Bu hafta Haftanın Mobil Oyunları için seçtiğimiz 5 oyunun bir çoğu bize nostalji yaşatabilir, şimdiden hazırlıklı olun.

Özellikle bu hafta gerçekten mobil oyunlar piyasasında bir hareketlilik var. Çıkış tarihleri aralarında zaman farkı olsa da getirilen yenilik ve güncellemelerle kıyıda köşede kalmış keşfedilmemiş oyunlar storelarda dikkat çekenler bölümüne yerleşerek, yeni çıkan oyunlarla birlikte indirilme yarışı içine girdiler. İşte sözünü ettiğimiz 5 mobil oyun…

::Geçen haftanın mobil oyunları için tıklayın

14-12/21/looney-tunes-dash-collage.jpg

Looney Tunes Dash

Çocukluğumuzu birlikte geçirdiğimiz “Looney Tunes” karakterlerinin oyunu storelarda yerini aldı. “Zynga” tarafından satışa sunulan oyunda, ilk olarak Looney Tunes’un baş kahramanı olan Bugs Bunny ile koşmaya başlıyorsunuz. Amacımız; Elmer’dan kaçmak. Bunun için karşımıza çıkan engellerden; parmağımızı sağa-sola, yukarı ya da aşağıya hareket ettirerek sıyrılmamız gerekiyor.

Tabi oyun da toplamamız gereken öğeler yer alıyor altın ya da havuç gibi. Bu topladığımız altınlarla güçlendirmeler satın alabiliyoruz. Oyunun geçtiği mekanlar kahramanlarımızla uyumlu. Oyunda; Road Runner ve Tweety gibi diğer favori Looney Tunes karakterleriyle de koşuyoruz. Looney Tunes haritasında ilerlemek ve diğer bölgelerin kilidini açmak için seviye hedeflerini tamamlamamız gerekiyor.

Ekstra koşma güçlendirmeleri için her karakterin kendine özgü yeteneğinin kilidini açıp uzmanlaşabiliyorsunuz. Ayrıca oyunda belirli bölgelerde gizlenmiş kartlar var. Bu kartları toplayıp koleksiyonumuzu genişletebiliyoruz. Koleksiyonda bulunan bu kartlar; Looney Tunes çizgi filminin en iyi bölümlerinin, kareleri diyebiliriz. Oyunda, her kahraman kendi sesiyle bize eşlik ediyor.

Looney Tunes Dash‘te bizim karakter olarak kullanamadığımız, ancak karşımıza çıkan daha onlarca Looney Tunes karakteri mevcut. Her bölümün başında oyun bir şans oyunu hakkı veriyor. Slot makinesine benzer bir makineyi çevirerek güçlendirme ya da altın kazanabiliyorsunuz. Temple Run tarzı oyunları seven, çocukluğuna dönmek ve o nostaljik havayı yaşamak isteyenler için Looney Tunes Dash birebir. 

#video_8069#

Android cihazlarınız için boyutu değişebilen oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

iOS cihazlarınız için 83.7 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

{pagebreak::2}

14-12/21/brothers-in-arms-collage.jpg 

Brothers In Arms 3

Bu oyunla alakalı 2 kez haber yaptık biliyorum, bu yüzden bazı arkadaşlar bana kızacaktır. Ancak Brothers In Arms 3‘ü haftanın oyunlarına dahil etmeseydim bence tam anlamıyla terbiyesizlik olacaktı.

Oyun gerçekten son derece başarılı olmuş. Özellikle; oyuna giriş videosu ve akabinindeki bölüm bana mobil oyundan daha ziyade, nerdeyse konsol oyunu oynuyormuşum hissiyatı verdi. Çavuş Wright ile başladığımız oyunda bir çok silah ve bir çok kardeş mevcut.

Oyunun FPS’den TPS’ye dönmesi biraz Frontline Commando’ya benzemesine sebep olmuş. Ancak Brothers In Arms 3’te, Frontline Commando’ya nazaran daha özgürce harita üzerinde hareket etme şansı sunuluyor. Oyunda bildiğiniz üzere farklı yetenekleri olan kardeşlerimizden yardım alabiliyoruz.

Oyun, konuşmalar harici alt yazılı bir şekilde Türkçe dil desteği sunuyor, aynı şekilde menüler de Türkçe. Gameloft bence mobil oyunculara beklentilerin üzerinde bir oyun sunmuş. Önceki Brothers In Arms oyunlarında en büyük sorun, oyunun senaryo modunda bile internet bağlantısı gerektirmesiydi. Bu oyunda ise internet bağlantınız olmadan da oyunu senaryo modunda oynayabiliyorsunuz.

Oyunda ilerledikçe silahlarınızı geliştirmeniz gerekebiliyor. İstenilen silah seviyesine ulaşmak için bölümlerde kazandığımız künyelerle harcama yapmamız gerekiyor. Oyunun bazı kesitlerinde ağır çekime geçmesi, görsel anlamda ayrı bir tat vermiş.

#video_8070#

Android cihazlarınız için 535 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

iOS cihazlarınız için 425 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

{pagebreak::3}

14-12/21/platform-panic-collage.jpg 

Platform Panic

Retro grafiklere sahip Platform Panic bana biraz Super Mario Brothers havası yaşattı ki oyun platform oyunu olduğu için bu son derece normal bir durum. Oldukça zevkli ancak bir o kadar da zor olan oyun Nitrome tarafından geliştirilmiş.

Flappy Bird’te telefonunu parçalayan arkadaşların bu oyundan uzak durması gerektiğini söyleyelim. 2 gündür oynadığım oyunda yaptığım en yüksek skor 11. Düşük skor yapıyorum diye üzülmenize gerek yok.

Pokemon’daki Jigglypuff ile Mr.Mime’ın bir çocuğu olsa bu kadar benzer dediğimiz bir karakterle oyuna başlıyorsunuz. Amacımız ufak odacıklarda bizi bekleyen tehlikelerden kaçmak ve diğer odaya geçmek. Tabi anlatması kadar oynaması da kolay olsa keşke. Oyunda tepelerden üzerinize düşücek sarkıtlar, duvalardan gelecek mermiler, değdiğiniz an oyuna baştan başlamanıza sebep olacak düşmanlar, yerlerden çıkacak dikenler gibi tehlikelerle karşı karşıyasınız.

Oyunda topladığınız altınların yenildiğinizde baştan başlamadan, oyuna kaldığınız yerden devam etmenizi sağlamak haricinde pek bir hayrı yok. Tabi ilerleyip skorunuzu şans eseri yükseltip, yenilirseniz oldukça işe yarayabiliyor.

Oyunda öyle “istediğim kadar sağa gideyim, biraz durayım” gibi bir durum yok. Karakteriniz kesintisiz olarak sağa ya da sola gidebiliyor ve bu esnada isteğe bağlı olarak zıplayabiliyor. Her ne kadar dikkat gerektirse de Platform Panic metroda, otobüste oynayabileceğiniz türden güzel bir oyun olmuş.

#video_8077#

Android cihazlarınız için 13 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

iOS cihazlarınız için 29.9 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

{pagebreak::4}

14-12/21/topgear-extreme-parking-collage.jpg 

Top Gear Extreme Parking

Dünya çapında 350 milyondan fazla izleyicisi olan “Top Gear” programına büyük ihtimalle hepimiz bir kere denk gelmişizdir. Son derece eğlenceli bir şekilde otomobil tanıtımları yapan program; otomobil tutkunları tarafından keyifle hala izlenmektedir. Programda hiç bir yakınım çalışmamaktadır, reklamını yaparcasına tanıtmamın sebebi ise; fenomene dönüşmüş bu programın oyununun store’larda yer alması.

Oyun her ne kadar extreme parking adı altında çıkıp, bizi sadece park etme beklentisine sürüklese de, oyunda amacamız sadece park etmek değil. Araç takip ettiğimiz, belirli sürede bizden istenilen yerlerden geçtiğimiz, sağa-sola maksimum hasarı vermeye çalıştığımız bölümler mevcut. Parking kelimesinin oyunun adında anılmasının sebebi muhtmelen, bölüm sonlarında bizden istenilen yerlerde durmamız ya da belirli bölümlerde aracımızı park etmemiz.

Oyun, “Top Gear” programında hikayesi olan 6 meşhur araçla karşımıza çıkıyor. Oyunda başlangıç aracı, hasarlı bir kamyonet. Bu kamyonetin hem kontrolleri zor, hem de oldukça ağır hareket ediyor. Fakat yeni araç almak için bölümlerden oldukça fazla miktarda yıldız kazanmanız gerekiyor. 4-5 bölümden ortalama 10 yıldız alsanız bile; 110 yıldızlık bir araç almak için 50’ye yakın bölüm oynamanız gerekmekte.

Oyunun bazı bölümlerinde, programda oldukça merak edilen, sürekli olarak kaskının altında gizlenen, araçların tur sürelerinin hesaplanmasında pilotluğundan yararlanılan bir türlü yüzünü göremediğimiz The Stig’i de kovalıyoruz. Yeni araç edinme sıkıntısı ve kısmen kontrolleri haricinde bir sorununu görmediğim oyun, grafikleriyle dikkat çekiyor.

#video_8071#

Android cihazlarınız için 130 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

iOS cihazlarınız için 87.9 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

{pagebreak::5}

14-12/21/simcity-buildit-collage.jpg 

Simcity Buildit (Build It)

Bu hafta tanıttığımız oyunlar denk mi geldi bilmiyorum ancak giriş kısmında da belirttiğim gibi; hepsi beni çocukluğuma götürdü. Bu konuda en derin hissiyatı yaşadığım oyun da “Simcity Buildit”. Simcity 2000’i PC de ilk olarak arkadaşımda oynadığımda beni çok etkilemişti. O zamanlar oyunu EA değil Maxis yapıyordu. Zamanı için en üst seviye özelliklere sahip PC’ min oyunu kaldırıp, kaldırmayacağını bilemeden gidip satın almıştım oyunu. Korkarak yüklediğim oyun, bilgisayarımda çalıştığında resmen mutlu olmuştum.

Gelin görün ki; şimdi kat ve kat daha iyi grafiklere sahip Simcity versiyonlarını cebimizdeki telefonlarla oynuyoruz. “Acaba aynı hava var mıdır?” diyerek indirdiğim “Simcity Buildit” beklentilerimi düşük tutmamdan kaynaklı olsa gerek benim oldukça hoşuma gitti.

Her türlü detayın düşünüldüğü Simcity Buildit’te uzun bir eğitimden sonra oyuna başlıyorsunuz. Oyunda; su şebekelerini, elektrik hatlarını çekmeniz gerekli. İtfaiye vb. hizmetleri binalarınıza yakın tutmanız lazım. Oyunda; enerji üreteceğiniz santraller kuruyorsunuz, fabrikalar yaparak bu fabrikalarda malzemeler üretiyorsunuz, ürettiğiniz malzemeleri ister yaptığınız inşaatlarda kullanıyorsunuz, isterseniz satarak bu ticaretten kazanç sağlıyorsunuz.

Arkadaşlarınızı ziyaret edebileceğiniz oyunda, kamera kontrolleri çok pratik olmuş. 360 derece dönebilen kamera; yakınlaşıp uzaklaşabilirken, isteğe bağlı olarak şehrinizi tepeden de görmenizi sağlıyor. Oyunla alakalı olarak bir güzel haberde, oyunun Türkçe olması. Özellikle eğitim içerisinde oldukça işinize yarayan dil desteği, oyunun en büyük artılarından birisi.

#video_8072#

Android cihazlarınız için 221 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

iOS cihazlarınız için 97.6 MB olan oyunu buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

 

::Bu haftaki oyun seçimlerimiz hakkında ne düşünüyorsunuz? Tanıtılmasını istediğiniz bir oyun var mı?