Tüm İnternet Derneği adına açıklama yapan dernek sözcüsü Avukat Gökhan Ahi, BTK’nın 19 Ekim tarihinde operatör firmalarla bir araya geldiği bir toplantıda internet üzerinden sesli görüşme yapmaya olanak sunan Skype ve Betamax gibi servislerle ilgili olarak vergi alınması ile teknik ve idari tedbirlerin nasıl uygulanacağı konularının görüşüldüğünü iddia etti.

Tedbirlerin sadece toplantıda konuşulan bu servisleri değil YouTube ve Facebook gibi siteleri de kapsayabileceğini söyleyen Ahi, konunun adresinin Dünya Ticaret Örgütü olduğunun altını çizdi.

Ahi: “Arap baharı, Londra isyancıları, Wall Street İşgalcileri derken, devletler interneti kontrole almanın yollarını araştırıyorlar. Bunu belki vergi diye ortaya koymak olayın başka boyutu. Biz internet kullanıcıları vergi bahanesiyle yapılacak kısıtlamalara karşıyız” dedi.

Ahi’nin basına sunduğu açıklama şu şekilde :

İnternet, Bilişim ve Telekomünikasyon teknolojileri, dünyanın küreselleşmesinin en önemli lokomotifi durumunda.

Geliştirilen teknolojiler, örneğin Google, Facebook, Twitter, Friendfeed ve Youtube sadece geliştirildiği ülkelerde değil, ayrıca tüm dünyada kullanılabilir hale geliyor.

Skype, Voicetrading ve benzeri servisler, Hollanda ya da Bulgaristan gibi ülkelerde bulunan çeşitli hosting firmalarından hizmet vermektedir.

Biz internet-bilişim-telekom kullanıcılarının hayatları, bu teknolojilerin yayılması ve kullanılması ile zenginleşmekte, kolaylaşmakta ve rahatlamaktadır. Bu nedenle bu uygulamaları seviyoruz.

Ancak, kullanıcıların davet edilmediği 19 Ekim 2011 tarihli bir toplantıda, BTK tarafından, operatör firmalara bu uygulamaların yetkilendirilme, vergi alınma konusundaki teknik ve idari tedbirlerin sorulduğunu ve hatta bu hizmetlerin durdurulmasının yollarının araştırıldığını öğrendik.

Bu gelişmeyi çok talihsiz bir durum olarak değerlendiriyor ve kullanıcılara danışılmamasını da hata olarak değerlendiriyoruz.

Sonuçta, bizler ülkemizin vergi kaybı yaşamasını ya da ülkemiz operatörlerinin haksız rekabetle karşılaşmasını tabi ki istemiyoruz, ancak anlamsız ve hatta sansür olarak değerlendirilebilecek ve belki bu amacı da taşıyan uygulamaların, daha hukuki, daha adil, daha demokratik, daha az kısıtlayıcı yani ilkel olmayan, ülkemizin gelişmesini engellemeyen bir şekilde uygulanması gerektiği düşüncesindeyiz.

Yapılan açıklamada konu ile ilgili olarak neler yapılması gerektiği de 4 ana başlık altında sunuldu…

{pagebreak::neler yapılmalı}
Neler Yapılmalı?

1. Ülkemizin “bu kadar yükselen ekonomi” olarak dünyanın yıldızı şeklinde değerlendirilmesine karşın, bu tip global firmalar örneğin Bulgaristan’a kadar gelirken ülkemize gelmeyi tercih etmemektedir. Bu koşulların araştırılmasını ve eşyanın doğasına aykırı çözümler yerine gerçek çözümlerin geliştirilmesini istiyoruz.

2. Ülkemizde internet girişimlerinden vergi sağlanmak isteniyorsa, bu tür dünya çapında projelerin gelişmesine olanaksağlayacak, bir ekosistemin oluşturulması, gençlere ve küçük firmalara daha çok fırsat verilmesi düşüncesindeyiz.

3. Kurulan ARGE sistemlerini beğenmekle beraber, halen yeterli seviyeye ulaşmadığını ve asıl yeteneklere ulaşılamadığını düşünüyoruz. Bilişim – İnternet – Telekom uygulamaları sadece kendisi para kazanmıyor. Diğer sektörlere de önemli girdiler sağlıyor. Bunun artık farkına varılmalıdır. Gelişmeyi kısıtlamak yerine, önünü açmak gereklidir.

4. Tüm ülkeler gibi bizim de gelişen teknoloji karşısında vergi toplama sorunumuz olduğu doğrudur. Ama bunun cevabının arandığı yer Dünya Ticaret Örgütü olmalıdır. Yani haklarımızı vizyonsuz kısıtlamalarla değil, hukuka uygun yollarla aramalıyız. Milyonlarca insanın kullandığı ve küresel boyutta bilgi ve ilişki ağı yaratan bu tür hizmetlerin engellenmesinin Türkiye’ye getireceği ekonomik ve toplumsal kayıpların boyutu konusunda, BTK’nın veya ilgili kurumların bir tahmini var mıdır öğrenmek isteriz.

Elde edilmesi planlanan vergi geliri acaba bu kayıpların üzerinde mi, yoksa altında mı? Böyle bir bilginin, eğer var ise, kamuoyu ile paylaşılması toplumun olası zarar ve kazançlarını açık bir şeklide ortaya koyacaktır.

Eğer böyle bir karşılaştırma yapılamıyorsa, olası bir engelleme girişimi kamu/toplum çıkarlarının çok açık bir şekilde riske atılması anlamına gelmektedir.

Ülkemizin bilişim-internet-telekom alanında aldığı yol, kötü değildir ama yeterli de değildir.

BTK’yı gerçek görevini yani tüketiciyi, telekom kullanıcısı olan bizlerin menfaatlerini kollamaya ve korumaya davet ediyoruz.

:: Tüm İnternet Derneği’nin endişelerine katılıyor musunuz?