NASA, 30 Temmuz 2020’de fırlattığı Perseverance gezgininden faydalanmaya devam ediyor. 18 Şubat 2021 günü kızıl gezegenin yüzeyine başarılı bir iniş yapan araç yaşam belirtilerini araştırma ve örnek toplama çalışmalarını sürdürüyor. Son görevindeyse Mars’ın sesini kaydetmeyi başardı.
Perseverance gezgininin mikrofonlarından gelen verileri inceleyen gezegen bilimcisi Baptiste Chide, JPL‘den (Jet Propulsion Laboratory) yaptığı açıklamada kayıt altına alınan sesler için şu açıklamayı yaptı: Rüzgar esintilerinden gezicinin sürüş seslerine kadar tüm kayıt Mars’ın sesiyle dolu. Üstelik gerçekten orada duruyormuşsunuz gibi hissettiriyor.
Mars’ın sesini nasıl kaydediyorlar?
Fransa‘da Astrofizik Araştırma Enstitüsü‘nde çalışan Chide, Marslı seslerin oldukça güçlü bas titreşimleri olduğunu, bu yüzden kulaklık takarak dinlediğinizde gerçekten hissedebileceğimizi söylüyor. Mikrofonların gelecekteki Mars ve diğer gezegenler üzerinde yapılacak araştırmalarda beklenenden daha fazla katkı sağlayacağını düşündüğünü de belirtti.
Perseverance gezgininin üzerinde Danimarkalı şirket DPA Microphones tarafından üretilenin yanı sıra SuperCam cihazına yerleştirilmiş 2. bir mikrofon daha bulunuyor. Geçtiğimiz 8 aydır SuperCam‘in dahili mikrofonundan faydalanan JPL (Jet Propulsion Laboratory), Jezero Krateri üzerinde yaptığı kayıtları buradan elde etti. Konuyla alakalı şirket şu açıklamayı yaptı:
Bu kayıtlardan bazıları, bilim insanlarına gezegenin atmosferindeki değişiklikler hakkında bilgi veriyor; sonuçta ses, havadaki titreşimler aracılığıyla yayılıyor. Perseverance‘ın direğindeki SuperCam mikrofonu, havadaki mikro türbülans değişimlerini izlemek için ideal bir konumda bulunuyor. Gezicinin MEDA (Mars Çevresel Dinamik Analizörü) adı verilen atmosferik araçlar paketinin bir parçası olan özel rüzgar sensörlerini tamamlayıcı bir yapıya sahiptir.
MEDA‘nın sensörleri, rüzgar hızı, basınç ve sıcaklık hakkında bilgi topluyor. Göreve her başladığında 2 saat boyunca çalışan bu sensörler, saniyede 2 numuneye kadar veri elde ediyor. Öte yandan JPL, SuperCam‘in saniyede 20 bine yakın veri elde edebildiğini söyledi. Ancak çalışma süresinin oldukça kısa olduğunu belirtti.
MEDA‘nın baş araştırmacısı ve İspanya Ulusal Havacılık ve Uzay Teknolojisi Enstitüsü‘nde görev alan Jose Rodriguez Manfredi aynı JPL açıklamasında şunları söyledi:
Bu bir büyüteci, 100 kata kadar yaklaştırabilen profesyonel mikroskoplarla karşılaştırmak gibi bir şey, hava bilimcisinin bakış açısından, her bir ayrıntı ve bağlam birbirini tamamlar.
NASA, kızıl gezegen üzerinde kayıt altına alınan tüm sesleri, internet üzerinden paylaşıyor. Burayı tıklayarak ilgili siteye ulaşabilirsiniz.