Bilim insanları dünya için artık yeni bir pandemi türünün kapıda olduğunu belirtti. Binlerce yıllık tarih bize kuraklığın yeni bir şey olmadığını söylüyor. Ancak önümüzdeki yıllarda dünyamız kuraklık karşısında bir hayli zorlu süreçten geçecek. Değişen iklimler, yanlış sulamalar ve su kullanımı, artan nüfus yoğunlukları felaketli bir kuraklık ‘pandemisini’ bize hızla yaklaştırıyor.

Devasa Antarktika buzdağı yıllarca okyanusta sürüklenebilir

Bilim insanları büyük Antartika buzdağının okyanus boyunca hiç dağılmadan ve kırılmadan birkaç yıl boyunca sürüklenebileceğini dile getirdi.

Yeni pandemi: Kuraklık ile dünyayı neler bekliyor?

Birleşmiş Milletler, Kuraklık 2021 Özel Raporu‘nu yayımladı. Dünyanın önemli noktalarında yağışların azalmasının bir sonucu olarak önümüzdeki yıllarda karşı karşıya kalacağımız riskleri açıkladılar. Kuraklığın arkasındaki itici güçleri ve su kıtlığıyla başa çıkmak için aldığımız çeşitli önlemleri araştırıyor.

Küresel ısınmanın etkisiyle su kaynakları gittikçe azalıyor ve daha dağınık hale geliyor. Dünyanın dört bir yanındaki insanlar ve diğer canlılar bu su kıtlığı ile mücadele etmek zorunda.

BM raporunda yazarlar, “İnsan kaynaklı iklim değişikliğiyle birlikte, kuraklık sıklığı ve şiddeti dünyanın bazı bölgelerinde arttı. Dünya, sanayi öncesi seviyelerden 2°C daha sıcak olan küresel ortalama sıcaklıklara doğru amansız bir şekilde hareket ederken, kuraklık etkileri yoğunlaşıyor. Bununla birlikte birçok bölgede senaryoların daha da kötüleşeceği tahmin ediliyor.” dedi.

Son yirmi yılda dünya çapında en az 1,5 milyar insan kuraklıktan etkilendi. Ayrıca ekonomilerde 124 milyar dolardan fazla zarara yol açtı. Bu tahminlerin gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerini hesaba katmadığını belirtelim.

Dünya nüfusunun yaklaşık beşte biri, potansiyel olarak su kıtlığı riski taşıyan bir bölgede yaşıyor. Yüzyılın sonunda, çoğu ülke büyük olasılıkla kuraklıktan ciddi şekilde etkilenecek.

Peki, ne yapmalıyız? Bu pandemi türüne karşı BM, ilk adımın tarımla uğraşanları güçlendirmek olduğunu açıkladı. Ancak sadece bununla da sınırlı kalmamalı. Turizm, ulaşım, hidroelektrik, balıkçılık alanlarında faaliyet gösteren, sağlıklı suya ihtiyacı olan herkesin verimli su yönetiminden bir çıkarı var.