Her ülkenin kendi yayın organları, özellikle de bilişim basınında çalışanlar kendi ilk on listelerini yapmıştırlar. En iyi on ürün olsun, en fazla beklenen on şey olsun, noel babadan on hediye olsun veya yeni yıla yazılan ve içinde şantaj naralarıyla bezenmiş on tane dilek olsun; illa bir liste vardır. Şimdi ben de sizlere kendi listemi sunacağım. Aslında biraz rahatsız edici bir liste olabilir; fakat maalesef bunlar gerçek taleplerim.

Xbox Türkiye’ye Gelsin

Kopya oyun falan bahane değil; Windows’un da bir sürü yasadışı kopyası var ama Microsoft ürünü piyasadan çekeceğiz, demiyor. Biliyoruz, oyun satılmazsa konsolun bir esprisi yok; ama PS3 burada, Wii burada. Xbox kıtlığındayız. Tamam, bulan buluyor belki ama resmî bulunabilirlik istiyoruz. Yoksa botoxa, detoxa bulaşacağız. Heykır dostlar, siz de söz verin Linux kurmayacağınıza Xbox’a… Hah şöyle.

Geniş Bant Daha da Genişlesin

Şöyle bir 12-24 MBit bağlantı evlere gelsin ki rahatlayalım. Yok kardeşim 4 Mbit yetmiyor kesinlikle. Tabii bu işi Telekom’un yapması gerekiyor. Zira bu tür hizmetleri sunan firmalar mevcut; fakat gelin görün ki abonelik değiştirmek birçok kişi için çok sevimli bir seçenek değil. Tamam, biliyoruz ki Telkoder böyle bir durumda yine dava açacak. Orası Telkoder ve Türk Telekom arasında, biz karışmayız. 🙂

Türkçe Oyunların Sayısı Artsın

Crysis’in yapımcısı Yerli Kardeşler’in Electonic Arts’ı nasıl ikna ettiklerini bilmiyoruz; ama Crysis İngilizce ve Almanca’nın yanında bir de Türkçe olarak çıktı. Tamamen Türkçe, menüler, kılavuzlar ve seslendirme. Tamamen Türkçe. Yerli Kardeşler açıkça şu şekilde konuştu: Bu oyun Türkiye’de Türkçe olarak bu fiyata satmazsa, bir daha uluslararası platformda Türkçe oyun görmeniz zor. İlk gelen Türkçe Crysis paketleri hemen tükendi; birçok mağaza şu an yeni parti ürünleri bekliyor. Belki biraz daha satarsa

3G Gelmese de WiMAX/WiBro Gelsin

Açıkçası hizmet bedelleri ve rekabet konuları sebebiyle üçüncü nesil GSM’den ümidimi kestim. Gelecekse dördüncü neslin habercisi WiMAX veya Koreli kardeşlerimizin kullandığı WiBro (WiMAX Light Edition 😛) memlekete gelsin. Herkes her yerden GSM şebekesini meşgul etmeden internete bağlansın, sevdiğine kavuşsun. Hayat bayram olsun.

802.11n, Taslaktan Çıksın, Gerçeğe Dönsün

Gerçi Kasım 2008’de bu standardın her noktasının netleştirilmesi ve 2009 başında derlenerek dağıtılması planlanmış durumda; ama hani olur da gelir; biz bekliyoruz. 2004 yılından beri üzerinde çalışılıyor; artık bize fenalık geldi üretici ve işin bilimiyle ilgilenenlere fenalık gelmedi.

Kapı Kapatır Gibi Site Kapatılmasın

Site yöneticilerinin işi zor. Gazetede sadece isimsiz yazarlardan yazıişleri sorumluyken internet sitesinde yazılan her şeyden site yönetimi sorumlu durumda. Kazara forumunuza gelip yasadışı bir şey yazdılar ve siz fark edene kadar bunu adalet mekanizması fark etti. Evinize matbu tebligat gelmeden önce siteniz kapanıyor. Değişken içerikli yayınlar konusunda hukuk sistemimizin yemesi gereken x fırın ekmek var. X’i siz belireyin.

Özgür Yazılımın Değeri Anlaşılsın

Şu an için ekonomik değeri, Microsoft Windows yerine işletim sistemi olsun, beri gelsin diye "çakılan" işletim sistemleri düzeyinde olan özgür yazılım, daha büyük bir kitleye ekmek yedirebilecek düzeydeyken, bu değerlendirilemiyor. Birilerine son kullanıcı sözleşmelerini okutarak bilişim yatırımlarının, çalıştırdıkları bilişim işçilerinin kalitesiyle doğru oranda bir  güvenirliğe sahip olduğunu anlatabilmek lazım. Pardus ve TÜBİTAK tarafında bazı çalışmalar vardı; fakat henüz bizim beklediğim haberleri duyamadım (ayrıntıları burada anlatamıyorum, kusura bakmayın).

AMD Bizi Heyecanlandırsın

Batacaktı, çıkacaktı, yeni ürünleri sunacaktı sunmayacaktı derken AMD bir miktar zor günler geçiriyor. Aslında tek sorun işlemci tarafında. Çünkü grafik kartı ve yonga seti konusunda oldukça iyi işler çıkıyor. Özellikle de 55 nanometrelik işlem süreci grafik kartı gibi nispeten düşük frekanslı ürünlerde (işlemcilerle kıyasladım) büyük kazanımlar sağlıyor. Bizim işimiz tarafgirlik yapmak değil; istediğimiz tek şey çok sıkı bir rekabet. Bu şekilde piyasa dengeye kavuşur ve son kullanıcı sürekli en iyi fiyattan ürünleri satın alabilir.

Halkla İlişkiler Kadroları Teknik Bilgiyle Münevver Olsun

Basın bilgilendirmeleri, şirketler ve yayıncılar arasında önemli bir köprü durumundadır. Onlar olmazsa haberler bize geç ulaşır veya hiç ulaşmaz. Halkla ilişkilerci dostlarımız da hâliyle araya bazı övgü dolu sözler sıkıştırır, metni bizler tarafından kullanılmayacak bir şekilde gönderirler (tabii bunu yapmayanlar da var; ama çok az). Buraya kadar herşey olağan sayılır diyeceğim; ama hani cidden işimize yarayacak bilgileri yine kullanabileceğimiz bir dille yazsalar ne de şahane olurdu. Neyse, ben şimdi esas noktaya döneyim: Yayınladığı, özellikle de sadece yabancı dil bilgisiyle gelen metni yerelleştirerek yayınladığı bülten konusunda hiç bir teknik bilgiye sahip olmayan bazı dostlarımızın çıkarttığı işler var ki… Aklınız durur.

Gereksiz e-Postaların Kökü Kurusun

Buna yorum yazmayacağım! Spam yapan inandığı tanrısal güçten bulsun, sürüm sürüm sürünsün; kafasına meteor düşsün; yağmur suyunda boğulsun… Neyse daha fazla bela okumak istemiyorum. Biri tutsa yeter.

2008 yılıyla ilgili daha bir sürü beklentim var. Yukarılardan bir tanesi bile olsa, yıl nispeten güzel geçer. Bu kadar doz şimdilik yeter; dediklerimi yapmazsanız yıl ölür… Hmm, bu sanırım rehine olaylarında kullanılıyordu. tamam, sustum.

Yazan: Berkin Bozdoğan
SDN – http://shiftdelete.net