Her ne kadar belirli bir meslek grubu ve profesyonel bir kariyer için tahsisinizi yapmış olsanız da hayat sizi bambaşka yerlere götürebiliyor: Özellikle günümüzde insanların kendini çok daha çabuk geliştirebilmesi ve farklı mesleklere daha çabuk yönelebilmesiyle eski NASA danışmanı Diana Yousef, kendini bir anda ‘tuvaletçi’ olarak buldu. İşte ilginç hikayesi ve geliştirdiği proje…
NASA çalışanlığından tuvalet şirketi iThrone kuruculuğuna…
Eski NASA danışmanı Diana Yousef’un kendini bir anda ‘tuvaletçi’ olarak bulması, aslında onun sıradışı bir yolculuğunun sadece başlangıcı… Yousef, sadece bir tuvalet icat etmekle kalmadı, aynı zamanda dünya çapında milyarlarca insanın hayatını etkileyen bir soruna çözüm getirme hedefiyle yola çıktı.
Boston’da Mısırlı göçmen bir ailede doğan Yousef, Cornell Üniversitesi’nde Biyokimya alanında doktora yapmış ve NASA ile Birleşik Devletler Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) arasında gerçekleştirilen bir projede danışman olarak görev almıştı. Bu projede suya olan erişimle ilgili çözüm aranırken Yousef, deneyimlerini içme suyu eksikliğine farklı bir çözüm üretmeyi tercih etti.
Yousef, su gerektirmeyen tuvalet üretti!
Yousef’in geliştirdiği su ve kanalizasyon sistemi gerektirmeyen tuvalet, bu alanda devrim niteliğinde. Membran bazlı bu teknoloji, atıkların yüzde 90-95’ini buharlaştırarak çevreye zararsız hale getiriyor. Özellikle temiz suya ve uygun sanitasyon hizmetlerine erişimin sınırlı olduğu bölgelerde bu tür bir yenilik büyük önem taşıyor.
Şu an dünya üzerinde 673 milyon insanın hiçbir tuvalet sistemine erişimi yok ve bu durum her yıl 564 bin kişinin, çoğunlukla ishal gibi sanitasyonla ilgili hastalıklardan, ölümüne sebep oluyor. Bu anlamda Mısırlı bilim insanının iThrone isimli tuvaleti gelecekte dünyada büyük sorunların çözümüne ön ayak olabilir.
NASA, uzayda kalan astronotlarla ilgili son kararını verdi!
Yousef, 2013 yılında ‘change:WATER Labs’ adlı girişimini başlattı ve ilk pilot projesini 2020’de Uganda’da gerçekleştirdi. Bu proje, tuvaletin hijyenik bir şekilde atıkları içerdiğini ve kötü koku yaymadığını gösterdi. Ayrıca, bakımın sadece iki veya üç haftada bir yapılması gerekiyordu.
Yousef’un icadı, sadece gelişmekte olan ülkelerdeki topluluklar için değil, aynı zamanda afet bölgeleri ve mülteci kampları için de umut vaat ediyor. Tuvaletin son fiyatının yaklaşık 200 dolar olması ve yerel ortaklara üretim yaptırılması planlanması, bu çözümün daha da erişilebilir olmasını sağlayacak.
Siz bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi bizle yorumlarda paylaşabilirsiniz.
