Bilim insanları Uluslararası Uzay İstasyonunda (ISS) başarılı bir çalışmaya daha imza attı. Gelecekte Mars’ta ya da Ay’da bir koloni kurmak insanlığın uzun yıllardır amaçları arasında. Araştırmacılar buna yönelik yüzlerce çalışma yapıyor. Bu çalışmalar hem uzay bilimini hem biyolojiyi hem de çeşitli disiplinleri barındırıyor. Yeni bir çalışma da farklı disiplinleri bir araya getirdi.
Uzay ortamı sperm hücrelerine zarar vermedi
Yaklaşık altı yıl boyunca gezegenin yörüngesinde dönen istasyonda dondurulmuş fare spermleri bulunuyordu. Bu spermler sayesinde sağlıklı bebek fareler doğdu.
Bu iyi haber. Çünkü istasyondaki DNA’ya zararlı radyasyon, Dünya’dakinden 100 kat daha güçlü. Yazarlar makalede, “Uzay radyasyonunun sadece canlı organizmalar üzerindeki değil, gelecek nesiller üzerindeki etkilerini de dünya dışı çağ gelmeden önce incelemek çok önemli.” dedi.
Ayrıca ekip, “Uzay radyasyonu, hücrelerde DNA hasarına neden olabilir. Derin uzay araştırmalarından sonra yavrularda mutasyonların kalıtımıyla ilgili endişeler doğurabilir.” şeklinde ekledi.
Eğer insan spermi de benzer şekilde esnekse uzayda kullanılabilir. Dünya yaşanamaz hale gelirse, o zaman dondurularak kurutulmuş sperm, koloni popülasyonunda potansiyel bir rol üstlenecektir.
Bu tür araştırmalar için ISS’ye canlı hayvan veya hücre getirmek zor. Çünkü bu hücrelerin sürekli bakıma ihtiyacı var. Uzay radyasyonunun etkilerini araştıran çalışmaların çoğu uzayı taklit eden koşullarda yapılıyor. Ancak söz konusu çalışmada Japon araştırmacılar, memeli spermi üzerindeki radyasyonu incelemek için yeni bir yöntem keşfetti.
Araştırmacılar, spermi dondurarak kuruttu. Bu sayede spermin oda sıcaklığında bir yıldan fazla korunmasını sağladılar. Böylece dondurucu olmaksızın ISS’ye gönderdiler. Sperm, Ağustos 2013’te ISS’ye vardı ve astronotlar eksi 95 santigrat derece bir dondurucuda sakladı.
Sperm hücreleri dünyaya döndükten sonra çeşitli analizlerden geçti. Araştırmacılar, ISS’de uzun süreli depolamanın spermdeki DNA’ya önemli ölçüde zarar vermediğini buldu. Spermi yeniden sulandırdıktan sonra, dişi farelere enjekte ettiler. Farelerin sekiz sağlıklı yavru doğurduğunu gördüler.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}