2008 yılı sonuçlarına göre ülkemizde sabit telefon pazarının büyüklüğü yaklaşık 6,2 milyar TL. Sabit telefon pazarının %38’ini sabit ücretler, %35’ini şehir içi görüşmeler, %25’ini ise uzak mesafe görüşmeleri oluşturuyor.
Elektronik Haberleşme Kanunu (EHK) gereğince, şimdiye kadar rekabete kapalı tutulan ve pazarın yüzde 73‘ünü oluşturan şehir içi telefon hizmetleri, başka bir deyişle 4,5 milyar TL’lik bölüm de 10 Mayıs 2009 tarihinden itibaren yasal olarak rekabete açılmış oldu.
TELKODER’in Açıklaması
“Şehir içi telefon hizmetinin fiili olarak rekabete açılması için gerekli en önemli unsurlar olan Yetkilendirme Yönetmeliği ve Numara Kullanım Hakkı bedelleri de geçtiğimiz günlerde yayınlanarak yürürlüğe girdi. Uygulamaya yönelik birkaç adımın daha atılması ile birlikte çok kısa bir süre sonra vatandaşlarımız şehir içi telefon hizmetlerinde de rekabetin getirdiği nimetlerden faydalanmaya başlayacaklar. Bunun için mutluyuz. Bu günlere gelmemiz için büyük çaba harcayan başta Sayın Ulaştırma Bakanı ve Sayın BTK Başkanı olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Bu noktadan sonra, tüm vatandaşlarımızın şehir içi telefon hizmetlerinden işletmeci seçme hakkını kullanarak yararlanabilmelerinin önündeki en büyük sorun tarifelerle ilgilidir. Türkiye‘de yaklaşık 17,5 milyon olan sabit telefon abonelerinin yarısı HesaplıHatt ve YazlıkHatt abonesi; ancak, bu abonelere yeni işletmecilerin hizmet vermeleri yasaklanmış durumda. Bu yasaklamanın hiçbir gerekçesi olmadığı gibi, daha ucuz görüşme yapma ihtiyacı içinde olan bu abone kesimi uzunca bir süredir mağdur durumda; çünkü onlar alternatif işletmecilerden hizmet alamıyorlar.
Üstüne üstlük şimdi de StandartHatt abonelerinin alternatif işletmeciler üzerinden şehiriçi görüşme yapmalarının da yasaklanması için girişimlerin olduğunu duyuyoruz. Bu, tüm sabit telefon abonelerinin %90‘ı olan 15,5 milyon abonenin alternatif işletmecilerden hizmet alamaması anlamına gelir ki hiçbir şekilde kabul edilmesi mümkün değildir.
Bu durumun çok acil olarak önlenmesi ve tüm vatandaşlarımızın sabit telefon hizmetlerinde rekabetten yararlanabilmelerinin sağlanması gerekiyor.
Bu nedenle TELKODER olarak, tüm vatandaşlarımızı aydınlatmayı görev biliyoruz. Sabit telefon görüşmeleri alanındaki 85 yıllık tekelin hukuken sona erdiği bugünlerde, tüm kullanıcıların sahip oldukları hakları fiilen kazanmak için bilgilenmelerini istiyoruz.
{pagebreak::Vatandaşın Hakları}
Vatandaşın Hakları
Sabit telekom hizmetlerindeki temel vatandaş hakları şöyledir:
1) İşletmeci Seçebilme Hakkı: Türkiye’nin her yerindeki tüm vatandaş ve kuruluşlar, sabit telefon hizmetlerinin hepsini Türk Telekom’dan başka işletmecilerden de alabilmelidir.
2) İnternete Erişim Hakkı: Herhangi bir vatandaş, Türk Telekom’a sabit hat abonesi olmadan da ADSL (hızlı internet) hizmeti alabilmelidir.
3) Abone Olmadan Telefon Hizmeti Alma Hakkı: Herhangi bir sabit hat sahibi, dört haneli taşıyıcı kodu ile (10XY) şehiriçi dahil her yöne doğru arama yapabilmelidir.
4) Telefon İşletmecisini Kolay Değiştirme Hakkı: Herhangi bir sabit telefon abonesi, geçmek istediği işletmeciye başvurusundan birkaç gün sonra yeni işletmecisi üzerinden her tür konuşmaya başlayabilmelidir.
5) Numara Taşıma Hakkı: Herhangi bir sabit telefon abonesi, numarasını değiştirmeden bir başka işletmeciye taşıyabilmelidir.
6) İnternet İşletmecisini Kolay Değiştirme Hakkı: Bir ADSL (hızlı internet) abonesi, bir işletmeciden diğerine kesintisiz olarak ve hızla geçebilmelidir.
Serbestleşme çalışmalarının başarısı, tüm kullanıcıların bu haklardan faydalanabilmelerine bağlıdır. Bir başka deyişle, bu haklar ne kadar varsa, serbestleşme de o kadar vardır! Tüm vatandaşlarımızın bilgisine sunuyoruz.“
TELKODER (Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği)
:: Bu değişiklikten sonra neler bekliyorsunuz? Forumda tartışalım.
Rekabet iyidir fiyatlar dengelenir indirimler kampanyalar vs olur…
Hani Türk Telekom’a Şehir İçinde Rakip ???
Bunca yıldır her türlü altyapı yatırımını kendisi yapan TT, elbette ki bu lisans alan firmalara ekmeğini hemen kaptırmak istemiyor. Bu nedenle de ufak tefek çalımlar, çamurluklar da yapıyor. Bence çook doğal karşılamak lazım…
internette, adslde rakipler geldi de ne oldu ? devlet bu tür işleri yaparken “vatandaş hizmeti ucuz alsın” diye değil, “pastayı bir kaç şirket paylaşsın” diye yapıyor. sanırım bunun sebebi; bu tür “sözde” rekabet oluşturma girişimlerinin, avrupa birliğinin isteği ile veya avrupa standartlarına “görünürde” uymak adına yapılıyor olması. yoksa ne şu anki şirketler, ne yeni giren ve girecek şirketler ne de -maalesef- devlet, vatandaşı düşünmüyor…