NVIDIA’nın Yeni Nesil Ekran Kartları: Oyun ve Yapay Zeka Dünyasında Yeni Dönem

RTX Serisi Gelişimi ve Teknolojik İlerleme

NVIDIA, grafik işlem birimi (GPU) pazarında yeni RTX 5070 modeliyle önemli bir atılım gerçekleştirmiştir. RTX 5070, önceki nesil RTX 3060 Ti ve RTX 4070 Ti modellerine kıyasla dikkat çekici performans artışı sunmaktadır. Blackwell mimarisi üzerine inşa edilen RTX 5070, özellikle yapay zeka uygulamaları ve oyun performansında önemli yenilikler getirmektedir. NVIDIA’nın yeni nesil DLSS teknolojisi, RTX 5070 ile birlikte daha verimli çalışmakta, ray tracing performansı da önceki nesillere göre %40’a varan oranda artış göstermektedir.

RTX 3060 Ti, piyasaya sürüldüğünde orta-üst segment kullanıcılar için ideal bir seçenek olarak konumlandırılmıştır. Ampere mimarisi üzerine kurulu olan RTX 3060 Ti, 8GB GDDR6 bellek ve 4864 CUDA çekirdeği ile dikkat çekmiştir. RTX 5070 ise 12GB GDDR7 bellek ve 7680 CUDA çekirdeği ile daha güçlü bir performans sunmaktadır. RTX 4070 Ti, Ada Lovelace mimarisiyle bu iki model arasında bir köprü görevi görmektedir.

Performans Karşılaştırması ve Kullanıcı Deneyimi

RTX 5070, 4K çözünürlükte oyun oynarken RTX 3060 Ti’ya kıyasla yaklaşık iki kat daha yüksek kare hızları sunmaktadır. Cyberpunk 2077 gibi yoğun grafik işlem gücü gerektiren oyunlarda RTX 5070, ray tracing açıkken bile 60 FPS üzerinde performans gösterirken, RTX 3060 Ti aynı ayarlarda 30-40 FPS civarında kalmaktadır. RTX 4070 Ti ise bu iki model arasında bir performans sunmaktadır.

Yapay zeka destekli uygulamalarda RTX 5070, önceki nesil RTX 3060 Ti’ya göre üç kata kadar daha hızlı işlem yapabilmektedir. Özellikle video düzenleme, 3D modelleme ve yapay zeka destekli içerik oluşturma araçlarında bu fark belirgin şekilde hissedilmektedir. RTX 4070 Ti bu alanda RTX 5070’e daha yakın bir performans gösterse de, yeni nesil tensor çekirdekleri sayesinde RTX 5070 daha verimli çalışmaktadır.

Mimari Yenilikler ve Teknolojik Üstünlükler

RTX 5070, NVIDIA’nın en yeni Blackwell mimarisini kullanırken, RTX 3060 Ti Ampere, RTX 4070 Ti ise Ada Lovelace mimarisine dayanmaktadır. Bu mimari farklılıklar, performans ve enerji verimliliği açısından önemli ayrımlar yaratmaktadır. RTX 5070, aynı iş yükünde RTX 3060 Ti’ya göre %30 daha az enerji tüketmektedir. RTX 4070 Ti ise enerji verimliliğinde RTX 3060 Ti’dan daha iyi olsa da, RTX 5070’in gerisinde kalmaktadır.

NVIDIA’nın RTX 5070 ile getirdiği yeni nesil DLSS teknolojisi, yapay zeka destekli görüntü iyileştirme konusunda önemli ilerlemeler sağlamaktadır. RTX 3060 Ti’da bulunan DLSS 2.0 ve RTX 4070 Ti’daki DLSS 3.0’a kıyasla, RTX 5070’teki DLSS 4.0 teknolojisi daha gerçekçi görüntüler ve daha yüksek kare hızları sunmaktadır. Bu teknoloji sayesinde düşük donanımlı sistemlerde bile yüksek çözünürlüklü oyunlar akıcı şekilde oynanabilmektedir.

Yazılım Ekosistemi ve Sürücü Desteği

NVIDIA, RTX 5070 için optimize edilmiş yeni sürücülerle birlikte, RTX 3060 Ti ve RTX 4070 Ti için de güncellemeler sunmaya devam etmektedir. Ancak yeni nesil oyunlar ve uygulamalar için en iyi performans RTX 5070 ile elde edilmektedir. Özellikle Unreal Engine 5.3 ve Unity 2023 gibi modern oyun motorlarında RTX 5070, önceki nesil kartlara göre daha iyi optimizasyon sunmaktadır.

RTX 3060 Ti kullanıcıları için NVIDIA, sürücü desteğini sürdürse de, yeni teknolojilerin tam potansiyelinden yararlanmak için donanım yükseltmesi gerekebilmektedir. RTX 4070 Ti ise hala güçlü bir kart olarak varlığını sürdürmektedir ve orta vadede yeterli performans sunmaya devam edecektir. Yapay zeka destekli uygulamaların yaygınlaşmasıyla birlikte, RTX 5070’in sunduğu avantajlar daha belirgin hale gelmektedir.

Soğutma Çözümleri ve Fiziksel Tasarım

RTX 5070, önceki nesil kartlara göre daha verimli soğutma sistemleriyle donatılmıştır. RTX 3060 Ti ve RTX 4070 Ti modellerinde görülen ısınma sorunları, RTX 5070’te büyük ölçüde çözülmüştür. Yeni nesil kart, daha kompakt bir tasarıma sahip olmasına rağmen, daha etkili ısı dağıtımı sağlamaktadır. Bu sayede uzun süreli yüksek performanslı kullanımlarda bile termal kısıtlama sorunu yaşanmamaktadır.

RTX 3060 Ti, piyasaya sürüldüğünde iki slot genişliğinde tasarımıyla dikkat çekmiştir. RTX 4070 Ti ise daha büyük soğutucularla üç slota yakın bir tasarıma sahiptir. RTX 5070, gelişmiş soğutma teknolojisi sayesinde iki buçuk slot genişliğinde bir tasarımla gelmektedir ve bu da kasa uyumluluğu açısından avantaj sağlamaktadır.

Pazar Etkisi ve Kullanıcı Tercihleri

RTX 5070’in piyasaya sürülmesiyle birlikte, RTX 3060 Ti ve RTX 4070 Ti gibi önceki nesil kartların fiyatlarında düşüş beklenmektedir. Bu durum, farklı bütçelere sahip kullanıcılar için çeşitli seçenekler sunmaktadır. Profesyonel içerik üreticileri ve oyun geliştiricileri RTX 5070’i tercih ederken, hobi amaçlı kullanıcılar için RTX 3060 Ti hala uygun bir seçenek olabilmektedir.

Yapay zeka uygulamalarının yaygınlaşmasıyla birlikte, RTX 5070’in sunduğu tensor çekirdekleri ve yapay zeka hızlandırma özellikleri, bu kartı geleceğe dönük bir yatırım haline getirmektedir. RTX 3060 Ti kullanıcıları, yapay zeka destekli uygulamalarda performans sınırlamalarıyla karşılaşabilirken, RTX 4070 Ti bu konuda daha iyi bir deneyim sunmaktadır.

Gelecek Perspektifi ve Teknolojik Yönelimler

NVIDIA’nın RTX 5070 ile attığı adım, grafik işlem teknolojilerinin geleceğine dair önemli ipuçları vermektedir. RTX 3060 Ti ile başlayan, RTX 4070 Ti ile devam eden ve şimdi RTX 5070 ile yeni bir seviyeye taşınan yapay zeka destekli grafik işleme teknolojileri, bilgisayar kullanımının geleceğini şekillendirmektedir.

Önümüzdeki yıllarda, RTX 5070 gibi kartların sunduğu yapay zeka hızlandırma özellikleri, sadece oyunlarda değil, günlük bilgisayar kullanımında da önemli rol oynayacaktır. İşletim sistemleri ve uygulamalar, bu tür donanımların sunduğu avantajlardan yararlanmak için optimize edilecektir. RTX 3060 Ti ve RTX 4070 Ti kullanıcıları için bu gelişmeler, donanım yükseltme kararlarını etkileyebilmektedir.

NVIDIA’nın RTX serisi, grafik işlem teknolojilerinde önemli ilerlemeler sağlamaya devam etmektedir. RTX 3060 Ti ile başlayan ray tracing teknolojisi, RTX 4070 Ti ile gelişmiş ve şimdi RTX 5070 ile yeni bir boyut kazanmıştır. Gelecekte, bu teknolojilerin daha da gelişeceği ve bilgisayar kullanım deneyimini önemli ölçüde değiştireceği değerlendirilmektedir.

Bilgisayar şifre değiştirme nasıl yapılır?

Güvenlik ve bilgisayar kullanımını daha fazla kişiselleştiren şifreler zaman içinde şifrenin başkaları tarafından öğrenilmesi veya daha karmaşık bir şifre kullanarak güvenliği artırma gibi amaçlarla değiştirmek istenebilir. Bu yazımızda Windows ve Mac bilgisayar şifre değiştirme için gerekli olan adımları inceleyebilirsiniz.

Windows 10 için şifre değiştirme nasıl yapılır?

Windows 10 bilgisayar şifre değiştirme için aşağıdaki adımları izleyerek şifrenizi kolaylıkla değiştirebilirsiniz.

  • Başlat menüsünün yanında yer alan arama çubuğuna ‘oturum’ yazdıktan sonra gelen seçeneklerden ‘Oturum açma gereksinimlerini değiştir’ seçeneğine tıklayın.
  • Açılan ayarlar ekranında ‘Parola’ seçeneğine tıkladıktan sonra ‘Değiştir’ seçeneğine tıklayın.
  • Yeni açılan ekranda mevcut şifrenizi girdikten sonra ‘Sonraki’ butonuna tıklayın.
  • Açılan ayarlama ekranında yeni parolanızı ve parolayı unuttuğunuzda hatırlamanız için başkalarının anlayamayacağı bir ipucu belirleyin. ‘Sonraki’ butonuna tıklayarak işlemi tamamlayın.

Windows 11 için şifre değiştirme nasıl yapılır?

Windows 11 cihazınızda şifre değiştirme için aşağıdaki adımları uygulayabilirsiniz.

  • Görev çubuğunun ortasında yer alan ‘Başlat’ simgesine tıkladıktan sonra açılan menüden ‘Ayarlar’ sekmesine tıklayın.
  • Yan menüde ‘Hesaplar’ alanını seçtikten sonra açılan ekrandan ‘Oturum açma seçenekleri’ ögesine tıklayın.
  • ‘Parola’ alanını seçtikten sonra ‘Değiştir’ butonuna tıklayın.
  • Mevcut şifrenizi girdikten sonra yeni şifrenizi belirleyin ve işlemler bittikten sonra ‘Son’ butonuna tıklayın.

Mac için şifre değişikliği nasıl yapılır?

Mac bilgisayar şifre değiştirme için aşağıdaki adımları uygulayabilirsiniz.

  • Mac bilgisayarınızda Apple simgesine tıkladıktan sonra ‘Sistem Ayarları’ seçeneğine tıklayın.
  • Ekrandaki kenar çubuğunda ‘Kullanıcılar ve Gruplar’ seçeneğine tıklayın.
  • Ekranın sağ tarafında adınızın yanında yer alan yuvarlak içinde i harfi bulunan bilgi sembolüne ardından ‘Değiştir’ seçeneğine tıklayın.
  • Eski parola alanına mevcut parolanızı yeni parola alanına yeni parolanızı girin. Güvenli bir parola seçimi için yeni parola girişinin yanında yer alan anahtar sembolüne tıklayarak Apple’ın sunduğu güvenli parola seçimi hizmetinden yararlanabilirsiniz.
  • Parolayı unuttuğunuz zamanlarda hatırlamanıza yardımcı olacak ancak yalnızca sizin anlayabileceğiniz bir ipucu girin. Bu ipucu parolanızı üç kez art arda yanlış girdiğinizde parola alanında çıkan soru işareti simgesine tıkladığınızda görünecektir.
  • Yeni parola işlemleri tamamladıktan sonra ‘Parolayı değiştir’ butonuna tıkladığınızda parolanız başarıyla güncellenecektir.

e-İmza nasıl alınır?

e-İmza (elektronik imza), fiziksel imzaya eşdeğer hukuki geçerliliğe sahip olan dijital bir imza türüdür. Türkiye’de 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu ile yasal olarak tanınmıştır. e-İmza, dijital ortamda yapılan işlemlerin güvenilirliğini sağlar ve kişisel ya da kurumsal işlemlerin elektronik ortamda imzalanmasına olanak tanır. Bu makalede, e-İmza’nın nasıl alınacağını, başvuru adımlarını ve e-İmza kullanmanın avantajlarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

e-İmza Nedir?

Elektronik imza (e-İmza), dijital belgelerin güvenli ve resmi bir şekilde imzalanmasını sağlayan bir teknoloji çözümüdür. e-İmza, dijital ortamda yapılan işlemlerin hukuki geçerliliğini sağlarken, aynı zamanda kimlik doğrulama, veri bütünlüğünü koruma ve işlemlerin yasal olarak güvence altına alınmasını amaçlar. Elektronik imzalar, kamu ve özel sektör alanında birçok farklı işlemi gerçekleştirmek için kullanılır.

e-İmza; kamu kurumlarına yapılan başvurular, ticari sözleşmeler, e-Devlet işlemleri ve banka işlemleri gibi birçok farklı alanda yaygın olarak kullanılır.

e-İmza Almanın Şartları Nelerdir?

e-İmza alabilmek için bazı temel şartları yerine getirmeniz gerekmektedir. Öncelikle bir e-İmza sağlayıcısı ile anlaşmanız ve gerekli belgeleri tamamlamanız gerekir. e-İmza almak için belirli bir yaş veya meslek sınırı yoktur; 18 yaşını doldurmuş her birey e-İmza alabilir.

İşte e-İmza almanın temel şartları:

  • Kimlik Bilgileri: T.C. kimlik numaranızı ve kişisel bilgilerinizi ibraz etmelisiniz.
  • e-İmza Sağlayıcısına Başvuru: Yetkilendirilmiş e-İmza sağlayıcısı aracılığıyla başvuru yapmanız gerekmektedir.

e-İmza Nasıl Alınır?

e-İmza almak için aşağıdaki adımları izleyebilirsiniz. Türkiye’de elektronik imza hizmeti veren çeşitli firmalar bulunmaktadır. Bu firmalar, bireylere veya kurumlara e-İmza hizmeti sunmaktadır. İşte e-İmza almak için izlemeniz gereken adımlar:

1. e-İmza Sağlayıcısını Seçin

Türkiye’de yetkili e-İmza sağlayıcıları bulunmaktadır ve bunlar Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından denetlenir. e-İmza almak için bu sağlayıcılar arasından birini seçmelisiniz. Türkiye’de yaygın olarak tercih edilen e-İmza sağlayıcıları şunlardır:

  • E-GÜVEN
  • TÜRKTRUST
  • E-Tugra
  • TUBİTAK

Seçtiğiniz sağlayıcının web sitesinden veya çağrı merkezinden e-İmza başvuru süreci hakkında bilgi alabilirsiniz.

2. Başvuru Formunu Doldurun

e-İmza almak için ilgili e-İmza sağlayıcısının başvuru formunu doldurmanız gerekmektedir. Formu doldururken kimlik bilgilerinizi ve iletişim bilgilerinizi doğru bir şekilde girmeniz önemlidir. Ayrıca, başvuru sırasında e-İmzanın ne kadar süreyle geçerli olacağını da seçebilirsiniz. e-İmza genellikle 1, 2 veya 3 yıllık süreler için verilir.

3. Gerekli Belgeleri Hazırlayın

Başvuru sırasında şu belgeler istenebilir:

  • T.C. Kimlik Kartı veya Nüfus Cüzdanı: Kimlik doğrulaması için gereklidir.
  • Başvuru Formu: e-İmza sağlayıcısının web sitesinden ya da müşteri hizmetlerinden temin edilebilir.
  • Fatura Bilgileri: e-İmza için ödemeniz gereken ücret, başvuru sırasında belirlenen paketlere göre değişir.

4. e-İmza Kurulumu ve Teslimat

Başvuru işlemini tamamladıktan sonra, e-İmza sağlayıcısı size bir USB token veya akıllı kart ile e-İmzanızı teslim edecektir. Bu cihaz, dijital imzanızın güvenli bir şekilde saklanmasını ve kullanılmasını sağlar. e-İmzanız, USB token veya akıllı kartın içindeki sertifikayla dijital ortamlarda güvenle kullanılabilir.

5. e-İmzanın Kurulumu ve Kullanımı

e-İmzanızı aldıktan sonra, bilgisayarınıza e-İmza sağlayıcısının sağladığı yazılımı kurmanız gerekmektedir. Kurulum tamamlandıktan sonra e-İmzanızı dijital belgelerde imza atmak için kullanabilirsiniz. Kamu kurumları, bankalar ve özel şirketlerle yapılan online işlemlerde e-İmza kullanabilirsiniz.

e-İmza Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Güvenilir Sağlayıcı Seçimi: e-İmza sağlayıcınızı seçerken BTK tarafından yetkilendirilmiş olmasına dikkat edin.
  • Süre Seçimi: e-İmzanın geçerli olacağı süreyi ihtiyacınıza göre belirleyin. e-İmza süresi dolduğunda yenileme yapmanız gerekecektir.
  • e-İmzanın Güvenli Saklanması: e-İmza cihazınızı (USB token veya akıllı kart) güvenli bir şekilde saklayın ve başkalarının kullanımına açmayın.

e-İmza Kullanım Alanları

e-İmza, birçok farklı alanda resmi ve hukuki işlemleri güvenle gerçekleştirmek için kullanılır. İşte e-İmzanın yaygın kullanım alanları:

  • e-Devlet İşlemleri: e-Devlet üzerinden yapılan başvurular, belgeler ve diğer işlemler e-İmza ile imzalanabilir.
  • Ticari Sözleşmeler: Şirketler arası sözleşmelerin dijital ortamda imzalanması için e-İmza kullanılabilir.
  • Bankacılık İşlemleri: e-İmza, bankalarda ve finans kuruluşlarında çeşitli resmi işlemler için kullanılabilir.
  • Vergi Daireleri: e-İmza, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) üzerinden yapılan vergi işlemlerinde kullanılabilir.

e-İmza Almanın Avantajları

  • Güvenli ve Hukuki Geçerlilik: e-İmza, fiziksel imza ile aynı hukuki geçerliliğe sahiptir ve resmi belgelerin dijital ortamda güvenle imzalanmasını sağlar.
  • Zaman ve Maliyet Tasarrufu: e-İmza, belgelerin fiziksel olarak taşınması ve imzalanması gibi süreçleri ortadan kaldırarak zamandan ve maliyetten tasarruf sağlar.
  • Çevre Dostu: e-İmza, kağıt tüketimini azaltarak çevreye katkı sağlar.

Zirve şaşırtmadı: En iyi fotoğraf çeken iPhone modelleri!

Bir akıllı telefon satın alırken dikkate alınan en önemli kriterlerden biri kamera performansı demek mümkün. iPhone’lar güçlü donanımlarıyla ve özellikle kameralarıyla ön plana çıkıyor. Peki, Nisan 2025 dönemi itibariyle en iyi fotoğraf çeken iPhone modelleri hangileri?

DxOMark verilerine göre, Apple’ın en iyi kameraya sahip modelleri listesinde zirvede iPhone 16 Pro ve Pro Max yer alıyor. Fotoğraf, zoom ve video gibi kriterlerde ortalama 157 puan alan bu modeller, dikkatleri üzerine çekiyor. Onları 154 puanla selefleri iPhone 15 Pro ve Pro Max takip ederken, listenin beşinci sırasında 147 puanla standart iPhone 16 bulunuyor.

İşte en iyi fotoğraf çeken iPhone modelleri;

SıraCihazÇıkış FiyatıÇıkış TarihiKamera Puanı
1Apple iPhone 16 Pro Max$11992024157
=Apple iPhone 16 Pro$9992024157
3Apple iPhone 15 Pro Max$11992023154
=Apple iPhone 15 Pro$9992023154
5Apple iPhone 16$7992024147
6Apple iPhone 14 Pro Max$10992022146
=Apple iPhone 14 Pro$9992022146
8Apple iPhone 15$7992023145
=Apple iPhone 15 Plus$8992023145
10Apple iPhone 13 Pro Max$10992021141
=Apple iPhone 13 Pro$9992021141
12Apple iPhone 14 Plus$8992022133
=Apple iPhone 14$7992022133
14Apple iPhone 12 Pro Max$10992020131
15Apple iPhone 12 Pro$9992020127
16Apple iPhone 13 mini$6992021125
=Apple iPhone 13$7992021125
18Apple iPhone 11 Pro Max$10992019122
19Apple iPhone 12$7992020117
=Apple iPhone 12 mini$6992020117

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Google, Gemini Live’ı bu modellere ücretsiz sundu!

Google, Galaxy S25 ve Pixel 9 kullanıcılarına yönelik yeni bir yapay zeka özelliğini ücretsiz olarak devreye aldı. Gemini Live adı verilen bu özellik, telefonun kamerası ya da ekran kaydı aracılığıyla yapay zeka modeli Gemini ile doğrudan etkileşim kurmayı mümkün kılıyor. Mart ayında MWC 2025 etkinliğinde tanıtılan model, artık Pixel 9 ve Galaxy S25 modellerinde aktif olarak kullanılabilecek.

Google, Gemini Live’ı bu modellere ücretsiz getirdi

Gemini Live, sadece basit nesne tanımlamaları yapmakla sınırlı kalmıyor. Kullanıcılar, örneğin bir kıyafete uygun ayakkabı tercihi, bir giysinin hangi malzemeden üretildiği ya da nasıl yıkanması gerektiği gibi detaylı sorulara da yanıt alabiliyor.

Yapay zeka, kameradan ya da ekran görüntüsünden aldığı veriyi işleyerek doğrudan bağlamsal analiz yapabiliyor ve görsel içerikler üzerinden kapsamlı bilgi sağlayabiliyor.

Google, bu özelliği yalnızca Galaxy S25 ve Pixel 9 serisi kullanıcılarına ücretsiz olarak sunuyor. Diğer Android telefon kullanıcılarının Gemini Live’a erişebilmesi için Google One AI Premium üyeliğine sahip olması gerekiyor.

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil üreticileri, Avrupa pazarındaki yükselişine devam etti. Bu gelişme, otomotiv sektöründe büyük yankı buldu.

Bu abonelik Türkiye’de aylık 720 TL karşılığında sunuluyor. Gemini Live özelliği, cihaz üzerindeki donanım gücünden ve entegre yapay zeka hızlandırıcılarından faydalanarak çalışıyor. Bu nedenle, sadece en yeni nesil amiral gemisi cihazlarla tam uyum içinde kullanılabiliyor.

Google’ın bu adımı, Pixel serisi dışındaki ilk özel erişim hamlesi olarak dikkat çekiyor. Şirket, Galaxy S25 serisine bu tür bir yapay zeka entegrasyonu yaparak Samsung ile olan stratejik iş birliğini derinleştiriyor.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

240 milyon kullanıcıyı ilgilendiriyor: Microsoft’tan kritik Windows 10 açıklaması!

Microsoft, 14 Ekim’de Windows 10 için tüketici desteğini sonlandıracağını ve bu kararından geri adım atmayacağını duyurdu. Şirket, Windows 11’in minimum sistem gereksinimlerini karşılamayan kullanıcıların ya donanım yükseltmesi yapmaları ya da uyumlu bir cihaz satın almaları gerektiğini belirtti. Bu durumun tahminen 240 milyon Windows 10 kullanıcısını etkileyeceği ifade ediliyor.

Microsoft, en güncel Windows güncellemelerinin önemini vurgularken bir işletim sistemini güvenlik güncellemeleri olmadan kullanmayı açık bir kapıya benzetti. Bilindiği üzere, en son güncellemeler genellikle istismar edilebilecek güvenlik açıklarını gideriyor.

Windows 10 için destek 14 Ekim'de sonlanacak - Uyarı geldi

Şirket, daha önce duyurduğu üzere Windows 10‘a 14 Ekim‘de veda edeceğini hatırlatan bir yazı paylaştı. Bu tarihten itibaren sürümü kullanan bilgisayarlar herhangi bir destek almayacak. Burada Windows 11 sistem gereksinimlerini karşılamayan cihazlara donanım yükseltmesi yapılması veya direkt olarak yenilenmesi gerekecek.

Bu uyarı birçok kullanıcı için endişe verici olsa da tüm kullanıcılar için geçerli değil. Zira Microsoft, Windows 11 ile çalışmayan sistemlere sahip kuruluşlar ve işletmeler için bir süre daha Windows 10 sistemini desteklemeye devam edeceğini açıkladı.

Bilgisayarınızın Windows 11 ile uyumlu olup olmadığını bilmiyorsanız, kontrol etmek oldukça kolay. Windows arama çubuğunda “PC Health Check” yazın. Ardından uygulamayı açın ve “Şimdi Kontrol Et” seçeneğine tıklayın.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.

Meta, yapay zeka modeli Llama 4’ü tanıttı!

Meta, Llama 4 ile yapay zeka alanında yeni bir dönemin kapısını açtı. Şirketin hafta sonu düzenlediği lansmanda tanıtılan Llama 4 modeli, üç farklı yapıdan oluşuyor: Llama 4 Scout, Llama 4 Maverick ve halen eğitimi süren Llama 4 Behemoth.

Meta, Llama 4’ü resmen duyurdu

Llama 4 ailesi yalnızca metin üzerinde değil, aynı zamanda görsel ve video verilerle de eğitilmiş çok modlu yapısıyla dikkat çekiyor. Scout ve Maverick modelleri Meta’nın resmi platformu Llama.com üzerinden erişime açıldı. Behemoth modeli ise henüz herkese açık değil. Eğitimi süren bu modelin, yalnızca şirket içi testlerde kullanıldığı belirtiliyor.

Yeni modellerin tamamı, Meta’nın kendi yapay zeka destekli uygulamalarıyla entegre çalışıyor. WhatsApp, Messenger ve Instagram’daki Meta AI asistanı, 40 ülkede Llama 4 kullanacak şekilde güncellendi. Multimodal özellikler ise şu an yalnızca ABD’de ve İngilizce dilinde aktif olacak.

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil üreticileri, Avrupa pazarındaki yükselişine devam etti. Bu gelişme, otomotiv sektöründe büyük yankı buldu.

Meta, Llama 4 ailesinde ilk kez “Mixture of Experts” (MoE) mimarisini kullanıyor. Bu mimari, büyük model yapısını çok sayıda görev odaklı alt modele bölerek çalışıyor. Böylece, kullanıcıdan gelen talebe göre yalnızca ilgili uzman alt modeller çalıştırılıyor ve bu da sistemin verimliliğini artırıyor.

Örneğin, 400 milyar toplam parametreye sahip olan Llama 4 Maverick, yalnızca 17 milyar parametreyi aktif biçimde kullanıyor. Meta yönetimi, yeni modelleri ile GPT-4o ve Gemini 2.0 gibi rakiplerinin önüne geçtiklerini belirtti.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

MSI, 300 Hz oyuncu monitörünü duyurdu!

MSI, oyuncular için geliştirdiği yeni monitörünü resmen duyurdu. MSI MAG 275QPF X30, 27 inç boyutunda ve WQHD çözünürlük sunuyor. Monitör, 300 Hz’ye kadar yenileme hızıyla ultra akıcı bir oyun deneyimi vaat ediyor.

MSI, 300 Hz oyuncu monitörünü tanıttı

Ayrıca cihaz, 0,5 ms GtG tepki süresi ve Adaptive Sync desteği ile oyunculara kesintisiz görüntü aktarımı sağlıyor. Bu yeni nesil özelliklerin, oyun deneyimini belirgin ölçüde iyileştirmesi bekleniyor.

MSI, 300 Hz oyuncu monitörünü duyurdu.

MAG 275QPF X30, IPS panel teknolojisi kullanarak zengin renkler ve geniş izleme açıları sunuyor. Dolayısıyla, OLED veya mini LED ekranlara kıyasla biraz daha düşük kontrast oranına sahip diyebiliriz. Ancak 1000:1 statik kontrast oranı ve 400 cd/m² SDR parlaklığıyla DisplayHDR 400 sertifikasının gereksinimlerini karşılıyor. MSI, monitörün Adobe RGB gamının %89’unu kapsadığını belirtiyor.

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil üreticileri, Avrupa pazarındaki yükselişine devam etti. Bu gelişme, otomotiv sektöründe büyük yankı buldu.

Bağlantı seçenekleri arasında 2 adet HDMI 2.1 portu ve bir DisplayPort 1.4a portu yer alıyor. Monitörde el olarak bir de ses jakı bulunuyor. Fakat USB hub ve KVM anahtarı gibi ek giriş/çıkış seçenekleri mevcut değil. Monitörün standı ise kullanıcıların ekranın yüksekliğini ve konumunu ayarlamalarına olanak tanıyor.

MSI MAG 275QPF X30, genel olarak oyunculara yönelik tasarımı ve yüksek performansı ile dikkat çekiyor. Ancak cihazın fiyatı hakkında herhangi bir açıklama yapılmış değil. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle kolayca paylaşabilirsiniz.

Apple efsanesi John Ive, yeni cihazıyla geliyor!

Apple’ın efsanevi tasarımcısı Jony Ive, uzun bir aradan sonra teknoloji dünyasına dönüyor. Apple’dan ayrıldıktan sonra LoveFrom adında kendi tasarım stüdyosunu kuran Ive, bu kez OpenAI CEO’su Sam Altman ile ortaklaşa geliştirdiği yapay zeka destekli yeni bir cihazla gündemde.

John Ive, yeni cihazı ile karşımıza çıkacak

Henüz erken aşamada olan projeye dair ortaya çıkan detaylar, klasik akıllı telefon anlayışını tamamen tersine çevirecek bir tasarıma işaret ediyor. OpenAI’nin, Altman ve Ive’ın birlikte geliştirdiği bu yapay zeka cihazını üreten startup olan io products’ı satın almak için görüşmeler yürüttüğü öğrenildi.

John Ive, yeni cihazı ile karşımıza çıkacak.

Konuya yakın kaynaklara göre cihaz, ekranı olmayan bir “telefon” gibi çalışacak. Ancak geliştiriciler bu ürünün teknik olarak bir telefon olmadığını vurguluyor. Cihaz kişisel bir yapay zek asistanı gibi çalışacak; fakat kullanıcı etkileşimini alışılmış ekran veya dokunmatik arayüzle değil, daha farklı bir etkileşim modeliyle sağlayacak.

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil üreticileri, Avrupa pazarındaki yükselişine devam etti. Bu gelişme, otomotiv sektöründe büyük yankı buldu.

Bu yeni donanımın, başarısız Humane AI Pin gibi sınırlı bir niş ürün olmanın ötesine geçmesi hedefleniyor. Edinilen bilgilere göre proje, kullanıcıların günlük yaşamındaki birçok dijital işlevi tek bir yapay zeka destekli cihazla karşılayabilecek şekilde tasarlanıyor. Ürün akıllı telefonları tamamlayan değil, doğrudan onların yerini alabilecek bir yapıda olacak.

Jony Ive’ın cihaz tasarımına yeniden yönelmesi, sektörde dikkatle izleniyor. Apple’da geçirdiği uzun yıllar boyunca iMac’ten iPod’a, iPhone’dan Apple Watch’a kadar birçok ikonik ürünün ardındaki isim olan Ive, LoveFrom çatısı altında bu kez dijital dünyanın yeni temel taşı olabilecek bir ürün üzerinde çalışıyor.

OpenAI’nin gelişmiş yapay zekâa modelleriyle desteklenen bu yeni cihaz, kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmayı ve dijital asistan kavramını yeniden tanımlamayı amaçlıyor. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

GeForce RTX 5060 Ti’ın test sonuçları paylaşıldı!

Nvidia’nın yeni nesil ekran kartı GeForce RTX 5060 Ti, piyasaya çıkmadan önce test platformlarında ortaya çıktı. Blackwell mimarisi üzerine inşa edilen ve orta seviye segmentte konumlandırılan model, FurMark testinde aldığı skorla dikkat çekti.

GeForce RTX 5060 Ti’ın test sonuçları ortaya çıktı

RTX 5060 Ti, testte 10.242 puana ulaştı ve maksimum 69°C sıcaklık değerine çıktı. Bu sonuçlar, kartın performans açısından RTX 4060 Ti’dan belirgin biçimde daha güçlü olduğunu gösteriyor. FurMark skorlarına bakıldığında, RTX 4070 yaklaşık 12.000 puan alırken, RTX 4060 Ti ortalama 8.000 ila 9.000 arasında değişen bir performans sergiliyor.

RTX 5060 Ti bu iki model arasında bir yerde konumlanıyor, ancak kullanılan yeni nesil bileşenler sayesinde verimlilikte ve performansta önemli avantajlar sunuyor. En dikkat çeken farklılıklar arasında, GDDR7 bellek tipi ve DLSS 4.0 desteği bulunuyor.

Modelin teknik detayları da sızdırılmış durumda. RTX 5060 Ti, 128-bit bellek veri yolu üzerinde çalışan 8 GB ve 16 GB GDDR7 bellek seçenekleriyle geliyor. 28 Gbps hızındaki bu yeni bellek modülleri sayesinde kart 448 GB/s bant genişliği sağlıyor.

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil üreticileri, Avrupa pazarındaki yükselişine devam etti. Bu gelişme, otomotiv sektöründe büyük yankı buldu.

Bu, bir önceki nesil RTX 4060 Ti ile kıyaslandığında yaklaşık %55’lik bir artış anlamına geliyor. Saat hızları ise 2407 MHz taban ve 2572 MHz boost seviyelerinde çalışıyor. GPU tarafında 4608 CUDA çekirdeği yer alıyor.

Fiyatlandırma konusunda da bilgiler netleşmiş durumda. 8 GB bellekli RTX 5060 Ti modeli 399 dolar, 16 GB’lık versiyon ise 499 dolar fiyat etiketiyle satışa sunulacak. Bu fiyatlar daha önce yapılan sızıntılarla örtüşüyor. RTX 5060 modeline dair fiyat bilgisi ise henüz paylaşılmadı.

GeForce RTX 5060 Ti’nin 16 Nisan’da Türkiye saati ile 21:00’de tanıtılması bekleniyor. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

Hyundai, robotları üretim sürecine entegre ediyor!

Hyundai Motor Group, robotik alanında çarpıcı bir adım atarak sahibi olduğu Boston Dynamics ile büyük ölçekli bir üretim ortaklığına imza attı. Güney Kore merkezli otomotiv devi, Boston Dynamics’in insansı robotlarını üretim süreçlerine entegre edecek ve şirketten on binlerce robot satın alacak. Anlaşma, robot teknolojilerinin sanayiye doğrudan dahil edilmesi açısından bir ilk olacak.

Hyundai, robotları üretim sürecine entegre edecek

Hyundai, ABD’deki yatırımlarını hızlandırmak amacıyla 21 milyar dolarlık yeni bir yatırım paketi açıkladı. Bu bütçenin 6 milyar dolarlık bölümü, inovasyon ve stratejik iş birliklerine ayrıldı. Boston Dynamics ile yapılan bu yeni anlaşma da bu kapsamda hayata geçirildi.

Hyundai’nin temel hedefi; robot teknolojilerinin üretim hatlarına entegrasyonuyla hem verimliliği artırmak, hem de insan gücünü destekleyen yeni bir endüstri standardı oluşturmak olacak. Şirket, 2021 yılında Boston Dynamics’i SoftBank’ten 880 milyon dolara satın alarak robotik alandaki stratejik hamlesini başlatmıştı.

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil üreticileri, Avrupa pazarındaki yükselişine devam etti. Bu gelişme, otomotiv sektöründe büyük yankı buldu.

O günden bu yana Boston Dynamics’in dört ayaklı Spot robotları Hyundai tesislerinde endüstriyel bakım ve denetim amaçlı kullanılıyor. Yeni anlaşma ile bu kullanım alanı genişleyecek ve insansı robot Atlas da sahaya inecek.

Boston Dynamics, elektrikli versiyonu Nisan 2024’te tanıtılan yeni Atlas modelini 2025 yılı itibarıyla Hyundai tesislerinde test etmeye başladı. Yeni Atlas, önceki hidrolik versiyonlara göre daha güçlü ve geniş hareket kabiliyetine sahip bir yapıya sahip.

Robotik el sistemleri de dahil edilerek Atlas’ın birçok sektöre uyum sağlaması hedefleniyor. Şirketin hedefi sadece üretim alanlarında değil; lojistikten sağlığa, hizmet sektöründen güvenliğe kadar pek çok alanda bu robotları iş gücüne dahil etmek diyebiliriz.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

Türkiye, yerli GPS sistemi için çalışmalara başladı!

Türkiye, dışa bağımlılığı azaltmak ve dijital alanda stratejik bir adım atmak için yerli GPS sistemine yönelik kapsamlı bir proje başlattı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın açıkladığı “2030 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi” doğrultusunda, Türkiye kendi uydularına dayalı bir Bölgesel Konumlama ve Zamanlama Sistemi kuruyor.

Türkiye, yerli GPS sistemi için çalışmalarını hızlandırdı

Sistemin, ABD merkezli küresel GPS ağına alternatif oluşturacak şekilde yüksek hassasiyetli konum, zaman ve navigasyon verisi sağlaması planlanıyor. Bu sistem, özellikle askeri operasyonlardan sivil haberleşmeye, akıllı ulaşım altyapılarından tarımsal otomasyon teknolojilerine kadar pek çok alanda kullanılacak.

bluetooth-ile-uzaydaki-uyduya-baglanti-kurdu

Projenin ilk adımı olarak ön fizibilite süreci başlatıldı. Sistemin temel bileşenlerinden biri olan atomik saat teknolojisi için TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü ve Türkiye Uzay Ajansı birlikte çalışıyor. Rubidyum bazlı atomik saat prototipi için ise uzay kalifikasyon testleri devam ediyor. Bu saatler, konumlandırma uydularının zamanlama doğruluğu açısından kritik rol oynayacak.

Projede ayrıca küp uydu alanında da gelişmeler yaşanıyor. Tasarımı tamamlanan ve üretim-tedarik aşamasına geçilen küp uydular, yerli konumlandırma sisteminin ilk uydularından biri olacak. Uyduların sistematik olarak yörüngeye gönderilmesiyle birlikte konum verisinin tamamen yerli altyapı üzerinden sağlanması amaçlanıyor.

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil markaları, Avrupa’daki yükselişini sürdürüyor!

Çinli otomobil üreticileri, Avrupa pazarındaki yükselişine devam etti. Bu gelişme, otomotiv sektöründe büyük yankı buldu.

Uzaydaki bu teknolojik gelişmelere karadan da dijital hamleler eşlik ediyor. Türkiye, yerli uydulardan alınan verileri işleyebilecek harita ve navigasyon uygulaması üzerinde çalışıyor. Geliştirilecek mobil ve web tabanlı yazılımlar sadece bireysel kullanıcılara değil; şehir planlama, ulaştırma yönetimi, afet koordinasyonu ve kültürel turizm gibi alanlara da entegre edilecek.

Verilerin yurt içinde işlenmesiyle birlikte kullanıcı gizliliği, veri güvenliği ve dijital bağımsızlık sağlanacak. Ancak uygulamanın yalnızca iç pazarda değil, yurtdışında da karşılık bulması ve Türkiye’nin dijital ihracat kapasitesini artırması bekleniyor.

Yazılımın özellikle Orta Asya, Afrika ve Körfez ülkeleri gibi Türkiye ile dijital işbirliği içinde olan coğrafyalarda kullanılabileceği değerlendiriliyor. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.