Kablosuz Ağımızı Genişletiyoruz

Kablosuz ağlara bağlanabilen cihaz sayısındaki artış beraberinde daha geniş ağlara olan ihtiyacımız da aynı paralellikte artıyor. Kablosuz ağların en büyük sorunu ise özellikle geniş mekanlarda sinyallerin yetersiz kalması. Ev ya da ofislerde birden fazla duvar olması, mesafenin fazla olması ve benzeri etkenler kablosuz ağların sinyal güçlerini zayıflatıyor.

Çözüm var

İşte kablosuz ağların bu sorunlarına çözüm bulmak için geliştirilen erişim noktası (İngilizce’de Access Point) cihazları imdadımıza yetişiyor. Genelde küçük olan bu cihazlar elektrikten güç alıyorlar ve birçoğu üniversal (marka/modelden bağımsız) olarak her türlü modem ya da router ile uyumlu olarak çalışabiliyor.

Nasıl kullanılıyor?   

Satın alınan bir erişim noktası cihazını var olan kablosuz modem ya da router gibi cihazla eşleştirerek hemen kullanmaya başlayabiliyorsunuz. Bunun için WPS (Wi-Fi Protected Setup) özelliğini kullanabilirsiniz. WPS özelliği ile (hem modem/router hem de erişim noktasının desteklemesi gerekiyor) tek tuşa basarak şifre alışverişi yapabilir ve kısa bir süre içinde kurulum yapabilirsiniz.

Eğer WPS özelliği olmayan bir cihaz kullanıyorsanız bunu erişim noktasına bağlanıp yazılım yardımı ile yapabilirsiniz. Bu işlem için az da olsa teknik bilgi sahibi olmak gerekiyor.

Kablosuz ağın gücünü artırıyor     

Bu işlemleri yaptıktan sonra kablosuz ağımız kurduğumuz erişim noktası ile en az yüzde 20-30 oranında genişliyor. Açık alanda bu rakamı daha da artırabileceğimizi hatırlatmakta fayda var. Eğer siz de kablosuz ağınızın etki mesafesinden şikayetçi iseniz, eviniz ya da işyerinizde kör noktalar varsa alacağınız bir erişim noktası ile bu sorunu ortadan kaldırabileceğinizi unutmayın.

Yukarıda anlattıklarımızı TP-LINK ürünlerini kullanarak uygulamalı olarak video rehberimizde detaylandırıyoruz:

#video_7235#

:: Kablosuz ağın etki mesafesi ile sıkıntı yaşıyor musunuz?         

 

Windows Phone’a Instagram Gecikecek

Geçtiğimiz günlerde Nokia‘nın Müdür Yardımcısı Chris Weber, Windows Phone kullanıcıları için Instagram‘ın çok yakında geleceğini duyurmuştu. İlk etapta Lumia kullanıcıları için indirilebilir olması beklenen uygulama ile ilgili bugün kötü haber geldi.

C.Weber, daha önce yapmış olduğu açıklamasının yanlış anlaşıldığını, Instagram‘ın kısa bir zaman içerisinde Windows Phone platformuna gelmeyeceğini bugün Twitter hesabı üzerinden duyurdu. Anlaşılan bu yılın sonuna kadar WP‘ye Instagram gelecek gibi görünmüyor.

Instagram‘a bir türlü kavuşamayan Windows Phone sahiplerine, Instagram‘ın resmi uygulaması yayınlanasıya kadar ücretsiz olarak sunulan 6tag adlı uygulamayı kullanmalarını öneriyoruz.

6tag uygulaması ile Instagram hesabınızı bağlayarak; XPro-II, Earlybird, Rise, Amaro, Hudson, Lo-fi, Sutro, Toaster, Brannan, Inkwell, Walden, Hefe, Nashville ve 1977 filtre seçenekleri ile fotoğraf çekip paylaşabilirsiniz.

6tag uygulamasını ücretsiz olarak buradan indirebilirsiniz.

:: Windows Phone’da en iyi Instagram alternatifi uygulama hangisi?

Kayıtlı E-Posta Sistemi Gelişiyor

E-postalar ile ilgili en önemli sıkıntıların başında delil olarak kabul görmemesi ve resmi yazışmalarda kullanılamaması geliyor. Özellikle resmi yazışmalarda delil olarak kullanılamayan e-posta, KEP yani Kayıtı E-Posta Sistemi ile bu sıkıntıyı aşıyor.   

Dünyada da kullanılan bir sistem olan KEP, bu yılın başından itibaren ülkemizde de aktif olarak hayata geçirildi. KEP sistemini ilk kuran şerketlerden biri olan Türk Noterler Birliği kuruluşu olan TNB KEP bugün İstanbul’da Bilişim Muhabirleri Derneği‘nin üyeleriyle bir araya geldi.    

TNB KEP adına açıklamalarda bulunan Genel Müdür Kürşat Güney, sistemin özelliklerini ve diğer detayları ShiftDelete.Net kamerasına anlattı.

#video_7236#

KEP ile neler yapılabilecek?

KEP, başvuru, dilekçe, ihale, teklif, sözleşme paylaşımı, şirket beyannameleri, fatura, ekstre, talimat, anonim şirketlerin toplantı çağırıları gibi bildirimleri, elektronik ortamda yapabilmeyi sağlıyor ve bu iletileri yasal bir bildirim haline getirerek, güvenli ve hızlı biçimde karşı tarafa ulaştırıyor.

  • İlişki içinde olunan bir kişi veya kuruluşa, e-posta yolu ile güvenli ve zaman damgalı yasal bir bildirimde bulunulabilecek,
  • Göndereceğiniz e-postanın ne zaman, kim tarafından, kime yollandığı, gönderilen kişinin posta kutusuna hangi tarih ve saatte ulaştığı, alıcı tarafından ne zaman okunduğu belgelenebilecek,
  • Göndereceğiniz e-postanın ekli dosyaları ile birlikte içerik bütünlüğü sağlanacak,
  • KEP ile göndereceğiniz önemli bir e-posta, gönderdiğiniz kişi veya kuruluş tarafından almadık, bize ulaşmadı, bilgimiz yok gibi gerekçelerle inkar edilemeyecek,
  • KEP ile yapacağınız bildirim yasal bir bildirim haline gelecek, uyuşmazlık durumlarında da hukuki bir delile dönüşecek.

:: Bugüne kadar KEP kullandınız mı?   

 

Steve Ballmer, Emekliliğe mı Zorlandı?

Steve Ballmer‘ın 12 ay içinde emekli olacağı haberini burada sizlerle paylaşmıştık. Microsoft‘un kurucusu Bill Gates‘in ardından 13 yıldır yönetimi eline alan Ballmer, 2009 yılında da CEO‘luk görevini almıştı.

Yönetim kurulu başkanlığı döneminden bu yana 13 yıldır şirketi yöneten Ballmer, Windows XP ve Windows 7 gibi atılımlarla şirkette oldukça başarılı dönemler geçirdi. Fakat Windows 8 ve Windows RT, Ballmer‘ın başını yakmış olabilir.

Daha önceki açıklamalarına baktığımızda 2018‘e kadar şirketin başında durmak istediğini belirten Ballmer‘ın, neden 2014 yılı içerisinde emekli olacağı soruların temelini oluşturuyor.

Windows 8 ve Metro anlayışı zarar ettirdi!

SkyDrive bulut hizmetleri ve yenilenen Ofis yazılımlarıyla şirketin mali gelirlerini artırdığı bir gerçek fakat Windows 8 işletim sistemiyle PC pazarında istenilen etkiyi yaratamayan Microsoft, odaklandığı tablet pazarında da pek bir varlık gösteremedi. Bu da firmanın en büyük kaynaklarını azaltmış oldu.

Steve Ballmer, Windows 8.1 ile tekrardan iddialı bir çıkış yapacağını belirtse de özellikle Windows RT kullanan Surface RT’de yaşanan zarar, yatırımcıların tepkisini bir hayli yükseltmiş durumda.

Satış rakamlarının çok düşük olduğu Windows RT tabanlı Surface RT’de indirime giden Microsoft, 900 milyon Dolarlık bir zararla satışlara devam ediyor. Buna rağmen Surface RT satışları hala istenen seviyede değil. Microsoft yatırımcılarınının bu konuya tepkili oldukları, ve hatta iddialara göre firmaya dava bile açtıkları konuşuluyor.

Moor Insights & Strategy tepe analisti Patrick Moorhead‘in açıklamalarına göre Windows 8, RT ve Surface başarısızlıklarından sonra Ballmer’ın üstü çizildi. Ballmer‘ın geçmişi düşünülerek ayrılma açıklamasını kendisi yapması istenmiş olabilir ya da bu ihtimali sezen Ballmer, kendi emekliliğini istemiş olabilir.

Microsoft‘un yeni CEO arayışları devam ediyor. Yeniden yapılanmaya geçmesi beklenen firmanın önümüzdeki dönemdeki işletim sistemi felsefesinde değişimler yapacağı da belirtiliyor.

:: Sizce Steve Ballmer’ın Windows 8 ve RT hamlesi başarısız mı oldu?

Batman/Superman Filminin Vizyon Tarihi

Geçtiğimiz hafta Batman’i Ben Affleck’in oynayacağı açıklanan Batman/Superman filminden yeni bir haber geldi. Yönetmenliğini Man of Steel’in de yönetmenliğini yapan Zack Snyder’in yapacağı film, aslen Man of Steel 2 yani Man of Steel’in devamı olarak vizyona girecek.

Warner Bros, Batman serisinden sonra büyük başarı elde etmeyi umduğu Batman/Superman filminin vizyon tarihini açıkladı.

Filmin vizyon tarihi ve detayları için tıklayın.

:: Sizce Man of Steel’e göre Batman/Superman filmi daha başarılı olabilir mi? 

Batman-Superman Filminin Vizyon Tarihi

Geçtiğimiz hafta Batman’i Ben Affleck’in oynayacağı açıklanan Batman/Superman filminden yeni bir haber geldi.

Yönetmenliğini Man of Steel’in de yönetmenliğini yapan Zack Snyder’in yapacağı film, aslen Man of Steel 2 yani Man of Steel’in devamı olarak vizyona girecek. 

Warner Bros, Batman serisinden sonra büyük başarı elde etmeyi umduğu Batman/Superman filminin vizyon tarihini açıkladı.

Filmin vizyon tarihi ve detayları için buraya tıklayın

:: Sizce Man of Steel’e göre Batman/Superman filmi daha başarılı olabilir mi?

 

Honami’deki G-Lens’in Görseli Paylaşıldı

Sony‘nin Eylül‘ün ilk haftasında Berlin‘de düzenlenecek olan IFA 2013‘te tanıtacağı Honami diye bilinen Xperia Z1 modeli için geri sayım başladı.

Sony‘nin DSLR ve Digicam ailesinde kullandığı G-Lens‘i temel alan yeni kamerasına yer verilen Honami, 20.7 Megapiksel çözünürlüğü ile dikkat çekiyor.

1/2.3″ büyüklüğünde sensör kullanan kamera, ilk söylentilerin aksine Xenon flaş ile desteklenmeyecek. Sadece tek LED flaşın kullanıldığı telefon, düşük ışıkta ortalama olarak %70 daha başarılı fotoğraflar çekecek. Ayrıca piksellerin büyüklüğü 13 Megapiksellik pek çok telefondan da büyük olacak.

Sadece kamera özellikleriyle dikkat çekmeyen Xperia Z1′in tüm özellikleri ayrı ayrı etkileyici. Fakat kameranın ayrı bir merak uyandırdığı gerçek. #bestOfSony tarafından yollanan görselde, Xperia Z1′in arka tasarımı ve G-Lens’in görüntüsü rahatça görülebiliyor.

Tasarım olarak Xperia Z’ye benzeyecek olan Xperia Z1, Triluminos tabanlı Full HD 5 inç ekran; 2.2 GHz hızında çalışan Snapdragon 800 işlemcisi, 2 GB RAM ve 3000 mAh batarya gibi donanımlardan gücünü alacak.

:: Sony Xperia Z1 (Honami) sizce piyasayı domine edebilir mi?

WeChat Kullanıcıları 100 Milyonu Aştı

Dünyanın önde gelen mobil sosyal iletişim uygulaması WeChat, 100 milyon kayıtlı kullanıcı hesabı eşiğini aşarak uluslararası alandaki popülerliğini daha da pekiştirdiğini açıkladı.

Büyük ilgi uyandıran WeChat 5.0 güncellemesi ve küresel Lionel Messi reklam kampanyası gibi birçok önemli girişim de bu başarıda rol oynadı.

Dünya çapında en çok kullanılan beşinci akıllı telefon uygulaması

Son 3 ay içinde kayıtlı kullanıcı hesabı sayısını ikiye katlayan WeChat, GlobalWebIndex’in araştırma sonuçlarına göre dünya çapında en çok kullanılan 5. akıllı telefon uygulaması olarak belirlenmesinden kısa süre sonra 100 milyon kayıtlı kullanıcı hesabı eşiğine ulaşmış oldu.

En çok indirilen mobil sosyal uygulama

Uluslararası arenaya adım atmasından bu yana Asya’da büyük ilgi gören WeChat, birçok akıllı telefon işletim sistemi platformunda kullanıcı tabanının son dönemde muazzam bir artış kaydettiği Hong Kong, Hindistan, Endonezya ve Malezya’da çok geçmeden en popüler mobil sosyal uygulama haline geldi.

Bu pazarların yanı sıra dünyanın diğer bölgelerinde de yoğun ilgi gören WeChat, Temmuz 2013’te Arjantin, Brezilya, İtalya, Meksika, Filipinler, Singapur, İspanya, Güney Afrika, Tayland ve Türkiye’deki App Store’lar üzerinden en çok indirilen mobil sosyal uygulama oldu.

Ünlüler ve önemli markalar da WeChat ailesinde

Bugüne kadar çok sayıda sanatçı, sporcu, ünlü ve önemli kişi, dostları, aileleri ve hayranları ile daha güçlü bir şekilde bağlanabilmek için WeChat’e katıldı. Nike, KFC, PlayStation gibi önemli markalar da, müşterileri ile temas kurabilmek için platformun ‘Resmi Hesaplar’ özelliğinden yararlanıyor. Yeni WeChat 5.0 güncellemesi ile hayata geçirilen etiket mağazasında çevrimiçi ödeme ve kullanıcı deneyimini zenginleştiren daha birçok iyileştirme sayesinde platform, basit bir mesajlaşma uygulamasının çok ötesine geçiyor.

:: WeChat kullanıyor musunuz?

Haftanın İnternet Siteleri

Her hafta sizler için farklı konseptlere sahip internet sitelerini bir araya getirmeye devam ediyoruz. Dilerseniz bu hafta ziyaret edebileceğiniz birbirinden güzel 4 farklı internet sitesine bir göz atalım.

Bir önceki hafta paylaştığımız internet sitelerini merak ediyorsanız buradan ulaşabilirsiniz.

Yemek Guru

Evinizdeki kısıtlı yiyecekler ile öğle veya akşam yemeği için ne hazırlasam diye düşünüyor musunuz? Yemek Guru sitesi, elinizdeki malzemeler ile yapabileceğiniz birbirinden lezzetli yemek tariflerini sizler için bir araya getiriyor. Hem de sizden ekstra malzeme talep etmeden.

Yapmanız gereken tek şey elinizdeki malzemeleri siteye yazıp “Şaşırt Beni” butonuna tıklamak olacak.

Siteye gitmek için tıklayın.

{pagebreak::1}

Kendin Yap Sitesi

Uzman kişilerin yardımı olmadan çok az bir bütçe ayırarak kendi kendinize yapabileceğiniz bir proje oluşturmak ister misiniz?

Hobi ve beceri konularında kişilerin kendilerini geliştirmelerini sağlamayı amaç edinen kendin yap sitesi ile artık siz de dilediğiniz daldaki hobilerinizi birer proje haline getirip bir şeyler üretebilirsiniz.

    

Siteye gitmek için tıklayın.

{pagebreak::2}

Mood Stream

Online müzik yayını yapan moodstream sitesi, insanların ruh hallerine göre müzikleri bir araya getirip dinlemelerine olanak sağlıyor.

Beş seviyeli mutluluk ayarından o anki ruh halinizi ve istediğiniz müzik türünü belirleyip, tarayıcınız üzerinden binlerce şarkının demolarını dinleyebilirsiniz.

    

Hoşunuza giden şarkıları favorilerinize ekleyip daha sonra satın alabilirsiniz.

Siteye gitmek için tıklayın.

{pagebreak::3}

Which Loads Faster

İnternette hız çok önemli bir hale geldi. Ancak günümüzde internetin hızlanmasına karşılık, bazı siteler halen daha yavaş yükleniyor.

   

Which Loads Faster sitesi belirlediğiniz herhangi iki internet sitesinin hangisinin daha hızlı yüklendiğini ayrıntılı bir şekilde sizlere gösteriyor.

Siteye gitmek için tıklayın.

:: Haftanın internet sitelerini beğendiniz mi?   

Motorola ve Google Birleşiminin İlk Sonucu!

 

2011 yılının üçüncü çeyreğinde Motorola ile anlaşan Google, 2012’nin ilk aylarında satın alma işlemlerinin onaylanmasıyla beraber, Motorola’nın yeni sahibi oldu.

12.5 milyar dolara imzalanan anlaşma sonrasında Motorola, tamamen Google’ın oldu.

Motorola, Google’a elindeki patentleriyle beraber, rakiplerine karşı büyük bir koz. Böylece Google, hem ABD’li gelişmiş bir telefon üreticisini satın almış, hem de mobil alandaki pek çok patentin de sahibi olmuş oldu.

2012 yılının başında 14.600 adet onaylanmış, 6700 adet onay bekleyen patent başvurusu olan Motorola, tüm bu artılarıyla Google’a geldi.

Yenilenen Motorola, pek çok çalışanıyla yollarını ayırdı 

2012’nin yaz aylarında yaklaşık 4000 çalışanıyla yollarını ayıran Motorola, Google’ın yeni kemer sıkma politikasıyla da tanışmış oldu.

2012 sonunda 11.113 çalışanı olduğunu açıklayan Motorola, Google tarafından tekrar olarak yüzde 20 seviyesinde küçültüldü. Bu küçültme işleminden sonra, yaklaşık 1200 kişiyle yolların ayrıldığı açıklandı.

Motorola Home satıdı, elde sadece Motorola Mobility kaldı

Google’ın sadece kendi işine yarayacak Motorola birimlerini elinde tutması gerekiyordu. Geri kalan birimleri satmanın vakti gelmişti. Esasında kötü kazançlar elde etmeyen Motorola Home, 2.35 milyar dolara Arris’e satıldı.

Motorola Home, 2012 yılında 3.4 milyar dolar gelir elde ettiğini açıklamıştı. Fakat net gelir ile ilgili bir bilgi yok.

Elde kalan Motorola Mobility’e de müdahale etmeye devam eden Google, oldukça fazla model çıkartan Motorola’ya, az ve öz model çıkartması için telkinde bulundu. Az modelin çıkması için de gizli kapılar ardında kota koydu.

Uzun bir süre sessizliğe bürünen firma, sessizliğini Moto X ile bozdu. 

Karşımızda Moto X

Google’ın 1 Ağustos’ta düzenlediği etkinlikle tanıtılan Moto X, dikkat çekici özelliklerle geliyor. Ürünün tüm detaylarını sizlerle paylaşıyoruz.

Made in USA

Akıllı telefonların ve pek çok ürünün arkasında Made in PRC ya da China yazısını görmeye o kadar alıştık ki; Almanya, Japonya ya da ABD gibi büyük teknoloji lokomotifi ülkelerin üretimi cihazlar mumla aranır oldu.

Google‘ın satın aldığı Motorola, Moto X‘i tamamen ABD‘de tasarladı ve üretti. Cihazın yazılımı da ABD merkezli Google tarafından sağlanıyor. Yani Moto X için tam bir Amerikan diyebiliriz.

{pagebreak::2}

PenTile dizilimi olmayan, RGB altpiksel tasarımlı AMOLED ekran 

Samsung‘un Galaxy S2 modelinde kullandığı Super AMOLED Plus ekranlar hariç tüm Samsung üretimi AMOLED ekranların, PenTile altpiksel dizilimine sahip olduğunu biliyoruz.

RG-GB şeklinde bir dizilime sahip olan PenTile tabanlı AMOLED ekranlar, piksel keskinliğine negatif etki yaratıyor. 

Motorola‘nın Moto X‘te kullandığı 4.7 inçlik AMOLED ekran, RGB altpiksel tasarımına sahip olacak. Yani TFT ve IPS ekranlardaki gibi, PPI değerleriyle benzer bir piksel yoğunluğu göreceğiz.

4.7 inç ekranda 720p çözünürlüğü tercih eden Motorola, Moto X‘te 316 ppi piksel yoğunluğu sunuyor. Full HD ekranlar gibi donanımı zorlamayan 720p çözünürlük, performans açısından iyi bir seçim gibi gözüküyor.

Qualcomm ve Motorola’nın ortak çalışması: X8

Motorola, Moto X modelinde 8 çekirdekli bir sistem kullanıyor. Bu sistem esasında çift çekirdekli Snapdragon S4 Pro işlemcisi ve Motorola‘nın geliştirdiği iki ayrı işlemci çekirdeğinden oluşuyor.

1.7 GHz hızında çalışan Krait 200 tabanlı çift çekirdek, 4 adet Adreno 320 GPU çekirdeği ve 2 adet Motorola tarafından geliştirilen özel çekirdeklerden oluşan 8 çekirdekli sistem, kullanıcılara yeni bir deneyim vaat ediyor.

Motorola‘nın ARM tabanlı olmayan iki çekirdeğinden bir tanesi, sürekli olarak mikrofondan gelen sesleri algılamayla meşgul oluyor. Böylece Google Voice başta olmak üzere sesli tüm hizmetleri kullanırken, bir tuşa basmanıza gerek kalmayacak. 

Motorola‘ya göre batarya ömrüne negatif etki yaratmayacak olan bu teknolojiye ek olarak, özel çekirdeklerden bir tanesi de sürekli olarak veri işleyecek. 

Clear Pixel kamera

Saniyede 30 kare hızda Full HD video kaydı yapabilecek olan Moto X, fotoğraf çekimlerini de 10 Megapiksel çözünürlüğünde yapacak.

Clear Piksel teknolojisini kullanacak olan Moto X’in piksel boyutlarında da gelişme bulunuyor. 13 Megapiksel kameralı Galaxy S4′ün piksel başına düşen büyüklüğü 1.1 μm (μm=mikrometre), Moto X‘te piksel başına düşen genişlik 1.4 μm. HTC‘nin One modelinde kullandığı Ultrapixel kameradaki piksel başına düşen genişlik ise 2μm.

4 pikselin birbirleriyle etkileşim içerisinde olup, gren (noise) oranını azaltacak olan Clear Piksel teknolojisi ve geliştirilmiş piksel genişliği ve yüksek çözünürlüğü ile etkili fotoğraf deneyimi yaşatacağı söylenen Moto X, düşük ışıkta yüzde 75 daha fazla ışığı kadraja alabiliyor.

Diğer özellikler neler?

2 Megapiksel çözünürlüğünde ön kameraya sahip olan Moto X, 2 GB RAM, 16 ve 32 GB dahili hafıza (microSD desteği yok), 2200 mAh batarya, AC destekli yeni nesil WiFi, NFC, Bluetooth 4.0, GPS gibi özelliklere ek olarak, Google’ın referans Android 4.2.2 Jelly Bean işletim sistemi ve Motorola’nın ufak oynamaları bulunuyor.

Özelleştirilebilen özellikler

Motorola‘nın kullanıcılara bir diğer sunduğu yenilik, Moto X‘i özelleştirebilmeleri.

Cihazı satın alırken 2 farklı ön renk, 18 farklı arka renk, arka kapağa metin ya da desen işletme ve açılış ekranı (boot screen) sırasında istedikleri mesajı ya da görseli ekletme gibi imkanlar sunuluyor.

Şimdilik kontratlı olarak ABD’de satılacak

Motorola‘nın yeni akıllısı Moto X, şimdilik sadece ABD‘de satışa duyuruldu. ABD‘nin en büyük 5 operatörü tarafından aynı anda kontratlı olarak 200 Dolara satışa sunulacak olan Moto X‘in, kontratsız olarak önümüzdeki dönemde Google Play Store’da satışa sunulması bekleniyor. Ürünün de kontratsız fiyatı 570 Dolar seviyesinde olacak.

:: Google ile Motorola ortaklığı, gelecekte bizlere neler getirir?

Haftanın Blog Siteleri

Her hafta farklı blogları tanıttığımız Haftanın Blogları köşesinde 4 farklı site konuğumuz oldu. O zaman sırasıyla yeni bloglarımıza başlayalım.

Öğrenci Eşya

Öğrencilerin ikinci el eşya ilanlarının yer aldığı site bir nevi öğrenci sahibinden.com’u. Üniversitelere göre arama yapılabilen site şimdilik az sayıda ilana sahip. Önümüzdeki günlerde ilan sayısının artacağını tahmin ediyor ve konunun muhataplarına bu siteyi öneriyoruz.

Siteye gitmek için tıklayınız.

{pagebreak::2} 

Burak Özkırdeniz

Kişisel bir blog olan Burak Özkırdeniz, ağırlıklı olarak teknoloji üzerine yazılar barındırıyor. Gündeme ilişkin notlar da tutan Burak’ın kişisel bloğu, teknoloji meraklılarının ilgisini çekebilecek yazılara sahip.

Siteye gitmek için tıklayınız.

{pagebreak::3} 

Volkan Akpınar

Bu sayımızda tanıttığımız üçüncü blog da kişisel bir site. Volkan Akpınar bloğunda teknoloji ve benzeri konulara yer veriyor. Profesyonel bir tasarıma sahip olan site içeriği ile de göz dolduruyor.

Siteye gitmek için tıklayınız.

{pagebreak::4} 

Saniyede 24 Kare

Bu sayımızın son bloğu ise sinema sanatına yönelik bir site: Saniyede 24 Kare. Vizyona giren filmler ve bu filmlerle ilgili bilgilerin yer aldığı blog, türün meraklılarına hitap ediyor.

Siteye gitmek için tıklayınız.

:: En beğendiğiniz blog hangisi oldu?

 

Temel Olarak Twitter’ın Püf Noktaları

Facebook ile dünyada en çok kullanılan sosyal ağlardan biri olan Twitter, farklılığı ile kısa sürede ciddi bir kullanıcı kitlesine kavuştu.

Anlık bilgi paylaşımı konusunda rakipsiz olan Twitter, etrafında olanları, gerçek insanlardan almak isteyenler için birebir. Ana akım medyanın varlığını bile sorgulamamızı sağlayan Twitter’ı kullanıp da detayları bilmeyenler ya da yeni başlayanlar için yeni bir yazı hazırladık. Bu yazımızda, Twitter ile ilgili önemli ipuçları yer alıyor. 

1- Twitter’daki kısaltmaların anlamları neler?

Twitter’da kullanıcıların en çok gördüğü kısaltmaların başında #FF ibaresi başı çekiyor. Kılavuzun ilk adımı olarak, bu kısaltmaları ve anlamlarını sizlere aktarıyoruz.

Kısaltmalar ve anlamları:

“#FF” Follow Friday anlamına gelen kısaltma, bir Twitter geleneği olan her Cuma günü, listenizdeki kişilere yeni kişileri önerme anlamına geliyor. Başa #FF yazdıktan sonra, @ işaretiyle beraber kullanıcıları sıralamanız yeterli. 

“RT” ReTweet anlamına gelen bu kısaltma, başkasının attığı tweet’i tekrar tweetlemek anlamına geliyor. Bazı hesapların ReTweet’i kapadığı düşünülerek, kullanıcılar Alıntı başına RT yazarak, gözükmesini istedikleri mesajları belirtiyorlar.

“MT” bir tweeti retweet yaptınız fakat o tweet üzerinde üstünde değişiklik yaptığınız zamanlarda kullanabileceğiniz bir kısaltma. “Modified tweet” anlamına geliyor. 

“^“ Birden fazla kişinin yönettiği şirket ya da organizasyonların Twitter hesaplarında atılan bireysel tweetleri belirtmek için kullanılıyor. Genelde tweet sonunda yer alıyor.

“$” yani dolar işareti finansal bir hashtag olarak da algılanabilir. Şirket isimleri önünde belirtildiğinde o firmadan finansal açıdan bahsettiğiniz anlamına geliyor.

“CC” aynı e-postalardaki kullanımı ile karşımıza çıkıyor. Karbon kopya anlamına gelen ve bu bağlamda kullanılan CC, o tweet içinde mention yaptığınız kişinin tweete dikkatinin çekilmesini sağlıyor.

“NSFW” Eğer uygunsuz içeriğe sahip bir tweet yazıyorsanız, başlangıçta takipçilerinizi bu kısaltmayla uyarabilirsiniz. Not safe for work anlamına gelen bu kısaltma, genellikle uyarı amacıyla kullanılıyor.

2- Tweetler arasında kaybolmayın. Listeleyin!

Twitter’da 1000 kişiyi takip ediyorsanız, ana sayfada 1000 kişinin tweetlerini göreceksiniz. Bu kadar tweet arasında istediğiniz bilgiye ulaşmak oldukça güç olacaktır. Twitter’ın en önemli özelliklerinden bir tanesi, kullanıcıları listelemek. Böylece spor, siyaset, magazin ya da teknoloji haberleri olarak takip ettiğiniz kaynakları listeleyebiliyorsunuz.

Nasıl listeliyoruz?

Bu işlemi yapmak için; Twitter’da sizin profil sayfasının sol üst kısmında bulunan seçeneklerdeki Listeler kısmına giriyoruz. Daha sonra karşımıza çıkan liste oluştur butonuna tıklıyoruz.

Karşımıza oluşturacağımız listenin detaylarını gireceğimiz bir panel çıkıyor. Buraya listenin adı, açıklaması ve gizlilik seviyesini seçmemiz sağlanıyor. Listelerinizi kimse görmesin istiyorsanız, gizli yapmanız gerekiyor. 

Daha sonra listemiz oluşuyor ve takip ettiğiniz kişiler arasından seçim yapıp, listeyi doldurmaya başlıyoruz.

3- Attığınız Tweetleri yedekleyin

Uzun zamandır, sıkı bir Twitter kullanıcısıysanız, attığınız tüm tweetleri görüntülemek ve yedeklemek sizin için önemli bir işlem olsa gerek. Günlük olarak yaşadıklarınız ve paylaştıklarınızı bilgisayara yedekleyebiliyorsunuz. 

Nasıl Yapacaksınız?

Ayarlara girip, en aşağıya indiğinizde Your Twitter Archive (Sizin Twitter Arşiviniz) diye bir bölüm göreceksiniz. Request your archive (Arşivini iste) butonuna tıkladıktan sonra .zip uzantılı bir dosya indiriyorsunuz ve o dosyanın içerisinde attığınız tüm tweetleri bulabiliyorsunuz.

4- Tweet atarken birini etiketleyecekseniz dikkat edin!

Mesela bir arkadaşınıza bir şey yazacaksınız. Tweet atarken ilk karakteriniz, @ işaretinden sonra arkadaşınızın adıysa, o Tweet sadece adı yazılı arkadaşınız tarafından görülecektir. Bu Tweet’in herkes tarafından görülmesini istiyorsanız, cümleye herhangi bir karakter ile başlayıp, sonra kullanıcı adı yazmanız gerekmektedir.

5- Twitter ile Facebook’u birbirine bağlayın

Hem Twitter’a, hem de Facebook’a ayrı ayrı yazı yazmak zor olacaktır. Twitter’ı Facebook’a bağlarsanız, attığınız tüm Tweetler, Facebook’ta da gözükecektir. Bu işlem oldukça basit.

Twitter’da ayarlar kısmına girip, profil sekmesine tıkladığınızda, Facebook başlıklı bir bölümün olduğunu görüyorsunuz. Bu alana Facebook hesap bilgilerinizi girdiğinizde, Facebook hesabınızı bağlamış oluyorsunuz.

Eğer yaptığınız ReTweet’leri Facebook profilinde görüntülenmesini istemiyorsanız, sadece yazdıklarımı Facebook’a gönder alanını işaretlemeniz yetiyor.

#video_7234#

:: Twitter’daki bu bilgilerden hangilerini bilmiyordunuz?