Geçtiğimiz hafta Japonya’nın Tokyo kentinde yapılan teknolojik buluşlar fuarı ilginç ürünlere ev sahipliği yaptı. Digital Contents Expo adlı organizasyonda ziyaretçiler bir ilginç buluşun prototipiyle karşılaştılar.
Bir teknoloji fuarı için kötü bir logo tasarımı
Ancak en çok dikkat çekenler sanal gerçeklik cihazı, titreyen şemsiye, ev temizliğinden sorumlu mini robot gibi icatlardı.Peki, bu cihazlar ne iş yarıyor? Gelecekte yaygınlaşma ihtimalleri ne kadar? İşte Digital Contents Expo 2009 ürünleriyle ilgili kehanetlerimiz.
{pagebreak::Temizlik robotu}
Temizlik Robotu
Evinde temizlik yapmaya üşenen ya da bundan hoşlanmayan herkes bir kurtarıcının gelmesini bekler. Genelde bu kişi gelmediği için toplu temizlik yapılana kadar çöp ev modunda yaşanılmaya devam edilir. Yakın gelecekte bu eziyetten biraz da olsa kurtulacak gibiyiz. Fuarda tanıtılan ve Wall-E’ye benzer tasarımı olan bir robot tüm gün evde dolaşıp etrafı temizleyebiliyor.
Özel grafik arayüzü sayesinde kıyafetleri katlayabiliyor
Önünde bir kıskacı olan makine çöpten kıyafete kadar her şeyi ayrıştırıp onları tanıyor. Ayrıca giysileri katlayabiliyor. Ancak tek sorunu fazla ufak olması, bu yüzden üstüne bakmak kolay. Peki, kehanet bu robotla ilgili ne söylüyor? Bu cihaz makul bir fiyatla satışa çıkarsa, öğrenci evlerinin vaz geçilmez dostu olacak. Tabii birazda çekici bir tasarıma ihtiyacı var.
{pagebreak::Titrek şemsiye}
Titrek Şemsiye
Şemsiye dünyanın en eski buluşlarından birisi. Esas amacı güneşten korunmak olan bu alet zamanla batılıların elinde şimdiki kullanım amacını aldı. Binlerce yıldır ana tasarımında hiçbir değişiklik olmayan şemsiye evrim geçirecek gibi duruyor. Atalarına layık olmak isteyen bir grup Japon Funbrella adlı bu garip cihazı icat ettiler.
Bir de bunu Taksim’de yürürken deneyin
Teknolojik şemsiye çalıştırıldığı zaman titremeye başlıyor. Osaka Üniversitesi öğrencileri tarafından geliştirilen bu cihaz içindeki hoparlör sayesinde ses çıkartabiliyor. Fuardaki tanıtımlarda fırtına sesi kullanıyordu. Böylece, hem üzerindeki yağmurun kenarlardan akıp gitmesini sağlıyor hem de kullanan kişinin eğlenmesini amaçlıyor.
Gençler arasında moda olur mu bilinmez ancak bizce şemsiye olduğu gibi kalsın böyle daha güzel.
{pagebreak::Sanal hayvanlar geri dönüyor}
Sanal Hayvanlar Geri Dönüyor
Bir zamanlar sanal hayvanlar tüm dünyayı kasıp kavurmuştu. Zamanla popülerliğini yitiren bu cihazları Japon’lar hiçbir zaman unutmadı. Sürekli onları diriltmek için yeni versiyonlarını yaratmaya çalıştılar. Ancak dünyanın geri kalanı aynı fikirde değildi. Evdeki kedi köpeklerin ilgisizlikten psikopat olmasını sağlayan sanal hayvan dönemini herkes unutmak istiyordu. Yine Japon’ların sanal hayvanları diriltme operasyonlarından biriyle karşı karşıyayız.
Artık oyuncak ayı size sarılacak
Wii‘ye benzeyen yüzük şeklindeki bu sistem sanal dünyayla gerçek dünya arasında bağlantıyı sağlıyor. Ekranda bulunan sanal hayvana yaklaşınca yüzük sayesinde bu canlılar varlığınızı hissediyor, buna göre de tepki veriyor. Mesela parmağınızla onu gıdıklıyor gibi yapınca gülmeye başlıyor. Aynı şekilde sanal hayvan parmağı tutmaya da çalışıyor.
Tüm bu hareketler olurken yüzük titreşim özelliği sayesinde, hayvanın davranışlarına göre takan kişiye tepkiler veriyor. Bir gün tüm hayvanların nesli tükenirse o zaman bu buluş işe yarayabilirler.
{pagebreak::Matrix’in büyükbabası}
Matrix’in Büyükbabası
Bu cihaza fikir olarak aslında hiç de yabancı değiliz. Yıllarca filmlerde bu tarz sanal gerçeklik aygıtlarını gördük. İşte Matrix‘in ilkel atası sayılacak, üç boyutlu sanal görüntü cihazı. Medya Aracı (Media Vehicle) adlı bu teknoloji fuarın en ilgi çeken aletiydi. Dışarıdan dev bir yumurtaya benzeyen ve ne olduğu pek anlaşılmayan bu aygıt, içine girenleri büyülüyor. Medya Aracı’nın içine oturduğunuz zaman karşınızda kocaman beyaz bir plaka bulunuyor.
Matrix’de böyle başlamıştı
Daha sonra arkadaki projektör bu plakaya gözlüğe gerek kalmadan izlenebilen üç boyutlu görüntüler yansıtıyor. Diğer tüm sanal gerçeklik cihazlarıyla farklı olan özellik ise görüntülerin sizin yaptığınız hareketlere göre kımıldaması. Yani siz içeride koşuyor gibi davranınca, makine bunu fark ediyor ve görüntüler size doğru gelmeye başlıyor.
Ayrıca dışarıdaki görüntüyü tarayıp gerçek zamanlı olarak içeride yansıtabiliyor. Doğru yatırımlarla Medya Aracı gelecekte sinemanın yerini alabilir.
:: Bu teknolojilerden en çok hangisi ilginizi çekti?
bencede güzel olmuş ama bu icadın türkiyeyede gelmesi lazım
Güzel olmuş ama nasıl yapılacağını söylememişler
berbat bı sayfa