Stephen Hawking, çağımızın en ünlü bilim insanları arasında yer alıyor. Ünlü deha, fizik alanında yaptığı çalışmalarla dünya çapında bir üne kavuşmayı da başardı. Ölüm sebebi açıklanmamakla birlikte, çocukları Hawking’in evinde huzur içinde hayatını teslim ettiğini belirttiler.
Stephen Hawking kimdir?
Hawking, 1960 yılların başında, bütün kas hareketlerini durduran Amyotrofik Lateral Skleroz adlı (ALS) bir hastalığına yakalandı. Bu hastalık, onun bilime olan sevgisini ve araştırma isteğini hiçbir zaman engellemedi ve yaptığı çalışmalarla adını tüm dünyaya duyurdu. Adını duyurmasında en büyük etken, Görelik Kuramı ve Kuantum fiziği ile ilgili yaptığı çalışmalar ve bu çalışmalar sayesinde, kara deliklerin özelliklerini teorik olarak ortaya koyması oldu.
1962 yıllarında Hawking, Oxford Üniversitesi fizik bölümünden mezun oldu. Burada birinci sınıf onur madalyası aldı. Okulda kalmayı karar veren Hawking, daha sonra teorilerini geliştirmeye başladı. Bunun ardından okuldan ayrılarak Cambridge’e giden Hawking, evrenbilimi hakkında çalışmalar yapmaya devam etti. Daha sonra astronomi alanında da incelemeler yaparak teorilerini geliştirmeye başladı.
Hawking’in yazdığı kitaplar, 40 dile çevrildi. Ve çevirilen kitapların içeriği genellikle Kara deliklerle ilgili teoriler ve kuantum fiziği alanındaki çalışmalar oldu. Zamanın Kısa Tarihi kitabı ile ünlenen İngiliz fizikçi, devamında Zamanın Daha Kısa Tarihi kitabını da çıkardı. Ek olarak, Zamanın Kısa Tarihi kitabının önsözünü, ünlü gökbilimci Carl Segen yazdı.
En son Ceviz Kabuğundaki Evren kitabını çıkaran Hawking, Süpersicim Kuramı ve bütünsel beyin algılanımından süper kütle çekimine, süpersimetriye ve zaman yolculuğuna kadar birçok konuda araştırmalarını devam ettirdi. Ayrıca, Big Bang teorisi hakkında da çalışmaları bulunuyor.
Kim olduğunun bir önemi yok bence insanlık düşmanıdır kendisi Dünya gezegenini uzaylılara parsel parsel satmış yarın birgün gelip bu gezegen bizim diyecekler o gün sizde şaşıracaksınız ama gerçek bu
Stephen Hawking zaten yaşayan bir ölüydü. Nihayetinde gerçekten öldü.
Yaşayan ölü dediğin adamın yaptığı çalışmalar kadar beyin hücren var mı acaba?
hayatını tam anlamıyla anlatmamışsınız o yüzden kötü