Son aylarda COVID-19 giderek daha fazla çocuğu etkilemeye başladı ve tıp camiası bunu virüsün daha agresif delta varyantı ile ilişkilendirdi. Rus halk sağlığı gözlemcisi Rospotrebnadzor verilerine göre, COVID-19 vakalarının yüzde sekiz ila onu çocuklarda.

Bununla birlikte, daha genç yaş gruplarında hastalık genellikle daha hafif seyrediyor. Çoğunlukla hastalar iyileşir. Rusya’daki Lapino Klinik Hastanesineden çocuk doktoru Anton Ravdin, hastalığın ölümle sonuçlandığı trajik izole vakalarda, sonucun genellikle ciddi eşlik eden patolojilerle ilerlediğini söyledi.

SinoVac araştırmacısı koronavirüsten öldü

SinoVac araştırmacısı koronavirüsten öldü

Endonezya'nın SinoVac aşı çalışmalarına öncülük eden bilim insanı koronavirüsten hayatını kaybetti. Aşının etkinliği tartışılıyor.

Delta varyantı su çiçeğine benzetildi

Enfeksiyon riskini değerlendirmek ve bu yaş grubunda bulaşmayı daha iyi anlamak için çalışmalar devam ediyor. Sputnik‘in haberine göre, delta suşu SARS-CoV-2’nin orijinal versiyonundan daha düşük viral yüke sahip bir enfeksiyonu tetikleyebilir.

Delta varyantı çocuklarda ne kadar etkili?
(Foto: SanyaSM)

Delta varyantı, bilinen en bulaşıcı virüslerden su çiçeğine benzetiliyor. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine (CDC) göre, virüslü bireye yakın insanların yüzde 90’ı virüsü kapabilir.

Çocukların COVID-19’a yakalanmadığına veya kaparlarsa hafif soğuk algınlığına benzer semptomlar yaşadıklarına dair kalıcı bir yaygın inanç var. Anton Ravdin, gerçekten de genç yaş gruplarında öksürük, burun akıntısı veya soğuk algınlığının diğer karakteristik belirtilerinin genellikle görülmediğini söyledi. Bebekler ise, iştahsızlık ve uyku sorunlarından ötürü uyuşuk görünebilir.

delta varyantı
(Foto: Towfiqu barbhuiya / Unsplash)

Delta varyantı birçok açıdan virüsün en tehlikeli suşu. Bunun yanı sıra, virüsün kendisi çocuklarda nadir ama ciddi bir komplikasyona, multisistem inflamatuar sendroma (MIS-C) neden oluyor. Gençlerde virüse maruz kaldıktan sonra aşırı aktif bir bağışıklık tepkisi ile başlıyor. Otoimmün sistemik vaskülit, küçük kan damarlarının iltihaplanmasına neden oluyor.

Oluşma mekanizması ve seyri açısından Kawasaki sendromuna benziyor. Kalbe giden kan damarlarının iltihaplanması ve yeterli kan taşıyamaması nedeniyle hastalık kalbe baskı yapmakta.

Dr. Ravdin, sendromu başarıyla tedavi ettiklerini vurguladı. Bilim insanlarına göre, hastalığın ciddiyeti de viral yüke bağlı. Bu nedenle, insanların kalabalık yerleri ziyaret etmemeleri çok önemli. Özellikle, delta varyantı ile birlikte hastalığın bulaşıcılığı önemli ölçüde arttı. Kalabalık yerlerden uzak durmak, maske ve temizliğe dikkat etmek hayati bir önem taşıyor.