Geçtiğimiz haftanın başlarında IMEI atma- IMEI klonlama ve kaçak telefon kullanımını önlemeyi hedefleyen yeni “Sinyal Kanunu” teklifinin TBMM’ye geldiğini paylaştık. Bugün itibariyle karar meclisten geçti. Peki yeni dönemde bizleri neler bekliyor? Bu kanun kimleri etkileyecek?
Kaçak telefonlara IMEI klonlama dönemi bitiyor! Kurunun yanında yaş da yandı
Günümüzde TL’nin değer kaybı ve yüksek enflasyon nedeniyle giriş segment telefonlar asgari ücret seviyesini aşmaya başladı. Orta segment telefonlar memur, amiral gemisi modeller ise milletvekili maaşına ulaştı.
Telefonlardan alınan vergi de neredeyse cihaz ile aynı meblağda olduğu için yüz binlerce hatta milyonlarca insanın kaçak telefonlara yöneldiğini ve bu şekilde masa altı bir piyasa oluştuğunu gördük. Bu durumu engellemek içinse bazı adımlar atıldı.
Tabii bu kaçak telefonları kullanabilmek için IMEI atma- IMEI klonlama adı verilen yasa dışı bir yöntem kullanılıyor. Eski veya arızalı cihazların IMEI numaraları yurt dışından vergisiz şekilde gelen telefonların yazılımına işleniyor.
Bu durumu tespit edip önüne geçmenin tek yolu ise aynı IMEI numarasını kullanan birden fazla cihazın sinyal göndermesi durumunda hepsini kapatmak. Bunun ardından orijinal IMEI adresini barındıran, yani Türkiye’den satın alınan telefonun sahibi faturasıyla birlikte ilgili kurumlara ve servise başvurarak cihazını açtırabiliyor.
Peki bugün kabul edilen Sinyal Kanunu bu durumun nasıl önüne geçecek? Şu anda piyasada atıl vaziyette duran yüz binlerce eski veya bozuk telefon mevcut. Düne kadar bu cihazların kullanılması, yani tekrar sinyal vermesi için 7 yıl bekleniyordu. Fakat artık 1 yıl beklenecek.
Dolayısıyla bu 1 yıl içerisinde ya bu cihazların IMEI’leri kaçak telefonlara işlenecek ya da her bir cihaza belirli aralıklar ile SIM kart takarak sinyal göndermesini sağlamak gerekecek. Fakat belirttiğimiz gibi bunların büyük bir kısmı bozuk veya çoktan çöp olmuş durumda.
Yani bu cihazlara SIM kart takıp sinyal göndermesini sağlamanın bir yolu yok. Bu nedenle kaçak telefonlara IMEI numaraları kopyalanmadığı takdirde 1 yıl içerisinde kapatılacak. Kopyalanması halinde ise iki cihaz aynı anda sinyal gönderdiğinde tespit edilip her ikisi de kapatılacağı için eski telefon bir daha kullanılamayacak.
Tabii bu durum bir anda piyasadaki kaçak cihaz sayısını etkilemeyecektir. Fakat 1 yılın sonunda en az yarı yarıya olacak şekilde azalmasını sağlayacak. Ancak bu durumun beklenmedik bir yan etkisi de beraberinde geliyor.
Örneğin birçok kişi eski cihazlarını çekmecesinde yedek olarak saklıyor. Dolayısıyla ara sıra SIM kartlarını bu telefonlara takarak sinyal göndermelerini sağlamazlarsa onlar da kapatılacak. Fakat sadece bu kadar değil.
Birçok kişinin akıllı telefonları çift SIM kart destekli. Alındığı gün itibariyle yalnızca tek SIM yuvası kullanılmış, yani 2. yuvaya 1 kez dahi SIM kart takılıp kullanılmamış ise endişelenmelerine gerek yok. Ancak birçok kişi farklı nedenlerden dolayı her iki yuvayı yani IMEI adresini de aktif ediyor.
Bu nedenle aslında kullanmadıkları o 2. SIM kart yuvası onların yedek cihazları haline geliyor. Yani belirli aralıklarla SIM kartlarını diğer yuvaya takarak 2. IMEI adresi üzerinden de arama yaparak veya mesaj atarak sinyal iletildiğinden emin olması gerekiyor. Aksi taktirde yalnızca kullanılmayan yuvanın kapatılması söz konusu olabilir.
Peki kapatılma durumunda ne yapabiliriz? IMEI numaranız çalındıysa ve aynı anda 2 sinyal tespit edildiği için cihazınız kapatıldıysa veya belirttiğimiz örneklerdeki gibi 1 yıl sinyal göndermediği için kapatıldıysa ürünün faturasıyla birlikte servise ve de BTK‘ya başvurmalısınız.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!
{{user}} {{datetime}}
{{text}}