Google IE 6’ya Savaş Açtı

Google’in derdi insanlara internet üzerinden farklı özellikler sunmak. Hatta son zamanlarda tüm ağırlığını Web uygulamalarına vermiş durumda. Fakat eski Web tarayıcılarının yeni nesil fonksiyonları destekleyememeleri Google’i oldukça kısıtlıyor.

Özellikle Internet Explorer 6, Google’in oldukça fazla canını sıkıyor. Uygulama geliştirilmesinde birçok engel sunan IE6, IE7 ve IE8 sürümlerinin piyasada olmasına rağmen hala birçok kullanıcı tarafından kullanılması da Google’i sinir ediyor.

Google bu yüzden Internet Explorer 6 ve benzer eski tarayıcı sürümlere savaş açmış durumda. 1 Mart 2010 tarihinden sonra Google Docs ve Google Sites eski tarayıcılar tarafından desteklenmeyecek. Buna ek olarak Google’ın geliştireceği Web uygulamalar da bu eski sürümlerde çalışmayacak.

Google eski sürüm Web tarayıcılara savaş açtı.

 

Google’in Web uygulamalarını kullanmak için Internet Explorer 7, Firefox 3.0, Chrome 4.0 ve Safari 3 sürümlerine sahip olmak gerekiyor. Burada ilginç olan bir durum, Google2i tercih eden kullanıcıların Chrome 4.0 tarayıcısına geçmeleri gerektiği. Chrome 4.0 bu senenin Ocak ayında piyasaya sürüldü.

:: Google’ın böyle bir hakkı var mı?

Bekleme Ekranınız iPhone’a Benzesin

iPhone’un çekici görselliğinden siz de fazlasıyla etkilendiyseniz ancak mevcut telefonunuzdan da vazgeçemiyorsanız, hayran bırakan iPhone arayüzünü kısmen elde etmeniz mümkün. iPhone’da olduğu gibi ekranın altında yer alan bir bölgeyi sürükleyerek tuş kilidini aktif hale getirebilmeniz mümkün. Üstelik yazılımın çok daha fonksiyonel özellikleri de mevcut.

nUnlock adlı program kilitleme anında görebileceğiniz tüm özellikleri kişiselleştirebilmenize olanak tanıyor. Sağda yer alan ekran görüntüsünde de görüleceği gibi arkaplan olarak belirlemek istediğiniz resimlerin yer almasını istediğiniz dizini seçebiliyorsunuz. Burada yer alan tüm görseller önizlemeli olarak görülebiliyor.

{pagebreak::Renk Ayarları ve Kaydırma Hassasiyeti}

Renk Ayarları ve Kaydırma Hassasiyeti

Uygulama kaydırma butonu hassasiyetini de ayarlayabilmenize olanak tanıyor. Ön yüklü değerler, optimum performans sağlıyor olsa da keyfinize göre ayarlayabilirsiniz. Özellikle 3. Sürüm Symbianlarda bu ayar fazlasıyla faydalı.

{pagebreak::Düzenlenebilir Etkinlik Yazısı}

Düzenlenebilir Etkinlik Yazısı

Transparency seçeneği ile kaydırma çubuğunun şeffaflığını ayarlayabilirsiniz. Bunun yanı sıra Text Display adımı ile kaydırma çizgisi üzerinde yer alan yazıyı 15 karakterlik istediğiniz bir yazı ile değiştirebiliyorsunuz.

{pagebreak::Ayarlar Ekranı}

Ayarlar Ekranı

Görselde de görüleceği üzere yazılım kişiselleştirme konusunda sizi olabildiğince özgür bırakıyor. Otomatik başlatma özelliği, otomatik kilitlenme süresi, uyarı sesi gibi seçenekler ihmal edilmeyen özelliklerden.

{pagebreak::Aktiflik Ekranı}

Aktiflik Ekranı

Son derece başarılı çalışan yazılım telefonunuza da bambaşka bir şıklık katıyor. nUnlock’un aktif olduğu durumdaki görüntüsü işte bu şekilde.

{pagebreak::İndirme Bağlantısı}

İndirme Bağlantısı

Uygulama sadece dokunmatik ekran ile uyumlu gibi düşünülse de geliştirici 3. Sürüm Symbianlar için de farklı bir alternatif sürüm sunmuş. Programın deneme sürümünü burada yer alan geliştirici sayfasından Symbian OS9 çekirdeğini taşıyan tüm akıllı telefonlara hemen indirebilirsiniz.

:: Uygulamada hakkındaki fikirlerinizi SDN Forumlarında paylaşın.

ASUS Kendi Canavarını Yaratacak

Üst seviye modellere verdiği önemle tanınan ASUS, ATI’nin kendi tasarımının dışında bir çift grafik işlemcili ekran kartı tasarlıyor.

ATI’nin çift grafik işlemcili modeli olan ve şu an piyasadaki en güçlü ekran kartı unvanına sahip olan HD 5970′te iki adet Cypress işlemcisi bulunsa da, bunların gücü biraz kırpılmış haldeydi.

Piyasadaki en güçlü ekran kartı HD 5970

ATI Radeon HD 5970 incelemesi

Daha da güçlü

Bunu geliştirmek isteyen ASUS yetkilileri, HD 5870′de bulunan Cypress işlemcilerinden iki tanesini bir araya getirerek yeni bir ekran kartı oluşturmayı planlıyorlar.

HD 5970′te bulunan Cypress işlemcilerinin her biri 725 MHz hızındayken, HD 5870’deki GPU 850 MHz hızında çalışıyor. ASUS eğer bu planını gerçekleştirebilirse, piyasadaki en güçlü ekran kartını tasarlamış olacak.

:: HD 5970’ten daha güçlü bir ekran kartına ihtiyaç var mı?

Android Liderliğe Oynuyor

Giderek popülerliği artan akıllı telefonlar, yavaş yavaş piyasanın tamamına hakim olmaya başladılar. Yapılan tahminlere göre 2013 yılında yaklaşık 390 milyon adet akıllı telefon piyasaya çıkmış olacak.

Bu kadar büyük bir pazarda işletim sistemleri arasında da büyük bir rekabet yaşanıyor. Bu alanda en iddialı işletim sistemlerinden biri olan Google’ın Linux tabanlı mobil işletim sistemi Android’in önümüzdeki üç yıl içinde pazarda ikinciliğe yerleşeceği belirtiliyor.

Google Android üç yıl içinde büyük bir yükseliş yaşayacak

IDC’nin açıkladığı rakamlara göre 2013 yılında yaklaşık 63 milyon adet Android tabanlı cihaz piyasada olacak.

IDC’nin tahminlerine göre Symbian işletim sistemi, bu dönemde liderliğini sürdürmeye devam edecek.

:: Google Android piyasanın lideri olabilir mi?

Canon 50 Milyon Dedi!

Fotoğraf makinesi dünyasında Nikon ile birlikte yıllardır sektörün zirvesini tırmalayan Canon, son gelişmelerle birlikte prestij bakımından bir hayli puan toplayacak gibi gözüküyor.

Canon bugün itibariyle 50 milyonuncu Canon EF lensini ürettiğini ve piyasaya sürdüğünü açıkladı. 23 yıldan bu yana piyasaya lens süren Canon, piyasadaki 60’a yakın tüm lens serilerinden, toplam 50 milyon adet olmasının mutluluğunu yaşıyor.

1987 yılında piyasay sürdüğü Ultrasonic Motor EF 300mm f/2.8L USM ile vahşi yaşam fotoğrafçılarına ışık tutarak EF lens serisine başlayan Canon, böylece alanında en iyilerden biri olduğunu da kanıtlamış oldu.

Piyasada toplamda 60’dan fazla EF lensi bulunan Canon, bu başarılı çizgisini devam ettirmeyi planladıklarını açıklayan firma, piyasaya lens sürmeye tüm hızıyla devam edeceklerini de belirtti.

:: SLR ya da DSLR almayı düşünüyor musunuz? Alırsanız tercihiniz Canon mu olur Nikon mu? Veya başka bir geliştirici mi?

Samsung Galaxy 2 Fotoğraflandı mı?

Samsung, Android ile ısınma turlarından memnun kalmış olacak ki, Galaxy 2’nin fotoğrafları bile internete sızdı. Android telefonlarıyla ilgili bir sitede yayınlanan fotoğraflarda, yeni Android Galaxy 2’nin daha büyük bir AMOLED ekrana sahip olduğu görülüyor.

Android Galaxy 2‘nin ekran büyüklüğünün 3.7 ile 4 inç arasında olacağı tahmin edilen telefonda Qualcomm’un 1GHz’lik Snapdragon işlemcisi yer alacak.


Samsung Android Galaxy 2’ye ait olduğu söylenilen görsel

Söylentilere göre telefon, 5 megapiksel kameraya (ki Samsung Galaxy ile aynı değerde) ve Android 2.1 işletim sistemine sahip olacak. Beklenildiği üzere Wi-Fi bağlantı ve dahili GPS uygulaması da telefondaki yerini alacak.

:: Samsung’un Android desteğini başarılı buluyor musunuz?

Twitter Hesaplarını Geri Almak Masraflı

Yakın zamana kadar, kolay yoldan para kazanmak isteyen suçlular, insanların özel eşyalarını çalardı yeterince cesareti olanlar ise aile fertlerini rehine alıp para isterdi.

Ancak internet icat oldu suçun tanımı da bir garipleşti. Artık hacker‘lar insanlardan para koparmak için onların sosyal ağ sayfalarını ele geçiriyor.


2.500 dolar vermezsen Twitter’ını bir daha göremezsin

Artık sayfaları kaçırıp fidye istiyorlar

Anti virüs firması Kaspersky‘in ortaya koyduğu bu ilginç olaya göre sadece geçtiğimiz yıl bile 70 bin insanın Twitter hesabına el konuldu.

Sanal korsanlar, bir de bu kullanıcılara mesaj atıp hesaplarını geri alabilmeleri için fidye talep ediyor . Firmanın hazırladığı rapora göre, takipçi sayısı ve içinde bilgilerin önemine göre Twitter sayfanızın değeri 8 ile 2.500 dolar arasında değişiyor.

Sosyal ağlara olan bağımlılığımız artmaya devam ederse yakında, hesaplarımızın başına birer koruma dikmek zorunda kalacağız.

:: Twitter hesabınız ele geçirilse, geri almak için fidye verir miydiniz?

Haftanın Web Siteleri

Yaşadığımız çağın en bir sonucu olarak günde en azından 6 saatimizi internette geçiriyoruz. Ancak sanal dünya o kadar büyüdü ki, buraları gezmek bile insanın vaktini almaya başladı.

Birçok kullanıcı, e-posta hesabı, sosyal ağlar ve haber sitelerinden başka bir yere giremiyor. Sanal dünyanın monotonluğunu bir kenara bırakın. Sizin için hafta ilginç ve faydalı siteleri bir araya getiriyoruz.

İstanbul’da kaç tane ücretsiz spor merkezi olduğunu düşündünüz mü? Bu hafta tanıttığımız siteyle o merkezleri sanal olarak gezebileceksiniz bile.

Lezzet peşinde restoranları dolaşan bir blogger sayesinde arka planda kalmış kaliteli mekânları öğrenin. Sevdiklerinize internet sayesinde çiçek yollamak için de bu yazımızı kaçırmayın. İşte sizin için seçtiğimiz haftanın web siteleri…

{pagebreak::Öğrencilerden sanal dergi }

Öğrencilerden sanal dergi

Teknoloji konusundaki tüm siteler, profesyonel editörler tarafından geliştirilmiyor. Üniversitelerin Bilim ve Teknoloji kulüpleri de bazen bu işe el atabiliyor.

Haftanın web sitelerinde bu hafta, İstanbul Üniversitesi’nde okuyan öğrenciler tarafından hazırlanan bu sanal dergi farklı bir içeriğe sahip.


www.bilisimdergi.com

Bilişim Dergi adlı oluşum, her ay PDF formatında hazırlanıyor. Burada teknolojik konulardan, biraz daha araştırma ve ödev içeriği sayılacak elektronik içeriğe kadar birçok konu bulunuyor.

Öğrencilerin ne gibi işler ortaya koyabileceğini görmek isteyenler için bu site iyi bir seçenek.

{pagebreak::Kabileler arası sanal savaş }

Kabileler arası sanal savaş

Travian ve türevi oyunlar son zamanlarda büyük bir popülerlik kazandı. Oynamak için sadece internet tarayıcısının gerektiği bu yapımları, düşük sistemli bilgisayarlar da bile kullanmak mümkün.


www.kabilesavaslari.com

Ogame ile başlayan bu furya vampirlerden, tarih öncesi maceralara kadar birçok farklı konsepte sıçradı. Travian seven ancak içerisinde Türk kültürlerinin barınmasını da isteyen oyuncular için bu hafta ilginç bir site tanıtacağız.

Kabile Savaşları adlı bu yapımın en ilgi çekici özelliği ise köylerin tamamıyla Türk dizaynıyla yapılması. Sayfanın altında ise, bina yapım süreleri ve stratejik destek kısmı bulunuyor.

 

{pagebreak::İstanbul’un spor merkezlerini tanıyın}

İstanbul’un spor merkezlerini tanıyın

Büyük şehirlerin en büyük sorunu, belediyelerin tahsis ettiği spor ve sosyal merkezlerinden birçok vatandaşın haberi olmaması. Bu hafta sizlere İstanbul Belediyesi tarafından hazırlanan ve şehirdeki tüm spor merkezlerini tanıtan bu siteyi anlatacağız.


www.sporas.com.tr

Sayfanın ilgi çekici yanı tüm bu mekânları 360 derece olarak gözlemleyebilmeniz. Yüzme, futbol, basketbol, boks, tenis gibi bölümlere sahip olan sayfada spor komplekslerinin adreslerini, ücretlerini ve içerdiği faaliyetleri öğrenebiliyorsunuz. Sporas adlı bu sitede, gitmek istediğiniz mekan için online randevu da alabiliyorsunuz.

 

{pagebreak::Alışverişe çıkmadan önce sitesine bakın}

Alışverişe çıkmadan önce sitesine bakın

Atlı karınca anlamına gelen Carousel, Türkiye’nin ilk alışveriş merkezlerinden biriydi. Bu AVM‘nin yazımıza konu olmasının nedeni ise web sitesini yenileyip ilginç bir hale getirmesi.


www.carousel.com.tr

Firma sitesini üç boyutlu animasyonlarla süslemiş. Ancak sayfa ilgi çekici yapan en büyük unsur ise müşterilerin ihtiyaçlarına göre dizayn edilmiş olması.

Carousel içinde bulunan mağazaların indirim bilgileri, merkeze giden ücretsiz servislerin saatleri ve sinemaların seanslarına sayfa üzerinden ulaşmak mümkün. Ayrıca alışveriş merkezi, sanal bir dergi çıkararak kullanıcıların ilgisini çekmeye çalışıyor.

{pagebreak::Bu blog sizi acıktırıyor }

Bu blog sizi acıktırıyor

2003 yılı gibi hayatımıza giren blog kavramı internetin çok farklı amaçlar içinde kullanılabileceğini gösterdi. Yalnızlığını anlatan insanlardan, cesurca savaş anılarını yazanlara kadar birçok ilginç siteyle karşılaşmıştık.


lezzetliyerler.blogspot.com

İnsanların biraz hobi biraz da stres atmak için bir şeyler karaladığı bu sayfalar bazen çok faydalı olabiliyor. Lezzetliyerler adlı site, blogger‘ların ne kadar faydalı olabileceğini kanıtlayan sayfalardan biri.

Bu sayfanın yazarı, yemek kültürünü okuyucularla paylaşırken aynı zaman gizli kalmış, kaliteli lokantaların da keşfedilmesini sağlıyor. Aynı şekilde, pahalı ve kalitesiz hizmetli mekanlar konusunda ise okuyucuları uyarıyor.

{pagebreak::Cepten otobüs yolculuğu }

Cepten otobüs yolculuğu

Birçok istatistik şirketinin yaptığı araştırmalar, yakın gelecekte cep telefonlarının internette bağlanma konusunda tüketicilerin ilk tercihleri olacağını da gösteriyor.


wap.anadolu.com.tr

Bu tahmin ne kadar gerçekleşir bilemeyiz ancak WAP tabanlı siteler, giderek daha kaliteli ve ilginç hale geliyor. Anadolu.com adlı site , cep telefonu üzerinden de otobüs bileti almanızı sağlıyor.

Sayfa üzerinden otobüs firmasına dilek ve şikâyetlerinizi de gönderebiliyorsunuz.

{pagebreak::Eğlence mekanlarını sınayan bir site }

Eğlence mekanlarını sınayan bir site

İnternet öyle geniş bir bilgi yuvası haline geldi ki, burada bulunan site, fotoğraf ve yazı gibi içerikleri tek bir arada toparlamak giderek zorlaşıyor. Ancak Kartme adlı site sanal sık kullanılanlar projesi olarak bu soruna çözüm bulmaya çalışmış.


www.kartme.com

Bu siteye, restoran ve hediye içerikleri giriyorsunuz. Daha sonra ise her sosyal ağ sayfasında olduğu gibi üyeler bu materyalleri oyluyor. En çok yorum ve ilgi toplayan restoranlardan ise özel bir liste oluşuyor.

Şimdilik sadece Amerika‘yla sınırlı olan sayfa büyük ihtimalle ileriki aylarda tüm dünyaya yayılacak.

{pagebreak::Ufak jestler ve zor anlar için }

Ufak jestler ve zor anlar için

Özel günlerde ya da kavga anlarında, tek bir çiçek bile hayati anlam taşıyabiliyor. Eğer sevdiğiniz kişiye bu ufak ve değerli armağanı almazsanız onun gözündeki değeriniz bir hayli düşebilir.


www.ciceksepeti.com

Yemek satan siteler mantığıyla hazırlanan Ciceksepeti.com adlı site seçtiğiniz ürünü kargoyla istediğiniz adrese yolluyor.

Hemen her bütçeye hitap eden çiçek ve hediye çeşitleri olan site sayesinde hem etrafınızdakileri sevindirip hem de günü kurtarabilirsiniz.

:: Bu sitelerden en çok hangisini beğendiniz?

 

Ovi Suite 2.1 Beta Güncellendi

Nokia etiketini taşıyan mobil cihazların, bilgisayarlar ile iletişim kurmasını sağlayan, senkronizasyon olanağı tanıyan ve cep telefonlarında bilgisayarlar üzerinden onlarca fonksiyonel işlemi yapabilen yazılım Ovi Suite’in yenilenme sürecine girdiğini bir süre önce burada yer alan yazımızda duyurmuştuk. Yenilikler ve daha fonksiyonel bir arayüz olarak hedeflerini belirleyen Ovi Suite geliştiricileri, 2.1 sürümünün yeni betasıyla çıktı kullanıcıların karşısına. İşte yeni versiyon ile gelen yenilikler:

– Ovi Suite artık Thunderbird 3.0 desteğine sahip. Böylece telefonunuzda yer alan kişi bilgilerini Thunderbird 3.0 ile senkronize edebileceksiniz.

– Haritalar ve ajanda ekranında yaşanan çökmelere sebep olan sorunlar artık gözlenmiyor.

– Kullanıcılar tarafından raporlanan birçok hata düzeltilmiş ve senkronizasyon işleminde tüm cihazlar ile optimum başarı sağlanmış durumda.

– ovi.com üzerinden senkronizasyon işlemindeki sorunlar giderilmiş

– Yazılım güncelleme işlemindeki USB sorunları en aza indirilmiş.

– Sis dosyalarının kurulumu esnasında yazılımın yanıtsız kalması problemi giderilmiş.

– Arayüzde ve dil dosyalarında küçük düzenlemeler yapılmış.

Nokia Ovi Suite yazılımını hemen burada yer alan resmi sayfalardan indirebilirsiniz.

:: Güncelleme sonrasında karşılaştığınız olumlu ve olumsuz durumları SDN forumlarında paylaşın.

Devlerin Dünyasına Hoş Geldiniz

Tim Berners-Lee, yirmi yıl önce Cenevre’de bugünün Web teknolojisinin standartlarını herkese açıklıyordu. Tim, o zaman internetin yaratıcılarıyla birlikte, bugünün internet milyarderlerine sistemin TCP/IP veri transfer protokolünü kullanan yapısını ve açık olan standardını anlatıyordu.

Bu yeni oluşum herkese açıktı. Bedavaydı ve genişletilebilir imkanlara sahipti. İnternet dediğimiz uygulama kendi içine kapalı bir veritabanına sahip değildi. WWW teknolojisine sahip olmak için işletim sistemine veya herhangi bir yazılım üreticisinin yazılımına ihtiyaç duyulmuyordu. Bu teknoloji o zamanlarda herkes için kullanıma açıktı.

Google ve Facebook herkese açık olan ve gizlisi saklısı olmayan bu teknoloji sayesinde dev şirketler haline geldi. Fakat aynı şirketler şimdi de açık olan okyanusu, adalar kurarak sınırlandırmak istiyor. Buna en güzel örnek geçen hafta Amazon’un oluşturduğu ve Apple Store‘a  (Apple’da Keyifler Yerinde!) benzeyen yeni servis.

 

İnternet herkese açık. Fakat inanlar kısıtlı olan servis ve hizmetlere ilgi duyuyor. 

 

Amazon Apple Store Modelini Benimsedi

Elektronik kitap okuyucusu Kindle’in uygulamalarının yer alacağı bu servisteki uygulamalara tamamen Amazon karar verecek. Firma bu serviste yer alan uygulamalardan %30’luk bir kar payı alacak (Sony, Amazon’a Özendi).

Birçok şirket Apple Store’un bu modelini benimsenmiş durumda. Herkese açık olan okyanusun içindeki ada birçok kurallara sahip. Bu ada kesinlikle herkese açık değil. İşin trajikomik yanı ise, insanların herkese açık olmayan bu tür servislere daha çok ilgi göstermeleri ve bunları kuran şirketlerin, internetin kuruluş amacını hiçe saymasına göz yummaları.

Bu alanda birçok araştırma var fakat Gartner’inki, gelecekte internetin çok değişeceğini öngörüyor. Üç yıl içinde internete giren mobil cihazlar bilgisayarları geçecek. Mobil Web geleceğin yeni trendi olacak. Bu da bildiğimiz WWW teknolojisini tamamen değiştirecek. Amazon, Google, Facebook ve Apple daha çok adacıklar kuracak. Bazı insanları kısıtlayacak bazılarına da izin verecekler. İnsanlar da buna ses çıkarmayacak.

{pagebreak::Devler Ligine Ayak Uydurmak}

İnsanlar şunu anlamış durumda; ister müzik, kitap ya da uygulama satın alın, internette alışveriş yapmak için büyük oyuncuları göz ardı edemiyorsunuz. Piyasada artık oturmuş ve yerini kimseye kaptırmayan firmalar mevcut.

Apple iTunes’a kimse yaklaşamıyor. Amazon, kitap satışında Amerika’da açık ara birinci ve bu şirket gözünü Avrupa’ya dikmiş durumda. Cep telefonu uygulamaları indirmek için üreticilerin Apple Store benzeri servisleri tercih etmek gerekiyor. Kullanıcılar cep telefonu uygulamalarını başka bir yerden indiremiyor.

WWW teknolojisi ilk çıktığında böyle bir şey kimsenin aklına gelmezdi. Yazılım geliştiricilerin, kitap yayıncılarının ve müzik endüstrisinin, kârın bir bölümünü satıcıya kira olarak ödemesi herkese abes gelirdi. Neticede herkes sınırsız bir alana sahipti.

Müşterilerin dikkatini dağıtırsanız, her şeyi yaparsınız. Müşteriyi yönlendiren, onu kendine bağlayan ve ona çok basit çözümler sunanlar musluğun başına geçer. Örneğin Apple (Apple Mobil Sektörü Bırakmıyor).

 

Microsoft’u hep tekel ile suçladık. Fakat esas tekeli bize Facebook, Apple, Google ve Amazon gibi internet devleri gösterecek.

 

Tekelcilerle Tanışın

Apple, Apple Store’da sadece iPhone’da kullanılan uygulamalara yer veriyor. Rakip telefonların uygulamaları bu servislerde yer almıyor. Bu servislerde yayınlanan her uygulama ilk olarak Apple tarafından inceleniyor.

Apple’ın servislerine farklı bir alternatif sunan uygulamalara kesinlikle izin verilmiyor. Apple Store’da Apple’a rakip olabilecek hiçbir uygulama yer almıyor.

Benzer bir durum Google için de geçerli. Google Android işletim sistemi için Android Market adlı bir servis oluşturdu. Cep telefonu üreticileri Android işletim sistemini kendilerine göre değiştirebiliyor. Ayrıca Android Market’te yer alan uygulamalar, Apple’daki gibi kontrol edilmiyor. Google buna karşın, Android (Geleceğin Mobil İşletim Sistemi Android) işletim sistemini kullanan cihazlarda istediği uygulamayı bloke edebiliyor.

İşin komik tarafı ise, insanların yıllardır Microsoft’u bu tür konularda eleştirmesi. Windows işletim sistemi için program yazan kişiler, bu firma ile çok uğraşmışlardı. Microsoft için tekelci denildi. Bu bir taraftan da doğru. Çünkü Microsoft piyasada tek olması yüzünden Internet Explorer ve Office uygulamalarında inanılmaz bir avantaj sağladı.

Fakat Microsoft, üçüncü parti yazılım yazan kişileri Google ve Apple gibi baştan kısıtlamadı. Geliştiriciler kendi yazılımlarını Microsoft’un ürünlerinde rahatlıkla çalıştırabildiler.

 

{pagebreak:: Sosyal Ağlar Daha da Güçlenecek }

 

Bilgileri toparlamak, konsantrasyonu sağlamak ve bu bilgileri tek bir parça halinde kullanıcılara aktarmak… Sosyal ağlar, kullanıcıları bedava çalıştırarak topladığı verileri tek bir alanda birleştirip para kazanıyor. Facebook, bu bedava işgücünden para kazanmasını da biliyor. Aldığı reklamlar cep telefonun da işin içine girmesi ile birlikte inanılmaz bir seviyeye ulaşmış durumda.

Bir düşünün; taşınabilir bir internet cihazına sahipsiniz. İstediğiniz anda internete girebiliyorsunuz. Sosyal medyalara istediğiniz yorumları yapabiliyorsunuz. İnsanlarla tanışıyorsunuz ve yayınlanan resimlere düşüncelerinizi yazıyorsunuz. İnsanın doğasında olan düşüncelerini söyleme işlemi cep telefonları yardımıyla daha da artacak.

Yapılan araştırmalara göre cep telefonu ile internete giren kişilerin yarısı sosyal ağlara (Kanada, Facebook’a Kafayı Taktı) da giriyor. Arkadaş çevresinin sosyal ağlara girmesi kişileri de bu ağlara itiyor. Sosyal ağlar sadece bu kişilerle sürekli güncelleniyor ve popülerliğini otomatik olarak artırıyor.

 


  Kim demiş İnternet özgür bir platform diye. Google, Facebook ve Apple gibi firmalarla tanışmadığınız herhalde.

 

Eskiden insanlar web siteleri hazırlardı. Tasarım ile uğraşırlardı ve kaliteli içerik koymak için kafa patlatırdı. Ardından da ilgili kişilerin gelmesi için bekleyiş başlardı. Günümüzde ilgi çekmek çok daha kolay. Facebook’da bir sayfa aç, arkadaşlarınla paylaş ve kısa zaman içinde herkesin ilgisini çek.

Özellikle fan sayfaları burada çok etkili. Fan sayfasına üye olan kişiler, grupların daha da büyük olması için bir haberci gibi çalışıyor.

Bunlar çok masum görünen şeyler. Fakat özellikle Facebook’un bu sayfalarda elde ettiği veriler, piyasa araştırmacılarının ancak rüyalarında gördükleri bilgiler. Yaş, cinsiyet, yerleşim ve dil gibi özellikler, her piyasa araştırmacısının para ile almak istediği verilerin başında geliyor (Facebook’ta Kaç Arkadaşınız Var?).

Bu da daha etkili bir reklam yapmak için oldukça önemli bir çözüm. Facebook’da verilen bir reklam istenilen hedef grubuna aktarılabiliyor.

 

 {pagebreak::Cep Telefonundan Size Özel Reklam }

Facebook bu veri tabanı sayesinde bir reklamı sadece Türk kullanıcılara gösterebiliyor. İstese bu reklamı sadece İstanbul’da oturan kişilere ulaştırabiliyor. Daha da ileri giderek, bu reklamı İstanbul’da oturan ve Koç Holding’de çalışan kişilere, hatta bu kişiler arasında bir hafta içinde doğum günü olanlara bile gösterebiliyor.

Facebook bizim bildiğimiz reklamlardan para kazanıyor (Papa, Sosyal Ağlara Göz Dikti). Fakat sahip olduğu veri tabanı yayınladığı reklamlardan çok daha fazla para ediyor.

 

Cep telefonundan kaçış yok. Rahat etmek için onu kapatmanız yeterli.

 

Bu sizi korkuttu mu? Peki cep telefonu sayesinde yer tespiti ive reklam çalışması çin ne dersiniz. Yer tespiti sayesinde kişinin şehir dışına, hatta yurt dışına çıktığı rahatlıkla görülüyor. Kişilerin hangi semtlere takıldığını bulmak çok kolay. Bu kişilere, çok geziyorsa tatil planları veya Nişantaşı ya da Etiler’de çok bulunuyorsa dükkanların ürün fiyatlarını göndermek çok mu zor? Google neden cep telefonu işine girdi. Android’i neden bedavaya üreticilere dağıtıyor (Çin’den Tuhaf Açıklama).

İnternet yakın bir gelecekte inanılmaz bir değişime uğrayacak. Cep telefonlarımıza ilgi duyduğumuz ürünlerin reklamları gelecek. Sınırsız okyanuslar yerine kendi isteğimizle kapalı komitelere hapis olacağız. Microsoft’u hep tekel ile suçladık. Fakat esas tekeli bize Facebook, Apple, Google ve Amazon gibi internet devleri gösterecek.

:: Bu konu hakkındaki düşüncelerinizi bizimler paylaşın.

Xerox’tan 1,131 Yeni Patent

Xerox, dünyanın değişik bölgelerinde yaptığı AR-GE faaliyetleri sonucunda, 2009 yılında 1,131 yeni buluşun patentini alarak inovasyon çalışmalarındaki öncülüğünü sürdürüyor. Xerox, 2008 yılında toplam 940 adet yeni patent aldığını duyurmuştu.

 

Dünyada 12. Sırada

Xerox, bilim insanlarının geliştirdiği yeni buluş ve yaklaşımlarla, Uzak Doğu yapılanması Fuji Xerox ile beraber 2009 yılında ulaştığı toplam patent sayısı ise 1,131 oldu. Xerox (Xerox 2009 Yılına 350 Ödül Sığdırdı), dünyanın en çok patent sahibi şirketleri sıralamasında 12’inci sırada bulunuyor. Xerox, kuruluşundan bugüne aldığı toplam patent sayısı ise 55.000’in üzerinde.

 

Xerox bünyesinde 5.000 bilim insanı bulunduruyor.

 

Xerox’un 2009 yılında patentini aldığı ürünler arasında, Xerox ColorQube 9200‘de bulunuyor. 361’den fazla patent ve patent uygulamasına sahip olan Xerox’un yeni ürünü ColorQube 9200’ün kartuşsuz katı mürekkep teknolojisi, sayfa başına renkli baskı maliyetini yüzde 62’ye varan oranlarda düşürüyor ve yüzde 90 daha az atık oluşturuyor (Yazıcıların Ömrü Uzuyor).

Xerox ColorQube 9200, renkli baskıda bir devrim olarak nitelendiriliyor.

:: Dünyanın en çok patente sahip şirket hangisi?

Windows Mobile 7, Şubatta…

Yayın tarihi konusu tam anlamıyla yılan hakiyesine dönen Windows Mobile 7, biraz da gecikmenin verdiği avantajla fazlasıyla merak edilen bir konu haline geldi. Microsoft’un yeni sistemi 2010 Ocak’ta CES’te sergileyeceği düşünülürken, aksi bir hareketle firma, Ocak ayı içersinde Windows Mobile 6.5 güncellemelerini kullanıcılarla paylaşmakla yetinmişti. Windows Mobile meraklıları beklentilerini Şubat ayına ertelerken, güzel açıklama resmi bir ağızdan geldi.

Microsoft’un Finansal Direktörü Peter Klein, Amerika’da Fox Haberlerine yaptığı açıklamada, Windows Mobile’ın yeni jenerasyonunun Dünya Mobil Kongresinde duyurulacağını belirtti. Barcelona’da Windows Mobile 7 hakkında konuşacak çok şeyimiz olacak diyerek sözlerini devam ettiren Klein, “Windows Mobile’ın geleceğine ve Microsoft’un mobil adımlarına dair tüm bilgileri Barcelona’da öğrenebileceksiniz” demeyi de ihmal etmedi. Peter Klein ile yapılan röportajı burada yer alan bağlantıdan izleyebilirsiniz.

:: Windows Mobile 7’nin çok geciktiğini düşünüyor musunuz?