Türkiye’nin yenilenebilir enerji sektöründe dikkat çekici bir başarıya imza atan Kalyon PV, güneş teknolojileri alanında önemli bir adım attı. Şirket, dünya üzerinde Çin’den sonra ilk kez “Seed” olarak adlandırılan, güneş paneli üretiminin temelini oluşturan ata tohumunu kendi Ar-Ge çalışmalarıyla yerli olarak üretmeyi başardı.
Türkiye, Çin’den sonra Seed geliştiren ilk ülke oldu!
Güneş enerjisi sektöründe “Seed” veya ata tohumu, güneş panellerinin kalbinde yer alan ve ingotların kristal yapısını oluşturan temel bir bileşen. Kalyon PV CEO’su Ersan Tüfekçi’nin vurguladığı gibi, bu başarıyla birlikte şirket, güneş paneli üretiminde yüzde 90’a varan bir yerlilik oranına ulaşarak, ulusal ekonomiye önemli katkılarda bulunuyor.
Güneş enerjisi alanında sadece Türkiye’nin değil dünyanın sayılı yatırımlarına imza atan Kalyon Holding’in, güneş enerjisi alanındaki ilk yatırımı olan Kalyon Fotovoltaik Güneş Teknolojileri Fabrikası (Kalyon PV), yerli ve millî kaynaklarla geleceğin teknolojilerini bugünden üretme konusundaki atılımlarını sürdürüyor.
Türkiye, yüzer Güneş ve rüzgar enerjisine geçiş yapıyor!
Kalyon PV CEO’su Ersan Tüfekçi şunları söyledi:
“İngot ve Wafer fabrikamızdaki araştırma ve geliştirme faaliyetlerimiz kapsamında; Çin’in dışında dünyanın Ar-Ge dahil dört fabrikayı tek çatı altında birleştiren ilk firması olma unvanımızı yine Çin’in dışında ingota kristal yapıyı veren dünyanın tek Seed (tohum) üreticisi olma unvanıyla pekiştiriyoruz.
Güneş panelinin ham maddesi polisilisyumun ingota dönüşmesi için maya görevi gören ‘Seed’, ortalama 350 kg ağırlığındaki ve 3,5 metre uzunluğundaki devasa Ingot’larımızın kusursuz kristal yapısını kazandırmaya yardımcı oluyor.
Yerlilik oranımızı da yüzde 90’a ulaştıran yerli ‘Seed’ üretimimiz, güneş teknolojileri alanında Türkiye’yi benzersiz bir konuma yükseltiyor. Seed üretimimiz sayesinde ürün kalitemize katkı sağlarken, nakliye sürecini ortadan kaldırarak zaman kazanıyor, karbon emisyonumuzu da ciddi oranda azaltıyoruz.
‘Ata Tohumu’ olarak adlandırdığımız yerli Seed üretimimiz ile ülkemizin teknoloji alanındaki rüştünü uluslararası arenada bir kez daha ispat etmiş olmanın kıvancı içindeyiz. Çin’in tekelini de kırdığımız bu teknolojik gelişmemizle gerek Avrupa’nın gerek ABD’nin Seed tedarikçisi olmak istiyoruz.
Dünyadaki teknoloji trendlerini yakından izliyoruz. Çip teknolojisinin temelini oluşturan yarı-iletken ingot, wafer üretimi prototip çalışmalarımıza da durmaksızın devam ediyoruz. Yerli Seed üretimimiz ile bu hedefimize de bir adım daha yaklaştık.
Yepyeni bir güneş hücresi tasarımı ile elektronların daha iyi iletilerek panellerdeki verimin artırılmasına olanak tanıyan TOPCON teknolojisinin panel üretimine entegre edilmesini sağladık. Klasik güneş panellerine oranla daha küçük alanlarda, daha yüksek verim sağlayabilen TOPCON paneller; proje içerisinde daha az panel sayısına ihtiyaç duyulduğu için bakım ve temizlik masraflarından da tasarruf imkânı ve kullanım kolaylığı sunuyor.”
Son olarak, Güneş panellerinin ilk yüksek tonajlı ihracatını da geçtiğimiz aylarda ABD’ye yaptıklarını ifade eden Tüfekçi, 2025 yılında ABD başta olmak üzere pek çok ülkeye 500 MW güneş paneli ihraç etmeyi hedeflediklerini belirtti.
Atat tohumu olup olmaması önemli değil. Verimi yüksek besin değeri yüksek ülkemiz şartlarında her koşulda yetistirilebilecek tohum olmalı. Kars in sogugundada yetistirilebilmeli Aydın’ın sıcak havasında da
Yazıyı okumadan yorum yapmak 🙂
2030 ta çıkar herhalde.
Siz Ata tohumu kullanacağınıza bir sene mahsul veren ürün yapıp dışarı satın
“Çin’den sonra “ilk” ülke.”
Bu açıdan bakarsak pek çok alanda pek çok ülkeden sonra “ilk” ülkeyiz. Olumlu bakmak bu olsa gerek. 😀