Masaüstü işlemci pazarında üstünlüğü ele geçiren AMD, Ryzen işlemciler ile büyük bir çıkış yakaladı. Bu süreçte AMD, yol haritasını çok net bir şekilde çizdi ve standartlarından taviz vermedi. 2020’nin sonlarına doğru yaşanan çip krizi şirketi bir miktar etkilese de AMD, CEO Lisa Su‘ya göre oldukça iyi bir ilerleme kaydetti. Peki AMD Ryzen işlemcilerin gelişimi nasıl oldu, gelin hep beraber bakalım. Keyifli okumalar.
2020’nin Ekim ayında Ryzen 5000 serisi işlemcileri çıkaran AMD, Intel’in gerisinde kaldığı tekli çekirdek performansında da önemli bir gelişme kaydetti.
AMD vs Intel rekabeti ne durumda? Silikon savaşları
AMD'nin yeni işlemcilerini tanıtmasının ardından rekabet iyice kızışmıştı. Peki Ryzen 5000 serisi sonrası AMD vs Intel rekabeti ne durumda?AMD Ryzen işlemcilerin gelişimi
Ryzen işlemcilerin gelişiminde sürekli AMD’yi öne çıkarıyoruz. Ancak bu işin arkasındaki isim CEO Lisa Su, değişimin en büyük mimarı. Elektrik mühendisi olan Lisa Su, kendisini yarı iletken meraklısı olarak tanımlıyor. 2012 yılında AMD’ye giren Lisa Su, 2014 yılında CEO görevini devraldı.
Bu süreçte pek çok ödül alan Lisa Su, son olarak Intel’in sponsoru olduğu IEEE Robert N. Noyce Medal ödülünü kazanan ilk kadın CEO oldu.
İlk Ryzen işlemciler
İlk Ryzen işlemciler, tanıtıldığı dönemde özellikle tekli çekirdek performansında rakibi Intel’den geride kaldı. Ancak AMD, kullanıcıların dikkatini büyük ölçüde çekmeyi başardı. AMD, son kullanıcı için fiyatları çok yüksek olmayan 6 ve 8 çekirdekli işlemcileri pazara sürdü. Intel’in yıllardır devam eden 4 çekirdek ısrarı sebebiyle kullanıcılar, uygun fiyata yüksek çekirdekli işlemcileri görünce Ryzen işlemcileri satın almaya başladı. Böylece AMD Ryzen işlemcilerin gelişimi başlamış oldu.
AMD’nin anakart tarafında daha esnek davranması, Ryzen 5 1600 gibi orta sınıf bir işlemcide dahi 6 çekirdek sunması, pek çok kişinin dikkatini çekti. Ancak Lisa Su’nun dikkat çektiği bir konu daha vardı, soket ömrü. Lisa Su, AM4 soketi için 4 yıllık bir söz verdi. AMD, tam 4 yıl boyunca AM4 soketini kullanacaktı. Intel’in 2 yılda bir değiştirdiği soketlerden sıkılan kullanıcılar için bu söz, oldukça büyük bir önem taşıdı.
Zen mimarisi ile gelen ilk Ryzen işlemciler, 14 nm üretimden geçti. Çoklu çekirdek performansında Intel’e üstünlük sağlayan AMD, tekli çekirdek performansında da rakibinin ensesindeydi. Daha sonra Ryzen 2000 serisi işlemcileri çıkaran AMD, iddiasını arttırdı ve 12 nm üretimden geçen Zen+ mimarisine geçiş yaptı.
AMD Ryzen işlemcilerin gelişimi, Zen 2 mimarisi ile devam etti. Ryzen 3000 serisine geçiş yapan AMD, pek çok perakendecide en çok satan işlemci listelerini domine etti. Özellikle Ryzen 7 3700X ve Ryzen 5 3600, en çok satan işlemciler listesinde başı çekiyordu. Tüm bunlara ek olarak AMD, Ryzen 3000 serisinde çekirdek sayısını artırdı. Rakibi Intel daha yeni yeni 6 ve 8 çekirdekli işlemcilere geçiş yaparken AMD, 12 ve 16 çekirdekli Ryzen 9 3900X ve Ryzen 9 3950X işlemcilerini piyasaya sürdü.
AMD, Ryzen 3000 serisi ile pek çok pazarda en çok satan işlemci markası oldu. Zen 2 mimarisi ile 7 nm üretime geçen AMD, 14 nm üretimden kurtulamayan Intel’e karşı büyük bir avantaj elde etti.
Ryzen 5000 serisi
AMD, esas performans artışını Zen 3 mimarili Ryzen 5000 serisinde yaşadı. Eski Ryzen işlemciler, tek modülde 4 çekirdek ve önbelleği bir arada bulunduruyor. Ancak AMD, yeni işlemcilerde tüm çekirdekleri ve önbelleği bir araya toplamayı başardı. Böylece, tekli çekirdek performansında çok büyük bir artış yaşandı. Öyle ki bu artış bir önceki nesle göre yüzde 25 seviyesine kadar çıktı. En iyi tekli çekirdek performansına sahip işlemci ise Ryzen 9 5950X oldu.
Çip üretiminde yaşanan sıkıntılar Ryzen 5000 işlemcileri bir miktar etkiledi. Yeni işlemciler oldukça performanslı olmasına rağmen kolay bulunamıyordu. Özellikle de Ryzen 9 5900X ve 5950X. Tüm bunların üzerine Intel’in 10. nesilde çekirdek sayısını artırması ve fiyatları düşürmesi, mavi takımın pazar payını bir miktar artırdı. Ancak stokların düzelmesiyle AMD’nin tekrar yükselişe geçmesi bekleniyor.
Tüm bu süreçte AMD’nin elini güçlendiren bir diğer detay ise işlemci soğutucuları oldu. Intel’in soğutucularına kıyasla çok daha işlevsel ve estetik soğutucuları kutuya koyan AMD, beğenileri topladı.
Threadripper işlemciler
AMD Ryzen işlemcilerin gelişimi, sunucu tarafında da devam etti. Ryzen işlemciler ile Threadripper serisini de tanıtan AMD, uygun fiyata yüksek performanslı işlemcileri pazara sundu. Ancak AMD’nin işi burada daha zordu. Çünkü Intel’in en güçlü olduğu alan aslında masaüstü işlemci pazarı değil, sunucu pazarıydı.
Son olarak EPYC Milan işlemcilerini tanıtan AMD, 64 çekirdeğe varan sunucu işlemcilerine sahip. Threadripper işlemciler ile 2021’in ilk çeyreğinde yüzde 8.9’luk pazar payına ulaşan AMD, kendi rekorunu kırdı ve yüzde 1.8’lik bir büyüme kaydetti. Şirketin EPYC işlemcilerinde bir sonraki adımı ise 96 çekirdekli işlemciler olabilir.
AMD işlemcilerin yükselişine etki eden faktörleri özetlemek gerekirse bunlar:
- Fiyat / performans oranı yüksek işlemciler.
- Son kullanıcı için satın alınabilir 8, 12 ve 16 çekirdekli işlemciler.
- Uzun soket ömrü ve B serisi anakartların dahi iyi seviyede olması.
- Stok soğutucunun yeterli olması.
Oldukça uzun ve zorlu bir yolculuğa çıkan AMD, henüz hiçbir şeyi bitirmiş değil. Intel’in Alder Lake serisi oldukça iddialı geliyor. Eğer AMD bu yükselişini devam ettirmek istiyorsa, standartlarından taviz vermemeli.
Bu yazımızda sizlere, AMD’nin Ryzen işlemciler ile çıktığı yolculuğu biraz da işin içine hikaye anlatımı katarak aktarmak istedik. Umarım yazımızdan memnun kalmışsınızdır. Bu tarz içeriklerin daha fazla gelmesini istiyorsanız, lütfen yorumlarda belirtiniz.
Güzel bir yazı, AMD teknolojisinden uzak kalmıştım, benim için giriş niteliğinde az ve öz bir yazı olmuş.