Çoğu zaman Wi-Fi ağları, akıllı telefonlarımızda bulunan hücresel veriden, daha hızlı bir şekilde bize internet bağlantısını sunuyor. Fakat her kullanıcının Wi-Fi ağlarından yakındığı tek bir konu vardır ki o da şüphesiz birden fazla kişi ağa bağlandığı zaman yaşanan yavaşlamalar ve bağlantı sorunlarıdır.

Daha hızlı Wi-Fi geliyor

Geleceğin Wi-Fi ağı böyle olacak!

Teknolojinin son hız geliştiği bugünlerde, bu sorun hakkında çalışmalar yürüten doktora öğrencisi, bizlere daha hızlı ve kaliteli ağ hizmeti sunmayı planlıyor. Kızıl ötesi ışın kullanarak hızlı veri akışı ve kusursuz bir internet ağ hizmeti sunması için geliştirilen bu proje sayesinde, daha gelişmiş bir ağ teknolojisi ile karşılaşabiliriz.

Eindhoven Teknoloji Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olan Joanne Oh, tarafından öne sunulan bu proje, daha hızlı bir internet bağlantısı vaat ediyor. Joanne‘in projesine göre kablosuz ağ bağlantısındaki veri akışını, kızıl ötesi ışın ile sağlayacak. Böylece ışık hızındaki veriler bizlere daha seri bir şekilde ulaşarak, kaliteli bir kablosuz ağ bağlantısı deneyimi yaşayacağız.

Teorik olarak bu projeden bahsedecek olursak, 40 Gbps hızına kadar olan veri bağlantısını sorunsuz bir şekilde aktaran kızıl ötesi ışın için, ışık antenleri birden fazla kızıl ötesi ışın gönderir. Bu gönderilen ışınlar direk olarak akıllı telefonları ve tabletleri hedef alarak, birden fazla kişi fazla kişi kablosuz ağa bağlansanız bile kesintisiz bir internet deneyimi yaşamamıza olanak sağlayacak.

Fakat bu projedeki Joanne’in önüne çıkan en büyük engel ise, kızılötesi ışınların  Wi-Fi sinyalleri gibi duvardan geçemiyor olması. Bundan dolayı kızılötesi tabanlı bir sistemine olan sahip bir evin, her odasında bir baz antene sahip olması gerekiyor. 

Doktora öğrencisinin bu projesi eğer gerçeğe dönüştürülse, Wi-Fi bağlantılarında yaşanan çökmeler ve yavaşlamaları tarihe karışacak. Şu anlık bu proje için somut adımlar atılmadı, ancak ilerleyen zaman içerisinde Joanne’in yüzüne gülecek birisi elbet çıkacaktır.

:: Geleceğin Wi-Fi ağı hakkında ne düşünüyorsunuz?