HİSAR Hava Savunma Sistemi için yeni özellik: Ambargo tanımıyor!

Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, HİSAR Hava Savunma Sistemi füzeleriyle ilgili güzel haberi verdi. ABD tarafından uygulanan ambargonun ardından geliştirilen yeni RF başlıklı sistemin, ESSM füzelerinin yerini alması bekleniyor. İşte detaylar…

Milli Dikey Atım Sistemi hız kazanıyor: İşte tüm bilinmeyenler!

Milli Dikey Atım Sistemi hız kazanıyor: İşte tüm bilinmeyenler!

Önümüzdeki yıl envantere girmesi beklenen Milli Dikey Atım Sistemi hakkında tüm bilinmeyenleri bir araya getirdik.

Radyo Frekansı arayıcı başlıklı HİSAR-O+ hedefi 12’den vurdu!

HİSAR-O+ veya türevi olarak HİSAR-RF olarak adlandırılan HSS (Hava Savunma Sistemi), ülkemizin ilk Radyo Frekansı Arayıcı Başlıklı Füzesi olarak geliştirildi. Yapılan test atışlarında da hedefi 12’den vurarak imha etti.

https://twitter.com/IsmailDemirSSB/status/1494959885292904450?s=20&t=4hRqD05n3llZ6Rp2nH_HYg

Konuyla alakalı açıklamasını sosyal medya üzerinden paylaşan Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, şunları söyledi:

HİSAR 2022’ye hızlı başladı!🚀🇹🇷

HİSAR-O+ Sisteminin ilk RF (Radyo Frekansı) Arayıcı Başlıklı Test Füzesi atışında hedef imha edildi ve hava savunmamıza yeni bir kabiliyet eklendi.

Seri üretimi sürdürürken yeni yeteneklere yönelik çalışmalarımız da tüm hızıyla devam edecek.

Ülkemizin hava sahasını korumak için geliştirilen HİSAR HSS sistemlerinin bir çok versiyonu bulunuyor. HİSAR-A ve HİSAR-A+, alçak irtifada görev yaparken, HİSAR-O ve HİSAR-O+ orta irtifayı üstleniyor. Buna ek olarak, önümüzdeki yıllarda gelişim sürecinin tamamlanması beklenen HİSAR-U (SİPER), uzun menzilli hava ve füze savunma sistemi olarak görev yapacak.

HİSAR Hava Savunma Sistemi

Bununla birlikte, birinci ve ikinci etap için geliştirilen bu sistemler, ülkemiz için hem acil hem de 1. derece önceliğe sahip olan HSS sistemi açığı kapatıyor. Üstelik yıllarca sürecek geliştirme sürecinin öncesinde, envantere giren ilk versiyonları bile dünyadaki rakiplerine göre avantajlı özellikleriyle öne çıkıyor.

Yeni RF (Radyo Frekansı) Arayıcı Başlıklı HİSAR ise, HİSAR-O+ile aynı boyutlara ve özelliklere sahip olacak. Fakat beraberinde getirdiği teknolojiler sayesinde, ABD tarafından S400’e karşı uygulanana ambargo sebebiyle satışının önüne geçilen HAWK ve ESSM füzelerinin yerini alacak.

HİSAR-O+ özellikleri

  • Sistem önleme menzili: 25km
  • Atışa hazır füze sayısı: ≥18
  • Atışa hazır tabur seviyesi: ≥54
  • Savaş uçağı tespit ve takip menzili: 40-60 km
  • Tespit edilebilen hedef sayısı: >60
  • Hedef tipleri: Savaş uçakları, helikopterler, İHA ve SİHA’lar, seyir füzeleri, havadan karaya füzeler
  • Diğer özellikleri: Dağınık ve esnek mimari ile hava savunma icrası, 360 derece etkinlik, ez az 9 hedefe aynı anda angajman ve ateşleme
  • Entegre çalışabildiği sistemler: Atış kontrol merkezi, orta irtifa hava savunma radarı, elektro-optik sistemi, Erimay-L16 ile LİNK-16 bağlantısı

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi SDN Forum‘da veya yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Resmi Gazete’de yayınlandı: Yenilenebilir enerji kullanımı zorunlu oldu!

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın binalarda enerji performansı yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yönetmeliği bugün Resmi Gazete’de yayınlanandı. Bununla birlikte, yeni yapılacak binalarda belirli bir oranda yenilenebilir enerji kullanımı zorunlu hale getirildi. İşte detaylar…

Türkiye’nin ilk yapay zeka stratejisi Resmi Gazete’de açıklandı!

Türkiye’nin ilk yapay zeka stratejisi Resmi Gazete’de açıklandı!

Bugün Resmi Gazete'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzasıyla Türkiye'nin Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi genelgesi resmen açıklandı.

Yenilenebilir enerji kullanımı ilk etapta yüzde 5 oranında olacak

Resmi Gazete’de yayınlanan bilgilere göre, 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren yapılacak yeni binalarda yenilenebilir enerji kullanımı ilk etap için yüzde 5 oranında olacak. Ardından, 1 Ocak 2025 tarihinde bu oran yüzde 10 seviyesine çıkartılacak.

Resmi Gazete , yenilenebilir enerji

Buna ek olarak düzenlemeye göre, 1 Ocak 2023’ten itibaren yapılacak 5 bin metrekare ve üzeri binalar bu zorunluluğa uymak zorunda olacaklar. Fakat 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren belirtilen alan 2 bin metrekare ve üzeri şeklinde olarak yürürlüğe girecek.

Yani, 1 Ocak 2023’ten itibaren yapılacak 5 bin metrekare ve üzeri binaların en az yüzde 5 oranında yenilenebilir enerji kullanması zorunlu olacak. 1 Ocak 2025 itibariyle de 2 bin metrekare ve üzeri yapılacak binalar bu oranı en az yüzde 10’a çıkartacaklar.

yenilenebilir enerji / güneş paneli

Resmi Gazete’de yenilenebilir enerjiyle ilgili düzenlemeler için şunlar söyleniyor:

NSEB (Neredeyse Sıfır Enerjili Bina) niteliğindeki binaların Enerji Kimlik Belgesindeki enerji performans sınıfının B veya daha iyi olması ve aynı zamanda binanın birincil enerji ihtiyacının en az yüzde 10’u oranında yenilenebilir enerji kullanımına sahip olması zorunludur.

Toplam yapı inşaat alanı 2000 m2 ve üzeri olan binaların NSEB olarak inşa edilmesi zorunludur. Bu binaların mimari, mekanik ve aydınlatma projelerinin bu Yönetmeliğe uygunluğunu gösteren ve EK-10’da yer alan “Ön Hesap Sonuç Formu”nun, BEP-TR yazılımı ile hazırlanarak ruhsat eki projeler ile birlikte sunulması zorunludur.

Bu Yönetmeliğin 23 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “yüzde 10” oranı 1/1/2023 tarihinden 1/1/2025 tarihine kadar “yüzde 5” olarak uygulanır. Bu Yönetmeliğin 23 üncü maddesinin ikinci fıkrasında “2000 m2” olarak belirtilen toplam yapı inşaat alanı 1/1/2023 tarihinden 1/1/2025 tarihine kadar “5000 m2” olarak uygulanır.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi SDN Forum‘da veya yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

iPhone 15 Pro’nun kamerası ile ilgili yeni iddia! Apple, o özellikten vazgeçiyor

Teknoloji devi Apple, önümüzdeki aylarda yapacağı etkinliğinde tanıtması beklenen yeni iPhone SE modeli üzerinde çalışmaya devam ediyor. Öte yandan şirket, bu yılın ikinci yarısında merakla beklenen iPhone 14 ailesini tanıtacak. Şirket, ürün planlamasını geniş tutarak bir yandan da iPhone 15 Pro üzerinde de çalışmalarına başladı.

iPhone 14 Pro’nun RAM kapasitesi ne kadar olacak?

iPhone 14 Pro’nun RAM kapasitesi ne kadar olacak?

Bu yıl tanıtılması beklenen iPhone 14 ve Pro Max hakkında yeni sızıntı geldi. RAM kapasitesi ne kadar olacak?

Apple, iPhone 15 Pro ile çentik tasarımını kaldırıyor

Apple, bir yandan bu sene çıkarmayı düşündüğü akıllı telefonlar üzerinde yoğun çalışırken bir yandan da iPhone 15 Pro ile ilgili çalışmalarını yürütüyor. Hal böyle olunca akıllı telefon ile ilgili sızıntı bilgiler de gelmeye devam ediyor. Son olarak LeaksApplePro’dan telefonun kamera özelliklerini ilişkin bazı iddialar ortaya atıldı. İddialara göre Apple, iPhone 15 Pro ile beraber çentik tasarımından artık vazgeçecek.

Apple, iPhone serisinin en başından beri ya kalın bir üst çerçeve ya da çentikli bir tasarım kullandı. İddialar doğruysa iPhone 15 Pro, bu tasarımlardan herhangi birine sahip olmayan ilk iPhone serisi akıllı telefonu olacak. Öte yandan şirket, akıllı telefonlarında parmak izi okuyucuyu kaldırmak istiyor. Ancak bu kararın iPhone 15 Pro’ya vurup vurmayacağı bilinmiyor.

iPhone 15 Pro için periskop lens iddiası

iPhone 15 Pro’nun piyasaya çıkmasına oldukça uzun süreler olmasına rağmen kamera özellikleriyle ilgili iddialar ortaya atılmaya devam ediyor. Geçtiğimiz haftalarda güvenilir sızıntıları ile bilinen Ming-Chi Kuo, Apple’ın yeni akıllı telefonlarında periskop kamerası kullanmaya başlayacağına yönelik iddialarda bulunmuştu.

Ortaya atılan bir başka iddiaya göre periskop lenslerin ana tedarikçisi olarak Lante Optics ile görüşmelerine devam ediyor. Apple, iPhone serisinin üst düzey modellerinde bundan böyle 5x optik yakınlaştırma yapabilen periskop lense yer vermesi bekleniyor. Eğer iddialar doğruysa, 2023 yılından itibaren iPhone 15 Pro ve Pro Max modellerinde periskop sensörü yer alacak.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi SDN Forum‘da veya yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

NEO nedir? İşte tüm detaylarıyla Neo Coin (2022)

Özellikle pandeminin hayatımıza girmesiyle kripto paraların popülerliğinde büyük bir artış oldu. İlk olarak piyasaya sürüldüklerinde sadece belli bir kesim tarafından bilinen kripto paralar, artık neredeyse herkes tarafından biliniyor ve satın alınıyor.

Birçok kripto para birimi bulunuyor. Her biri farklı bir proje üzerinde çalışıyor ve gördükleri problemleri kendi teknolojileriyle çözmeye çalışıyorlar. Bugünkü yazımızda sizlere ünlü kripto paralar arasında bulunan NEO Coin‘den bahsedeceğiz.

Ethereum madenciliği nedir ve ETH nasıl üretilir?

Ethereum madenciliği nedir ve ETH nasıl üretilir?

Bu yazımızda sizler için Ethereum nasıl üretilir sorusuna cevap arayacağız. İşte başlangıç aşamasında bilmeniz gerekenler...

NEO Coin nedir?

Neo, 2014 yılında ortaya çıkan bir kripto para birimdir. Neo, Da Hong Fei ve Erik Zhang adlarındaki kişiler tarafından ilk olarak ortaya atıldı. 2017 yılında Neo, OnChain adlı firmanın desteği sayesinde adını Neo olarak değiştirdi ve hayatına Neo ismiyle devam ediyor. İlk olarak Neo, Antshares ismiyle anılıyordu.

NEO Coin nedir?

Neo Coin, şu anda Çin’in Ethereum’u olarak biliniyor. 100 milyon adet arzla sınırlandırılmış kripto para birimi, kademeli bir altyapıdan oluşuyor. Bu sistemde dijital varlıklar, akıllı sözleşmeler ve kimlikler bulunuyor. Bu sistemin amacı, hem dijital hem de dijital olmayan varlıkların korunmasıdır.

NEO Coin nasıl çalışır?

Neo platformunda oluşan varlıklar, dijital kimliklerle birlikte doğrulanıyor. Kimlik doğrulamasının sebebi ise varlıkların yasal anlamda güvenliği sağlamak. Bu oluşturulan varlıklar akıllı sözleşmelerin de destekleri sayesinde herhangi bir araca ihtiyaç duymadan Neo ağı üzerinden transfer edilebiliyor.

NEO’nun avantajları

Neo’nun birçok avantajı bulunuyor. Aslında Neo, akıllı ekonomiye geçiş için üretilen bir kripto para birimi olarak bizlerin karşısına çıkıyor. Akıllı ekonomide akıllı sözleşmeler, dijital varlıklar ve dijital kimlikler bulunuyor. Bu sistem sayesinde fiziksel varlıklar dijital bir varlık haline getirilebiliyor.

Neo’da bu akıllı sözleşmeler hazırlanırken birçok yazılım dili destekleniyor. Bu sayede Neo Coin, Ethereum’dan rahatlıkla sıyrılabiliyor. Buna ek olarak bir diğer avantaj ise yapılan işlemler için ödenecek ücretler, platform üzerinde üretilen bir diğer dijital varlık olan Gas ile ödenebiliyor. Neo kullanıcıları, hesaplarında bulunan Neo’ya göre belli oranda Gas kazanabiliyor.

Neo Coin, şu anda kripto para borsalarında NEO adıyla satılıyor. Neo Coin, dünyanın en büyük kripto para borsalarından rahatlıkla satın alınabiliyor. NEO’nun fiyatı şu anda 22 dolar seviyesinde. Peki, sizin düşünceleriniz neler? Sizce Neo Coin gelecek vadediyor mu? Görüşlerinizi SDN Forum‘da veya yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Nikon, Z9’da “mekanik deklanşör” olmama nedenini açıkladı

Nikon, şirketin amiral gemisi olarak tanımladığı ve yüksek teknolojiye sahip aynasız kamerası Z9’u Geçtiğimiz yılın Ekim ayında tanıtmıştı. Ürünü ile oldukça iddiali gelen şirket, kameranın piyasaya sürülmesiyle birlikte Nikon tarihindeki en iyi fotoğraf ve video performansı sloganını kullanmıştı. Ancak üründe alışılmışın dışında önemli bir değişiklik vardı. Şirket, bununla ilgili bir açıklama yaptı.

Canon, video odaklı EOS R5C’yi tanıttı!

Canon, video odaklı EOS R5C’yi tanıttı!

Kamera dünyasının önde gelen şirketlerinden birisi olan Canon, video çekimlerine uygun yeni ürününü tanıttı. İşte ayrıntılar...

Nikon, arıza durumunda pahalı onarımın önüne geçmek istiyor

Nikonynasız kameralı makineler dünyasında Canon EOS R3 ve Sony A1 ürünleriyle rekabet edebilmek için Z9 makinesini piyasaya sürmüştü. Birçok güçlü özelliğe sahip olan cihazın diğerlerinden farklı olarak mekanik bir deklanşöre sahip olmaması kullanıcılar tarafından soru işaretlerine neden olmuştu.  

Nikon’un ürün uzmanı Dirk Jasper, konu ile ilgili bir dizi açıklamalarda bulundu.

Z9’un sensör tasarımı ve Expeed 7 aracılığıyla desteklenen işleme özelliği, ilk kez mekanik bir deklanşöre ihtiyaç duymadan aynasız bir kameraya sahip olmayı mümkün kılıyor. Deklanşörü çıkararak arıza durumunda pahalı onarım veya yeniden ayar yapılması gereken bir parça bulma külfetinin önüne geçiyoruz.

Dirk Jasper, elektronik bir deklanşör kullanımının artık üst düzey kameralarda zorunlu olmaya başladığını bildiriyor. Ayrıca Jasper, mekanik deklanşörün sensörün okuma hızına olan etkisinden de bahsetti. Ürün uzmanına göre yakın zamanda elektronik deklanşörün kendi makineleri için vazgeçilmez olacağını belirtti.

Nikon Z9’un özellikleri

Nikon Z9 kayıt süresiyle de rakiplerine meydan okuyor. 8K/30p kayıt modunda yaklaşık 125 dakika boyunca video kaydı yapabiliyor. Magnezyum alaşımdan üretilen ve 149x150x91mm boyutlarındaki gövde sahip olan cihaz, 3.2 inçlik dokunmatik ekran ve 52 Megapiksellik fotosensör barındırıyor. 

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi SDN Forum‘da veya yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Assassin’s Creed Valhalla ile elde edilen gelir açıklandı!

Dünyanın en büyük video oyun geliştiricilerinden birisi olan Ubisoft’un en popüler yapımlarının başında hiç kuşkusuz Assassin’s Creed serisi yer alıyor. Şirket, büyük bir hayran kitlesine sahip olan oyun serisine, son olarak Assassin’s Creed Valhalla’yı eklemişti. 2020 yılının Kasım ayında piyasaya çıkan oyun, o günden bu yana şirket için büyük bir gelir kaynağı oldu.

Ubisoft Plus’ın PlayStation’a gelip gelmeyeceği belli oldu!

Ubisoft Plus’ın PlayStation’a gelip gelmeyeceği belli oldu!

Bu hafta itibarıyla Xbox ve PC Game Pass için Microsoft ile anlaşmasını duyuran Ubisoft, PlayStation cephesiyle ilgili de konuştu.

Assassin’s Creed Valhalla, 1 milyar dolar gelir elde etti

Uzun bir süredir oyun dünyasında yer alarak kendi hayran kitlesini yaratan yapım, Assassin’s Creed Valhalla ile popülerliğini arttırmaya devam ediyor. Öyle ki şirket, yaklaşık 15 ay önce çıkan yapımdan 1 milyar doları aşkın gelir elde etti. Böylece yapım, Ubisoft’un en çok gelir elde ettiği Assasin’s Creed oyunu oldu. Ayrıca birçok yapıma imza atan şirketin en çok gelir getiren ikinci yapımı oldu.

Başarılı yapım, tek oyuncu ile oynanan açık dünya RPG oyunu olarak karşımıza çıkıyor. Tüm seri göz önüne alındığında 22. oyun olan Assassin’s Creed Valhalla, 873’teki Vikingler’in İngiltere istilasını kurgusal bir tarih örgüsü ile anlatıyor. Oyun, Viking akıncısı olan Eivor’un başından geçenleri konu alıyor. Elde edilen bu başarıda şirketin oyuna Assassin’s Creed Valhalla Dawn of Ragnarök DLC’sini eklemesinin de önemli bir rolü bulunuyor.

Assassin’s Creed Valhalla’nın yeni DLC’si: Dawn of Ragnarök

Assassin’s Creed Valhalla’nın yeni DLC’si Dawn of Ragnarök, 10 Mart 2022‘de çıkış yapacak. Yeni DLC,  efsanevi Svartalfheim krallığına yolculuk yapacak. İskandinav mitolojisi seven oyuncuların dikkatini çeken DLC’de baş karakter Odin yer alacak. Hikayer, karakterin mitolojide de oğlu olan Baldur’u kurtarma hikayesini barındırıyor.

Geçtiğimiz yıl içerisinde Ubisoft, Wrath of the Druids ve The Siege of Paris adında iki adet DLC çıkartmıştı. Oyuna olan ilgiyi arttıran bu hamlelerin ardından şirket, önümüzdeki haftalarda gelecek yeni DLC ile oyuna olan ilgiliyi taze tutmak istiyor. Sızdırılan bilgilere göre şirket, 2023 yılında yeni bir Assassin’s Creed oyunu piyasaya sürmek için çalışmalarını sürdürüyor.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi SDN Forum‘da veya yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Bill Gates açıkladı: Yeni pandemi kapıda!

Hayırsever milyarder Bill Gates, son dönemde COVID-19 risklerinin azaldığını ancak dünyanın başka bir pandemi göreceğinin neredeyse kesin olduğunu söyledi. Bill Gates’in yeni pandemi uyarısı pandemi karşıtlarını sinirlendirecek gibi görünüyor.

CNBC’den Hadley Gamble’a konuşan Bill Gates, Covid-19 ve dünyanın beklediği yeni sorunları ele aldı. Küresel nüfusun büyük bir bölümünün koronavirüse karşı belirli koruma düzeyine ulaştığını söyleyen Gates, Omicron varyantı ile enfeksiyon şiddetinin azaldığını da sözlerine ekledi.

Bill Gates, Omicron varyantı ile ilgili fikirlerini açıkladı

Bill Gates, Omicron varyantı ile ilgili fikirlerini açıkladı

Dünyanın en ünlü iş insanlarından Bill Gates, Omicron varyantının önümüzdeki günlerde verebileceği zararla ilgili konuştu.

Bill Gates’in yeni pandemi uyarısı ne anlama geliyor?

Bill & Melinda Gates Vakfı eşbaşkanı Gates, potansiyel yeni bir pandeminin koronavirüs ailesinin farklı bir patojeninden kaynaklanacağını söyledi. Gates açıklamasında, “Başka bir salgınla karşı karşıya kalacağız. Bir dahaki sefere farklı bir patojen olacak.” dedi.

Microsoft’un kurucusu olarak tanınan Bill Gates, son yıllarda tıbbi teknolojiye ve DSÖ’ye milyonlarca dolarlık yardım ve yatırım yaptı. Bu yatırımları referans alarak konuşan milyarder, dünyanın gelecekteki olası bir salgınla savaşmak için daha iyi konumda olacağını belirtti:

“Bir sonraki pandemiye hazır olmanın maliyeti, ilki kadar büyük olmayacak. İklim değişikliği gibi değil. Eğer mantıklı davranırsak bir dahaki sefere erken müdahalede bulunur ve yakalayabiliriz (yeni patojene karşı erken davranmaktan bahsediyor).”

Hayırsever milyarder, bu yılın ortasına kadar dünya nüfusunun yüzde 70’ini aşılama hedefine ulaşmak için artık çok geç olduğunu aktardı. New York Times’a göre, şu anda dünya çapında insanların yaklaşık yüzde 63,7’ü en az bir doz aşı oldu.

Gates, gelecekte ülkelerin aşılama konusunda daha hızlı hareket etmesi gerektiğini söyledi. CNBC’ye verdiği demeçte, “Bir dahaki sefere iki yıl yerine altı ay gibi denemeli ve aşılamayı hemen başlatmalıyız” dedi.

Gates’in yardım organizasyonu Bill & Melinda Gates Vakfı, COVID-19 aşılarının dağıtımına yönelik küresel çabanın bir parçası olmaya devam ediyor. Vakıf ve Birleşik Krallık merkezli hayır kurumu Wellcome Trust, COVAX programının bir parçası olan Salgın Hazırlık Koalisyonu’na 300 milyon dolar sağlamak için birleşti.

Bilmeyenler için COVAX, COVID-19 aşılarının geliştirilmesini ve üretimini hızlandırmayı ve tüm ülkelerin bunlara adil ve eşit erişime sahip olmasını sağlamayı amaçlamakta.

Bill Gates’in yeni pandemi uyarısı hakkındaki görüşlerinizi yorumlar kısmında ve SDN Forum‘da bizimle paylaşabilirsiniz.

Starfield’de Skyrim esintisi bekleyenlere kötü haber

Starfield oynanış açısından henüz kendini göstermedi, ancak şimdiye kadar grafik ve tasarım bakımından gördüklerimizin merak uyandırdığını söyleyebiliriz. Starfield geliştiricilerinin yeni röportajı, Bethesda’nın “NASA-Punk” stilini benimseyeceğini söylüyor.

Oyunla bağlantılı yarışmayı duyuran Bethesda, ana illüstrasyonun yapımına ilişkin bir video yayınladı ve bu vesileyle oyunun tasarımını konuşmaya geri döndü. İllüstratör, animatör Rick Vicens ve Bethesda’nın baş sanatçısı Istvan Pely, söz konusu yeni bilim kurgu destanı için seçilen “NASA-Punk” stili hakkında ilgi çekici demeçler verdi.

Bethesda Starfield’dan başarı bekliyor

Bethesda Starfield’dan başarı bekliyor

Bethesda genel müdürü Ashley Cheng, Microsoft'la gerçekleştirdikleri konferansta Starfield ekibinin başarılı olmak için benzersiz deneyimi olduğunu söyledi.

Starfield’ın NASA-Punk stili nedir?

Oyunun kendi yönetmeni Todd Howard dahil birçok kişi Starfield’ı “uzaydaki Skyrim” olarak adlandırıyor olsa da, Starfield’ın tamamen farklı bir estetiğe sahip olacağından şüphe duymuyoruz. Ancak artık, Bethesda’nın uzay oyunu için “NASA-punk” adını verdiği bir tarzı benimsediğini biliyoruz.

Bethesda’nın baş sanatçısı Istvan Pely, projenin başlangıcında oyunun genel estetiğini oluşturmaya çalıştıklarını ve ardından NASA-Punk teriminin, daha gerçekçi ve tanınabilir bir bilim kurgu evrenini tanımlamak için kullandıklarını söylüyor.

“Starfield dünyası için gerçekçi bir yaklaşım istedik. Mevcut uzay teknolojisine dayanan ortak bir çizgi çizmek ve gelecekte neler olabileceğini inandırıcı bir şekilde tahmin etmek mümkün.”

starfield-basarili-olmak-icin-benzersiz-bir-konumda

Baş animatör Rick Vicens ise Starfield’in NASA-Punk stili için izledikleri yolun bir hayli ilginç olduğunu itiraf etti:

“NASA-punk dediğinizde sanat ekibi bu iki kelimeyi anında anlayıp işe başladı. Sanat yönetmenliğimiz için mükemmel bir terimdi ve herkesi aynı kavramda tuttu. Projenin başlangıcında bu tarzın benimsenmesinin kritik olduğunu düşünüyorum.”

Starfield’ın çıkış tarihi 11 Kasım 2022, ancak bu yaz, muhtemelen bu yılki E3 sırasındaki Xbox ve Bethesda sunumunda bir kez daha resmi olarak göreceğiz.

Starfield’in NASA-Punk stili hakkındaki görüşlerinizi yorumlar kısmında ve SDN Forum‘da bizimle paylaşabilirsiniz.

Meta, Covid-19 ve iklim krizinde yalan söylemiş olabilir

Meta’nın Covid-19 ve iklim krizi politikası, Facebook muhbiri Frances Haugen tarafından ifşa edildi. Haugen’e göre Meta, iklim değişikliği ve COVID-19‘la ilgili yanlış bilgilerin yayılmasını azaltma politikası hakkında yatırımcıları yanlış bilgilendirdi.

Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) iki yeni şikayette bulunan Haugen, daha önce Facebook’un “kârı, kullanıcı güvenliğinden daha fazla önemsediğini” iddia etmesiyle gündeme gelmişti. Washington Post’un bildirdiğine göre yeni iddialar, Haugen’i temsil eden kar amacı gütmeyen sivil toplum kuruluşu Whistleblower Aid tarafından sunuldu.

Facebook’un Metaverse platformu kullanıcı sayısıyla şaşırttı

Facebook’un Metaverse platformu kullanıcı sayısıyla şaşırttı

Facebook (Meta), Metaverse tabanlı sanal dünya oyunu Horizon Worlds hakkında yeni veriler paylaştı. Platformun kullanıcı sayısı belli oldu.

Meta’nın Covid-19 ve iklim krizi politikası yetersiz

Frances Haugen’e dayanan şikayetlerde, Facebook’un yanlış bilgilerle mücadele çabaları hakkında yatırımcılara yanlış bilgiler verildiği iddia ediliyor. Diğer şikayet ise Facebook’un zararlı bilgileri kaldırma sözü veren kamuoyu açıklamalarına rağmen, COVID-19 hakkındaki yanlış bilgilerle mücadele çabalarında farklı bir yol izlediğini iddia ediyor.

Meta sözcüsü Drew Pusateri ise aşılarla ilgili yanlış iddiaları kaldırmak ve kullanıcıları yetkili bilgi merkezlerine yönlendirmek de dahil olmak üzere, Meta’nın Covid-19 ve iklim krizi politikası için övgü dolu sözlerde bulunmayı ihmal etmedi.

“Yanlış bilginin yayılmasını durdurmak için herkese uyan tek bir çözüm yok, ancak bununla mücadele etmek için yeni araçlar ve politikalar oluşturmaya kararlıyız.”

facebook kullanıcı sayısı

ABD’nin Demokrat Parti senatörleri ve destekçileri, Facebook’u özellikle iklim değişikliği ve COVID-19 hakkında yanlış bilgilerin yayılması konusunda uzun süredir eleştiriyor. Ancak Haugen’in öne sürdüğü son iddialar; 2020 ABD Başkanlık seçimleri, pandemi ve iklim kriziyle ilgili uyarıların ardından şirketin yanlış bilgilendirmeyle mücadele çabasının yetersiz olduğunu yeniden gündeme getirdi.

Post’un bildirdiğine göre COVID-19 yanlış bilgisini hedefleyen şikayet, ABD’deki her 3 kişiden 1’inin COVID-19 ve Başkanlık oylamasıyla ilgili yanıltıcı veya yanlış bilgi gördüklerini söylediği bir Facebook anketine atıfta bulunuyor.

Meta’nın Covid-19 ve iklim krizi politikası hakkındaki görüşlerinizi yorumlar kısmında ve SDN Forum‘da bizimle paylaşabilirsiniz.

Oyun tutkunları için en iyi telefonlar!

Oyun telefonu kavramı ilk olarak 2017 yılında karşımıza çıktı. Bu telefonların en büyük özelliklerinden birisi ise özel soğutma birimleri. İşlemci tarafında genelde Qualcomm’un amiral gemisi işlemcisini kullanan bu modeller aynı zamanda RAM tarafında da her sene yeni rekorlar kırıyor. Ancak bu modellerin çoğu ne yazı ki ülkemizde satılmıyor. Bu anlamda oyun tutkunları için ülkemizde satılan ve iyi bir oyun deneyimi sunan modelleri bir araya getirdik.

iPhone 13 Pro ve Pro Max

Apple her ne kadar Android rakipleri gibi oyun temalı telefonlar üretmiyor. Buna karşın üst seviye bir Apple işlemci ve grafik birimi performansı ile rakiplerinin her zaman bir tık önünde. Her ne kadar iPhone 13 Mini ve iPhone 13’te aynı işlemciyi kullansa da grafik birimi tarafında Pro modeller ayrılıyor. Bu anlamda Pro modellerde kullanılan GPU 5 çekirdekli. Bu da performans açısından Pro modellerini oyun telefonları ile yarışacak bir seviyeye çıkarıyor. 

Apple, uzun süredir GPU birimi için özel çalışıyor. Qualcomm’un Adreno grafik birimi ise ancak Snapdragon 8 Gen 1 işlemcisiyle bu performans değerlerine yaklaştı. Ancak grafik performans testlerinde zirve halen iPhone 13 Pro Max modelinde. Ancak Apple ısınma sorunlarını çok yaşamasa oyunlarda pil tüketimi açısından halen çok da başarılı değil. Bu anlamda iyi bir oyun deneyimi için iPhone 13 Pro Max, 4352 mAh gücünde piliyle ön plana çıkıyor. Yine bu modellerde oyuncular için oldukça önemli olan 120 Hz ekran tazeleme de olduğunu da hatırlatalım.

Xiaomi 12 Pro 

Xiaomi Aralık ayı sonunda yeni amiral gemisi serisini tanıttı. Oldukça şık yapıda olan modeller henüz Türkiye’ye gelmedi. Buna karşın Xiaomi her dönem amiral gemisi modelleriyle Türkiye pazarına giriş yapıyor. 

Oyun performansı anlamında Snapdragon 8 Gen 1 kullanan telefon, 8/12 GB RAM seçenekleri ile ön planda. Özellikle hem depolama hem de ön belleğin büyüklüğü oyun performansı açısından önemli. Burada Snapdragon 8 Gen 1 işlemcisinin ısı problemi belki de en kritik sorunlardan biri. Xiaomi bu konuda özel bir soğutma birimine sahip. Bunu Motorola Edge X30 ile ısı karşılaştırmalarında gördük. Yine işlemcinin 43 dereceleri görmesi telefonun ömrü açısından çok da iyi değil. Ancak bu sıcaklıklar için telefonu sonuna kadar zorlamak gerekiyor. Ekran tazeleme tarafında da Xiaomi 12 Pro, 120 Hz ekran yenileme hızı ile oyuncular hitap ediyor. 

Poco X3 Pro

Amiral gemisi modeller önemli avantajlara sahip olsa da oyun için telefon almak isteyen ancak fazla bütçesi olmayanlar için Poco X3 Pro önemli seçenekler arasında. Xiaomi’den ayrılan marka buna karşın halen Xiaomi tabanlı MIUI arayüzünü kullanıyor. Poco X3 Pro, markanın orta üst segmentte yer alan ve 2021 yılına damga vuran modelleri arasında. 

Oyunculara hitap eden yönü ise 120 Hz ekran yenileme ile gelmesi ve Snapdragon 860 işlemcisi. Bu işlemci ilginç bir şekilde sadece tabletlerde karşımıza çıkıyor. Piyasada başka hiçbir modelde yer almayan işlemci Snapdragon 855 Plus işlemcisinin yüksek performanslı hali. Bu anlamda 7 nm fabrikasyon sürecinden geçen işlemcinin ana çekirdeği 3 Ghz gibi yüksek bir hızda çalışıyor. Bu yüksek hız ise Poco X3 Pro modelinin daha üst seviyede yer alan 778G işlemciler kullanan modellere bile yarışmasını sağlıyor. 

Samsung A52 5G

Oyun performansı açısından Galaxy S21 FE çok daha iyi bir işlemciye sahip olsa da Poco X3 Pro’nun orta üst seviyede en iyi rakibi olması açısından A52 5G modeli ön plana çıkıyor. Poco X3 Pro her ne kadar 7nm işlemcisinin 3 Ghz hızıyle ön planda olsa da A52 5G modeli 778G işlemcisinin 6 nm yapısı ile bu açığı kapatıyor. Aynı zamanda Qualcomm G serisi işlemciler oyun performansı açısından çok daha stabil bir performansa sahip. Snapdragon 860 oldukça hızlı olsa da hem pil ömrü hem de uzun süre kullanımda hafif de olsa ısınmaya neden olabiliyor. 

Samsung A52 5G modeli ekran tarafında da rakibinin bir tık önünde. AMOLED bir panel ile gelen model çok daha parlak renklerle daha iyi bir oyun deneyimi sunuyor. Yine bu ekran da 120 Hz ekran yenileme sahip. Bu parlak ve tepkisel ekran özellikle FPS tabanlı mobil oyunlarda çok daha avantajlı olmanızı sağlıyor. 

Dünya son 1200 yılın en kötü kuraklığını yaşıyor!

Son 12 yüzyıldaki su mevcudiyeti ve toprak nemindeki değişimleri inceleyen yeni bir araştırmaya göre, güneybatı Amerika Birleşik Devletleri’ni son 22 yıldır etkisi altına alan mega kuraklık, MS 800’den bu yana en kötüsü.

Amerika’nın güneybatısının 1200 yılın en kötü kuraklığı ile karşı karşıya kaldığını öne süren araştırma, mevcut kuraklığın şiddetinin başlıca nedeni olarak insan kaynaklı iklim değişikliğine işaret etti. Bulgular, Nature Climate Change dergisinde yayınlandı.

Metan gazı iklim değişikliğinde en büyük düşmanımız olabilir

Metan gazı iklim değişikliğinde en büyük düşmanımız olabilir

IPCC (Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli) yayınladığı raporda ilk kez metan emisyonlarını azaltma ihtiyacına odaklandı.

1200 yılın en kötü kuraklığı ABD’nin batısını vurdu

Son on yılda, Kaliforniya ve ABD’nin diğer batı eyaletleri ciddi su kıtlıkları ve su kullanımında periyodik kısıtlamalar yaşadı. Ara sıra yaşanan yoğun kar yağışı veya yağmur bunu telafi etmeye yetmedi.

İklim değişikliği raporu

2021 yılı Amerika’nın güneybatısı için özellikle kurak geçti. ABD Kuraklık Takibine göre, 10 Şubat itibarıyla batı ABD’nin yüzde 95’i kuraklık koşullarına sahipti. Geçen yaz, Kuzey Amerika’nın en büyük rezervuarlarından ikisi -Mead ve Powell Gölü- bir yüzyıldan fazla bir süre içinde kaydedilen en düşük seviyelerine ulaştı.

Bulgulara göre, mevcut kuraklığın birkaç yıldan daha uzun süre devam etme ihtimali yüksek. 1200 yıl öncesine dayanan toprak nemi kayıtlarına dayanan simülasyonları yürüten araştırmacılar, kuraklığın 2022’ye kadar uzayacağına dair yüzde 94’lük bir şans hesapladılar. On yılın sonuna kadar sürmesi şansı ise yüzde 75 civarında.

İklim değişikliği ile deniz seviyelerinin yükselmesi

Ağaç halkası analizi, Rocky Dağları’nın batısındaki güney Montana’dan kuzey Meksika’ya kadar olan bölgenin, 800 ile 1600 yılları arasında mega kuraklıklardan defalarca etkilendiğini gösteriyor. Daha önceki araştırmalar, 2000-2018 döneminin muhtemelen 800 yıldan bu yana en kötü ikinci kuraklık olduğunu ortaya koymuştu.

Geçen yıl hükümetlere sunulan yeni iklim modelleriyle desteklenen 2019-2021 verileri, mevcut kuraklığın Orta Çağlardan daha kötü olduğunu ortaya koydu. Çalışmanın baş yazarı ve California Üniversitesinde iklim bilimci olan Park Williams yaşadığımız iklim değişikliğinin “1500’lerin, 1200’lerin veya 1100’lerin mega kuraklıklarından daha zor” olduğunu söyledi.

Görüşlerinizi yorumlar kısmında ve SDN Forum‘da bizimle paylaşabilirsiniz.

Yenilenen 3. nesil Nissan Qashqai incelemesi! Özellikleri ve fiyatı

İlk olarak 2007 yılında piyasaya sürülen ve ardından C SUV segmentinin en çok satan modellerinden biri haline gelen Nissan Qashqai, 3. nesli ile ülkemizde satışa sunuldu. 

Shiftdelete.net ailesi olarak aracı ilk olarak lansmanın yapıldığı yer Alaçatı’da ardından da İstanbul’da deneyimleme şansı bulduk. Araçla geçirdiğim birkaç günün ardından yeni Qasqhai’nin özelliklerini ve deneyimlerimi sizlerle paylaşmak istedim. Şimdiden iyi seyirler dileriz.

Nissan, içten yanmalı motorlara elveda diyor!

Nissan, içten yanmalı motorlara elveda diyor!

Otomobil pazarının en büyük isimlerinden biri olan Nissan, elektrikli otomobillere geçişle ilgili radikal bir karara aldı.

Yeni nesil Nissan Qashqai, daha dinamik ve çevre dostu bir sürüş deneyimi sunuyor

Yeni nesil Qashqai’nin en dikkat çeken özelliğinin kaputun altında yattığını söyleyebilirim. Zira yeni model, 1,3 litrelik benzinli ve 12V’luk hafif hibrit bir motora sahip. Bu hafif hibrit dediğimiz motor, benzinli motora kalkışlarda ve hızlanmalarda destek vererek hem alt devirlerdeki hantallığı ortadan kaldırıyor, hem de yakıt ve emisyon tasarrufu sağlıyor. 

Tasarım tarafına baktığımız zaman yeni nesil Qashqai’nin baştan aşağı yenilendiğini söylemek yanlış olur, çünkü yeni model, bir önceki kardeşiyle birlikte epey benzerliik taşıyor. Tabii arabada imza niteliğinde değişiklikler yapılmamış da değil. Örneğin X-Trail ile birlikte tanıdığımız V şeklindeki vizör, yeni nesil Qashqai’de de artık yer alıyor ve ayrıca eski tasarımın aksine kaputun dışına doğru taşan far grubu, arabaya son derece dinamik bir hava katıyor. 

Nissan Qashqai

Nissan, 3. nesil ile birlikte Qashqai’nin multimedya ekranını değiştirmiş durumda. Design ve üst donanım paketlerinde sunulan 8 inç boyutundaki dokunmatik multimedya ekranına, 12,3 inçlik gösterge paneli eşlik ediyor ve bu da yeni Qasqhai’nin kokpit kısmını epey kullanışlı kılıyor. 

Gelelim yeni Qashqai’nin fiyatlarına. Fiyat listesine baktığımız zaman, manuel şanzımanlı Tekna donanım paketine sahip aracın 626 bin TL’den başladığını görüyoruz. En üst seviyelerde ise 4×4 Platinum Premium donanımlı Qashqai, 842 bin TL’lik bir fiyat ile karşımıza çıkıyor.

Yeni nesil Qashqai hakkında sizlerin de düşüncelerini ve inceleme videomuzu nasıl bulduğunuzu merak ediyoruz. Görüşlerinizi yorumlar kısmında ya da SDN Forum‘da bizimle paylaşmayı unutmayın.