Microsoft, Windows 11‘e eklenen yapay zeka asistanı Copilot‘u geliştirmeye devam ediyor. Bu kapsamda şirket, kısa süre önce yeni bir güncelleme yayınladı. Bu güncelleme ile birlikte WindowsCopilot, yeni yeteneklere kavuştu.
Windows Copilot yeni yetenekleri
Copilot, başlangıçta tema değiştirmek, rahatsız etmeyin modunu etkinleştirmek veya devre dışı bırakmak, ekran görüntüsü almak, pencereleri kapatmak ve uygulamaları başlatmak gibi temel yeteneklere sahipti. Neyse ki işlev sayısı arttı.
Microsoft, yakın zamanda test kullanıcıları için yayınladığı Preview Build 26058 güncellemesiyle birlikte Copilot için yeni yetenekler duyurdu. Güncelleme notlarına baktığımızda yapay zeka asistanının artık kablosuz ağları listeleme, sistem bilgilerini listeleme, pil hakkında bilgi verme, başlangıç uygulamalarını listeleme ve IP adresini görme gibi işlemler yapabildiğini görüyoruz.
Windows 11 için yayınlanan son güncellemeyle birlikte Görev Çubuğu için görünmediğine dair şikayetler gelmeye başladı.
Bununla beraber metin boyutunu değiştirme, yüksek kontrastı açma, sesli yazmayı başlatma ve anlatıcıyı açma gibi komutları gerçekleştirebilme yeteneğine sahip olduğu bilgisi de paylaşıldı.
Son güncellemeyle birlikte Windows Copilot için yeni yetenekler şu şekilde sıralandı;
Kullanılabilir kablosuz ağları listelemek.
Sistem veya cihaz bilgilerini listelemek.
Pil bilgisi vermek.
Depolama alanını temizlemek.
Geri dönüşüm kutusunu boşaltmak.
Pil tasarruf moduna geçmek.
Başlangıç uygulamalarını göstermek.
IP adresini göstermek.
Sistem, cihaz veya depolama hakkında bilgiler vermek.
Anlatıcıyı açmak.
Sesli erişimi açmak.
Büyüteci açmak.
Metin boyutunu değiştirmek.
Canlı altyazı başlatmak.
Yüksek kontrastı açmak.
Sesle yazmayı başlatmak.
İlgili güncellemenin herkes için ne zaman yayınlanacağı şimdilik bilinmiyor fakat bu noktada tahminler, önümüzdeki haftaları gösteriyor. Yani şimdilik beklemekten başka yapacak bir şey yok gibi görünüyor.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Yeni Windows Copilot yeteneklerini nasıl buldunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
Son dönemlerde dünyanın en büyük şirketleri arasındaki rekabet bir hayli kızıştı. Teknoloji firmalarının domine ettiği sıralamada NVIDIA, yapay zekayla ilgili hamleleri ile birlikte Amazon ve Google‘u geride bırakarak iki kademe birden yükselmişti. Bugün ise Google, her iki şirketi de geçti.
Google, Amazon ve NVIDIA’yı geride bıraktı
CompaniesMarketCup tarafından paylaşılan verilere göre dünyanın en değerli şirketleri arasında altıncı sırada olan Google, Amazon ve NVIDIA‘yı geride bırakarak dördüncü sıraya yükseldi. Teknoloji devinin güncel piyasa değerinin 1.760 trilyon dolar olduğunu görüyoruz.
Amazon ve NVIDIA‘nın piyasa değerinin ise sırasıyla 1.735 trilyon dolar ve 1.715 trilyon dolar olduğu bilgisi mevcut. Yani üç şirket arasında ciddi bir fark yok. Dolayısıyla sıralama birkaç saat içerisinde değişebilir.
Son dönemin en çok konuşulan şirketlerinden biri olan Samsung, Galaxy serisi için sunduğu yeni nesil yapay zeka özelliklerini akıllı saatler için de getirecek gibi görünüyor. Şirketin üst düzey yöneticilerinden TM Roh geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, sıradaki hedeflerinin bu özellikleri başta akıllı saatler olmak üzere tüm Galaxy cihazlar için getirmek olduğunu söyledi. İşte en önemli detaylar…
Giyilebilir teknolojilerin devrine girdiğimizi söyleyen Roh, yapay zekanın tüm dijital imkanlarını kullanacaklarını, özellikle sağlık alanındaki yeni uygulamalarla birlikte kullanıcıların hayatında kritik önem taşıyacak yenilikler yapacaklarını iddia etti. Fazla ayrıntıya girmekten kaçınan Roh, Samsung fanları için büyük sürprizleri olduğunu da sözlerine ekledi.
Geçtiğimiz günlerde Galaxy Bud Pro 2 model kulaklıklar için gelen yeni yapay zeka özelliklerini duymuştuk. Ancak akıllı saatler için tasarlanan özelliklerin çok daha kapsamlı olduğu konuşuluyor. Elbette Galaxy 24 telefonlarda kullanılan her özelliği, giyilebilir bir cihaza uyarlamak pek de mümkün görünmüyor. Fakat Samsung’un akıllı saatler için özel olarak geliştirileceği bazı uygulamaların da olacağını söyleyenler mevcut.
Samsung, 2 nanometre çipler için son dönemde oldukça iddialı bir konuma gelmiş gibi görünüyor. İşte detaylar...
Şirketin önümüzdeki günlerde Galaxy Fit 3’ün çıkış tarihi hakkında bir açıklama yapması beklenirken, bu modelin hangi yapay zeka kabiliyetlerine sahip olacağı tam olarak bilinmiyor. Ayrıca bu kabiliyetlerin ne kadarının Samsung’un eski akıllı saatlerine geleceği de şu an için belli olmuş değil. Günün sonunda, bu yeniliklerin kullanıcıların hayatını gerçekten kolaylaştırmasını umuyoruz.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce Samsung’un stratejisi doğru mu? Siz hiç akıllı saat kullandınız mı? Yanıtlarınızı aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle kolayca paylaşabilirsiniz. Görüşleriniz bizim için çok değerli.
Geçtiğimiz ekim ayında piyasaya sürülen Assassin’s Creed Mirage, 20 Şubat’ta aldığı yeni güncelleme ile birlikte oldukça değişecek. Oyuncuların şikayetçi olduğu stabilite sorunlarının neredeyse sıfıra indiği iddia ediliyor. Örneğin oyunun ana karakteri Basim’in modellemesindeki fizik hataları giderilecek. Böylece çok daha gerçekçi bir oyun deneyimi sunulması hedefleniyor. Ayrıca sıkça belirerek kullanıcıları rahatsız eden bildirimlerin sayısı da azaltılacak. İşte tüm detaylar…
Assassin’s Creed Mirage, güncelleme ile baştan yaratılıyor
Güncellemenin belki de en önemli maddesi ise, oyuna yeni getirilecek olan Full Synchronisation Challenge modu. Eğer bu modda oynarken ölürseniz, yeniden dirilme şansınız olmayacak ve maceranız anında son bulacak.
Bu yeniliğin rekabetçi oyuncular için oldukça heyecan yaratacağı kesin. Ek olarak, masum sivilleri ve sokak hayvanlarına zarar vermeye teşebbüs ederseniz, illegal faaliyetlere giriştiğinizden dolayı yine maceranız sonlanacak. Böylelikle kullanıcıların oyun sırasında eskisinden daha etik davranması amaçlanıyor.
Bir kere Full Synchronisation Challenge moduna geçtiğinizde, kararınızı yeniden değiştirme şansınız da bulunmuyor. O yüzden herhangi bir seçim yapmadan önce oldukça dikkatli olmanız gerekiyor. Ancak bu modda oyunu bitirmeyi başardığınız takdirde, Talisman ve Rayhan Costume gibi bir sürü benzersiz ödüle sahip olacaksınız.
Yeni güncellemeyle birlikte oyun sırasında arka planda çalan müziklerin de kalitesinin artacağı, böylece oyun deneyimine daha pozitif katkı sağlayacağı da iddialar arasında. Fakat günün sonunda bunun kararını elbette oyuncular verecek.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce Assassin’s Creed Mirage oynamaya değer mi yapım mı? Siz hiç oynadınız mı? Yanıtlarınızı aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle kolayca paylaşabilirsiniz. Görüşleriniz bizim için çok değerli.
Son yıllarda akıllı telefon pazarındaki rekabet bir hayli kızışmış durumda. Şirketler, rakiplerini geride bırakabilmek için ürün yelpazesini sürekli olarak genişletiyor. Peki pazarda son durum ne? İşte en çok satan akıllı telefon markaları…
En çok satan akıllı telefon markaları
Pazar araştırma şirketi Canalys, 2023’ün dördüncü çeyreğine ilişkin Avrupa akıllı telefon pazarı verilerini paylaştı. Bu verilere baktığımızda yılın son çeyreğinde toplamda 37,8 milyon telefon satıldığını görüyoruz. Bu rakam bir önceki dönem 38,9 milyondu. Buna göre yüzde 3 oranında bir düşüş söz konusu.
Verileri incelemeye devam ettiğimizde Apple‘ın liderliğe yükseldiğini görüyoruz. 12,4 milyon sevkiyat gerçekleştiren şirketin pazar payı yüzde 33 seviyesinde. Şirket, son birkaç çeyrektir Samsung‘un gerisinde kalarak ikinci sıraya yerleşiyordu.
Apple, geçtiğimiz saatlerde yaptığı açıklamayla iPhone 15 serisinin bataryalarını yeniden test ettiğini duyurdu.
İkinci sıradaysa Samsung‘u görüyoruz. Firmanın pazar payı yüzde 28 iken, 10,8 milyon teslimat yaptığı bilgisi mevcut. Listenin üçüncü sırasında ise yüzde 16 pazar payına sahip olan Xiaomi yer aldı. Çinli firmanın 6 milyon telefon sattığını görüyoruz.
Öte taraftan dördüncü sırada ise Motorola yer aldı. 2 milyon sevkiyat gerçekleştiren firmanın pazar payının yüzde 5 olduğu açıklandı. Verilere göre yüzde 73 oranında bir yıllık büyüme gösterdi. Hemen ardından onu yüzde 116 seviyesinde bir büyüme sergileyen HONOR takip etti. Bir zamanlar Huawei çatısı altında olan ancak daha sonrasında kendi bağımsız yolunu çizen HONOR‘un pazar payı yüzde 3 iken, firma 1,1 milyon sevkiyat gerçekleştirdi.
En çok satan akıllı telefon markaları şu şekilde sıralandı;
Üretici
2023 Q4 – Sevkiyat
2023 Q4 – Pazar Payı
2022 Q4 – Sevkiyat
2022 Q4 – Pazar Payı
Yıllık Büyüme
1. Apple
12,4 milyon
33%
12,2 milyon
31%
1%
2. Samsung
10,8 milyon
28%
12,3 milyon
32%
-12%
3. Xiaomi
6,0 milyon
16%
6,6 milyon
17%
-10%
4. Motorola
2,0 milyon
5%
1,2 milyon
3%
73%
5. HONOR
1,1 milyon
3%
0,5 milyon
1%
116%
Diğer
5,5 milyon
15%
6,1 milyon
16%
-8%
Toplam
37,8
100%
38,9
100%
-3%
Q4 = Dördüncü çeyrek
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
Global elektrikli araç (EV) pazarı, son dönemde kaydettiği satış rakamlarıyla dikkat çekiyor. Ocak ayında, geçen yılın aynı dönemine göre %69 artışla 1.1 milyon adede ulaşan EV satışları, elektrikli araç sektörünün hızla büyüdüğünü gösteriyor.
Bu artış, Avrupa, Amerika ve Kanada ile birlikte Çin’de de EV satışlarının önemli ölçüde arttığını ortaya koyuyor. Ancak aralık ayına göre görülen %26’lık düşüş, pazar dinamiklerindeki mevsimsel ve ekonomik etkileri de gözler önüne seriyor. İşte detaylar…
Elektrikli araç satışları her geçen gün artıyor!
2022 yılında global elektrikli araç satışlarının 10 milyonu aştığı ve yeni araç satışlarının %14’ünü oluşturduğu belirtiliyor. Bu oran, 2021’de yaklaşık %9, 2020’de ise %5’ten daha azdı. Çin, 2022’de global elektrikli araç satışlarının yaklaşık %60’ını oluşturarak liderliğini sürdürdü. Avrupa, satışlarını %15’in üzerinde artırarak ikinci en büyük pazar konumuna gelirken, Amerika Birleşik Devletleri’nde EV satışları %55 artışla %8’lik bir pazar payına ulaştı.
Q2 2023’te global EV satışlarının %50 arttığı, bu artışın özellikle Batı Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya’daki yeni pazarlardan geldiği belirtiliyor. Ancak Çin’in ekonomik zorluklar nedeniyle diğer büyük pazarlara kıyasla daha düşük bir büyüme oranı (%37) sergilediği gözlemleniyor.
2023 yılında EV satışlarının karşılaştığı zorluklar arasında, Çin’deki sübvansiyonların sona ermesi, Avrupa’daki enerji krizi ve enflasyon, ABD’de ise resesyon endişeleri yer alıyor. Buna rağmen, uzun vadeli beklentilerin etkilenmediği ve Çin’in EV pazarının sübvansiyonsuz bir ortama uyum sağlayacağı öngörülüyor.
Çin’in 2022’de yeni enerji araç satışlarının 6.7 milyon adede ulaşarak 2021 rakamlarını ikiye katladığı, NEV satışlarının Kasım 2022 itibarıyla ülke genelindeki toplam araç satışlarının %33.8’ini oluşturduğu belirtiliyor.
Bu büyüme trendi ve karşılaşılan zorluklar, EV pazarının dinamik yapısını ve gelecekteki potansiyelini gösteriyor. Elektrikli araçların, çevre dostu alternatifler olarak benimsenmesi ve teknolojik yeniliklerle birlikte daha erişilebilir hale gelmesi bekleniyor.
Dolayısıyla 2024’ün yeni rekorları beraberinde getireceğini şimdiden öngörebiliyoruz. Hatta 2024 yılında elektrikli araçların tüm yeni yolcu araç kayıtlarının %25’ini oluşturması ve global satışların 17 milyon adedi aşması bekleniyor.
Uzun vadeli beklentilere göre, 2030’da elektrikli araçların global satışlardaki payının %65’e yaklaşması öngörülüyordu. Ancak 2024 tahminleri, bu yolculuğun başlangıcında EV pazarının halihazırda önemli bir büyüme kaydettiğini ve gelecek on yılda bu trendin devam edeceğini gösteriyor. Yani 2030’a geldiğimizde bu oran %65’in üstünde olacak.
Amerika ve Çin başta olmak üzere, birçok ülke teknoloji yatırımlarını artırmış durumda. Hindistan da bu ülkelerin arasında katılarak, özellikle yapay zeka alanında büyümeyi hedefliyor. 250 milyar dolar hacminde bir bilişim sektörüne sahip olan ülke, bu kabiliyetini ve genç nüfusunu kullanarak bu alandaki önem trendi yakalamak istiyor. İşte tüm detaylar…
Hintli bilgisayar mühendisleri, özellikle Silikon Vadisi olmak üzere birçok farklı yerde imza attıkları başarılarla bilinmekte. Mumbai şehrinde düzenlenen kongrede, 2027 yılında yapay zeka pazarının 300 milyar dolarlık bir büyüklüğe erişeceği, bunun yaklaşık 17 milyar dolarlık kısmının ise direkt olarak Hindistan’daki talepten doğacağı tespit edildi.
Hindistan, yapay zeka yatırımlarını artıracak
İlk bakışta ülkede geniş kapsamlı bir yapay zeka altyapısının bulunmaması büyük bir eksilik gibi görünse de, ülkenin sahip olduğu dinamizm sayesinde uzun dönemde OpenAI gibi bir firma bile çıkarma potansiyeli olduğu savunuluyor.
Devlet girişimlerinin yanında özel şirketler de yapay zeka teknolojileri konusunda oldukça hevesli. Hindistan’ın en zenginlerinden Mukesh Ambani’nin Reliance Industries firması, ülkenin üst düzey okulları için ChatGPT benzeri bir sohbet robotunu gelecek ay kullanıma sunmaya hazırlanıyor.
Microsoft CEO'su Satya Nadella, yapay zeka teknolojileri alanında şu an için herhangi bir rakipleri olmadığını iddia etti. İşte detaylar.
Diğer bir milyarder Vinod Khosla’nın da Hindistan için özel olarak tasarlanmış yapay zeka modellemeleri için büyük paralar harcadığı konuşuluyor. Microsoft’un Hintli CEO’su Satya Nadella ise geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, yapay zeka teknolojisinin ülkeler ve şirketler için artık bir zorunluluk haline geldiğini, bu trendi yakalamakta başarısız olanların ise büyük bedeller ödemek zorunda kalacağını söylemişti.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce Hindistan’ın uyguladığı strateji doğru mu? Yanıtlarınızı aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle kolayca paylaşabilirsiniz. Görüşleriniz bizim için çok değerli.
2030’lu yıllardan itibaren Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki F-16 ve F-4 2020 Terminatör uçaklarının yerlerini alması beklenen Milli Muharip Uçak / KAAN özelliklerine geçmeden önce, dilerseniz proje ne zaman başladı, nereden ilk uçuş aşamasına geldi? KAAN’ın özellikleri neler? Hepsini sizler için videoda ve yazımızda özetledik.
Milli Muharip Uçak KAAN projesi ne zaman başladı?
İlk olarak Milli Muharip Uçak MMU olarak bilinen projenin adı daha sonra KAAN olarak açıklanmıştı. Aslı eski Türkçe’ye dayanan Kaan ismi, “yönetici” ya da “Kralların Kralı” (Khagan) anlamına geliyor. KAAN Geliştirilmesi Projesi Sözleşmesi, SSB ile 05 Ağustos 2016 tarihinde imzalanmış olup başta ana yüklenici TUSAŞ olmak üzere, proje kapsamında görev alan tüm paydaşlar ile birlikte çalışmalar devam etmekte.
İmzalanan mevcut sözleşme, geliştirme ve üretim sürecinin bir parçası olan ön tasarım aşamasını kapsamaktadır. Söz konusu dönem içinde hava aracının tasarlanması, mühendislik, teknoloji, test altyapılarının ve sertifikasyon süreçlerinin geliştirilmesi, muharip uçak tasarım ve geliştirilmesine yönelik kabiliyet kazanılması amaçlanmaktadır. Zaten artık bu aşamaların çok ilerisine geçtik ve günümüzde KAAN ilk uçuşunu gerçekleştirdi.
Milli Muharip Uçak veya bilinen adıyla KAAN, bugün sabah saatlerinde Ankara'da ilk uçuşunu yaptı. İşte MMU KAAN özellikleri...
TUSAŞ ile İngiltere merkezli BAE Systems arasında KAAN geliştirmesine yönelik ‘Ana İlkeler Sözleşmesi’ (Heads of Agreement) 28 Ocak 2017 tarihinde, anlaşma tutanağı ise 10 Mayıs 2017’de imzalanmıştır. TUSAŞ ve BAE Systems arasındaki iş birliği sözleşmesi 25 Ağustos 2017 tarihinde imzalanarak yürürlüğe girdi.
5. nesil savaş uçağı KAAN özellikleri
İlk uçuşunu gerçekleştiren KAAN, yeni nesil bir uçakta olması gereken düşük radar görünürlüğü, dâhili silah yuvası, yüksek manevra kabiliyeti, artırılmış durumsal farkındalık ve sensör füzyonu gibi teknoloji alanlarındaki kazanılacak kabiliyetlerle Türkiye; dünyada ABD, Rusya, Çin gibi, 5. nesil bir muharip uçağı üretebilecek altyapı ve teknolojiye sahip sınırlı sayıdaki ülkeler arasında yerini aldı.
Şöyle de bir parantez açalım henüz Rusya ve Çin’in 5. nesil savaş uçaklarının da kendilerine özel motorlarının üretimi tamamlanmış değil. KAAN, ilk uçuşunu F-16’da kullanılan General Electric firmasının ürettiği F110 motorunun çifti ile gerçekleştirildi. KAAN, çok rollü bir savaş uçağı olacağı için çift motorlu bir uçak.
Yoluna ilk başta F110 motoruyla başlayan ve ilk uçuşunu yapan KAAN, yerli motor geliştirme projesinin bitiminden sonra, yerli motor ile üretime devam edecek. Özgün Motor Geliştirme Projesi de farklı güçte motor çalışmalarıyla beraber başarılı bir şekilde devam ediyor.
KAAN’ın Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığının envanterinde bulunan diğer savaş uçakları, İnsansız Hava Araçları (İHA) ve Havadan İhbar ve Kontrol (HİK) gibi platformlar ve tedarik edilmesi planlanan diğer unsurlarla ortak çalışabilir şekilde görev yapması ve üretilecek uçakların 2070’lere kadar Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde yer alması öngörülmektedir.
Taksi testine ait görsel
5. ve devamında gelecek olan 6. nesil savaş uçaklarının en büyük özelliklerinden biri de, insansız hava araçları ile senkronize bir şekilde görevi yönetecek ana bilgisayar gibi görev yapabilmesi. KAAN da bu yeteneklere sahip olacak. 5. nesil çok rollü savaş uçağı olarak tasarlanan KAAN, hem hava hava hem de hava yer görevlerini hem üstün yeteneklerle hem de başarılı bir şekilde gerçekleştirmek için tasarlanıyor.
Milli Muharip Uçak KAAN ile sağlayacağımız avantajlar
Bir uçak satın almak demek, bir platform satın almak diyebiliriz. Uçakların motorlarından tutun, gövde parçalarına kadar, attığı hava hava ve hava yer mühimmatlarına kadar pek çok parçasını da platformla beraber satın alıyorsunuz.
Taksi testine ait görseller
Yerli uçağımız sayesinde kendi ürettiğimiz mühimmatları, KAAN’da sınırlama olmadan kullanabileceğiz. Bazı etkili mühimmatlarımızı F-16 Viper gibi ya da başka uçaklarda kullanamayabiliyoruz. Çünkü her uçağın ya da her sürümün kaynak kodları açılmayabiliyor.
Bu da alırken ki anlaşmalara göre değişebiliyor. Hem ekonomik olarak hem özgürlük olarak hem de yetenek ve kabiliyet olarak yerli uçak kullanımının önemi oldukça fazla.
Milli Muharip Uçak KAAN özellikleri
Uzunluk: 21 m
Kanat açıklığı: 14 m
Yükseklik: 6 m
Güç kaynağı: 2 × General Electric F110-GE-129 artyakıcı turbofan
Artyakıcı olmadan itki gücü: 2 × 17.155 pounds-force (76 kN)
Artyakıcı ile itme gücü: 2 × 29.400 pounds-force (131 kN)
Servis tavanı: 55.000+ ft (17.000 m)
Azami hız: 1.8 Mach (2.210 km/sa; 1.190 kn)
G limitleri: +9g / -3.5g
Aviyonikler:ASELSAN’ın yerli AESA radarı bütünleşik RF sistemi (BÜRFİS)
SAR (Sentetik açıklıklı radar sistemi)
IRST (Kızılötesi arama ve takip) sensörü
EOTS (Elektro-optik hedefleme sistemi)
Kaska monteli nişangah sistem
Diğer özellikler;
Yüksek manevra kabiliyeti ve güçlü bir itki sistemi
Süperseyir kabiliyeti
Uzun harekat yarıçapı
Radarda düşük görünürlük
Sensör füzyonu
Gelişmiş veri bağı kabiliyetleri
Yüksek hassasiyete sahip mühimmatlar atabilme kabiliyeti
Tesla ve SpaceX CEO’su Elon Musk, Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi. Son zamanlarda X üzerinden özgür söylem ifadelerine dikkat çeken Musk, bu kapsamda medyaya yeni bir soluk getirdi. Adaylık da Norveçli milletvekili Marius Nilsen tarafından sunuldu.
Elon Musk Nobel Barış Ödülü’nü alabilir mi?
Milletvekili Marius Nilsen, SpaceX’in Starlink aracılığıyla Ukrayna’ya uydu interneti sağladığını ifade etti. İnternet bağlantısı, Rusya’nın bölgeyi işgal edip iletişimi kesmesinin ardından Ukraynalı vatandaşların iletişim kurmasına olanak tanıdı. Bu aşamada Elon Musk’ın önemli işler başardığını hatırlattı.
Nilsen ayrıca Musk’ın ifade özgürlüğünü savunmasının ve önemli meseleleri tartışmaya açmasının altını çizdi. Elon Musk, ödülün sahibi olarak seçilmesi halinde, insani yardım çalışmaları nedeniyle Nobel Barış Ödülü alan Norman Borlaug gibi diğer iş insanlarının arasına katılmış olacak.
Geçtiğimiz aylarda bazı teknik özellikleri ortaya çıkan Tesla Model 2, tanıtılmadan görüntülendi. İşte detaylar...
Ancak milletvekili ile aynı görüşte olmayan birçok kişi bulunuyor. Satın aldığı Twitter’daki içerik moderasyonu konusunda büyük tartışmalara yol açan Musk, özgür söylem yerine kısıtlama yapmakla suçlandı. Bu da adaylığın sorgulanmasına yol açtı.
Elon Musk ayrıca platformu satın aldıktan bir süre sonra, yasaklanmış olan bazı tartışmalı hesapları yeniden açtı. Eski Başkan Donald Trump’ın hesabını açmasına rağmen, herhangi bir paylaşım yapılmadığının altını çizmek gerekiyor.
Musk; Tesla ve SpaceX’in yanı sıra The Boring Company ve beyin-bilgisayar arayüzü geliştiren Neuralink’i de yönetiyor.
Nobel Barış Ödülü’nün 2023 yılında Nergis Muhammedi’ye verildiğini hatırlatalım. İranlı insan hakları savunucusu olan Muhammedi, 20 yılı aşkın süredir kadın hakları için mücadele etmesiyle tanınıyor.
Geçen yıl piyasaya sürülen iPhone 15 ailesi kullanıcılardan karışık geri dönüşler aldı. Özellikle Pro’larda yaşanan ısınma ve sağlamlık sorunları uzun süre gündemde kalırken, şirket kısa bir süre önce seriyle ilgili dikkat çeken yeni bir açıklama yaptı. iPhone 15 serisinin pil ömrü iki katına çıktı.
Apple, iPhone 15 serisinin pil ömrünü güncelledi
Apple, geçtiğimiz saatlerde yaptığı açıklamayla iPhone 15 serisinin bataryalarını yeniden test ettiğini duyurdu. Sonuçlar ise oldukça şaşırtıcı. Zira akıllı telefonların bataryaları daha önce duyurulandan çok daha yüksek kapasiteleri karşılayabiliyor.
Bu konuyu biraz daha açacak olursak; daha önce markanın online destek belgelerindeiPhone 15 serisi modellerin 500 şarj döngüsünden sonra batarya kapasitelerinin yüzde 80’ini koruduğu ifadesi yer alıyordu. Ancak yapılan son testlerde cihazların 1.000 şarj döngüsündensonrapillerininyüzde 80’ini koruyabildiği tespit edildi. Bu da iki katlık bir artışa işaret ediyor.
iPhone 16 Pro ve 16 Pro Max'in renk seçenekleri ortaya çıktı. İşte iPhone 16 Pro modellerinin maziye götüren renkleri.
Bu gelişmeyle birlikte iPhone 15 serisinin online destek belgelerinde şarj döngüsüyle ilgili bir güncelleme yapıldı. Bunun yanı sıra markanın eski iPhone modellerinin de pil döngülerini benzer şekilde araştırdığı söyleniyor. Ancak bu makalenin yazıldığı sırada halen eski modeller için ”500 şarj döngüsünden sonra batarya kapasitelerinin yüzde 80’ini koruduğu” ifadesi karşımıza çıkıyor.
Tabii şirketin neden akıllı telefonlarını yeniden teste tabi tuttuğu da merak konusu. Bunun ardından AB’de faaliyet gösteren akıllı telefon ve tablet üreticilerine yönelik Haziran 2025’te yürürlüğe girecek düzenleme yatıyor.
Bu kapsamda telefon ve tablet üreticilere enerji verimliliği, pil ömrü, toza ve suya karşı koruma ve kazara düşmeye karşı dayanıklılık gibi konularda A’dan G’ye olacak şekilde bir not verilecek. Bu noktada puanlamanın pil ömrü kısmında akıllı telefonların bataryalarının 800 şarj döngüsünden sonra batarya kapasitelerinin yüzde 80’ini koruması gerekliliğinin yer alması nedeniyle Apple’ın cihazlarını yeniden teste tabi tutmaya başladığı söyleniyor.
Microsoft yönetimi, Nvidia tarafından üretilen donanımlara olan bağımlılığını azaltmaya karar verdi. Maia yapay zeka çipi için özel bir ağ kartı tasarlamaya başlayan şirket, böylece Nvidia’ya duyduğu ihtiyacı düşürecek ve sunduğu Azure bulut bilişim hizmetlerini geliştirecek.
Eğer bu proje uzun vadede başarılı olursa, Microsoft’un milyarlarca dolar yatırım yaptığı yapay zeka firması OpenAI’ın şirket sunucularındaki makine öğrenmesi faaliyetlerinin çok daha düşük bir bütçeye ve zamana mal olacağı konuşuluyor. İşte detaylar…
Microsoft, Nvidia bağımlılığını azaltacak
Son dönemde yapay zeka alanında yaptığı yatırımlar sayesinde dünyanın en değerli şirketleri arasına katılan Microsoft, bu yükselme trendini sürdürebilmek için daha bağımsız bir hale gelmeyi amaçlıyor. Şirketin geçtiğimiz sene Fungible adlı veri işleme firmasını satın alması, bu projenin ilk safhası olarak nitelendirilmişti.
Microsoft ile Nvidia arasındaki iş birliği bitiyor mu?
Microsoft böylece veri altyapısı çalışmalarını hızlandırarak, ağ kartı üretimini daha kısa süre içerisinde gerçekleştirmek istiyor. Ancak tüm bu çabaların sonucunda, Nvidia’ya rakip olacak bir ürünün ortaya çıkıp çıkamayacağı kesin görünmüyor.
Son dönemin en çok konuşulan şirketlerinden Microsoft, bu sefer yeni bir yapay zeka projesiyle gündeme geldi. İşte detaylar...
Microsoft’un projeyi birkaç yıl gecikmeyle uygulamaya koyduğu öne sürülse de, son dönemde elde edilen büyük kazançlar bu alana kaydırıldığı takdirde başarı gelebilir. Bu hamlenin, şirketin bağımsız bir yapay zeka teknolojileri sağlayıcısı olma konusundaki iddiasını yeniden ortaya koyduğu söylenmekte.
Fakat Nvidia’nın bu duruma nasıl bir reaksiyon göstereceği henüz bilinmiyor. Bu gelişmelerin günün sonunda kullanıcıların yararına olup olmayacağını ise, zaman içinde hep beraber göreceğiz.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce Microsoft’un stratejisi doğru mu? Nvidia buna karşı ne yapmalı? Yanıtlarınızı aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle kolayca paylaşabilirsiniz. Görüşleriniz bizim için çok değerli.
Katlanabilir telefon pazarında şirketlerin pazar payları ortaya çıktı. 2023 yılında yüzde 114,5 büyüme kaydeden katlanabilir telefon pazarında, Çinli şirketler üst sıraları kapmayı başardı. İşte katlanabilir telefon pazarının hakimi.
Çin’in en çok satan katlanabilir telefon markası Huawei oldu!
Katlanabilir telefonlar hayatımıza yeni girdi diyebiliriz. Şimdilik herkesin elinde olmasa da satış rakamları katlanabilir telefonlara rağbet olduğunu gösteriyor. Çin’in katlanabilir telefon pazarı hakkında bugün açıklamalar yapan IDC, yıllık sevkiyat sayısının 7 milyondan fazla olduğunu bildirdi. Çin’de en çok satış yapan markanın ise Huawei olduğu bildirildi. Peki Samsung, Oppo Honor gibi markaların pazarda yerleri nedir?
Çin’deki verilere göre Huawei yüzde 37,4 gibi bir payla bahsi geçen pazarın lideri oldu. Listenin ikinci sırasını yüzde 18,3 ile Oppo alırken, Honor yüzde 17,7 ile Oppo’nun hemen arkasında kaldı. Akıllı telefon pazarında dünyanın en büyük oyuncusu olarak bilinen Samsung yüzde 11‘lik oran ile pazarda dördüncü sırasında yerini aldı. Oppo’nun kardeş firması vivo ise yüzde 9,7 ile Çin’in en çok satan beşinci markası oldu. Peki son iki sırada kim var?
vivo'nun merakla beklenen vivo V30 Pro modelinin kamera özellikleri ortaya çıktı. İşte telefon hakkında tüm bilinenler...
Xiaomi de birçok alanda Samsung kadar iyi olsa da katlanabilir cihazlarda istediği başarıyı hala yakalayamamış gibi duruyor. Yüzde 4,6‘lık pazar payı ile listenin altıncı sırasında yer alan Xiaomi, yüzde 1,4’lük paya sahip olan Lenovo’nun hemen önünde yer alıyor. Tüm cihazlar hakkında da genel bir analiz yapan IDC, 1000 Dolar’ın üzerindeki cihazların pazarın yüzde 66,5’ini oluşturduğunu söylüyor.
Şimdilik Çin’de bahsi geçen pazarda markaların konumu bu şekilde. Tüm cihazların doğum yeri niteliğindeki Çin’de pazarının hakimi Huawei olarak gözüküyor. Bu da Huawei Mate X modellerinin ne kadar sevildiğinin bir göstergesi. Sizce en iyi katlanabilir telefon hangisi? Görüşlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.
