Türk uzay girişimi Plan-S, küresel uzay yarışında iddiasını ortaya koyarak dört yeni iletişim uydusunu başarıyla uzaya fırlattı. Connecta adını verdikleri Nesnelerin İnterneti (IoT) tabanlı haberleşme ağı için kritik öneme sahip olan bu fırlatma Plan-S’in dünya genelinde kesintisiz ve düşük gecikmeli IoT haberleşme hizmeti sunma hedefine doğru attığı önemli bir adım.
Plan-S, dört yeni uyduyla yörüngeye çıktı
Plan-S başarıya giden bu yolda önemli bir deneyim birikimi edindi. Daha önce test amaçlı fırlatılan beş uydu şirket mühendislerine değerli veriler sağlayarak ticari amaçlı Connecta uydularının geliştirilmesinde kilit rol oynadı.
Şirket, uzun vadede 200’den fazla uydudan oluşan bir ağ kurarak küresel çapta hizmet vermek istiyor. 2025, 2026 ve 2027 yıllarında gerçekleştirilmesi planlanan fırlatmalar için yapılan anlaşmalar da bu hedef doğrultusunda.
İngiltere’nin uzay roketi testi faciayla sonuçlandı!
Plan-S’in hizmet ağı coğrafi olarak genişlemeyi de hedefliyor. İlk olarak Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri’nde başlayacak olan IoT haberleşme hizmetleri daha sonra Körfez Bölgesi, Afrika, Asya Pasifik ve Avrupa ülkelerini de kapsayacak şekilde genişletilecek. Enerji, tarım, lojistik, madencilik, deniz taşımacılığı ve finans gibi çeşitli sektörlere odaklanan Plan-S, uydu tabanlı IoT haberleşmesinin getirdiği avantajları bu sektörlere sunmayı amaçlıyor.
Şirketin vizyonu IoT haberleşmesiyle sınırlı değil. 5G/6G teknolojilerini uzaya taşıyarak küresel haberleşme alanında da önemli bir rol oynamayı hedefleyen Plan-S, aynı zamanda yüksek çözünürlüklü görüntüleme yeteneğine sahip uydu filosuyla yer gözlem ve uzaktan algılama hizmetleri de sunacak.
Plan-S’in Yönetim Kurulu Başkanı Sami Aslanhan, bu başarının arkasındaki zorlukların ve çabaların altını çiziyor. Uzay teknolojilerinin geliştirilmesinin yüksek maliyetli ve uzun soluklu bir süreç olduğunu belirten Aslanhan, Plan-S’in bu süreçte önemli yatırımlar yaptığını ve geliştirme süreçlerinin tamamını kendi bünyesinde gerçekleştirdiğini vurguladı. Şirketin büyüme hedeflerini desteklemek ve küresel pazardaki rekabet gücünü artırmak için 400 milyon dolar değerleme üzerinden bir yatırım turuna çıktığını da ekledi.
Aslanhan ayrıca Türkiye’de uzay alanında faaliyet gösteren şirketlere daha fazla devlet desteği ve teşvik sağlanması gerektiğine dikkat çekti. Amerika ve Avrupa’daki rakiplerinin devlet desteklerinden faydalandığını belirten Aslanhan, Türkiye’nin de bu alanda geride kalmaması ve uzay yarışında daha aktif bir rol oynaması için gerekli adımların atılması gerektiğini ifade etti.
Tebrikler, hiç kolay bir is değil.
devlet teşviği şart. aslında geçenlerde açıklanmıştı yeni teknoloji üretecek herkese teşvik verilecekti noldu o
Gerçekten tebrikler. Türkiyede bu alanlarda çalışan daha fazla şirkete ihtiyacımız var.