Telefonunuzdaki Gereksiz Dosyaları Temizleyin

Akıllı telefonunuza yüklediğiniz veya kaldırdığınız yazılımlar, internette gezinme esnasında önbellekte biriken dosyalar, üçüncü şahıs yazılımların bilginiz olmadan aldığı yedekler… Tüm bu işlemler mobil cihazınızın belleğinin gereksiz yere dolmasına neden olan etkenlerden yalnızca birkaçı.

Python tabanlı çalışan G-Force isimli mobil uygulama, OS9 çekirdeğine sahip Symbian işletim sistemli akıllı telefonlarda bu gereksiz yığılmayı temizleme amacı güdüyor. Program yükleme işleminin ardından simgesine tıklayarak çalıştırdığınızda, ilk ekranda telefonunuzun tüm belleğini tarayarak, silinebilecek gereksiz dosyalar hakkında kapsamlı bir rapor oluşturmaya çalışıyor.

Mobil cihazınızın hızına ve doluluk oranına bağlı olarak ortalama birkaç dakika süren bu işlem sonrasında, hangi sürücüden ne kadar dosya silinebileceği ekrana getiriliyor. Onay verdiğiniz takdirde saniyeler içersinde temizleme işlemini tamamlayan uygulama, günlük hayatta etkin olarak kullandığımız test cihazımızda C sürücüsünden 8 MB, E sürücüsünden 4 MB olmak üzere toplamda 12 MB yer açtı.

Birçok web tarayıcının ön belleği, gereksiz sistem kayıtları, önizlemelerin yer aldığı PAlbTN klasörleri, kullanılmaz hale gelmiş geçersiz FOTA dosyaları gibi dosyalar yazılımın taradığı temel dizinler.

Python tabanlı çalışan uygulama sadece Python 1.4.5 ve Script Shell yüklü 3. Sürüm ve 5. Sürüm Symbianlarda çalışıyor. Yazılımı unsigned (sertifikalandırılmamış) olarak burada yer alan SDN Download sayfalarından indirebilirsiniz.

:: Yazılımda karşışalaştığınız olumsuz durumları ve uygulama hakkındaki düşüncelerinizi SDN forumlarında paylaşın.

2010’un Mobil Oyuncakları

Yeni mobil işletim sistemlerinin dahil olmasıyla iyice kızışan mobil cihaz pazarı, kullanıcıların daha fonksiyonel sistemlere ve telefonlara kavuşmasında önemli rol oynadı. 2010 için yol haritalarını birkaç ay öncesinden çizen ve tüketicileri yönlendirme çabasına giren markalar, pazar paylarını artırma amacından ziyade koruma endişesi taşımaya başladılar. Hem fiyat hem de fonksiyonellik olarak tüketiciye olumlu yansımaları görülen pazarda 2010 yılında ses getirmesi beklenen cihazları sizler için derledik.

Motorola Droid

Motorola’nın Androidli amiral gemisi Droid, firmanın pazarda yeniden eski iddialı konumuna kavuşabilmesi açısından oldukça önemli bir hamleydi. Duyurulduğu günden itibaren Android 2.0’ın da ilk olarak kullanılmış olmasının yarattığı heyecanla büyük ses getiren cihaz, Amerika’da kasım ayında satışa sunulduktan sonra ciddi bir satış rakamına da ulaşmayı başarmıştı.

3.7 inç kapasitif dokunmatik ekranı, QWERTY klavyesi, GPS ve Wi-Fi özellikleriyle üst düzey donanıma sahip olan Droid, otomatik odaklamalı ve çift ledli 5 megapiksel kamera gibi özellikleri ile de multimedya işlevinden geri kalmıyor.

Biraz rötarlı bir şekilde olsa da ülkemize giriş yapacağı açıklanan cihaz, nisan ayında sözleşmesiz olarak satılmaya başlanacak.

{pagebreak::Google Nexus One}

Google Nexus One

Güçlü donanımının yanında Google etiketini taşıması, hiç şüphe yok ki Nexus One’ı popüler yapan konuların başında geliyor. Elbette bu etiketin Nexus One’a fonksiyonellik anlamında birçok olumlu getirisi de mevcut. Web servisleri ile etkileşimi çok daha kolay bir hale getirilen cihazda yer alan Android, işlevsel bir yapıya kavuşmuş. Ayrıca daha önce benzer işletim sistemine sahip cihazlar üzerinde görmediğimiz yeni özellikler ve mobil uygulamalar da yine ilk olarak Nexus One’da görüntülendi. Google, yaptığı açıklamalarda tüm bu özelliklerin yakın zamanda, tüm Android sürümlerinde kullanılabilir olacağının da sinyallerini verdi.

Cihazın pazarlanması konusunda da HTC ile kısmen birlikte hareket eden Google’ın, Nexus One’ı ülkemizde satışa sunma konusunda da pek beklemeyeceği düşünülüyor. Avrupa’da farklı özelliklerle piyasaya sürülecek olan Nexus One’a benzer niteliklerle yılın ilk yarısında sahip olabileceğiz.

{pagebreak::HTC Smart}

HTC Smart

Qualcomm’un kısa bir süre önce açıkladığı mobil işletim sistemi Brew’i kullanan HTC Smart, bu platformun ortaya çıkmasındaki amaca da başarıyla hizmet eden bir cihaz olarak dikkat çekiyor. Qualcomm yaptığı açıklamalarda başarılı tasarlanmış bir işletim sisteminin, düşük performanslı işlemcilerle bile çok başarılı sonuçlar verebileceğini ifade etmiş, Brew’i de bu düşünceden hareketle geliştirdiklerini açıklamıştı.

Söz konusu olan isim dev işlemci üreticilerinden biri olunca konunun ciddiyeti de bir hayli artıyor. Sadece 300 MHz işlemciye sahip olacağı açıklanan cihazın, donanımı itibariyle ucuza akıllı telefon arayan kullanıcıların da tercihi olacak gibi görünüyor. Son olarak CES fuarında görüntülenen Smart’ın ne zaman satışa çıkacağına dair bir bilgiyse bulunmuyor.

{pagebreak::General Mobile Cosmos}

General Mobile Cosmos

Android’e kendi mobil uygulama mağazasını açacak kadar eğilmeye başlayan General Mobile, DSTL1 ile yakaladığı Android başarısının ardından yeni cihazlara yönelmiş durumda. DSTL1’in halefi olan General Mobile Cosmos, Android 2.0 kullanacak. Aynı dönemde piyasaya çıkması beklenen rakiplerinden bir adım geri kaldığı görülen Cosmos’un hiç şüphesiz en önemli kozu yine makul fiyatı olacak.

Wi-Fi, GPS, kullanımı kolaylaştıran sensörler, Trackball kontrolü gibi üst düzey fonksiyonel özelliklerin hiçbirinden taviz vermeyen firma, Cosmos üzerinde 624 MHz işlemci ve 128 MB ram kullanmış. Yılın ilk yarısında vitrinlerdeki yerini alması beklenen cihaz çift sim kartı aynı anda kullanmaya olanak tanıyacak.

{pagebreak::Sony Ericsson Xperia X10}

Sony Ericsson Xperia X10

2009 yılının ikinci yarısında alışılmışın dışında bir akıllı telefon atağına geçen Sony Ericsson, dönemin popüler mobil işletim sistemi Android üzerinde çalıştığını da duyurmuştu. Xperia X10 modeliyle Android’e merhaba demeye hazırlanan Sony Ericsson, PlayNow üzerinde Android’e özel bir bölüm açmayı dahi ihmal etmedi.

2009’un son çeyreğinde kullanıcılarla buluşması beklenen cihaz, sürpriz bir şekilde Şubat ayına ertelendi. Firmaya yakın isimlerden gelen açıklamalar, X10’un ertelenmesine öncelikli olarak, cihazın Android 1.6 üzerinde çalışacağının söylenmesi ve sonrasında piyasa koşulları düşünülerek 2.1’e güncellendikten sonra kullanıcılara sunulması yönünde karar değişikliğine gidilmesinin sebep olduğunu belirtiyorlar.

1 GHz Snapdragon işlemci, Wi-Fi, GPS, 8 megapiksel otomatik odaklamalı led flaşlı kamera, 4 inç kapasitif dokunmatik ekran gibi üst düzey özelliklere sahip olan akıllı telefon, donanımı ile rakiplerinden bir adım önde olacak gibi görünüyor.

{pagebreak::Palm Pre Plus}

Palm Pre Plus

QWERTY klavyesini kayarak açılan ekranının altında gizleyen Palm Pre Plus, CES tüketici elektroniği fuarında ilgi çeken ürünlerden biri olmuştu. Git gide daha fazla oturan ve kullanıcılarına daha fazla işlevsel özellik sunmaya başlayan bir işletim sistemi halini alan WebOS, hiç şüphesiz Palm’ın en önemli gücü. Nokia tarafından satın alınacağı söylentilerine aldırış etmeden yeni modellerini duyuran firma, Pre modelinin güncellenmiş versiyonu olan Pre Plus ile 16GB depolama alanı sunuyor.

Kablosuz olarak arka kapağı üzerinden şarj olabilen cihaz, dokunduğunuz her noktasında alışılmışın dışında özelliklere sahip. 3.1 inç kapasitif dokunmatik ekranı bulunan Palm Pre Plus, Wi-Fi, GPS, led flaşlı 3 megapiksel kamera gibi donanımlara sahip. ARM A8 işlemci ve PowerVR SGX grafik işlemciye sahip olacağı açıklanan akıllı telefonun 600 MHz hızında olacağı belirtiliyor. WebOS 1.35 üzerine kurgulanacak olan Pre Plus yılın ilk çeyreğinde vitrinlerdeki yerini almış olacak.

{pagebreak::Samsung S8200}

Samsung S8200

Symbian, Windows Mobile ve Android ile neredeyse tüm mobil platformlarda etkin rol oynayan Samsung, 2010 yılı içersinde de bu konumunu koruma amacının yanı sıra yeni bir platforma da adım atıyor. 2009’un son çeyreğinde ortaya çıkan ve Bada adı verilen mobil işletim sistemi, Samsung bünyesinde geliştiriliyor olması sebebiyle de firma adına büyük önem taşıyor.

Üretim çeşitliliğini artırmanın yanı sıra mevcut yüzdelerin bir kısmını da Bada’ya kaydırmayı düşünen Güney Koreli üretici, bu doğrultuda ilk cihazı Samsung Bada S8200’ü yılın ikinci çeyreğinde satışa sunacak. 1 GHz Snapdragon işlemci, Wi-Fi, GPS, 5 megapiksel otomatik odaklamalı ve flaşlı kamera gibi özelliklere sahip olacağı duyurulan S8200, Samsung’un benzer özelliklerdeki akıllı telefonlara kıyasla daha düşük bir bedele sahip olması bekleniyor.

:: Sizin almayı düşündüğünüz mobil cihaz hangisi? SDN üyeleriyle paylaşın.

Ne İstersen İste Vodafone’dan!

Ne İstersen İste Vodafone’dan!

Vodafone yeni tarifesiyle, 25 yaş altı gençlere tam istedikleri gibi fırsatlar sunuyor. Cep Özgür’le gençler, 2 kontöre tüm Vodafone’lularla diledikleri kadar konuşabiliyor; günde 1 SMS fiyatına tüm gün her yöne 100 SMS gönderebiliyor.

Vodafone, yeni tarifesi Cep Özgür’le gençlere, her şeyin onların istediği gibi olduğu bir dünya sunuyor. Muhabbet, internet ve SMS kullanımında gençlerin hayatını değiştirecek fırsatlar sunan Cep Özgür tarifesine geçmek için 25 yaşın altında olmak gerekiyor.

Bunun yanında Vodafone, iki farklı telefon kampanyasıyla mesaj ve müzik tutkunlarına yönelik süper fırsat paketleri sunuyor. Sony Ericsson W595 ve LG KS 360 model telefonlar beraberlerinde bir çok ekstra özellikle geliyor.

Hediye hoparlörüyle aynı zamanda bir mini müzik seti olan 3G Sony Ericsson W595 alanlar, Vodafone live!’dan 100 yerli-yabancı şarkıyı ücretsiz indirebiliyorlar. Ayrıca 1 GB mobil internet, 2GB hafıza kartı ve ayda 1000 hediye kontöre ücretsiz olarak kavuşuyorlar.

Kayan klavyesiyle mesaj yazmayı bir keyif haline getiren LG KS 360 alanlar da 1 ay boyunca 1000 hediye SMS, 1000 hediye kontör, bedava Vodafone Messenger ve Vodafone live! kullanımı, 1 GB mobil internet ve 2GB hafıza kartına da yine ücretsiz olarak kavuşuyorlar. Ayrıntılı bilgi için bu linke tıklayabilirsiniz.

ADVERTORIAL

:: Vodafone’un yeni kampanyası hakkında ne düşünüyorsunuz?

Artelon, TV’lerin Yer Sorununu Çözüyor

Görüntü teknolojilerindeki ürünlerin en başında yer alan TV’ler ve projeksiyonlar, artık her türlü bütçeye uygun fiyatlarla sunulan ürünler haline geldi.

Her ne kadar ileri teknolojinin kullanıldığı bu ürünler yaşamımızı kolaylaştırıp renk katsa da, satın aldıktan sonra evin farklı bölümlerine montajı, kurulum ve fonksiyonel kullanımı konusunda bazı problemlerle karşılaşılıyor.

Artelon adlı firma bu sorunların üstesinden gelebilmek için LCD, plazma TV, monitör ve projeksiyonlar için özel tasarlanmış, hareket kabiliyeti yüksek duvar askı aparatları sunuyor.

Artelon’un ürün grupları arasında yer alan Cleo serisiyle TV veya monitörlere yer yaratmak daha kolay hale gelebiliyor. Duvara asılan Artelon askı aparatlarıyla televizyonlarınızı sehpa yerine duvara monte edebiliyorsunuz.

:: Evde buna benzer bir aparat kullanıyor musunuz?

Core 2 Quad Ölmedi

Intel’in 32nm’lik Clarkdale işlemcisinin test sonuçları

2010’da Intel neler yapacak?

Intel, yeni nesil işlemcilerini birer birer piyasaya süredursun, eski nesilleri de unutmuyor. LGA 775 soketli Core 2 Quad, Pentium ve Celeron modellerine yenilerini ekleyen firma, başarılı buludğu eski serilerini bir süre daha devam ettirecek gibi duruyor.

Bu yeni modeller arasında yer alan Core 2 Quad Q9500, 2.8 GHz hıza, 6 MB L2 önbelleğe ve 1333 MHz FSB’ye sahip. Q9500’in fiyatı ise 183 $ olarak açıklandı.

84$’lık Pentium E6600, 3,06 GHz frekans, 2 MB L2 önbellek ve 1066 MHz FSB özelliklerine sahipken, Celeron E3400 ise 2,60 GHz hız, 1 MB L2 önbellek ve 800 MHz FSB’ye sahip. E3400’ün fiyatı ise 53$ olarak belirlenmiş.

:: Eski serilere ait bu yeni işlemcileri satın almak ister misiniz?

PTT Çağrı Merkezlerini Yeniliyor

İlk olarak 1840 yılında Posta Nezaretinin kurulması ile hizmet vermeye başlayan PTT, son yıllarda kurumsal bir modernleşme profili çizmeye başladı.

Bankacılık hizmetleri telefonla yapılacak

Kurum bu konuda ilk adımını kişisel hizmet veren bir çağrı merkezi oluşturarak atmıştı. PTT’in çağrı merkezleri ve kurumsal işlemler konusunda açtığı ihaleyi CMC firması kazandı.

Daha öncede PTT’yle anlaşmalı olan şirket, kurumun para işleriyle ilgili call center hizmetlerini yapacak. Bu şekilde müşteriler, posta çeki ve PTT Bank gibi hizmetlerden telefon sayesinde de faydalanabilecekler.

:: Modern PTT’yi beğeniyor musunuz? Kurumun yeni hizmetlerini kullandınız mı?

Telefon Bükücü Nokia

Gerçek olmasını istediğimiz diğer tasarımlar

Gelecekte bizi nasıl telefonlar bekliyor

Nokia, Morph adını verdiği konsept tasarımını tanıtalı birkaç yıl oldu. Daha önce birçok yerde karşılaşmış olabileceğiniz bu ürünün ne zaman gerçek olacağı bilinmiyordu. Ancak, Nokia’nın son hamlesi, Morph’un gerçeğe bir adım daha yaklaştığı müjdesini verdi.

Nokia’nın patent başvurusunda bu şemalar yer alıyor

Şirketin yaptığı yeni patent başvurusunda “Fiziksel olarak esnek bir cihaz için kullanıcı arayüzü” adını taşıyor. Patent dosyasında yer alan şemalar da akıllara hemen Morph’u getiriyor.

{pagebreak::Esnek ekran, esnek kullanım}

Esnek ekran, esnek kullanım

Nokia’nın esnek ekran ile hedeflediği şey ise aynı zamanda esnek kullanım. Buna örnek olarak, ekran belli bir şekle getirildiğinde, o şekle önceden atanmış menülerin karşımıza çıkması. Örneğin ekranı bir silindir haline getirdiğinize, size en yakın lokantaları gösterebilecek bir arayüz hazırlanıyor.

Nokia’nın Morph adlı konsept tasarımı birçok ürünü içeriyor

OLED teknolojisinin kullanılacağı Morph için patent başvuruları yapılmış olsa da, bu cihazın piyasaya ne zaman çıkacağı, hatta çıkıp çıkmayacağı bile henüz belli değil.

:: Nokia Morph bir gün gerçek olur mu?

En Çok Aranan Meslekler Hangisi?

Geçtiğimiz yılı damgasını vuran ekonomik kriz birçok kişinin de işsiz kalmasına neden olmuştu. Bu ekonomik olayın etkileri farklı dinamiklerle ölçülmeye çalışıyor. Şirketler, istatistik kurumları ve devlet farklı verileri ortaya koyuyor. Ancak biz bu sefer krizin etkilerini arştırmak için internettin ve teknolojinin yardımını aldık.

Kariyer.net’in krizi aşmak için daha önce yaptığı kampanyaya göz atın

Artık sanal iş bulma kurumları olarak adlandırabileceğimiz web siteleri, aslında işsizlik oranını en iyi gözlemleyen yerlerden biri. Kariyer.net yaptığı açıklamayla, iş ilanlarının kriz yavaş yavaş kriz öncesi hale geldiğini belirtti.

Site yöneticileri, 2008‘in ekim ayından itibaren iş ilanlarında büyük bir düşüş olduğunun altını çekiyor. Ne yazık ki, bu düşüş aynı zaman iş arayanlarında sayısının fazlalaşmasına neden oluyordu.

İlk önce büyük şehirler toparlanıyor

Kariyer.net ilanlar konusunda yaptığı istatistikte, 2009‘un yaz aylarına doğru ilan sayısında bir artış olduğunu fark etti. Ancak site geçtiğimiz ay yaşanan patlama kriz öncesi döneme eşit olduğunun altını çiziyor.

Aslında bu, şirketlerin yavaş yavaş güçlerini kazanmaya başladıklarının en büyük göstergesi. Geçtiğimiz ay, 5334 ilanla en çok çalışan arayan il İstanbul oldu. Bu rakamı, 888 kişiyle Ankara ve 549 kişiyle İzmir izledi.

Kariyer. net’in istatistikleri incelendiği zaman krizin etkilerini üzerinden ilk önce büyük şehirlerin ve hizmet sektörünün yaygın olduğu illerin atığını görüyoruz.

Yine bu listeye göre şu anda sanal dünyada en çok aranılan işçi kolu 1499‘la ilanla satış temsilcisi, 1301 ilanla satış danışmanı ve 774 kişiyle hep ilk beşte yer alan sekreter oldu. Yönetici asistan, mağaza müdürü, muhasebe elemanı, makine mühendisi, müşteri temsilcisi, inşaat mühendisi ve aktif satış elemanı ise ilk 10’da yer alan iş kollarını oluşturuyor.

 :: Ekonomik krizin etkileri sizce yavaş yavaş geçiyor mu?

Skype’ın Payı Hızla Artıyor

Türkler konuştukları kişinin resmini görmek istiyor.

Skype aracılığı ile yaptığınız konuşmalarınızı kaydedin.

 

Geçtiğimiz 25 yıl içinde telefonlarla yapılan uluslararası arama sıklığı yıllık ortalama yüzde 15 oranında büyürken son 2 yılda bu oran yalnızca yüzde 8’de kaldı.

2008 yılında yapılan 376 milyar dakikalık uluslararası arama süresi 2009 yılında 406 milyar dakika olarak gerçekleşti. Dünyanın en geniş arama coğrafyası olan Meksika’ya yapılan arama trafiği 2008’de yüzde 4 oranında azalırken, Orta Amerika’ya yapılan toplam aramalar da yüzde 5 oranında düştü.

Uluslararası uzak mesafe telefon trafiğinde Skype’ın 2009 payı.

 

Global ekonomik krizin etkilerinin birçok alanda görüldüğünü kaydeden TeleGeography analisti Stephan Beckert, konuyla ilgili açıklamasında: “Aslında uluslararası telefon trafiğine olan talep diğer sektörlere göre daha sağlam durdu diyebiliriz ancak yine de ekonomik krizden hiç etkilenmediğini söylemek doğru olmaz” ifadesini kullandı. Stephan Beckert, “Skype aracılığıyla yapılan arama trafiği çok yüksek.

İki Skype kullanıcısı arasında internet üzerinden yapılan uluslararası aramaların trafiği 2008 yılında yüzde 51 oranında büyürken, 2009’da bu artış yüzde 63’e çıkarak toplam arama süresi 54 milyar dakikaya ulaştı. Skype bu büyüme oranları ile, uluslararası iletişimde açık ara en büyük hizmet sağlayıcısı konumunda” şeklinde konuştu.

:: Skype’ın ses yollama kalitesinden memnun musunuz?

Nintendo DSi XL, 5 Mart’ta Türkiye’de

Piyasaya Yön Veren Ürünler

Son On Yıllık Dönemde Piyasaya Çıkan En Yaratıcı Ürünler

 

DS Lite’ın ekranını %93 büyüten ve 4.2 inç ekrana sahip olan Nintendo DSi XL ile macera ve aksiyonun sınırlarını zorlayacaksınız. Nintendo DSi XL‘ın geliştirilmiş geniş izleme açısı sağlayan ekranları sayesinde arkadaşlarınız sizi izleyebilir, ailenizle birlikte eğlenceyi paylaşabilirsiniz.

 

Nintendo DS oyunlarınızı artık iki büyük ekranda oynayabileceksiniz.

 

Göz alıcı şarap kırmızısı ve koyu kahverengi ile yepyeni renkler sunan Nintendo DSi XL, kaleme benzeyen yeni stylus ile oynanış rahatlığı ve kontrol hakimiyeti sunuyor.

Nintendo DSi XL, internet tarayıcısı dahil, Nintendo DSi’ın sahip olduğu bütün özelliklerinin yanında, Dr Kawashima’s Little Bit of Brain Training: Arts Edition ve Dictionary 6 in 1 with Camera Function oyunlarını da paketini açtığınız anda sizinle buluşturacak.

:: Taşınabilir oyun platformları arasında hangi ürünü seçersiniz?

Apple Store, Mobil Uygulamada Tek İsim!

Dünyanın önde gelen mobil platform üreticilerinden Apple, kendi cihazları için yazılım ve uygulama desteğini başarıyla sürdürüyor. Araştırmalara göre, mobil platform uygulamaları arasında pazar lideri Apple Store. Hatta bu öyle bir birincilik ki, yüzdelere bakıldığında Apple’ın sanal mağazasının %99.4 gibi, astronomik bir seviyede olduğu görülüyor.

2010, Apple Store Yılı olacak

2008’den bu yana git gide büyüyen Apple Store’un bu yıl içerisinde satış rakamlarını katlaması bekleniyor. Öyle ki, sırf 2010 içerisinde sanal mağazadan 4.5 milyar uygulama satışı yapılacağı tahmin ediliyor.

:: Apple Store’dan alışveriş yapıyor musunuz?

Microsoft Tasarrufa Yardım Etti

Microsoft Gold Certified iş ortağı Probil, kurumlara maliyet avantajları sunan Microsoft Sunucu Sanallaştırma teknolojisini kendi çözümlerine ekledi. İki firmanın başladığı bu ortaklığın hikayesi ise aslında oldukça ilginç. Yine bir teknoloji firması olan Probil, sanallaştırma hizmetlerinden memnun olunca kendisi de bu konuda hizmet vermeye başladı.

Bilişime yapılan yatırım tasarrufu nasıl sağlıyor?

Microsoft’un yeni sanallaştırma platformu Hyper-V‘yi kullanan Probil, daha önce 5 farklı mekanda yer alan iştirak şirketleri, iş ortakları ve şubelerindeki 70 sunucu ile hizmet veriyordu.

Firma yaptığı bu yatırımla sunucu sayısında yüzde 60 oranda azaltmasının yanı sıra donanım, enerji, yönetim ve bakım maliyetlerinden de tasarruf elde etti.

Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Münir Kundakçı, iki firmanın ortaklığını şu sözlerle değerlendirdi; “Microsoft’un sanallaştırma teknolojilerinde uzmanlaşan değerli iş ortaklarımız, kurumlarımıza sundukları çözümlerle özellikle kriz döneminde önemli katma değerler yarattılar.

Probil de Microsoft Sanallaştırma Çözümleri’nin maliyet avantajlarını müşterilerimiz lehine en iyi şekilde değerlendiren iş ortaklarımızdan birisidir. Probil’in çeşitli sektörlerden müşterileri arasında ekonomiye büyük katkı sağlayan ve küresel rekabet ortamında fark yaratan önemli markalar da yer alıyor.

Bu değerli kurumlara geniş bir BT ürün ve hizmet yelpazesi sunan Probil’in yaptığı sanallaştırma yatırımının Türkiye’de bir ilk olduğu kanısındayım. Microsoft Sanallaştırma teknolojisi Hyper-V’yi çözümlerine entegre ederek müşterilerinin hizmetine sunması nedeniyle Probil yönetimini ve çalışanlarını kutluyorum“.

Hem tasarruf etiller hem de yeni bir iş kolu buldular

Probil‘in daha önceki yapısında sunucuların lokasyon bazında dağınıklığı, birçok açıdan maliyetleri yükseltirken, yönetimi de zorlaştırıyordu. Hyper-V’yi kendi altyapısına uygulaması ile sunucu yatırımı, işletmesi, bakımı, yönetimi, adaptasyon, eğitim ve güvenlik gibi maliyetlerin düşürmüş oldu.

Firma bu yapılanma sürecini fırsat bilip sunucu sanallaştırma çalışmalarına ek olarak mevcut mekanlarda kullanıcılara hizmet veren sunucuları birleştirirken altyapı iyileştirme çalışmaları da aradan çıkartmış oldu.

Probil yöneticilerinden Necmi Ön bu yatırımla ilgili şu yorumları yaptı; “Terzi kendi söküğünü dikemez derler ya, bu sefer tersi oldu… Probil olarak müşterilerimize sunduğumuz Sunucu Sanallaştırma çözümünü kendi kurumumuza uyguluyoruz.

Hyper-V, donanım maliyetlerini azaltmak ve enerji tasarrufu sağlamakla kalmıyor aynı zamanda bilişim teknolojisine yapılan yatırımların firmaya artan oranda bir katma değer yaratmasına da destek oluyor.

Hızlı ve etkin bir şekilde fiziksel ve sanal ortamları yöneterek iş süreçlerini kolaylaştırırken, firma içi kaynakların da daha verimli kullanılmasını sağlıyor” dedi.

Microsoft Sanallaştırma Çözümleri’ni hayata geçiren Probil i elektrik tüketiminden yıllık 30 bin TL‘lik tasarruf sağladıklarını açıkladı. Firma bu ilginç yatırım sayesinde kâr elde ederken kendisi içinde yeni bir iş kolu oluşturmuş oldu.

:: Sanallaştırma yatırımları sizce kârlı bir yatırım mı?