Türkiye’nin en büyük teknoloji platformlarından ShiftDelete.Net, teknoloji dünyasını bir araya getirecek yepyeni bir etkinliğe hazırlanıyor. SDN Tech Expo adıyla düzenlenecek olan etkinlik, 27-28-29 Haziran 2025 tarihlerinde teknoloji tutkunlarını, sektör profesyonellerini ve markaları tek çatı altında buluşturacak.
Son 2 gün! – Hediyeli canlı yayın!
Video yorumlarında Instagram kullanıcı adınızı yazmayı unutmayın.
Teknoloji editörleri bu akşam düzenlenecek canlı yayında hem teknoloji gündemini değerlendirecek, hem de SDN Tech Expo ile ilgili izleyicilerden gelen soruları yanıtlayacak.
Jeep, bir süredir sessizliğe büründüğü orta sınıf SUV segmentine 2026 model yılı için tamamen yenilenmiş Cherokee ile geri dönüyor. 2023’te ABD pazarında üretimi sonlandırılan beşinci nesil Cherokee’nin ardından gelen bu yeni model, markanın modern tasarım anlayışı ve teknolojik altyapısıyla dikkat çekiyor. Jeep, bu dönüşü ilk görüntüler eşliğinde kamuoyuna sundu.
Yeni Jeep Cherokee karşımıza çıkacak
Yeni Cherokee, tasarım açısından Jeep’in son dönem ürünlerinde gördüğü evrimi yansıtıyor. Wagoneer S ve yeni Compass’ta kullanılan çizgiler bu modelde de kendini gösteriyor. Önde Jeep’e özgü yedi yuvalı ızgara yerini korurken, aracın genel duruşu güçlü ve kaslı bir yapı sunuyor. Arka bölümde ise keskin hatlar devam ediyor ve özellikle stop tasarımında yeni Compass ile görsel bir akrabalık dikkat çekiyor.
2026 Cherokee, Stellantis’in STLA Large isimli yeni nesil platformu üzerine inşa ediliyor. Bu mimari, hem hibrit hem de içten yanmalı ve elektrikli motor seçeneklerine olanak tanıyor. Jeep’in hibrit bir versiyonu zaten doğruladığı biliniyor. Elektrikli varyantın da yolda olması güçlü bir olasılık olarak öne çıkarken, benzinli motor seçeneği de ürün gamında yer alabilir.
Mercedes, içten yanmalı motor üretmeye hızla devam ediyor. Bu hamle, diğer markalar için de emsal olabilir.
Jeep CEO’su Bob Broderdorf, yeni Cherokee’yi “ana akım ürün gamının merkezinde” konumlandıracaklarını ifade etti. Broderdorf, modelin ürün çeşitliliği, inovasyon seviyesi ve standart donanım kapsamı açısından sınıfında iddialı olacağını ve Grand Cherokee ile Compass arasında stratejik bir konumda yer alacağını söyledi. Şirket, rekabetçi fiyat politikasının da altını çizdi.
Yeni Cherokee’nin resmi tanıtımı yıl sonuna kadar yapılacak. Modelin 2026 yılı itibarıyla yollara çıkması planlanıyor. Şehir içi kullanım için modern sürüş teknolojileriyle donatılması beklenen araç, aynı zamanda off-road kabiliyetleriyle de Jeep geleneğini sürdürmeye hazırlanıyor.
Yeni tasarımı, STLA Large altyapısıyla gelen teknik esneklik ve çeşitli motor alternatifleriyle birlikte 2026 Jeep Cherokee, yeniden şekillenen SUV pazarında dikkat çekici bir oyuncu olmaya aday görünüyor.
Samsung, yaklaşan katlanabilir telefonlarında önemli bir değişikliğe gitmeye hazırlanıyor. Yeni bir rapora göre Galaxy Z Flip 7, tüm bölgelerde yalnızca şirketin kendi üretimi olan Exynos 2500 yonga setiyle gelecek. Bu da markanın yıllardır Qualcomm’un Snapdragon işlemcilerine olan bağımlılığından büyük ölçüde ayrıldığı anlamına geliyor.
Galaxy Z Flip 7 globale Exynos 2500 ile gelecek
9 Temmuz’da tanıtılacak Galaxy Z Flip 7, tüm pazarlarda Samsung’un yeni nesil 3 nm Exynos işlemcisiyle karşımıza çıkacak. Bilindiği üzere bugüne dek ortaya çıkan sızıntılar modelin Kore’de Exynos 2500 ve dünyanın geri kalanında Snapdragon 8 Elite ile geleceğini iddia ediyordu. Yani son gelişmeler önceki raporlarla çelişiyor.
Exynos 2500, Samsung’un gelişmiş 3nm Gate-All-Around (GAA) teknolojisiyle ürettiği ilk işlemci olma özelliğini taşıyor. Bu mimari, güç verimliliğini ve termal kontrolü iyileştirmeyi hedefliyor. İşlemci, 10 çekirdekli bir yapı sunuyor: 3.3GHz hızında çalışan tek bir Cortex-X5 (X925) çekirdeği, 2.74GHz’de iki adet Cortex-A725 çekirdeği, 2.36GHz’de beş adet daha A725 çekirdeği ve 1.8GHz’de çalışan iki adet verimlilik odaklı Cortex-A520 çekirdeği.
Grafik tarafında, AMD’nin RDNA 3.5 mimarisi üzerine inşa edilen Xclipse 950 GPU bulunuyor. Bu GPU, ışın izleme desteği ve 30fps’de 8K video desteği sunuyor. Yapay zeka tarafında ise 59 TOPS gücünde bir NPU’ya sahip.
Samsung’un, Z Flip7’de Exynos çipi küresel olarak tercih etme kararında yazılım optimizasyonlarına ve maliyet avantajına odaklandığı görülüyor. Exynos 2500’ün 3nm süreci, güç verimliliğini artırarak batarya ömrüne olumlu katkı sağlayabilir. Ancak Snapdragon 8 Elite ile karşılaştırılabilecek net verimlilik değerleri henüz paylaşılmadı. Öte yandan bataryada küçük bir artış bekleniyor. 4.000mAh kapasite 4.300mAh seviyesine çıkacak.
Samsung, mobil cihazlarda sunduğu yapay zeka özelliklerini kapsayan Galaxy AI paketini ücretli hale getirmek için hazırlıklara başladı. Şirketin uzun süredir belirli Galaxy modellerinde ücretsiz olarak sunduğu bu hizmetler, 2025 yılı bitmeden yeni bir fiyatlandırma sistemine geçiş yapacak.
Samsung, Galaxy AI paketini ücretli yapmaya hazırlanıyor
Galaxy AI, Samsung’un cihaz içi ve bulut destekli yapay zekâ çözümlerini bir araya getiriyor. Circle to Search, Canlı Çeviri, Not Asistanı ve sesli özetleme gibi işlevleri kapsayan paket, hem üretkenlik hem de günlük kullanım kolaylığı açısından Galaxy kullanıcılarına önemli katkı sağlıyordu. Şirket, bu araçları 2025 sonuna kadar ücretsiz sunacağını daha önce resmi olarak duyurmuştu.
Ancak şirketin stratejisinde değişiklik sinyalleri giderek netleşiyor. Samsung’a yakın kaynaklara göre, yılın üçüncü çeyreğinde Galaxy AI fiyatlandırmasıyla ilgili ilk detayların kamuoyuna açıklanması bekleniyor. Yeni modelde, tüm AI özelliklerinin ücretli olmayacağı ancak özellikle yüksek işlem gücü gerektiren işlevlerin premium kategoriye alınacağı belirtiliyor.
Örneğin video üretim özellikleri gibi kaynak tüketimi yüksek yapay zeka fonksiyonlarının ücretli hizmet kapsamına dahil edilmesi öngörülüyor. Buna karşılık Circle to Search ve Canlı Çeviri gibi görece basit ve cihaz içinde çalışan araçların ücretsiz kalacağı ifade ediliyor.
Mercedes, içten yanmalı motor üretmeye hızla devam ediyor. Bu hamle, diğer markalar için de emsal olabilir.
Samsung’un bu geçiş sürecini, temmuz ayında düzenleyeceği Galaxy Unpacked 2025 etkinliğinde daha somut hale getirmesi bekleniyor. Etkinlikte Galaxy Z Fold 7 ve Z Flip 7 modellerinin tanıtımıyla birlikte, Galaxy AI abonelik sistemine dair ilk resmi detayların paylaşılması muhtemel.
Şirketin farklı seviyelerde fiyatlandırılmış planlar sunarak kullanıcıları temel ve gelişmiş paketler arasında seçim yapmaya yönlendirmesi bekleniyor. Bu gelişme, akıllı telefonlardaki yapay zek hizmetlerinin artık temel cihaz donanımının bir parçası olmaktan çıkarak, tıpkı bulut servisleri gibi ayrı bir abonelik kalemi haline gelebileceğini gösteriyor.
Apple’ın önümüzdeki aylarda tanıtmaya hazırlandığı iPhone 17 serisi için önemli gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Bilindiği gibi şirket, dört nesildir standart modellerinde 6,1 inçlik ekrana yer veriyor. Son gelişmeler ise iPhone 17’de kritik bir değişikliğin yaşanabileceğini gözler önüne seriyor.
iPhone 17 ekran boyutu artacak mı?
Apple, iPhone 17′de dikkate değer bir değişiklik yapacak gibi görünüyor. Burada akıllı telefonun dört nesildir sabit kalan 6.1 inçlik ekran yerine daha büyük, 6.3 inçlik bir ekranla geleceğini öne sürülüyor.
Bilindiği üzere Spigen, dünyaca ünlü bir telefonaksesuar markası konumunda. Şirket, kısa bir süre önce Amazon Hindistan’da Spigen EZ FIT Tempered Glass ekran koruyucusunu listeledi. Burada dikkat çeken detay ise uyumlu ürünler arasında iPhone 17 Pro, iPhone 17 ve iPhone 16 Pro’ya yer verildi.
iPhone 16 Pro modelinde 6,3 inçlik bir ekran kullanılıyor. Benzer şekilde, iPhone 17 Pro’nun da aynı ekran boyutuyla gelmesi bekleniyor. Bu durum başlı başına sürpriz olmasa da, 6,3 inçlik bir ekran koruyucusunun 6,1 inçlik bir cihaza uymayacağı düşünüldüğünde, Apple’ın iPhone 17’yi de 6,1 yerine 6,3 inç ekranla piyasaya sunması oldukça muhtemel görünüyor.
Spiegen daha sonra ilanda değişiklikler yapsa da bu durum Apple’ın iPhone 17 serisinde özellikle ekran tarafında bazı değişiklikler yapacağı iddialarını büyük oranda doğruluyor. Bunlara ek olarak standart modelde 60 Hz yerine 120 Hz kullanılması da iddialar arasında.
Donanım tarafında ise iPhone 17’nin Apple’ın 3nm üretim süreciyle geliştirdiği A19 çipinden güç alması ve 8GB RAM ile gelmesi bekleniyor. 17 Pro’daki buhar odası soğutma sistemi gibi “Pro” özellikleri içermese de cihaz, güçlü bir performans ve daha iyi verimlilik sunabilir. Özellikle ekranın 60 Hz yerine 120 Hz ile gelecek olması da kullanıcıları fazlasıyla memnun edecek bir diğer detay diyebiliriz.
Samsung‘un yeni katlanabilir telefonları 9 Temmuz‘da düzenlenecek Galaxy UNPACKED etkinliğinde vitrine çıkacak. Bugüne dek ortaya çıkan raporlar sayesinde modellerden neler beklememiz gerektiğine dair akıllarda çok fazla bir soru işareti yok. Son gelişmeler ise Galaxy Z Fold 7‘nin tasarımını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Galaxy Z Fold 7 tasarımı ortaya çıktı
Samsung’un yeni katlanabilir telefonu, ince profili, minimum seviyeye indirilen katlama izi, seleflerinde kullanılan üçlü arka kamera tasarımı ve devasa ekranlarıyla karşımıza çıkacak.
Modelde 4.400 mAh batarya kapasitesine rağmen oldukça ince bir profil sunuluyor. Fakat, kamerasının çıkıntısının biraz fazla olduğunu söyleyebiliriz. Öte yandan, Blue Shadow, Silver Shadow ve Jet Black renkleriyle raflardaki yerini alacak. Yine de daha farklı renk opsiyonlarının olma ihtimali söz konusu.
Bunun dışında, Galaxy Z Fold 7 ve Flip 7’nin fiyatları İtalyan merkezli bir perakende web sitesinde karşımıza çıktı. Burada, Galaxy Z Fold 7’nin 256 ve 512 GB versiyonları ile Z Flip 7’nin 512 GB’lık modeline ait fiyat bilgileri yer alıyor.
Listelere göre, kod adı Q7 olan Galaxy Z Fold 7’nin İtalya’daki fiyatı 256 GB modeli için 2.227 €, 512 GB modeli için ise 2.309 € şeklinde olacak. Bu fiyatlara İtalya’daki %22 KDV dahil. Her iki depolama seçeneğinde de fiyatlara yaklaşık 200 € zam gelmiş durumda.
Kod adı B7 olan Z Flip 7 ise yalnızca 512 GB modeliyle listelendi ve bu versiyon da yaklaşık 100 € daha pahalı.
Kullanıcılara fikir vermesi açısından, Galaxy Z Fold 7’nin beklenen özellikleri şu şekilde;
HP, masaüstü bilgisayar serisini yapay zeka destekli yeni bir modelle genişletti. Şirket, Intel’in en güncel Core Ultra 200 serisi işlemcilerini temel alan Star Desk AI modelini piyasaya sürdü. Yeni masaüstü bilgisayar; hem ev hem de ofis kullanımına uygun donanımı, şık tasarımı ve yükseltilebilir yapısıyla dikkat çekiyor.
HP, yapay zekalı masaüstü bilgisayarını duyurdu
Star Desk AI, Intel’in masaüstü sınıfında ilk kez entegre ettiği yapay zeka motorunu barındırıyor. Kullanıcılar, Core Ultra 5 225 ya da Ultra 7 265 işlemcili iki farklı yapılandırma seçeneğiyle sistemi edinebiliyor.
Temel modelde 16 GB DDR5 RAM ve 1 TB kapasiteli SSD yer alıyor. Bellek kapasitesi 32 GB’a kadar yükseltilebiliyor. Cihazın soğutma sisteminde aktif SSD soğutmasıyla desteklenen santrifüj tipi fan kullanılmış.
Cihaz, tasarım tarafında da geleneksel masaüstü bilgisayarlardan ayrılıyor. 16 litrelik kompakt kasa, ahşap dokulu ön panelle birlikte sade ama modern bir görüntü sunuyor. Kutudan kablosuz klavye ve fareyle birlikte çıkan sistem, kullanıcıya kurulum sonrasında ek bir çevre birimi ihtiyacı bırakmıyor.
Mercedes, içten yanmalı motor üretmeye hızla devam ediyor. Bu hamle, diğer markalar için de emsal olabilir.
Bağlantı seçenekleri arasında Wi-Fi 6E, Bluetooth 5.3, 10 Gbps hızında veri aktarımı sunan USB-C portu ve 8K çözünürlük desteği bulunan DisplayPort 1.4a bulunuyor. Star Desk AI, 280W ya da 400W güç kaynağı opsiyonlarıyla geliyor.
Harici ekran kartı kurulumu için gerekli genişleme yuvaları da mevcut. Sistem, Windows 11 işletim sistemi ve Microsoft Office Home paketiyle yüklü şekilde teslim ediliyor. HP, modelin fiyatlandırmasını donanım konfigürasyonuna göre belirledi.
Core Ultra 5 225 işlemcili temel versiyon 635 dolardan satışa sunuluyor. 32 GB RAM’e sahip versiyonun fiyatı 745 dolara yükseliyor. En üst düzey konfigürasyon ise 910 dolarlık fiyat etiketiyle raflardaki yerini aldı.
Tesla’nın ABD’de başlattığı robotaksi hizmeti, otonom sürüş sisteminde yaşanan ani fren sorunlarıyla gündeme geldi. Sosyal medyada paylaşılan video ve mesajlar, araçların yolculuk sırasında beklenmedik şekilde sert fren yaptığı anları gözler önüne seriyor. Şirketin tamamen otonom araçlar ile sunduğu yeni taşımacılık sistemi, bu görüntülerle birlikte tartışma konusu haline geldi.
Tesla robotaksiler, ani fren sorunu ile gündem oldu
Kullanıcılar tarafından sosyal medya platformu X’te yapılan paylaşımlarda, araçların özellikle güneş ışığına maruz kaldığı anlarda ani fren yaptığı ifade ediliyor. Olayla ilgili yayımlanan bir videoda, bir içerik üreticisinin Tesla robotaksi ile yaptığı yolculuk sırasında yaşanan sert fren net bir şekilde görülüyor. Araç ani şekilde duruyor, yolcu savruluyor ve emniyet kemeri takılı olmadığı için ciddi şekilde sarsılıyor. Otomobilin uyarı sesleri de görüntülere yansıyor.
Tesla robotaxi slams on brakes hard — catches influencer riding by surprise, who says “it braked for no reason,” but was it due to mild sun glare, which is kryptonite for Tesla’s lame full self driving software (FSD)?
Olayın nedenine dair ilk açıklama, Tesla’nın üretken yapay zekasistemi Grok’tan geldi. Sosyal medya kullanıcılarının sorularını yanıtlayan sistem, Tesla’nın Full Self-Driving (FSD) otonom sürüş yazılımının uzun süredir güneş ışığı kaynaklı performans sorunları yaşadığını belirtti. Bu durum, şirketin kullanıcı kılavuzlarında da yer alıyor.
Tesla’nın daha önce hazırladığı belgelerde de FSD’nin aşırı güneş ışığında sensör verilerini yorumlamakta zorlandığı ifade edilmişti. Sorunun bilinen bir durum olması, şirketin halen bu alanda çalışmalar yürüttüğünü ve çözüm sürecinin devam ettiğini gösteriyor.
Mercedes, içten yanmalı motor üretmeye hızla devam ediyor. Bu hamle, diğer markalar için de emsal olabilir.
ABD Ulusal Karayolu Trafiği Güvenliği İdaresi (NHTSA), 2022 yılına kadar benzer durumlarla ilgili 750’den fazla şikayet almıştı. Bu şikayetler üzerine resmi bir soruşturma açılmış ve Tesla tarafından bazı yazılım iyileştirmeleri yapılmıştı.
Robotaksilerde yaşanan bu ani frenleme problemi, otonom sürüş sistemlerinin henüz beklenen seviyeye ulaşmadığını bir kez daha ortaya koydu. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
Google, Android için geliştirdiği Chrome tarayıcısında kullanıcı arayüzüne yönelik dikkat çekici bir değişiklik yaptı. Artık adres çubuğu ekranın üst kısmı yerine alt kısmına yerleştirilebiliyor. Uzun zamandır beklenen bu özellik, bugün itibariyle Android kullanıcılarının erişimine açıldı.
Google, beklenen adres çubuğu yeniliğini sundu
Güncelleme, özellikle akıllı telefonları tek elle kullanan kullanıcılar için önemli bir kolaylık sunuyor. Mobil cihaz ekranlarının giderek büyüdüğü günümüzde, ekranın üst kısmına uzanmak birçok kullanıcı için zorluk yaratıyordu. Adres çubuğunun ekranın alt kısmına taşınabilmesiyle birlikte bu erişim sorunu ortadan kalkıyor.
Bu yenilik, Apple’ın Safari tarayıcısında 2021 yılında iOS 15 ile yaptığı değişikliği hatırlatıyor. Apple, o dönemde adres çubuğunu ekranın altına alarak benzer bir kullanım kolaylığı sağlamıştı. Google ise bu adımı iOS kullanıcıları için 2023’te atmıştı. Android tarafında bu özellik şimdiye kadar sunulmamıştı. Son güncellemeyle birlikte Android kullanıcıları da bu esnekliğe kavuştu.
Chrome’un yeni sürümünde adres çubuğunun yerini değiştirmek oldukça kolay. Adres çubuğuna uzun basıldığında alt konuma taşıma seçeneği beliriyor. Alternatif olarak, Chrome ayarları içinden “Adres Çubuğu” bölümüne girilerek konum tercihi yapılabiliyor. Kullanıcılar isterlerse mevcut düzende kalabiliyor, bu değişiklik zorunlu değil.
Mercedes, içten yanmalı motor üretmeye hızla devam ediyor. Bu hamle, diğer markalar için de emsal olabilir.
Güncelleme, bugünden itibaren dağıtılmaya başladı. Özellik tüm kullanıcılara birkaç hafta içinde ulaşacak. Adres çubuğunu ekranın altına taşımak isteyenlerin, cihazlarında en güncel Chrome sürümünün yüklü olduğundan emin olmaları gerekiyor.
OPPO, ürün yelpazesini genişletmek için çalışmalarını sürdürüyor. Çinli marka bu kapsamda 6 bin mAh batarya sunan Reno 14F 5G modelini tanıttı. Peki, şirketin yeni modeli neler sunuyor? İşte ayrıntılar!
OPPO Reno 14F 5G özellikleri ve fiyatı
Reno 14F 5G, 6.83 inç boyutunda, 2372×1080 piksel çözünürlük sunan FHD+ AMOLED bir ekranla geliyor. Ekran, 120Hz yenileme hızı ve 1400 nit tepe parlaklık değerine sahip. Parmak izi okuyucu ekranın içine entegre edildi. Cihazın işlemcisi Snapdragon 6 Gen 1. Bellek tarafında LPDDR4X RAM ve UFS 3.1 depolama teknolojileri tercih ediliyor.
Telefonun batarya kapasitesi 6000 mAh. 45W kablolu hızlı şarj desteği bulunuyor. İşletim sistemi tarafında Android 15 tabanlı ColorOS 15 arayüzü yer alıyor. Oppo’nun yapay zeka özellikleri de bu sürümde mevcut.
Kamera tarafında 50 MP çözünürlüğünde OIS destekli Sony IMX882 ana kamera, 8 MP ultra geniş açılı lens ve 2 MP makro sensör yer alıyor. Ön tarafta ise otomatik odaklama destekli 32 MP’lik bir kamera bulunuyor.
Cihazda 4290 mm² büyüklüğünde VC ısı dağıtım sistemi yer alıyor. Çift SIM 5G desteği, Wi-Fi 5, Bluetooth 5.1 ve NFC bağlantı özellikleri bulunuyor. 6000 mAh bataryaya rağmen cihazın kalınlığı 7.74 mm, ağırlığı ise 180 gram. IP66, IP68 ve IP69 sertifikalarıyla toz ve suya karşı dayanıklılık sunuyor.
OPPO Reno 14F 5G’nin 8 GB + 256 GB versiyonu yaklaşık 400 dolar ve 12 GB + 256 GB versiyonu ise yaklaşık 430 dolardan satışa sunuluyor. Renk seçenekleri ise Colorful Blue ve Tranquil Green.
Instagram, kullanıcıların başkalarının gönderilerini doğrudan kendi ana akışlarında paylaşmasına imkan tanıyacak yeni bir özelliği test ediyor. Bu gelişmeyle birlikte, şu anda yalnızca Hikaye aracılığıyla yapılabilen yeniden paylaşım işlemi, platformun merkezine taşınmış oluyor. Instagram yetkilileri, yaptıkları açıklamada özelliğin test aşamasında olduğunu doğruladı.
Instagram, repost özelliği getirdi
Bazı kullanıcılar, hesaplarında “yeniden paylaş” seçeneğini görmeye başladıklarını bildiriyor. Bu seçenek sayesinde hem kişisel gönderiler hem de diğer kullanıcıların içerikleri, kaynak gösterilerek doğrudan ana akışta yeniden paylaşılabiliyor. Böylece, platformda şu ana kadar farklı yollarla ve çoğunlukla üçüncü taraf uygulamalarla yürütülen dolaylı paylaşım yöntemlerine ihtiyaç kalmıyor.
Instagram’da yeniden paylaşım özelliği uzun süredir bekleniyordu. Platform, bu alanda rakiplerinden daha muhafazakar bir çizgi izlemişti. Ancak TikTok ve Threads gibi sosyal medya uygulamalarının halihazırda benzer sistemleri kullanıcılarına sunuyor olması, Instagram üzerindeki baskıyı artırdı.
Bu yenilik, özellikle içerik üreticileri açısından dikkat çekici sonuçlar doğurabilir. Gönderilerin daha fazla kişiye ulaşması, etkileşim oranlarını artırma potansiyeli taşıyor. Ayrıca, Instagram’da yaygın şekilde karşılaşılan, kaynak belirtilmeden paylaşılan görsel ya da mizahi içeriklerin sahibine doğrudan atıf yapılması da bu özellikle mümkün hale gelebilir.
Mercedes, içten yanmalı motor üretmeye hızla devam ediyor. Bu hamle, diğer markalar için de emsal olabilir.
Özelliğin yaygın kullanıma ne zaman sunulacağına dair net bir bilgi bulunmuyor. Instagram test sürecinin sonuçlarına göre ilerleyen dönemde daha geniş bir kullanıcı grubuna erişim sağlayabilir. Sosyal medyada 2009 yılında Twitter’ın “retweet” özelliğiyle standart haine gelen yeniden paylaşım formatı, görünüşe göre Instagram’ın da resmi kullanım biçimlerinden biri olma yolunda ilerliyor.
ABD’li yetkililer, Çin merkezli yapay zeka şirketi DeepSeek’in Çin ordusuna ve istihbarat birimlerine destek sağladığını öne sürüyor. İddialara göre şirket, ABD menşeli ileri düzey çip teknolojilerine erişebilmek için Güneydoğu Asya’daki paravan şirketleri devreye sokarak yaptırımları delmeye çalışıyor.
ABD, DeepSeek’i Çin’e bilgi aktarmakla suçluyor
DeepSeek’in, Çin Halk Kurtuluş Ordusu ve savunma sektörüyle bağlantılı en az 150 kamu ihalesinde yer aldığı, bu kapsamda teknolojik hizmet sunduğu ifade ediliyor. Firmanın adı geçen projelerinin detayları kamuoyuna açıklanmadı, ancak ABD’li güvenlik kaynakları bu faaliyetlerin yapay zeka destekli veri analizi, sinyal işleme ve büyük veri işleme gibi alanları kapsadığını aktarıyor.
Söz konusu iş birliklerinin Çin’in askeri yeteneklerini yapay zeka ile entegre hâle getirmeye yönelik stratejik bir çaba olduğu değerlendiriliyor. DeepSeek’in kullanıcı verilerini Çin devletiyle paylaştığı yönündeki iddialar da ayrı bir tartışma konusu haline geldi.
ABD’li teknoloji devleri Amazon, Microsoft ve Google gibi şirketlerin bulut hizmetlerinde DeepSeek çözümlerinin yer alması, bu verilerin Çin hükümetine aktarılabileceği endişelerini artırdı. Yetkililer, veri güvenliği konusunda doğrudan risk oluşturan bu duruma karşı daha sıkı kontrol mekanizmalarının gündeme gelebileceğine işaret ediyor.
Mercedes, içten yanmalı motor üretmeye hızla devam ediyor. Bu hamle, diğer markalar için de emsal olabilir.
Nvidia ise DeepSeek’in yasaklı H100 çiplerine değil, Çin’e özel olarak sunulan ve ihracat kısıtlamalarına takılmayan H800 modellerine erişimi olduğunu savunuyor. Bu açıklama, ABD yönetiminin iddialarını doğrudan çürütemese de şirketin mevcut yasal sınırlar içinde kaldığını gösteriyor.
Fakat DeepSeek’in hedeflediği donanım gücünün, mevcut H800 çözümleriyle sınırlı kalmadığı, bu nedenle dolaylı erişim yöntemlerine yöneldiği öne sürülüyor. ABD yönetimi, şu ana kadar DeepSeek’i resmi yaptırım listesine almış değil. Ancak şirketin faaliyetleri hem ticari hem de ulusal güvenlik yönünden yakın takibe alınmış durumda.
Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde yeni ihracat kısıtlamaları ya da doğrudan ticaret engelleri gündeme gelebilir. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.