Microsoft, Windows 1.0 sürümünü piyasaya sürdüğünde kimse bu şirketin bu kadar büyüyeceğini ve etkili olacağını tahmin etmemişti. O zamanlarda çok daha farklı konular konuşuluyordu ve bu gelişme heyecan verici değildi.
O dönemin Rusya Başkanı Gorbatschow ve Amerika Birleşik Devletleri’nin Başkanı Reagan, Genf’de buluşup atom bombalarını konuşuyorlardı. Bir atom savaşında kimsenin galip gelmeyeceğini ve böyle bir savaşı körüklemenin çok anlamsız olduğu söyleniliyordu.
Gençler, Norveçli A-ha grubunun “Take on Me” şarkısına bayılmışlardı. Bu şarkı tüm listelerde birinci sıraya yükseldi (Windows’un 25 yıllık tarihi).
O zamanlarda birçok gündem haberi vardı. Windows 1.0 pek dikkate alınmadı. Peki, sonra ne oldu? Gündem haberleri zamanla ilgilerini yitirdi. A-ha grubu bile dağıldı. Oysa Windows yükseldikçe yükseldi.
25 yıl önce Microsoft’un bu kadar büyüyeceğini kimse tahmin etmemişti.
Günümüzde yedinci sürümü ile karşı karşıyayız. Dünyada bulunan her 10 bilgisayarın dokuzunda Windows işletim sistemi kurulu. Sunucu sistemlerinin %70’i bu işletim sistemini kullanıyor. Bill Gates, kısa süre önce dünyanın en zengin adamıydı.
Microsoft, dünyanın en büyük yazılım şirketi oldu. Hatta, çevre birimlerden tutun, oyun konsolları ve akıllı telefonlara bile el attı. Microsoft ulaşılması gerekene ulaştı. 25. yılını kutladı. Peki 50. yılını da görebilecek mi?
{pagebreak::Windows Dünyası Çatlak Veriyor}
Windows Dünyası Çatlak Veriyor
Windows dünyası, bu 25 yıl içinde her ne kadar başarılı görünse de, bazı çatlaklar ve başarısızlıklar yaşadığını söylemeliyiz. Microsoft yıllardır yara almaz ve yenilmez olarak karşımıza çıktı. Fakat günümüzde bu durum çok değişecek.
Apple gibi rakipler, Microsoft, pazardaki pastasından pay kapmaya başladı. Windows işletim sistemine sahip olmayan bilgisayarlar inanılmaz yükselişte. IDC’nin raporuna göre, 2010’un üçüncü çeyreğinde Apple’ın PC satışı rakiplerini sekize katladı (Yeni Android Market Geliyor!).
Buna ek olarak yeni teknolojiler de son kullanıcıyı düşündürmeye başladı. Bu konuya en iyi örnek iPad. Apple iPad, kullanıcılara çok büyük rahatlık sağlayan bir ürün.
Bu ürün dizüstü sitemlerin satışını zora sokuyor. Çünkü iPad ile çok rahat bir şekilde İnternet’e girmekle kalmıyor, resim, video ve müziklerinizi kolaylıkla izlemenizi ve dinlemenizi sağlıyor. Bu da ister istemez kullanıcıyı düşündürüyor. Böyle bir cihaz varken ben neden bir dizüstü sistemi satın alayım?
Apple dışında Google da, Microsoft için çok tehlikeli bir rakip. Google, kendi işletim sistemini yaptı. Android, akıllı telefonlarda çok olumlu geri dönüşler aldı. Şimdi de esas Tablet PC ürünler için Google OS geliştiriliyor. Bu da Windows işletim sistemli bilgisayarların satışını inanılmaz derecede tehlikeye sokuyor.
Microsoft’un keyfi yerindeydi. Fakat 25. yıldan sonra hayatında ilk kez bir dönüm noktası yaşayabilir. Bu yüzden stratejilerini çok iyi belirlemesi lazım. Özellikle de akıllı telefon sektöründe çünkü Microsoft bu alanda ciddi kan kaybediyor ve kesin bir strateji oluşturmazsa, bir çok kullanıcı kaybedecek.
Windows da büyük zorluklarla savaşmak zorunda, tabii birinci olmayı sürdürmek istiyorsa… 25 yıldır kullanıcıların dertlerine çözüm olmak gerçekten kolay değil. Buna ek olarak Vista’nin başarısızlığını da omuzlarında taşımak Microsoft’un işini zorlaştırıyor. Bu yüzden firma, herkese hitap edecek bir çözüm bulmak zorunda.
{pagebreak::Microsoft, PC’yi Unuttu}
Microsoft, PC’yi Unuttu
En büyük dert Microsoft’un Personal Computer terimini unutmuş olması. Personal Computer günümüzde hangi cihaza deniliyor? Windows işletim sistemli ve Intel x86 işlemci mimarisine sahip masaüstünden mi yoksa dizüstü sistemine mi Personal Computer deniliyor ya da her ikisi de mi değil?
Günümüzün kişisel bilgisayarı yoksa bir akıllı telefon mu? Apple iPad’den mi bahsediliyor? Yoksa tüm bunların hepsine mi kişisel bilgisayar deniliyor?
Kişisel bilgisayar illa x86 işlemcisine mi sahip olmalı? Yoksa gün geçtikçe popüler olan ARM mimarisine de yatırım yapılmalı mı? Microsoft gün geçtikçe daha heterojen olan bu dünyayı nasıl kontrol etmeli?
Windows’da radikal bir değişimi kimse beklemesin. Böyle bir değişim neredeyse imkansız çünkü Windows birçok platformda iyi veya kötü kullanılıyor. Fakat Windows Phone 7 bu değişimin güzel bir elçisi olabilir.
Microsoft, Windows Phone 7 ile cesaretlendiğini herkese göstermek istiyor.
Esas soru bu değişimi masaüstü veya dizüstü sistemlerde nasıl yapacak? Sonuçta bu platformlarda kullanılan uygulamalar inanılmaz fazla ve Microsoft haklı olarak bu uygulama havuzundan vazgeçmek istemiyor.
Microsoft öyle düşünüyor olsun, birçok geliştirici uygulamalarını Cloud platformları için hazırlıyor. Bunun Microsoft için en büyük sıkıntısı, Cloud için yazılan uygulamaların işletim sisteminden bağımsız çalışmaları.
Tabii burada da yatırımlar yapılıyor. Sunucu yazılımları ve Windows Azure Cloud platformu birçok kullanıcı tarafından kabul gördü. Ama bu sadece işin küçük bir kısmı. Burada esas takip edilmesi gereken kitle, yazılım geliştiricileri.
Bu yazılım geliştiricileri Windows’a yazılım yazmaya devam edecek mi, yoksa kendilerini tamamen Web uygulamalarına mı yönlendirecekler? Zamanla bunu göreceğiz. Ama Microsoft’u hiç de kolay günler beklemiyor.
Son 25 yıldır yaşadığı şanlı dönem artık zorlaşıyor. 25 yıl sonra ne olacağı bilinmiyor. Belki o zaman biz de, “Bir Microsoft vardı, Windows diye bir ürünü vardı ve herkes bunu kullanıyordu” diyeceğiz.