kamera da yolda
Akıllı telefonlardaki çerçeveyi mümkün olduğunca inceltmek amacıyla üreticilerin yapmaya çalıştığı tasarım revizyonlarından bir tanesi: ekran altı kamera sistemi. Halihazırda son kullanıcıya ulaştırmayı başaran firmalar var ve bunlar arasına Apple’ın da katılacağı iddiaları gündemdeki yerini koruyor.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Mark Gurman, Apple’ın Face ID özelliğini iPhone’lardaki ekranın altına yerleştirmek için çalışmalara başladığını bir kez daha doğruladı. Öte yandan analist Ming-Chi Kuo, böyle bir iPhone modelinin 2023’ten evvel piyasaya çıkmayacağına ilişkin görüşlerini paylaştı. Net bir tarih ise ne yazık ki bilinmiyor.
