2.5 İnç Boyutta 2 TB Kapasiteli İlk SSD

PCI Express slotu üzerinden haberleşmeyi sağlayan profesyonel SSD‘leri ayrı tutarsak, 2.5 inçlik SSD‘lerin en yüksek boyutlusu olan 2 TB’lık disk duyurulmuş durumda.

Yüksek kapasiteli disk almak isteyenler, geçmişte SSD yerine mekanik disklere yöneliyordu. Fakat artan üretim teknolojileri sayesinde, SSD‘lerin NAND Flash yongaları içerisinde çok daha fazla kapasite saklanır oldu. Foremay TC 166 modeli ile 2TB seviyesine çıkan 2.5 inçlik SSD‘ler, performansın yanında kapasiteleri ile mekanik disklere rakip olmuş durumda.

270 MB/sn okuma ve yazma hızına sahip olan TC 166 ailesi, mekanik disklerin zor ulaştığı performans değerlerinde, yüksek kapasite sunarak avantajlı bir konuma yerleşiyor. Özellikle taşınabilir bilgisayar kullanıcılarını sevindirecek bu haber sayesinde, hem daha yüksek kapasite, hem de daha yüksek performans elde edebileceğiz.

:: Mekanik diskler sizce ne zaman tedavülden kalkar?

Huawei’den Çift SIM Kartlı Ascend D2

Çinli akıllı telefon üreticisi Huawei, CES 2013‘te tanıttığı yeni amiral gemisi Ascend D2‘nin çift SIM destekli modelini duyurdu. China Mobile tarafından satışa sunulacak telefon, global sürümdeki D2 ile aynı özelliklere sahip olacak.

3990 Yen yani 640 Dolar değerindeki fiyatı ile dikkat çeken çift SIM kartlı Ascend D2, 32 GB dahili hafıza, 2 GB RAM, 5 inçlik Full HD ekran, 13 Megapiksel kamera, 1.5 GHz hızında çalışan 4 çekirdekli işlemci, Android 4.1 Jelly Bean işletim sistemi gibi özelliklere sahip.

CES 2013‘te ön incelemesini yapıtğımız Huawei Ascend D2′ye buradan ulaşabilirsiniz.

:: Çift SIM kartlı telefonları tercih ediyor musunuz?

Fenomen Olmak Kaç Para?

Şu sıralar internet denildiğinde akıllara ilk önce sosyal medya geliyor. Bu moda daha ne kadar devam eder bilemiyoruz ancak sosyal medyanın etkisiyle oluşan yeni medya düzeninin yeni ekonomiyi destekleyen en büyük platform olduğunu unutmamak gerekiyor.

Değişen trendler, beraberinde çok ilginç iş alanlarını da yaratıyor. Bu değişimi iyi takip edebilen girişimciler, internet ekosisteminden ciddi gelir elde edebiliyorlar. Sosyal medya da bunlardan biri.

Fenomen olmanın maliyeti var   

“Yeni mi fark ettin?” diyenleriniz olabilir. Sosyal medyadan kastım, kişilerin ve markaların sosyal medya hesaplarını yönetenler değil elbette. Bu sefer bahsedeceğim konu, bir miktar para karşılığında sizi fenomen yapan yerler.

İnanılması güç ama gerçek. Hatta bu işin tarifesi bile mevcut. Açıktan olmasa da doğru kanallar üzerinden bu şahıslarla iletişime geçtiğinizde, sahip olduğunuz sosyal medya hesaplarının nasıl daha fazla takipçi kazanacağı, profesyonel bir şekilde masaya yatırılıyor.

Ayırdığınız bütçeye uygun olarak seçtiğiniz bir plan dahilinde yeni takipçiler kazanmaya devam ediyorsunuz. Sunulan paketlerde, Facebook ve Twitter’ın yanı sıra YouTube gibi diğer sosyal medya araçları mevcut.

Daha önceleri bu işlemler, yazılımcılar tarafından geliştirilen akıllı algoritmaların sosyal medya devlerinin üyelik sayfalarında bulunan açıklarından faydalanılarak oluşturulan, gerçek olmayan kalabalık üyeler aracılığıyla yapılıyordu.

Gerçekte olmayan sanal kalabalıkların aksine şimdi de gerçek kullanıcı gibi davranan daha gelişmiş algoritmalar devreye giriyor.

TT olmanın da formülü var    

Sosyal medyayı kullanarak web sitelerine daha fazla trafik çekmek isteyenlerin kullandığı en yeni metotlardan biri de şöyle gelişiyor; Twitter’da TT (Trend Topic – En çok konuşulan konu) olmayı başaran ifadelerle ilgili bir mesaj atılıyor ve mesajın içine trafik çekilmek istenen siteye giden kısaltılmış adres (URL) ekleniyor.

Belli bir ücret karşılığında anlaşılan kişiler, bu mesajı, takipçilerine yeniden gönderiyor (RT). O konu hakkında atılan ve en fazla RT edilen tweet’ler, üst sırada yer aldığından dolayı, TT olan başlığı merak edenler, bu yanıltıcı mesaj ile karşılaşıyorlar ve bağlantıya tıkladıklarında konuyla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir sayfa ile karşılaşıyorlar.

Yöntemler doğal değil    

Bu yöntemler üzerinden ciddi gelir elde eden kişilerin olduğu gerçeği ortada. Ancak ne olursa olsun ve nasıl bir iş alanı açarsa açsın, doğal olmayan bu yöntemlerle ve internet kullanıcısını kandırarak elde edilen trafiğin, bir değer elde etmeyeceği ortada.

Sosyal medya devlerinde çalışan yüzlerce mühendis, kullandıkları algoritmaları geliştirerek bu sahtekarları nasıl engelleyebileceklerini bulmak için kafa patlatıyorlar. Bunu yaparken önlerine çıkan en büyük engel, normal kullanıcıların bu önlemlerden etkilenmemesini sağlamak.

:: Sosyal medyada fenomen olmak için neler yapıyorsunuz?     

 

Teknolojide Sol Şeridin Sahibi Kim Olacak?

Geçtiğimiz yazımızda Apple’a bir göndermede bulunarak meşhur minibüs edebiyatımızdan esinlenmiş “Miras değil, akıl teri!” başlıklı yazımızı paylaşmıştık. Jobs’ın mirası olan Apple’ın güçlü temeller üzerine kurulu olduğuna şüphe yok. Ancak doğal yanılma payını da göz ardı etmemekte fayda var.

Fanatik hayranlar

Eşyanın tabiatına uygun olarak Apple’ın da zaafları var. Yer yer fanatik taraftar gibi davranan hayran kitlesine rağmen (Türkiye’de benzer kitlelere Samsung başta olmak üzere farklı markalarda rastlamak mümkün) günün birinde küçülebileceğini, yeni fikirler üretmekte zorlanabileceğini veya değer kaybına uğrayacağını öngörememek artık teknolojinin çığırından çıktığı, limitlerini zorladığı 21. yüzyılda zorlama bir düşünce olmasa gerek.

Apple’ın ortaya koyduğu teknoloji ve yazılım standartları, kendisine izole (ve çok karlı) bir ekosistem kurmuş durumda. Her yeni donanım ve yazılımla birlikte bir adım daha ileri gidebilmek doğal hedefleri.

Fakat yenilikler ve ihtiyaçlar noktasında sorunları var. Büyük başarısına rağmen iPhone 5 ile karşılanamayan “sarsıcı yenilik” gibi sorunlar Apple dahil olmak üzere diğer markaların yeni fikirleri geliştirememesinden değil, teknolojinin ve tüketim çılgınlığından kaynaklanıyor diyebiliriz. Bir yerde “istekler sınırsız, kaynaklar yetersiz”.

Sırada ne var?   

Dış tasarımında makyaj tadında değişiklikler yapılarak piyasaya sürülen yüzlerce marka/model tabletler, boyutu küçültülerek veya büyütülerek yeni model olan telefonlar ve benzeri yöntemlerle piyasaya yeni olarak sunulan envai çeşit cihazat!

iPhone ve iPad ile zirveye ulaşan ve artık kendilerine ayrılmış şeritte belirli bir hızda ilerleyen dokunmatik telefon ve tabletlerden sonra teknolojide bir sonraki yeni şeridi kim, ne ile açacak? Google gözlükleri? Facebook’un henüz açıklamadığı yeniliği? İcat edilecek ne kaldı? Ve bunu kim yapabilecek? 

:: Sizce elektronik ürünlerde varılabilecek son nokta ne?   

 

Basın Öldü Dedi, Sosyal Medya Düzeltti

Başta 32. Gün olmak üzere, pek çok habercilik başarısına imza atan Mehmet Ali Birand, dün safra kesesindeki stent değişimi için ameliyat geçirmişti. Ameliyat sonrasında yoğun bakıma alınan Birand’ın öldüğü haberleri ise birçok basın organında yer aldı.

Ne var ki yoğun bakımdaki usta gazetecinin oğlu Umur Birand, babasının hesabından paylaştığı tweet ile konuya açıklık getirdi. Mehmet Ali Birand’ın resmi Twitter hesabı olan @mabirand32gun‘de, “Ben Umur Birand, babam halen yoğun bakımda. İyileşmesi için dua ediyoruz. Gösterdiğiniz sıcak ilgi için çok teşekkürler” mesajı paylaşıldı.

    

Birand’ın sağlık durumu ciddiyetini korurken, ShiftDelete.Net ailesi olarak meslek büyüğümüze acil şifalar diliyoruz.

:: Sosyal medyayı güvenilir bir kaynak olarak görüyor musunuz?     

Simple Sticky Notes İnceleme

Simple Sticky Notes adlı bu yazılım ile yoğun iş temponuzda unutmamanız gereken notlar alabilirsiniz. Türçkesi basit yapışkan notlar olan bu yazılımın mantığı; basit notlar almanızı hızlı ve eğlenceli bir şekilde sağlamak.

836 kilobyte boyutundaki Simple Sticky Notes, arka planda yani sistem tepsisinde çalışıyor. Uygulamayı açarak yeni not yazmaya başlayabilirsiniz. Sağ tık ile yeni not ekleyebilir, eklediğiniz notların renklerini ve saydamlığını değiştirebilirsiniz. Ancak daha çok renk beklerdim, bence renk sayısı az olmuş.

Görsel açıdan yapılan bu değişikliklerin yanı sıra notlarınıza alarm atayabilir, yazıcıdan çıktısını alabilir ve paylaşabilirsiniz.

Dosya ayarları olarak ise başlığı ve metni düzenleyebilir, her zaman üstte kalmasını sağlayabilir, küçültebilir ve gizleyebilirsiniz. Yazılımın güzel tarafı tüm bunları klavye kısayolları ile yapabiliyor olmanız. 

Simple Sticky Notes‘un genel ayarlarından ise Windows açılışında başlamasını, kaydedilmiş notlar ile başlamasını ve güncellemelerini kontrol etmesini değiştirebilirsiniz. Görünümde ise  başlığın nasıl atılacağını, yazı tipi ve rengini istediğiniz şekilde değiştirebilirsiniz.

Ayrıca diğer ayarlar ise Kısayollar, Alarm, Veritabanı ve Dil. Türkçe gelen Simple Sticky Notes’u tam 11 dilde kullanmak mümkün.

Sonuç olarak, akıllı telefon ve tabletlere uygulama yüklemenin moda olduğu, Windows’a program yüklemenin demode olduğu bu dönemde, benzer bir çok uygulama varken Simple Sticky Note‘u kullanır mısınız bilinmez ancak işini iyi yaptığı kesin.

İndirmek ve daha fazla bilgi almak için tıklayın.

:: Simple Sticky Notes yazılımını beğendiniz mi?

 

TP-Link TL-WDR4300 İnceleme

Ağ üzerinden dosya transferinin yoğun olduğu işyerlerinde kullanılan cihazların özellikleri ayrı bir önem taşır. İşte bunlardan biri olan TP-Link TL-WDR4300 özellikle profesyonel ihtiyaçlar için tasarlanmış bir cihaz.

Video inceleme

Önce cihazı kullanarak hazırladığımız inceleme videosunu izleyelim. Ardından ürünün özelliklerini anlatmaya devam edelim.

#video_6797#

Kablolu ve kablosuz router

Hem kablolu hem kablosuz olarak kullanılabilen WDR4300 temelde bir router. Yani bağlantı sağlanan ağı kablolu ya da kablosuz olarak dağıtma özelliğine sahip. 4 ethernet bağlantısına sahip olan cihaz Gigabit desteği sunuyor. Aynı zamanda b, g ve n türü kablosuz bağlantıları da destekleyen cihaz, 2 adet USB çıkışına sahip.

USB çıkışlarına USB disk, yazıcı ve benzeri cihazlar bağlanabiliyor. Bu sayede ağa bağlanma özelliği olmayan yazıcıları da bu şekilde kullanabiliyorsunuz. Ayrıca cihazın medya sunucu özelliği de bulunuyor.

3 anten var

Cihaz yüksek hızlara çıkabilmek için 2 yerine 3 antene sahip. Bu sayede vaad ettiği hızlarda dosya aktarımı imkanı sunuyor.    

5 GHz desteği sunuyor

Cihazın belki de en önemli yönlerinden biri 5 GHz frekansını da desteklemesi. Ürün standart olarak 2.4 GHz frekansını da destekliyor. Birçok cihaz tarafından kullanılan bu frekans bandı yüzünden kablosuz ağlarda büyük boyutlu dosyalar göndermek zaman zaman sıkıntı olabiliyor.

Daha fazla bant genişliği sunan 5 GHz ise daha yüksek hızlara çıkma imkanı sunuyor. Zaten cihaz 300 Mbps (2.4 GHZ) ve 400 Mbps olmak üzere 750 Mbps desteği sunacak şekilde tasarlanmış.

5 GHz desteği kullanabilmek için bağlanan cihazın da (telefon, tablet ya da bilgisayar) bu desteği sunuyor olması gerekiyor. Bunu da hatırlatalım.

Teknik özellikler   

  • Kablosuz desteği olan Gigabit Router
  • 2.4 ve 5.0 GHz desteği
  • 300 Mbps desteği (2.4 GHZ)
  • 450 Mbps desteği (5.0 GHZ)
  • 4 adet Ethernet çıkışı
  • 2 Adet USB bağlantısı
  • Medya sunucu, yazıcı ve USB disk paylaşma özelliği
  • FTP server özelliği
  • Tek tuşla güvenlik
  • KDV dahil 200 TL

:: Böyle bir ürüne ihtiyacınız var mı? Tıklayın SDN Forum’da tartışalım.    

 

Temple Run 2 Çıktı

Son yıllarda mobil cihazlarda oynanan oyunlar arasında çok popüler olan Temple Run ikinci sürüme terfi etti. Oyunun ilk versiyonu önce  iOS için piyasaya çıkmış  ve aldığı olumlu tepkiler sonucunda Android cihazlara da gelmişti.

     

Geliştirilen ve özellikleri artırılan oyunda artık iplerle farklı bölümler arasında geçiş yapma, farklı engelleri aşma, öldükten sonra en baştan değil de bir önceki kayıt edilen noktadan başlama gibi özellikler bulunuyor. Oyun ikinci sürümü ilk olarak iOS cihazlara yüklenebilecek.  

Android’e de gelecek!   

Önümüzdeki hafta Temple Run 2‘nin Android sürümünün de piyasaya sürüleceği açıklandı. Ücretsiz olan Temple Run 2‘yi iOS cihazınıza indirmek için buraya tıklayın.

:: Oyunun yeni halini nasıl buldunuz?   

 

Bükülebilir Ekran Fiyasko mu Olacak?

CES 2013’te sergilenen ve en çok konuşulan teknolojilerden biri de Samsung’un bükülebilir ekranları oldu. Akıllı telefonlarda kullanıma uygun olduğu belirtilen 5,5 inç büyüklüğünde ve 720p çözünürlükteki bu AMOLED ekranlar, görüntü kalitesi açısından bekleneni veriyor.

Ne var ki teknoloji basını, bükülebilir ekranlara temkinli yaklaşıyor. Son olarak T3 Magazine İngiltere baskısında yer alan bir yazıda, bükülebilir ekranlar “2013’ün fiyaskosu” olarak listelendi. Teknoloji pazarının henüz bükülebilir ekran teknolojisine hazır olmadığını öne süren yazıda, Samsung’un ekranları “fuarda görüp başına toplandığınız, ama sonra satın almadığınız” ürünlere benzetildi.

http://static.shiftdelete.net/img/article_new/flexible-amoled1350971400.jpg

Benzer şekilde, Nintendo 3DS el konsolu da, “gözlüksüz 3D” deneyimiyle tanıtıldığında büyük yankı uyandırmıştı. Ancak cihaz piyasaya sürüldüğünde, gözlüksüz 3D teknolojisini iyi kullanan yeterli oyun desteği sağlanamadı.

Üstelik, gözlüksüz 3D’nin açı sınırlaması gibi çeşitli gerçek dünya sorunları ortaya çıktı ve cihaz fiyasko olmasa da, ona çok yakın bir noktaya ulaştı. Bakalım bükülebilir ekranlar, benzer bir kaderle yüzleşmek zorunda kalacak mı.

:: Sizin konuyla ilgili yorumunuz nedir?

Exynos 5 Octa, Galaxy Note 3’e Gelebilir

SamsungCES 2013‘ün son günlerinde, 8 çekirdekli mobil işlemcisi Exynos 5 Octa‘yı duyurmuştu. 8 çekirdeğin efektif olarak aynı anda kullanılmadığı işlemci, ARM‘ın big.LITTLE teknolojisinden gücünü alıyor.

4 tane 1.8 GHz hızında çalışan ARM Cortex A15 tabanlı işlemci ve 4 tane ARM Cortex A7 tabanlı 1.2 GHz hızıdna çalışan işlemciden oluşan Exynos 5 Octa, işlem yüküne göre çekirdekler arası değişim yapıyor. Oyun oynarken Cortex A15tabanlı bölüm aktif olacakken, sadece müzik dinlediğinizde, ARM Cortex A7 tabanlı düşük güç tüketimi gerçekleştiren çekirdekler görev alacak.

Üretime yeni geçtiği iddia edilen işlemci, bazı kaynaklara göre Galaxy S4 modeline güç verecek. Gelen yeni iddialara göre de Galaxy Note 3‘te de bu işlemci kullanılacak.

 c     

SamsungGalaxy Note – Galaxy S2 ve Galaxy Note 2 – Galaxy S3 ikilisinde, aynı işlemcilerin sadece 200 MHz hız farkı olan varyasyonlarını kullanmıştı. Bu bilgilerin ışığında, Exynos 5 Octa ile ilgili çıkan detaylara göre, Galaxy Note 3‘te Exynos 5 Octa kullanılabilir. Galaxy S4’te kullanılma ihtimailinin de bulunduğu işlemci, karşı görüş bildirenlere göre, 2013 yılı sonuna kadar piyasada olmayacak.

:: Exynos 5 Octa, sizce yeni nesil modellerde kullanılmalı mı?

HTC M7’nin Tasarım Görseli Ortaya Çıktı

HTC, 2013 yılına bomba gibi hazırlanıyor. Tüm özellikleri ile dengeli ve eksiksiz bir telefon hazırlamak isteyen firma, M7 kod adlı cihaz üzerinde çalışıyor. Bazı iddialara göre Hero adını alacak olan M7 kod adlı ürünün görseli, evleaks adlı internet sitesinde yayınlandı.

Henüz tamamlanmamış bir tasarım olan ürünün üzerinde iki adet hoparlör çıkışı dikkat çekiyor. Evleaks‘ın daha önce paylaştığı görsellerin çoğu doğru çıkıyordu fakat bu görsel henüz tam hazır bir görsel olmadığı için, temkinli yaklaşmakta fayda var.

4.7 inç büyüklüğünde yeni nesil Full HD ekrana sahip olacak olan telefon, 468 ppi ile uzun bir süre en keskin görüntü sunacak akıllı telefon olarak kalacak.

Qualcomm‘un 1.7 GHz hızında çalışan 4 çekirdekli Snapdragon S4 Pro ya da Snapdragon 600 işlemcisini kullanacak olan M7, Adreno 320 grafik birimi, 2 GB RAM, 32 GB dahili hafıza ve arttırılabilir hafıza desteği gibi ek özelliklerle dikkat çekiyor.

F / 2.0 diyaframa sahip yeni nesil 13 Megapiksel çözünürlüğündeki ana kamera ve 2 Megapiksel çözünürlüğünde fotoğraf çekip, Full HD video kaydı yapabilen ön kamera ile gelen cihaz, Android 4.2 Jelly Bean ve Sense 5.0 arayüzünü kullanacak.

M7 ile ilgili gelen bilgilere göre, tepede bulunacak olan kızılötesi çıkış sayesinde, pek çok cihaza uzaktan kumanda görevi görebilecek olan ürün, NFC, WiFi, 4G, DCHSPDA gibi pek çok özelliklere de sahip olacak.

Beats Audio ses çıkışı ile beraber kullanıcılara etkili bir ses performansı da sunacak olan ürün, 2300 mAh batarya ile gelecek. Batarya büyük ihtimalle lityum polymer tabanlı olacak. HTC M7‘nin MWC 2013‘te tanıtılması bekleniyor.

:: HTC M7, sizce firmanın yükselişe geçmesine yeterli gelecek mi?    

Intel ve Facebook’tan Data Center İşbirliği!

İşlemci devi Intel ile hızlı hizmet vermek için devasa sunucu çiftliklerine sahip olan Facebook, güçlerini birleştirip daha az enerji harcayarak çok daha fazla işlem yapabilen verimli Data Center‘lar (Veri Merkezleri) elde etmek için el sıkıştı.

Bu işbirliğiyle beraber bilişim sektörüne kazandırılacak olan raf teknolojisiyle, ayrıştırılabilen bilgi işlem / ağ / depolama kaynaklarına sahip, yeni nesil yapılar elde edilecek.

Apple başta olmak üzere birçok markanın popüler ürünlerinde imzası bulunan dev üretici Quanta Computer‘ın da yer aldığı projede, önemli ilerlemeler kaydedildi ve mekanik ilk örnek de paylaşıldı.

Intel’in yeni nesil teknolojileri kullanılıyor

Bu yapıda Intel Silicon Photonics teknolojisinden faydalanılıyor. Intel Ethernet kullanılarak dağıtılan veri trafiği, Intel‘in sunucular için ürettiği Xeon işlemcilerin yanı sıra, Avoton adı verilen ve yonga üzerinde çalışan Atom işlemcili sistemleri muhteva ediyor.


Veri merkezilerinde yer alan yüzlerce sunucunun ihtiyaç duyduğu enerji, inanılmaz boyutlarda.

Elde edilen yeni mimari ile beraber, saniyede 100 Gigabit (100 Gbps) bant genişliğine ulaşılabiliyor. Intel’in konuyla ilgili resmi duyurusunun tamamına, buradan ulaşabilirsiniz.   

Maliyetler azalacak!

İşin teknik detaylarına çok daha fazla dalmadan, bilişim sistemine neler kazandıracağını anlatsak fena olmaz. Genişbant internet kullanıcı sayısı hızla artan dünya nüfusunun büyük bölümü Facebook kullanıyor ve bu istatistikler her dakika artmaya devam ediyor.

Akıllı telefonlar başta olmak üzere, paylaşılan fotoğraflar ve yüksek çözünürlüklü videolar ise Facebook‘un çok daha güçlü altyapı ihtiyacını gün yüzüne çıkartıyor. Şu anda kullanılan veri merkezlerinde elde edilen verim, Facebook için çok karlı görünmüyor.

Logaritmik olarak artan işlem ve bantgenişliği trafiğine cevap verecek bu yeni yapılar sayesinde başta Facebook olmak üzere Google ve Microsoft gibi internet devleri, maliyetlerin acısını kullanıcılardan çıkarmak için en iyi ihtimalle çok daha az kafa yoracak diyebiliriz.

:: Devlerin birleşmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Tıklayın, SDN Forum’da tartışalım.