Satürn’ün uydusu Titan, güneş sistemimizde yaşam beklentisi en yüksek duraklardan bir tanesi. Bu olasılığı araştırmak adına NASA, 2027’de burayı ziyaret etmek üzere Dragonfly adı verilen bir proje yürütüyor. Titan, kalın atmosferi ve sahip olduğu nehirler ile oldukça dikkat çekici.
Titan, yüzeyinde sıvı metan ve etandan oluşan göllere ev sahipliği yapıyor. Gezegenin buzla kaplı yüzeyinin altında ise okyanus olduğu düşünülüyor. Yeni araştırmalar en azından mevsimsel döngü açısından, Titan’ın Dünya ile önceden düşünülenden daha fazla ortak noktaya sahip olabileceğini gösteriyor.
Satürn’ün uydusunda uzaylı yaşamın izleri
Cassini verileri, Satürn uydusundaki metanın kaynağının bilinmediğini gösteriyor. Ancak metanojen (mikroplardan) kaynaklı olabilir mi?Titan, Dünya’ya beklenenden daha fazla benziyor!
Titan potansiyel olarak yaşanabilir olarak kabul ediliyor. Stanford Üniversitesi ve NASA‘nın Jet Propulsion Laboratuvarı’ndan bilim insanları da bu yüzden uyduyu araştırmaya devam ediyor. Araştırmalar, Satürn’ün uydusundaki kum tepeleri ve ovalar gibi yüzey özelliklerinin nasıl oluştuğuna yoğunlaşmış durumda.
Güneş sisteminde önemli bir atmosfere sahip olduğu bilinen tek uydu olmasının yanı sıra, Titan sıvının yüzeyden akıp bulutlara dönüştüğü, Dünya’nın su döngüsüne benzer mevsimsel bir sıvı döngüsüne de sahip. Ancak Dünya’da su ile meydana gelen bu döngü Titan’da sıvı metan ve etan ile gerçekleşiyor.
Bu mevsimsel döngü, hidrokarbonlardan oluşan kumulların nasıl oluştuğunu da açıklıyor. Ancak Dünya’daki kumlar sağlam silikat tanelerinden oluşurken Titan’daki kumlar genellikle kolay aşınabilen yumuşak bileşenlere sahip. Bu bileşenlerin kum tepelerini oluşturan yapılara nasıl dönüştükleri ise bugüne kadar cevaplanmamış bir soruydu.
Araştırmacılar, cevabı parçacıkların ısı veya basınç nedeniyle katı bir kütle halinde bir araya geldiği sinterleme adı verilen bir süreçte buldular. Bu sürecin taneciklerin aşınma ve yıpranma payını dengeleyerek belli bir boyutta kalmasını sağladığı düşünülüyor.
Bu süreç uydudaki mevsimsel döngü ile birleştirildiğinde Titan’ın ekvator etrafında oluşan kum tepelerini, orta enlemlerin etrafındaki ovaları ve kutupların yakınında labirent arazi adı verilen karmaşık arazileri de açıklıyor. Farklı araziler, etrafındaki tortuları taşıyan farklı miktarlardaki rüzgar, yağış ve nehirlerin akışından meydana geliyor. Tüm bunlarla birlikte farklı bileşenlere rağmen, Titan‘da Dünya’nınkine oldukça benzer bir mevsimsel sistemin olduğu görülüyor.
Peki siz Titan ve Dünya arasındaki benzerlikler hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında ya da SDN Forum‘da bizimle paylaşabilirsiniz.
sivi metan yanici degilmi. biri kivilcim sonra titan titana
Gidip orayı da yok edelim kaynakları tüketelim sanırım atalarımız en son marsın anasını bellemiş şimdi dünyanın sonrasına nere gelirse artık ……