Televizyon tarihinin efsane yapımları arasında yer alan, çıkış yaptığı günden itibaren ülkemiz de dahil olmak üzere tüm dünyada büyük bir izleyici kitlesi kazanan Lost, meşhur finali ile çoğu izleyiciyi hayal kırıklığına uğratmıştı. 2004 yılında başladığı yayın hayatına altı sezon devam ettikten sonra 2010 yılında veda eden dizi, hayranlarının fazlası ile ilgisini çekebilecek az bilinen detayları da yapısında barındırıyor.
Lost dizisi hakkında az bilinen detaylar
Kadrosunda Evangeline Lilly, Jorge Garcia, Matthew Fox ve Josh Holloway gibi isimler bulunan, yayınlandığı ABC kanalında yayınlanan her bölümü ortalama 15 milyon kişi tarafından izlenen efsane dizi Lost hakkında az bilinen 10 ilginç detay…
Dizinin ismi neredeyse ‘Nowhere’ oluyordu
Her başarılı yapımın ardında şüphesiz zorlu geliştirme süreçleri ve başarısız denemeler mevcut. Şüphesiz Lost da bu dizilerden biri. Oldukça sancılı geçen geliştirme sürecine sahip olan projenin fikri ABC’nin başkanı olan Lloyd Braun’un Hawaii tatilinde ortaya çıktı.
O dönem Tom Hanks’in başrolünde olduğu ve uçak düşmesi sonucu adada yaşamını konu alan Cast Away filminden etkilenen Braun, kendi kanalı için de Lost adını verdiği bir dizi yapmak istedi. Daha sonra proje fikrini kanalın drama geliştirme başkanı Thom Sherman ile paylaşan Braun’un bu fikri fazlasıyla beğenildi ve projenin pilot bölümü üzerinde çalışması için genç senarist Jeffrey Lieber işe alındı.
Ancak senaristin ilk bölüm için ortaya koyduğu taslakların beğenilmemesi ve bir de dizi ismini Nowhere olarak değiştirmesinin ardından ABC yönetimi ani bir kararla Lieber’in işine son verdi. Daha sonra kanalın J.J. Abrams ve Damon Lindelof ile anlaşması üzerine dizinin ismi değişmedi ve bugün efsane olarak adlandırılan bir yapım ortaya çıktı. Ancak kovulmasına rağmen senarist Jeffrey Lieber’in ismi her zaman Lost’un yaratıcıları arasında yer aldı.
Dizinin yapımcıları kanal yönetimine küçük bir yalan söyledi
ABC’nin J.J. Abrams ve Damon Lindelof ile anlaşmasının ardından proje için hareketli günler başladı. Bunun üzerine dizinin konusu üzerinde çalışmaya başlayan ikili, tek bir hikaye örgüsüne odaklanan ve doğaüstü olaylardan bahseden hikaye fikrini ABC yönetimine sundu.
Ancak kanal yönetimi bu fikre hiç sıcak bakmadı ve bunun yanı sıra her bölümün birbirinden bağımsız olmasını istedi. J.J. Abrams ve Damon Lindelof gelen bu isteği kabul etse de, ikilinin kanal yönetimine beyaz bir yalan söylediğini izleyiciler hemen anlayacaktır.
ABC başkanı Lloyd Braun pilot bölümün maliyeti üzerine kovuldu
Dizinin iki parçadan oluşan pilot bölümü için tamı tamına 14 milyon dolar harcanmıştı. Hatta dizi, o zamana kadar çekilen en pahalı pilot bölümü ünvanının da sahibi olmuştu. Ancak harcanan bu miktar ABC’nin sahibi Disney’in hiç hoşuna gitmedi ve böylesine pahalı bir projeye onay verdiği için Lost’un fikir babası konumunda olan Lloyd Braun’u kanaldan kovdu.
Jack’in pilot bölümde ölmesi gerekiyordu
İlk senaryoya göre dizinin başrolü Jack pilot bölümün ortalarına doğru ölecekti. Hatta yapım ekibi ilk başta bu karakter için Micheal Keaton ile anlaştı. Ancak Keaton’un farklı bir film projesi için diziden vazgeçmesi ile rolün sahibi Matthew Fox oldu.
Ancak ABC yönetimi Jack ve Matthew Fox uyumunu o kadar çok sevdi ki, karakterin uzun soluklu olması için senaryoda değişiklik yapılmasını talep etti. Bunun üzerine de Jack karakteri diziye adeta damga vurdu.
Aktörlerin kişiliklerine göre karakterler değiştirildi
Lost yapımcıları oyuncuların kişiliklerine göre karakterler üzerinde değişiklikler yaptı. Örneğin başlangıçta Kate için uçak kazasında eşi Bernard ile ayrı düşen ve ölümcül hastalığa sahip orta yaşlı bir kadın profili oluşmuştu.
Ancak Evangeline Lilly’nin seçmelere katılmasının ardından Kate karakteri tamamen değişti ve karakter genç bir suçluya dönüştü. Daha sonra da Kate için ilk başta düşünülen profil kapsamında Rose Henderson adlı yeni bir karakter ortaya çıktı.
Evangeline Lilly’nin çalışma izni problemi kanalda krize neden oldu
Kate karakteri için seçmelere katılan ve 75 farklı aday arasından seçilen Evangeline Lilly, çalışma izni konusunda ciddi sıkıntılar yaşadı. Kanada doğumlu olan oyuncu, bu süreç içerisinde 20’den fazla başvuruda bulunmasına rağmen gerekli izinleri alamadı. Hatta o dönem sözleşmeni iptali gibi durumlar bile gündeme geldi ancak oyuncu 24 saatlik bir gecikme ile çekimlere son anda yetişti.
Aaron karakterini 13’ten fazla bebek canlandırdı
ABD’de bebek oyuncular için katı yasalar olması nedeni ile Aaron karakterinde ciddi sıkıntılar meydana geldi. Oyuncu kadrosu yönetmeni Julie Carlson’a göre dizi boyunca toplamda 76 kez görünen Aaron karakterini 13’ten fazla bebek canlandırırken, bu bebeklerin bazıları ise erkek olarak karşımıza çıkmadı.
Hugo Hurley Reyes neden kilo vermedi?
Ben de dahil olmak üzere çoğu izleyici Jorge Garcia‘nın canlandırdığı Hurley karakterinin neden ıssız ada koşullarında kilo veremediğini merak etti. Aslında oyuncu dizinin çekimleri sırasında ciddi miktarda kilo kaybetti. Ancak yapım ekibi oyuncudan kilosunu korumasını istedi. Bunun nedeni ise dizide bolca gördüğümüz flashback sahneleriydi.
Holloway’in seçmelerde küfretmesi üzerine Sawyer karakteri değişti
Çocuk yaşta Georgia’ya taşınması nedeni ile farklı bir aksanı bulunan Josh Holloway, New York’tan gelen elit bir dolandırıcı olan Sawyer karakteri için katıldığı seçmelerde aksanını sakladı. Ancak daha sonra repliğini unutan ve gerçek aksanında küfürler ederek yanında bulunan sandalyelere tekme atan Holloway’in aksanı ve tavrı yapım ekibi tarafından oldukça beğenildi. Bunun üzerine Sawyer karakteri Güneyli bir dolandırıcı olarak karşımıza çıktı.
Yoon-jin Kim aslında Kate karakteri için seçmelere girdi
Kate için seçmelere katılan Yoon-jin Kim, ilk başta yapım ekibi tarafından role uygun görülmedi. O dönem sadece başrol seçmeleri yapıldığı için Sun karakteri daha ortada yoktu. Hatta gelen bilgilere göre Lost’un senaryosu bile henüz yazılmamıştı. Ancak yapım ekibi daha sonra Sun karakterini oluşturdu ve oyuncuyu diziye dahil etti.
Süper diziydi ya keşke sonunu getirmeyi 1,2 sezon daha devam etseydi, ozellikle 2,3. Sezonlar efsaneydi. 2 defa izledim bu sıralar dizisizlikten 3. Kez izlemeyi dusunuyorum
Hey gidi, divx olarak sezon indirip senkronize altyazı arayan gençliğimiz. Liseliler bilmez.
sayid ve jin ile olan fotoğrafım halen durmakta dün gibi halen hatırlarım
sayid ve jin ile olan fotoğrafım helen durmakta ve dün gibi hatırlarım o günü benim için unutulmayacak bir anıydı
her ne kadar sonu tatmin etmese de benim icin tarihin en iyi dizisidir. bu efsane dizi 4. sezonda bitmeliydi