Mars’ın yüzeyinde, eskiden Jezero Krateri’ni işgal eden ve çoktan kurumuş olan göller de dahil olmak üzere, sıvı su geçmişi bulunuyor. Enkaz taşıyan antik suyun Mars’ın her tarafına yayılan olukların oluşumuna neden olan tek şey olduğu düşünülüyordu. Kuru buzun da bunu gerçekleştirebileceğinin kanıtlanması üzerine “Mars’ta su var mı?” sorusu tekrar sorulmaya başlandı.
Mars’ta su var mı?
Daha önce bilim adamları, Mars’ta yalnızca sıvı su şeklindeki olukların olduğuna inanıyorlardı çünkü Dünya’da böyle oluyor. Dikkate alınmayan şey ise süblimleşme yani bir maddenin katı halden gaz haline doğrudan geçişiydi. Süblimleşme, CO2 buzunun nasıl ortadan kaybolduğunu açıklıyor.
Donmuş karbondioksit, vadileri de dahil olmak üzere Mars’ın her yerinde bulunuyor. CO2 buzu bu oluklardan birinde süblimleştiğinde ortaya çıkan gaz, döküntüleri yokuşun daha da aşağısına itebilir ve onu şekillendirmeye devam edebilir.
Hollanda’daki Utrecht Üniversitesi’nden gezegen araştırmacısı Lonneke Roelofs liderliğindeki bir bilim insanı ekibi, CO2 buzunun süblimleşmesinin Mars’taki oyukları şekillendirmiş olabileceğini buldu. Bu buluş akıllara “Mars’ta halen su var mı?” sorusunu getirdi. Yani önceden olmuş olabilir ama şu an var mı?
Bu buluş, Mars’ta en son sıvı su oluşumunun sanılandan çok daha eski bir zamanda olabileceği anlamına gelebilir. Bunun yanında Mars’ta yaşamın ortaya çıkıp gelişebileceği pencerenin muhtemelen daha küçük olduğu anlamına da geliyor olabilir.
Roelofs ve meslektaşları yakın zamanda Communications Earth & Environment dergisinde yayınlanan bir çalışmada şöyle dedi: “Mars’ın atmosferik koşulları altında CO2 buzunun süblimleşmesi, tortuyu akışkanlaştırabilir ve Mars’ta gözlemlenenlere benzer morfolojiler yaratabilir.”
Dünya ve Mars’ta oluşan olukların sebepleri farklı mı?
Dünya ve Mars’taki oluklar temelde aynı morfolojiye sahiptir. Aradaki fark, bunların oluşumunun ve Dünya üzerinde sürekli şekillenip yeniden şekillenmesinin arkasında sıvı suyun olduğundan emin olmamızdır. Bu tür faaliyetler arasında yeni kanalların açılması ve daha fazla molozun dibe götürülmesi yer alıyor.
Eski Mars’ta bunu başarmak için yeterli miktarda kararlı sıvı su mevcut olsa da, Mars’ın mevcut yüzeyinde bu tür bir aktiviteyi sürdürmek için yeterli miktarda sıvı bulunmuyor. Süblimleşmenin devreye girdiği yer tam da burası. Malzemenin akmaya başlamasıyla aynı zamanda Mars yüzeyinde CO2 buzu gözlemlenmiştir.
Bu deney, olukların ve buna benzer sistemlerin yalnızca sıvı suyla değil, süblimleşmeyle de şekillendirilebileceğini gösterdiğinden, Mars’ın yüzeyinde herhangi bir organizmanın (eğer varsa) hayatta kalması için ne kadar süre boyunca yeterli sıvı su kaynağına sahip olduğu konusunda sorular ortaya çıkarıyor.
Yaşanabilirlik süresi bir zamanlar düşünüldüğünden daha kısa olabilir. Bu, Mars’ta hiçbir şeyin yaşamadığı anlamına mı geliyor? Mutlaka değil ama Roelofs’un ve ekibinin bulguları gelecekte gezegenin yaşanabilirliğine nasıl baktığımızı etkileyebilir.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.