Halen cesetlerle birlikte Marmara Denizi’nin derinliklerinde olan Fokker f-28 tipi uçak, Türk havacılık tarihinin gelmiş gelmiş en esrarengiz olaylarından birisi olarak görülüyor.
1975 yılının Ocak ayında İzmir’den havalanan bir Türk Hava Yolları uçağı, o zamanki adı Yeşilköy Havalimanı olan Atatürk Havalimanı‘na inişi esnasında denizin soğuk suyuyla buluşarak kaza yaptı.
Kazaya karışan Fooker f-28 tipi uçaktan envanterde 4 adet daha bulunuyordu. ‘Lanetli‘ olarak tanımlanan uçakların tamamı düşerek akıllarda onlarca farklı soru işaretinin oluşmasına neden oldu.
İzmir’den kalkan uçak için her şey normal başlamıştı
30 Ocak 1975 Perşembe günü İzmir’den havalanan bir Türk Hava Yolları uçağı, İstanbul Yeşilköy Havalimanı’na gerçekleştirdiği yolcuğunu sorunsuzca tamamlamak üzereydi.
Havalimanında elektrikler kesildi
Yeşilköy Havalimanı için 24-06 pistine son yaklaşmasını yapan uçak, piste teker koymadan birkaç saniye önce havalimanında tüm elektrikler kesildi. Pist ışıklarının da sönmesi nedeniyle pilot, pisti Go-Around modunda pas geçti.
Havalimanının acil durum jeneratörleriyse uçak pisti pas geçtikten birkaç saniye sonra devreye girdi.
Ataköy üzerinden yükselen Fokker F-28 tipi TC-JAP kuruk testilli Türk Hava Yolları’nın Bursa isimli uçağı, dönüşünü yaptıktan sonra piste tekrar inmeyi deneyecekti.
Acil durum jeneratörlerinin ve ekipmanlarının devreye girmesiyle TC-JAP uçağıyla iletişime geçmeye çalışan havalimanı kulesi, bir türlü uçakla iletişim kuramadı.
Uçak pisti pas geçtikten yaklaşık 15 dakika sonraysa acil durum ilan edildi ve uçak Marmara Denizi’nde aranmaya başladı.
Gece olması ve kötü hava şartları nedeniyle, Deniz Kuvvetlerine bağlı ekipler gün ağarana kadar efektif şeklide arama çalışması yürütemedi.
Hiçbir iz bulunamadı
Günün ilk ışıklarıyla birlikte hız kazanan çalışmalar bu kez Marmara Denizi‘ndeki yoğun dalgalar tarafından engelleniyordu.
Kıyıya vurma tehlikesine rağmen çalışmalarına devam eden gemiler, uçağın hiçbir izine rastlayamadı.
Dalgıçlardan bir tanesi ise baygınlık geçirerek ölüm tehlikesi atlattı.
Arama çalışmalarında uçağın yer bir türlü tespit edilememişti. Ancak, kazadan 1 hafta sonra uçağın tekerlekleri Bandırma açıklarında bulunmuştu.
Birkaç hafta sonraysa balıkçılar uçağın flaplarını bulmuştu.
Kazadan yıllar sonra Florya’daki balıkçılar uçağın kopan kanadının büyük parçalarını bulmuştu. Kısa süre sonraysa uçağın yeri tespit edilmişti. Şu an uçağın 3 parça halinde 75 ve 82 metre derinlikte bulunduğu biliniyor.
Yeri belirlenmesine rağmen çıkartılmayan uçak, hayatını kaybeden 42 kişiyle birlikte şu an ilk düştüğü yerde bulunuyor.
Hollanda Prensinin sahibi olduğu Fokker şirketinin 60’lı yıllarda uçmaya başlayan f-28 uçakları, 800’ün üzerinde üretilmişti.
Türk Hava Yolları’nın aldığı 5 uçak ise sektör içerisinde ‘uğursuz‘ olarak tanımlanıyor. Bunun nedeniyse alınan uçakların tamamının düşmesi.
Tüm uçaklar düştü
1973 yılında filoya giren uçaklardan ilki 1974 yılında İzmir’de gerçekleştirdiği kalkış sırasında düştü. 1975 yılındaysa bu yazımıza konu olan TC-JAT uçağı Marmara Denizi’ne düştü. 4 yol sonra da Ankara’da diğer F-29 da düştü.
Kazaların ardından Türk Hava Yolları kalan 2 uçağı hizmetten çekti. Ve uçaklar Touranie Air Transport şirketine satıldı.
Ancak, kısa süre içerisinde o uçaklar da kaza yaptı.
Lanetli ve uğursuz olarak tanımlanan uçaklar hakkında pek çok farklı soru işareti bulunuyor.
Kazanın nedenini öğrenmek için kara kutu ve ses kayıt cihazına halen ulaşılmaması ve kazazedeler için bir anıtın bile yapılmaması dikkat çekici noktalar arasında yer alıyor.
:: Bursa uçağının kazasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
{{user}} {{datetime}}
{{text}}