Android ve iOS karşılaştırması uzun yıllardır yapılıyor. Android kendi içinde çeşitliliği, farklı markaları tek bir çatı altında toplamasıyla dikkat çekerken, iOS da daha stabil bir deneyim sunmasıyla genellikle tasarımı ve kamera performansı ile dikkat çekiyor. Peki, Android’de bulunmayan iOS avantajları neler?
Android’de bulunmayan iOS avantajları
Her iki işletim sisteminin de kendi içinde avantajları ve dezavantajları bulunuyor. Android tutkunları özgürlükleri ile övünüyorken, iOS kullanıcıları uzun süre güncelleme alan telefonlarıyla ve yazılım tarafında stabil bir deneyime sahip oldukları gerekçesiyle övünüyor. Bir tarafta yıllardır geliştirilen Android bulunuyor. Samsung, Huawei(şu an kullanılmasa da uzun yıllar Android kullanıldı), Xiaomi, Oppo ve benzeri pek çok teknoloji devinin akıllı telefon modelleri milyonlarca kişiye Android ile ulaşıyor.
iOS tarafında ise her yıl bir seri ve üç model çıkıyor. Örneğin bu yıl Apple farklılık yaparak, iPhone 12 modellerine bir de mini modeli ekledi. iPhone 12 Mini, iPhone 12, iPhone 12 Pro ve iPhone 12 Pro Max olarak yeni telefonlarını tanıtan Apple, yeni özellikleriyle bu telefonlarıyla çok iddialı. Yine de yüzlerce Android telefonlar karşısında iOS’un avantajları yok mu? Elbette var; işte Android’de bulunmayan iOS avantajları:
Android yıllardır özelleştirilebilir olmasıyla kullanıcıları kendisine çekmeyi başarmıştı. Özellikle tema değiştirme, arayüz değiştirme ve genel tasarımı değiştirmenin mümkün olduğu Android telefonlara kıyasla iPhone’larda bu mümkün değildi ancak iOS 14’e kadar.
Android’in yıllardır sunduğu özelleştirilebilen Widget’ler bir diğer adıyla araç takımları, iOS 14 ile birlikte iPhone’lara geldi. Bunun üzerine iOS işletim sisteminin uzun yıllardır sabit kalan ana ekran tasarımı hiç olmadığı kadar özelleştirilebiliyor olmasıyla iPhone kullanıcılarına hareket alanı sağlamıştı.
iPhone’ları renklendiren bu özellik, Widgetsmith gibi uygulamalarla daha da popüler bir hale geldi. Bu özellik kişilerin ana ekrana kişiselleştirebilecekleri özel: ‘’Saat, Tarih, Fotoğraflar, Özel Metin, Yaklaşan Etkinlikler, Hatırlatıcılar ve Sağlık ve Etkinlik’’ gibi araç takımları eklemesini sağlıyor.
İnsanların yıllardır iOS tercih etemsinin en büyük nedenlerinden birisi de kullanıcı arayüzünün oldukça duyarlı olması. Geliştiriciler için mobil uygulama tasarlama çok daha kolay çünkü tek bir telefon modeli var. Bu nedenle pek çok mobil uygulama iPhone yani iOS üzerine kurulu olarak geliştiriliyor. Kullanılan malzemelerden kaynaklı olarak Apple, her modelde premium his veriyor.
Özelleştirme için jailbreak kullanılabiliyor. Android ile karşılaştırıldığında daha az ısınmaya neden olan bir işletim sistemi. iOS’un Android’e kıyasla daha sezgisel olduğunu söylemek mümkün.
Android’de bulunmayan iOS avantajları arasında: Basit arayüz
Kullanıcıların iPhone’larında en sevdiği bir diğer şey ise basit arayüz ve bu sayede sunulan kullanım kolaylığı. iPhone, tüm uygulamaların ve işlevlerin Apple’ın amaçladığı şekilde çalışmasını sağlıyor ve bu da çok basit bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Çoğu zaman, kullanıcılar bunu iPhone’un en iyi özelliklerinden biri olarak görüyor.
Bunun yanında tutarlılık söz konusu olduğunda da iOS, önceki iPhone’larda benzer şekilde çalışıyor. iPhone’da arama yapmak çok daha basit. Ana sayfanın soluna gidin ve aramaya başlayın. iOS cihazlar aynı zamanda aksesuarlar ile de oldukça uyumlu bu nedenle Apple imzalı olsun ya da olmasın aksesuarları iPhone’a kolayca bağlamak ve kullanmak mümkün.
Microsoft Office 365 desteği bulunuyor. Microsoft’un tüm Office uygulamalarını içeren resmi uygulama, aktif bir Office 365 aboneliğine sahip iOS kullanıcıları tarafından kullanılabiliyor. iPhone’un Microsoft Office 365’i desteklemesi sayesinde, kullanıcılar Microsoft Word, Excel veya PowerPoint’te kaydedilmiş dosyalara farklı bir uygulama indirmeden erişebiliyor, bunları görüntüleyebiliyor ve düzenleyebiliyor.
iPhone daha az özellik sunuyor ancak ‘’insanların pek kullanmayacağı gereksiz gördüğü uygulamalara’’ sahip değil. Android kullanıcılarının muzdarip olduğu ve silinemeyen uygulamalara kıyasla iPhone daha özgür kalıyor.
Android, kullanıcılara iPhone’dan çok daha fazla özgürlük sağlar, ancak özgürlük maliyetli olabilir. Kötü niyetli uygulamanın milyonlarca Android telefona eriştiği, onları bozduğu ve sahiplerinden önemli bilgileri çaldığı biliniyor. Birçok kullanıcı, telefonlarına yapılan virüs saldırısının bedelini faturalarında yüksek meblağlarla ödedi.
Geçen yılki rakamlara bakıldığında ise Google Play Store’un bu noktada sınıfta kalıyor. 25 binden fazla kötü amaçlı yazılım yüklenen Google uygulama mağazası için birçok eleştiri geliyor. Uygulamaları Apple kadar denetlemeyen şirketin, güvenlik açıkları ile karşılaştığı görülüyor.
iPhone’un sahip olabileceği birçok dezavantaja rağmen, genellikle Android telefonlardan çok daha güvenli olduğu ve daha az güvenlik ihlali olduğu biliniyor. Android tarafta güvenlik güncellemesi verilse bile bazı kullanıcıların bu güncellemeleri yapmadığı ya da yapamadığı görülüyor.
Bunun nedeni ise her güncellemenin her Android telefona gelmiyor oluşu. Android’in eski sürümlerini kullanan birçok kullanıcının yanında iPhone kullanıcılarının yüzde 77’si iOS 13’ü yani güncel sürümü kullanıyor.
Google’ın sunduğu Android cihazlarının sayısı hepsini aynı güvenlik düzeyinde ve aynı miktarda zaman ve sıklıkta güncel tutmayı neredeyse imkansız hale getiriyor. Ayrıca, birden fazla marka ve modele dağıtılması gerektiğinden bu güncellemeleri bütün kullanıcılara aynı zamanda dağıtmayı zorlaştırıyor. Güncellemeler daha az çıkıyor ve cihazlar daha az destekleniyor.
Android’de bulunmayan iOS avantajları: Seramik Kaplama ile zırhlanan iPhone 12’ler
iPhone 12 ile birlikte gelen ve Android telefonlarda bulunmayan Seramik Kaplama yani Ceramic Shield iPhone’ları çok daha güçlü ve dayanıklı hale getiriyor. Kırılmalara ve darbelere karşı önceki nesle oranla 4 kat koruma sağlayan bu teknoloji, Android telefonlar karşısında iPhone’a önemli bir avantaj kazandırmış durumda.
Yine iPhone 12 ailesi ile gelen MagSafe, önemli avantajlar arasında yer alıyor. Bu cihaz sayesinde kolaylıkla iPhone 12’leri şarj edebiliyor. Mıknatıslı yapısıyla kolaylıkla iPhone 12’lerin arkasına yapışabilen bu şarj cihazı etkinlikte de oldukça dikkat çeken ürünler arasında yer almıştı.
Yine hatırlatmak isteriz ki iPhone 12, Dolby Vision HDR çekimlerini yapmaya ve bu çekimleri düzenlemeye imkân sunan ilk cihazdır. Video, saniyede 60 kareye kadar çekilebiliyor ve fotoğraflar uygulaması ya da iMovie içinde düzenlenebiliyor.
Dolby Vision canlı olarak işleniyor ve A14 Bionic işlemci sayesinde düzenleme sırasında kayıp yaşamazsınız. Apple’ın Final Cut uygulaması ise yakında Dolby Vision HDR’yi destekleyecek şekilde güncellenecek ve en son çektiğiniz videoyu Apple TV ile de oynatabileceksiniz.
Peki, siz Android’de bulunmayan iOS avantajları hakkında ne düşünüyorsunuz? Siz Android kullanıcısı mısınız yoksa iOS kullanıcısı mısınız? Yorumlarda bizlerle fikirlerinizi paylaşmayı unutmayın.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}