Dünya dışı yaşam arayışı, insanoğlunun en büyük meraklarından biri olmaya devam ediyor. Bu alandaki en kapsamlı projelerden biri olan SETI (Dünya Dışı Akıllı Yaşam Araştırması), bu merakın peşinden giderek arayışını daha da genişletti. SETI, uzun yıllardır galaksimizde radyo sinyalleri aracılığıyla dünya dışı yaşam izlerini arıyordu. Güzel haber ise, artık bu arayış çok daha geniş bir boyuta taşındı. SETI, ilk kez diğer galaksilerdeki potansiyel dünya dışı teknolojik izleri araştırmaya başladı. İşte detaylar…
SETI, diğer galaksilerde yaşam arayışını genişletiyor: Kapsamlı bir teknoloji arayışı başladı
Bu kapsamlı araştırma, Avustralya’nın batısında bulunan Murchison Widefield Array (MWA) radyo teleskopu ile gerçekleştiriliyor. MWA, 4 bin 96 örümcek benzeri antene sahip ve düşük frekanslı radyo dalgalarını büyük bir görüş alanında tarayabiliyor. Bu sayede, Vela takımyıldızında yer alan ve 2 bin 800’den fazla galaksiyi kapsayan geniş bir alan araştırıldı. MWA’nın düşük frekans aralığı (yaklaşık 100 MHz), bu tür aramalar için ideal bir araç olarak değerlendiriliyor.
Araştırma sırasında henüz dünya dışı bir teknolojik sinyal tespit edilemedi. Ancak, bu durum SETI araştırmacılarının moralini bozmuş değil. Bilim insanları, bu tür çalışmaların gelecekte daha güçlü teleskoplarla yapılacak gözlemler için önemli bir temel oluşturduğunu söylüyor. Bu sinyallerin algılanabilmesi için, diğer galaksilerdeki potansiyel medeniyetlerin, kendi güneşlerinin veya birkaç yıldızın enerjisini kullanabilecek ileri bir teknolojiye sahip olmaları gerektiği belirtiliyor.
Bilim insanları, 60 yıl süren geniş kapsamlı bir araştırmanın ardından çift kutuplu elektrik alanı keşfetti.
SETI’nin bu kapsamlı araştırması, evrende yalnız olup olmadığımız sorusuna yanıt arama çabalarımıza yardımcı olabilir. Bilim insanları, bu tür aramaların sadece bizim galaksimizle sınırlı kalmaması gerektiğini savunarak, diğer galaksilere de odaklanmanın dünya dışı yaşamı keşfetme olasılığını artırabileceğini belirtiyor.
Sizce SETI’nin bu genişletilmiş teknoloji arayışı, dünya dışı yaşamın keşfi konusunda ne kadar etkili olabilir? Sizce, evrende yalnız mıyız? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmına yazabilirsiniz.
SDN Yorumları 4 Yorum
Yorum Yap
Uzaylı teknolojisini Erkan Sevimli gibi kızıl ötesi kamera benzeri teleskoplar ile arasınlar. Gelişmiş uzaylı uygarlıklar gizlilik teknolojisine sahip olduklarından klasik teleskoplar ile tespit edilememektedir. NASA uzaylıları yanlış teknoloji ile aramaktadır. Erkan Sevimli’nin videolarını incelerseniz olağanüstü sayıda uzaylı araçlarının Dünya’nın yakın çevresinden geçiş yaptığına şahit olacaksınız. NASA’nın UAP yada UFO tabir edilen uzaylı araçlarının varlığını kabul etmemesinin iki sebebi; birincisi bu araçlardan radyo sinyali alınmaması, bir diğeri de bu araçlara sahip uzaylıların canlı bir organizma olduğunu kanıtlayamamaları olabilir. Bu iki nedenden dolayı NASA uzaylıları klasik teleskoplarla tespit etmeye çalışmakta ısrar etmektedir.
Canlı bir organizma değil robot, uzaylı uygarlıklar yok, gelişmiş gelecekten geliyorlar. Mevcut teknolojinizle onları saptayamazsınız. İnsanoğlu, biz gönderiyoruz, geçmişteki yani sizin için dün, bugün ve gelecekteki, gerçekleri kayıt altına almak için, belirli zaman aralıklarıyla ziyaret etmeye programlılar. Evet, Newton’u kayıt ettiler. Ve diğerlerini.
Set dünya dışı yaşam falan bulamaz, doğru yolu bile bulamaz o, alien karşısında dikilse yanından geçer gider.
Büyük karanlık tan sonra var