ADSL Fiyatları Yenilendi!

Türk Telekom, bugün yapılan basın toplantısında, yönetim kadrosuyla önemli açıklamalarda bulundu. Ülkemizdeki en geniş internet altyapısına ve kablo ağına sahip olan şirket, hem teknolojiyi hem de fiyatı belirleyici konumunda ve uzun süre de bu koltukta yalnız olacak gibi görünüyor.

Videoyu İzleyin

#video_4537#

Firma tarafından “Türkiye’de internet için yeni dönem” gibi iddialı bir etiketle sunduğu yeni tarifelerin yanı sıra, sahip oldukları vizyonu ve gelecek planlarını da paylaşan Türk Telekom yöneticilerinin konuşmalarını, yukarıdaki videodan izleyebilirsiniz.

{pagebreak::Yeni Fiyatlar}

Yeni Fiyatlar

Yukarıdaki fiyatlar, Türk Telekom tarafından TTNet, Smile Adsl, Biri gibi internet servis sağlayıcılarına verilen ücretler. Söz konusu servis sağlayıcıları, kendi seçeneklerini de ekleyerek en kısa zamanda yeni tarifelerini ve güncel fiyatlarını açıklamış olacaklar.

{pagebreak::Konuşulması Gerekenler}

Konuşulması Gerekenler

Türk Telekom‘un bu yeniliği, bazı soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. Örneğin, “Sınırsız” olarak adlandırılan seçeneğin aslında 15 GB ile sınırlandırılması ve bu kota doldurulduğunda kullanıcının hızının 512 Kbps‘ye düşürülmesi, bağlantı değişikliği ücretinin alınmaya devam etmesi, yurtdışı internet çıkışının bu hız artırımına yetip yetmeyeceği, yalın ADSL‘in çıkmasının an meselesi olduğu, vb…

Tüm bu soruların yanıtını ve bilinmesi gereken detayları, çok yakında ShiftDelete.Net‘te okuyabileceksiniz

:: Yeni tarife konusunda ne düşünüyorsunuz? Tıklayın, forumda tartışalım.

Linux İçin Yeni Site

Linux Foundation tarafından bu yılın başlarında devralınan Linux.com yenilendi. Daha önce SourceForge tarafından idare edilen sitenin yeni yüzü bu hafta tanıtıldı. Yeni sitede blog yazıları, forum, popüler Linux dağıtımları ve indirme bağlantıları ile çeşitli yazılım ve donanım bilgileri bulunuyor. Bakalım yeni Linux.com, açık kaynak cemiyetinden nasıl bir geri dönüşüm alacak.

:: Linux.com’un yeni halini beğendiniz mi?

Bilgi İçin : Linux.com

Nokia Anadolu Yollarında

Nokia, 2009’un ilk Nokia Shop’larını 13 Mayıs’ta Aydın ve Denizli’de açtı. Aydın’da Forum AVM‘de hizmete giren Nokia Shop’un açılışını Telecity İletişim Yönetim Kurulu Başkanı Ali Tanju Yılmaztürk, Denizli’deki “Teras Park AVM‘de hizmete giren Nokia Shop’un açılışını ise Teknoteks İletişim Hizmetleri Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hakan Yılmaztürk, Nokia Türkiye Genel Müdürü Conor Pierce ile birlikte gerçekleştirdi.


İki yeni Nokia Shop Aydın ve Denizli’de açıldı.

Nokia Shop’lar, tüm Nokia ürün, aksesuvar ve servislerini eksiksiz olarak sunuyor. Nokia kullanıcıları, Nokia ürün yelpazesinin tamamını bu mağazalarda görebiliyor ve yetkililerden detaylı bilgiler alabiliyor. Ayrıca, Nokia’nın geri dönüşüm projesi kapsamındaki Nokia Shop’lar, kullanılmayan Nokia cep telefonları, şarj cihazları, bataryaları ve diğer yan ürünlerinin geri dönüşümünü sağlıyor ve tüketicilere bu konuda danışmanlık hizmeti veriyor.

:: Aydın ya da Denizli’de mi oturuyorsunuz?

Bilgi için: Nokia

Capcom Adisyonu Kesti

En iyi satış yaptığı serileri gün yüzüne çıkaran Capcom, hem seri halde hem de tek tek satılan oyunlarda dudak uçuklatıcı satış rakamlarını açıkladı. Farklı platform ve bölgelerdeki 56 başlıkla satılan Resident Evil‘ın şov yaptığı listede, 31 Mart 2009 itibarıyla satılan toplam Resident Evil oyunu 40 milyon olarak görülüyor. İşte Street Fighter ve Devil May Cry gibi tanıdık isimlerin de bulunduğu satış listesi:

1. Resident Evil (56 başlıkta 40 milyon oyun)
2. Mega Man (124 başlıkta 28 milyon oyun)
3. Street Fighter (62 başlıkta 27 milyon oyun)
4. Devil May Cry (11 başlıkta 10 milyon oyun)
5. Monster Hunter (11 başlıkta 8,5 milyon oyun)
6. Onimusha (12 başlıkta 7,8 milyon oyun)
7. Dino Crisis (13 başlıkta – 4.4 milyon)
8. Ghosts’n Goblins (16 başlıkta – 4.4 milyon)
9. Ace Attorney (12 başlıkta – 3.2 milyon)
10. Final Fight (10 başlıkta – 3.2 milyon)
11. Breath of Fire (15 başlıkta – 3 milyon)
12. Lost Planet (7 başlıkta – 2.7 milyon)
13. 1942 (3 başlıkta – 1.2 milyon)
14. Commando (2 başlıkta – 1.2 milyon)
15. Sengoku BASARA (10 başlıkta – 1.2 milyon)

:: Bu serilerden hangilerini oynadınız?

Bilgi İçin :
Capcom

Kalem Pil İle Çalışan Netbook

Bu yeni Netbook’un özellikleri standart gibi gözükse de bir faklılığı var. NorhTec bu Netbook’u sekiz adet şarj edilebilir pil ile çalıştırıyor. Daha piyasaya çıkmayan ürünün 8,9 inç 1024 x 600 piksel çözünürlüğe sahip LCD ekranı bulunacak.

Bu Netbook üzerinde kullanılacak işlemci ise 1GHz hızındaki Xcore86 SoC işlemcisi. Firmanın bu işlemciyi kullanma sebebi ise güç tüketimini azaltmak. Firmanın bu Netbook’u Temmuz ayında piyasaya sürmesi bekleniyor.

:: Ürün hakkındaki görüşlerinizi buradan paylaşın.

Nvidia’nın Hatalı Grafik Yongaları Piyasada

Toplam beş adet dizüstü kullanıcısı Nvidia’yı bahsi geçen sebeplerden dolayı mahkemeye verdi. Apple, Dell ve HP diz üstü sistemlerinde görülen bozuk grafik yongaları buna sebep oldu.

İddiaya göre Nvidia, grafik yongalarının bozuk olduğunu bile bile bunları üreticilere vermiş. Bu grafik yongaları dizüstü sistemlerinin performansını düşürdüğü gibi, pil kullanım süresini azaltıyor ve sistemin sürekli hata vermesini sağlıyor.

Nvidia, 2008’in Temmuz ayında yaptığı bir açıklamada, bazı grafik yongalarının ve yonga setlerinin hatalı üretildiğini itiraf etmişti. Dell ve HP gibi dizüstü üreticileri bunun üzerine, grafik yongasının performans profilini değiştiren bir BIOS’un güncellemesini duyurdu.

Fakat bu BIOS sorunu çözemedi. Davacılar, bu BIOS’un grafik yongalarının bozulmasını sadece ertelediğini, ürünün garanti süresi dolduğunda bu sorunlarının tekrar baş gösterdiğini söylediler.

 

Hangi yongasetlerinin bundan etkilendiği konusunda bir açıklama yok.

 

Apple ve HP, Nvidia’nın bu sorunlu grafik yongalarını tercih eden kullanıcılara ekstra bir garanti süresi sundu. Nvidia buna karşın piyasada bulunan tüm hatalı yongalarını geri toplamayı ret etti. Bu da davacıları çileden çıkartıp onları mahkemeye kadar başvurmalarını sağladı.

Eylül 2008’de benzer bir dava açıldı. O zaman da hatalı yongalar söz konusuydu. Hatta Ağustos 2007 tarihinde, Nvidia’nın grafik yongalarında inanılmaz bir geri dönüş olmuştu. Nvidia, bu olayı yaygınlaşmadan kapattı. Bu yongalarının hatalı olup olmadığı hakkında herhangi bir açıklama da yapılmadı.

:: Nvidia mağduru musunuz?

Acer DX900 Vitrinlerde

Şubat ayında Barselona’da düzenlenen Mobile World Congress‘te ilk olarak duyurulan yeni Acer DX900, sahip olduğu bazı özelliklerle ‘dünyada ilk‘ sıfatını taşıyor. Windows Mobile 6.1 işletim sisteminin kullanıldığı yeni DX900, dünyanın ilk çift sim kartlı, 3G destekli akıllı cep telefonu ünvanını taşıyor.


Yeni Acer DX900 şık bir tasarıma sahip.

İlk olarak Avrupa’da Fransa, İngiltere, Almanya, İspanya, Portekiz, Rusya ile Asya’da Singapur, Hong Kong, Tayvan, Endonezya, Tayland, Malezya, Vietnam, Filipinler, Avustralya ve Yeni Zelanda’da duyurulan Acer DX900’ün diğer özellikleri arasında 2.8 inç‘lik dokunmatik ekran ve 3 megapiksel çözünürlüğe sahip kamera bulunuyor. Acer ayrıca yine ilk olarak Şubat ayında duyurduğu X960’ı da yakında piyasaya sunmaya hazırlanıyor.

:: Yeni DX900 sizce Türkiye’de iş yapar mı?

Mikro Projektörlere Kardeş Geldi

Nextar Z10, sigara kutusu büyüklüğündeki boyutlarıyla cebinizde rahatlıkla taşıyabileceğiniz bir çözüm sunuyor. Ürün dahili pil ile çalışıyor ve tam dolum ile yaklaşık iki saat hizmet verebiliyor.

İsterseniz adaptör ile de çalıştırabileceğiniz ürünün çözünürlüğü 640 x 480 piksel.  Üzerinde ufak bir hoparlörde bulunan ürünün microSD kart yuvası sayesinde multimedya oynatıcı olarak da kullanabiliyorsunuz. Z10 AVI, MPEG1/2/4 video biçimlerini, MP3, WMA, WAV, AAC ses biçimlerini ve BMP, JPEG, GIF resim biçimlerini destekliyor.

Birde mini USB arabirimi olan ürün ile birlikte konumlandırma için ayak hediye ediliyor. Ürünün yurt dışı satış fiyatı yaklaşık 300 dolar.

:: Ürün hakkındaki görüşlerinizi buradan paylaşın.

Intel’e Rekor Ceza

Avrupa Birliği tarafından ticari şirketlere yönelik kestiği en büyük ceza Intel’e geldi. Microsoft’un 900 milyon Euro’luk cezasını geçen Intel’e tam tamına 1,06 milyar Euro tutarında ceza kesildi. Bu cezanın temelinde Intel ve AMD arasındaki rekabete karışan ve adil rekabetle uzaktan yakından ilgisi olmayan olaylar söz konusu.

MediaMarkt’la ve üreticilerle anlaştığı belirtilen Intel öncelikle bu büyük elektronik perakende zincirinde ürün satan markaların Intel’e yönelmesini garanti altına almış. Bu operasyon için üreticileri ikna etmek de fazla uygun fiyatla ürün sunan Intel, hem üreticilerin AMD markalı işlemciler kullanmasını hem de bunları mağaza zincirlerinde satmasını zorlaştırmış oldu.

Intel, rekabet ortamında yanlış davrandı. Bunun sonucunda da oldukça büyük bir ceza ödemek zorunda kaldı.

Intel’in CEO’su Paul Otellini yaptığı açıklamada verilen kararın doğru olmadığını, yüksek rekabet ortamının olduğu bir pazarda, bazı durumların ciddiye alınmadığını ifade etti. Otellini yaptığı açıklamasında, pazarın sürekli yeniliklere açık olması ve yeni ürünlerle birlikte fiyatlarının da düşmesi gayet normal olduğunu söyledi. Böyle bir durumda son kullanıcı herhangi bir zarar görmediğini iddia eden Otellini, bu karara itiraz edeceklerini ve davayı temyize götüreceklerini de söyledi.

:: Sizce bu kadar ceza yeterli mi?

Mio’dan Yeni GPS Cihazları

Dokunmatik ekrana sahip bu iki model kullanıcı dostu bir ara yüze sahip. DivX ve MP3 oynatmaktan tutunda Bluetooth ile ahizesiz konuşmaya kadar birçok yeni özelliği destekleyen ürünlerin tasarımları ve konumlandırılmaları da oldukça başarılı.

Mio Spirit 500 modeli 4,7 inç ekrana sahip ve Avrupa’da yaklaşık 350 Euro’dan satışa sunulacak. Daha küçük boyutlara sahip Spirit 300 modelinin satış fiyatı ise yaklaşık 200 Euro olacak. Bu iki yeni GPS cihazının görüntülerine aşağıdaki galeri linkimizden ulaşabilirsiniz.


Ürünlerin Diğer Fotoğrafları İçin Burayı Tıklayın

:: Ürünler hakkındaki görüşlerinizi buradan paylaşın.

Osmangazi Üniversitesi’nde Bilişim Günleri

7-8-9 Mayıs tarihlerinde ilki düzenlenen ESOGÜ bilişim günleri sona erdi. Karşılıklı oturumlar şeklinde düzenlenen bu etkinliğin gün gün nasıl geçtiğini  derlediğimiz yazıda  firmaların önemli yetkililerinden aldığımız son haberler ilginizi çekecek. Birinci günün ilk oturumuna, Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Ekrem Yener konuk oldu. Özellikle bir SIM kart ile geleceğin teknolojilerinde neler yapılabileceğine değinen Yener, “Kaynaklarımızı kullanarak yeni servisler ve platformlar geliştiriyoruz.” şeklinde konuştu. Mobil teknolojilerinin kullanım oranlarının da ne kadar arttığına dikkat çekti.

Turkcell’deki Yenilikler

Özellikle mobil pazarda üzerlerinde çalıştıkları platformları mobil pazarlama, mobil zeka, mobil imza, mobil ödeme, konum tabanlı servisler, mobil eğitim ve mobil sağlık şeklinde sıralayan Yener, “SIM kartın gücünü kullanarak yeni bir Turkcell yaratmak istiyoruz” dedi.

3G Çok Yakın

3G teknolojisi hakkında da açıklamada bulunan Yener, hizmetin Temmuz ayında hizmete tam anlamıyla gireceği müjdesini verdi. Fiber optik konusuna da değinildi. “Türk Telekom’a alternatif olabilmek için elimizde kazma kürek fiber optik döşüyoruz.” diye konuşan Yener, fiber optik konusunda da yaptıkları ciddi yatırımlardan bahsetti. (Bu konudaki 2. haber)

{pagebreak::Spor ve Teknoloji}

İkinci oturuma, Eskişehir Spor teknik direktörü Rıza Çalımbay ve Eskişehir Spor Menajeri konuk oldu. Spor ve bilişim konuları konuşmaya çalışıldı. Türkiye’de istisnai spor kulübü dışında basitte olsa maçlarına ya da oyunlarına yön verecek kadar teknoloji kullanan spor kulübü olmadığını söyleyen Çalımbay, Chelsea takımının kullandığı devasa teknolojiye dinleyicilerden birinin dikkat çekmesi üzerine Çalımbay’ın cevabı şu oldu, “Chelsea’ye verilen imkanlar bize verilse zaten onların yerinde olurduk.”


Jale Akyel, IBM

IBM’deki Değişimin Sırrı

Üçüncü oturumun konuğu IBM Genel Müdür Yardımcısı Jale Akyel‘di. Zamanın donanım devinin önce nasıl donanım konusunda çöktüğünü ve daha sonra tekrar nasıl dirildiğini bizlere çok tatlı bir şekilde anlattı. Zamanın IBM donanım tekeline de değinildi. Oturumda, IBM’in artık sadece kurumsal müşterilere hizmet verdiğinden ve zamanında özellikle donanım üzerine kurulmuş bir şirketin şu anki gelirlerinin yaklaşık %60’ını hizmet gelirinin oluşturduğuna dikkat çekildi. Hatta IBM’in donanım gelirinin yazılımlardan bile daha düşük olduğunda söyleyen Akyel, “Tüketici pazarından çıktık, artık kurumsal alanda çalışıyoruz. Önce kutu satışına daha sonra da hizmet satışına ağırlık verdik.” şeklinde konuştu. 

{pagebreak::İkinci Gün}


Daron Yöndem

İkinci günün ilk oturumuna, yazılımda kullanıcı deneyimi tasarımı konusunda sahneye Daron Yöndem çıktı. Özellikle yazılımcılar ve tasarımcılar arasındaki uyuşmazlıklara değinen Yöndem, Silverlight ve Microsoft Blend 3 gibi tasarımcı ve yazılımcı arasında köprüler kurabilen programların yararlarına dikkat çekti. Yöndem “Yazılımcıların hiçbiri tasarımcılar tarafından kodlarının ellenmesini istemez. Tasarımcı da tabi ki tasarımlarının aynı şekilde. Peki bu sorunu nasıl çözeceğiz? Tabiî ki XML ile.” şeklinde konuştu. Microsoft’un geliştirdiği .NET teknolojisinden bahsederek ve Microsoft Blend 3’den hiç kodlara dokunmadan nasıl tasarım yapılabileceğini basit örnekler ile anlattı.


Ercihan Toprakçı, Sun Microsystems

İkinci oturumun konukları, Sun Microsystems Türkiye’den, Teknik Satış Sorumlusu Ercihan Toprakçı ve Sun Microsystems öğrenci toplulukları yöneticisi Can Ekim oldular. Sun Microsystems’in gelişim süreçlerinin anlatılmasından sonra, gerçekleştirdikleri ilklere değinen Toprakçı “İlk çift çekirdekli işlemciyi Sun Microsystems üretmiştir.” dedi. 2003 yılından Niagara adıyla çıkarılan bu işlemciler günümüzde daha çok bilgi işlem merkezlerinde kullanıyor ve şu anda Niagara 3 ile 16 Çekirdekli İşlemciler mevcut. Sun Üretimi olan Java, OpenSolaris, OpenOffice.org ve diğer yazılımlardan da  bu oturumda söz edildi.

Oracle Alırsa Ne Olur?

Sun Microsystem’in Oracle tarafından satın alınması konusunda bir soru gelmesi üzerine bu konuya da değinen Ercihan Toprakçı “Devam eden bir süreçtir. Yorum yapmak doğru olmaz.” derken. “Satın alınması durumunda radikal bir değişiklik olacağını düşünmüyorum.” yorumunu da ekledi.

{pagebreak::Etik Hacker’lık}


Ömer Fatih İmamoğlu, Bilge Adam

Üçüncü oturumun konusu Ethical Hacking’di. Herkesi kendine hayran bırakan Bilge Adam‘ın eğitmenlerinden Ömer Fatih İmamoğlu tarafından sunulan bu oturumda şifrelerimizin ne kadar güvende olabileceği konusunda bilgilere değinildi. Aslında ne kadar güvende olmadığı konusunu katılımcılara gösteren İmamoğlu sunumunda bir kaç hack numarası göstermeyi de ihmal etmedi. Cain adlı bir program kullanarak bir yerel ağda bulunan diğer bilgisayarlardan internet giriş şifrelerinin veya admin şifrelerinin nasıl kolaylıkla alınabildiğini gözler önüne serdi. Ev kullanıcılarına bilgisayarlarında anti virüs programı dışında bir de özellikle Firewall kullanmaları tavsiyesinde bulundu.

Linux mu Windows mu?

Kendisine özel olarak sorduğumuz “Sunucularda en güvenli sistem Linux mu? Windows mu?” sorusuna. “Windows” yanıtını verdi. Microsoft’un kendi kendini sınayan bir şirket olduğundan bahsetti. Özellikle ağ güvenliği konusunda “Sadece basit bir MAC adresi değişikliğinden faydalanılarak şifrelerin çalındığını. Aynı işlemin Linux içinde gerçekleştirilebileceğini” ekledi.

{pagebreak::İnsan Kaynakları Ve Kariyer}

İnsan Kaynakları ve Kariyer

Dördüncü oturumda, İnsan kaynakları konusunda Casper yetkilisi Tülin Urullar ve Bilge Adam bölge müdürü Efe Ünal yer aldı. Casper’dan kısaca bahseden Urullar, yaptığı konuşmada tamamen planlı olmaktan ve her bireyin kendine zor da olsa geleceğe yönelik 10 yıllık bir plan yapmasını söyledi, tam o sırada bombayı patlattı. Katılımcılara “Herkes kendini geleceğe hazırlıklı olduğunu söylüyor mu?” dedikten ve onay aldıktan sonra “Peki kimin yanında CV’si var.” dedi. Bir anda çok güzel bir noktaya dikkat çeken Urular salondaki kimseden ses çıkmayınca “Demek ki yeteri kadar hazır değiliz. Burada bir seminer düzenleniyor, şirketlerden yöneticiler geliyor ve kimse en azıdan bir CV hazırlayıp bunu verebileceğini düşünmüyor.” dedi.


Sağdan sola Efe Ünal (Bilge Adam) ve Tülin Urlular (Casper)

Ancak daha sonra söz alan Efe Ünal planlı olmanın bir işe yaramadığını ve “İnsanın kendini şu genç yaşında (katılımcılara dönerek) nerde mutlu hissediyorsa orada bulunmalı.” dedi ve şöyle devam etti. “Zaten kişinin içinden bir şey geliyorsa, zaten bu onu dürter. Her şey zamanı geldiğinde karşımıza çıkacak.” dedi. Birçok katılımcının ona katıldığı gözümüzden kaçmadı. Oturumun çoğunluğunda söz alan Ünal’a oturum sonrasında ilgi çok büyüktü.

{pagebreak::Özgürlük İçin OOXML’e Karşı}

Özgürlük İçin OOXML’e Karşı

Beşinci oturumda, Ulusal işletim sistemimiz Pardus’un
ekibinden Akın Ömeroğlu ve Ali Işıngör bulundu. OOXML ile ilgili
çalışmalarından bahseden ve Pardus nedir? Neden Pardus kullanmalıyım?
Sorularına cevaplar veren ikilinin sunumu oldukça renkliydi.

İlk olarak ooxml’e karşı yaptıkları çalışmaları anlatan ekip bu karşı çıkmanın nedenlerini de sıraladı. (hemen inceleyin) Alternatif olarak ise üzerine basarak Open Document Format (ODF) kullanılması gerektiğine vurgu yaptılar. OOXML’e ne söyledilerse tersinin geçerli olduğunu söylediler. Zaten Pardus kurulu olan bilgisayarlarında kendi hazırladıkları slaytın da bu formatta hazırlandığı gözümüzden kaçmadı. Bu durumda herkesin duyarlı olması geretiği ve .docx , .xlsx, .pptx benzeri formatlarının kullanımının açılmadığından dolayı redddileceğini söyleyen Pardus ekibi katılımcıları duyarlı olmaya ve bu biçimleri kullanmamaya çağırdı.


Ali Işıngör, Özgürlükİçin.com

Pardus’da Dikkat Çeken Yenilik

Pardus hakkında uzunca konuşan ekip. Bazılarınızın bilebileceği ancak fazla bahsedilmeyen ve güzel Türkçemiz için oldukça önemli olan bir özelliği oturum sonrası yaptığımız bir konuşmada bizlerle paylaştılar. Pardus’un sadece kelime işlemci programında değil tüm çalışan uygulamalar ya da programlar içinde yazım denetimine sahip olduğuna dikkat çektiler.

Klasik Soruya Bilindik Cevap

Güvenlik konusunda klasik bir soru sorduk: Windows mu, yoksa Pardus mu?  Bu soruya “Kesinlikle Pardus” dediler. “Windows için yazılmış milyonlarca virüs varken Pardus’ta bu yok. Bir de düzenlenen güvenlik yarışmalarında Windows Vista saniyelerde çökertilirken MacOS birkaç saatte iniyor. Linux ise saatlerce kırılmaya çalışılıyor ve bu girişimler sonuçsuz kalıyor.” dedi. Sitemizde konuyla ilgili yapılan haberi de  buraya tıklayaraki okuyabilirsiniz.

{pagebreak::Bilim ve Sanat Bir Arada}

Üçüncü günün ilk oturumunda, Microsoft’da görev yapan ve programcı olan Tayfun Akçay vardı. Paralel programlama hakkında bilgiler veren Akçay programın şu anki durumundan bahsetti.

Eğlenceli Dakikalar

Hemen ardından çok eğlenceli geçtiğini düşündüğümüz ikinci bir oturumda, Tayfun Akçay’ın eşi olan ve Photoshop Magazin & DigitalArts Editörü olan Sümeyra AKÇAY oturum düzenledi. Photoshop’un aslında ne kadar kolay olduğunu bizlere örnekler ile gösterdi. Nasıl kafaların değiştirilebileceği, karikatürize etme, yüz rötuşu, doku klonlama gibi Photoshop işlemlerini eğlenceli bir şekilde örnekli olarak katılımcılara gösterdi. Photoshop konusunda onlarca video derslerin bulunduğu blog adresini de paylaşan Akçay’ın sitesine ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz. Güzel bir kaynak olabilecek sitede Adobe programlarını da online olarak inceleyebilirsiniz. Çok kısa sürede Photoshop ile yapabileceklerinize şaşıracaksınız.


Akçay’ın Angelina Jolie fotoğrafını bu hale getirmesi sadece 2 dakikasını aldı.

Üçüncü oturumda, Blogların öneminden, yeni dünyanın en önemli kaynaklarından, her türlü kişinin her türlü konuda özgürce yazabileceğine ve bloglar oluşturabileceğine bu oturumda dikkat çekildi.

Bloglar ve Diğer Oturumlar

En iyi blog yarışması dalında ödül almış olan beyn.org blog adresinin sahibi ve ilginç bloglardan sokaktanmanzaralar.com‘un sahibinin eşlik ettiği oturuma çeşitli alanlarda diğer başarılı bloglar da gösterildi. Ve sansüresansür.org dediler. Kapatma davalarının çoğunluğunun Diyarbakır’da gerçekleştiğini çünkü bu konuda incelemeler yapabilecek teknolojik altyapılarının olmadığına dikkat çekildi. Özellikle Atatürkçü Düşünde Derneğinin Google’a açtığı davayı değerlendiren ikili, böyle bir kapatmanın gerçekleşmesi durumunda Türkiye’nin felç olacağının altını çizdi.

Çalışma Hayatına Hazırlık

Dördüncü oturumu, yenibiris.com‘dan Ayşegül Temizyürek düzenledi. İş başvurularının nasıl yapılabileceğine, özgeçmiş konusundaki bilinmezlere değinen Temizyürek’in oturumunun oldukça bilgilendirici olduğunu söylemeliyiz. Son olarak Uzman Akademi tarafından bir oturum düzenlendi ve katılımcılara ücretsiz ve indirimli eğitim programları dağıtıldı. Kapanış konuşması ile ESOGÜ Bilişim Günleri sona ermiş oldu.

{pagebreak::Toplantıdan Notlar}

Toplantıdan Notlar

ESOGÜ 09 Bilişim Günleri‘nin ilk defa düzenlenmesine rağmen organizasyon olarak çok başarılı bulduğumuzu söylemeliyiz. İlerleyen yıllarda katılımın daha da artacağına ve gelenekselleşeceği umudunu taşıdığımız bu organizasyondaki en büyük eksikliğin şüphesiz üniversite öğretim görevlileri olduğunu söylemeliyiz. İlk gün birkaç öğretim görevlisi katılırken, ikinci ve üçüncü günü oturumlara akademisyenlerden katılım olmadı.

Organizasyon Komitesi Başkanı Selim Özenç konuşmasında “Anadolu Üniversitesinin gölgesinde kalan üniversitemizi bu etkinlik ile bir nebze de olsa bu durumdan kurtarmış olduğumuza inanıyoruz. Daha önceleri bizlerin katıldığı başka şehirlerdeki etkinliklerde üniversitemizin Eskişehir’de olduğu birçok kişi tarafından bilinmiyordu. Ancak bu etkinlik sayesinde çok büyük şirketlere üniversitemizin adını ESOGÜ şeklinde duyurduk.” dedi.

:: Ülkemizde kaç üniversite olduğunu biliyor musunuz?

Bilgi için: ESOGÜ Bilişim Günleri

Yazan: Tarık Önce – Bircan Caner Toygu