Nokia N serisi ve Sony Ericsson K serisi karşı karşıya
Nokia ise Sony Ericsson birlikteliğine karşı kamera konusunda iyi bir ortaklık kurma peşindeydi. Dünyanın önde gelen kamera merceği üreticilerinden Carl Zeiss ile Nokia ortaklığı bu sayede kuruldu. Bu ortaklığın ilk meyvesi ise 2005 yılında efsanevi Nokia N90 ile hayata geçti.
Dönemin tasarım standartlarını belirleyen Nokia, o dönemde çok kullanılan el kameralarından esinlendiği bir tasarımla karşımıza çıktı. Dönebilen ekranı ile fotoğraf çekerken anında görüntüyü görmeniz mümkün hale gelmişti. Yine katlanabilir telefon olarak tasarlanan telefonun üzerinde yer alan devasa kamera da dönebilecek şekilde tasarlanmıştı.
Nokia bu önemli ortaklıkla beraber 2 Megapiksel çözünürlüğünde bir kamerayla karşımıza çıktı. Telefon kameralarının 1 megapiksel sınırını yeni geçtiği bu yıllarda N90 önemli bir devrim ile karşımıza çıktı.
Yine aynı yıllarda ortaya çıkan Sony Ericsson K serisi ise N90 için önemli bir rakip haline geldi. K700 gece fotoğrafı için flash yerine uzun süre ışık sağlayan özel bir LED aydınlatma ile kameralı telefonlar arasında fark yarattı.
Nokia’nın Carl Zeiss ortaklığına karşı ise o dönemde dijital kompakt modeller arasında önemli bir marka haline gelen Sony Cybershot markası K serisi ile cep telefonlarına taşınmış oldu. Ancak ailenin fotoğrafçılık açısından en başarılı üyesi açık ara K750i oldu.
Cep telefonu 2 Megapiksel kamerası ve çift LED ışıklandırmasıyla N90 karşısında en sağlam duran modellerden biriydi. Özellikle telefon için üretilen özel aksesuarlarda piyasada önemli bir yer edinmesini sağladı. Yine telefonun otomatik odaklanma özelliği de Sony Ericsson markasının kamera savaşlarında önemli bir avantaj kazanmasını sağlamıştı.
Ancak 2005 yılında K serisinin bu başarısına Nokia 2007 yılında önemli bir cevap verdi. Kameralı cep telefonu denilince ilk akla gelen modellerden olan N95 kamerası tam 5 Megapiksel çözünürlüğe sahipti. O yıllar için Nokia N95 ile birçok kullanıcının dikkatini çekmeye başardı.
Ancak telefonun tek özelliği bu değildi. Ayrıca bugün cep telefonları ve ekranlar için standart haline gelen 16 milyon renk desteği ilk defa bu modelle birlikte karşımıza çıktı. Artık cep telefonu ekranı da 2.6 inç boyutuna ulaşmış yavaş yavaş boyutlar da yeniden büyümeye başlamıştı. Yine telefon Sony Ericsson gibi LED flaş ile karşımıza çıkıyordu.
Uzun süre bu kamera yarışını uzaktan izleyen Samsung ise 2008 yılında yeniden sahneye çıktı. Tabii ki o döneme kadar kapaklı cep telefonu piyasasında önemli bir pazar elde eden marka, üst seviye telefon pazarında da söz sahibi olmak istiyordu.
Samsung ilk olarak 8 Megapiksel çözünürlüğü ve LED flaş özelliğiyle ortaya çıkan Pixon ile karşımıza çıktı. Ancak Samsung durmadı ve bir yıl sonra Pixon 2 ile birlikte bu çıtayı 12 Megapiksel seviyesine çıkardı.
Pixon 2 ayrıca AMOLED ekranı, Wi-Fi ve GPS özellikleriyle de dikkat çekiyordu. Ancak bu kamera savaşları 2007 yılında ortaya çıkan iPhone fenomeni ile kısa sürede anlamsız hale gelecekti.
cok guzel bir anlatim olmus elinize saglik
Nokia 5800 hayranıyım keşke yeniden üretilse
Ericsson T68, Nokia 6310i, Siemens SL45i, Yine Ericsson R520 en severek kullandığım telefonlar oldu.
Siemens SL45i yazınca netten baktım tekrar ilk günkü gibi heyecanlandım. Anılar canlandı gözümde. O zamanlar Ankarada Maltepe pazarı vardı yüzlerce model vardı. İnternet yoktu yeni cihazları orda görürdük. Gezerken pazarı bitsin istemezdim. Bazen iki üç günde telefon değiştirirdim. İş için Erzuruma gitmek zorunda kaldım SL45’in yeni modeli SL45i nin geldiğini haber verdi telefoncu arkadaş. Otobüse verdirmiş ve Erzurum kışında sabah iki saat otogarda otobüsün yolunu gözlemiştim.
Ericsson R520 en iyi çeken ve en iyi bekleme süresine sahip telefondu. 27 güne tekabul eden bekleme süresi vardı
Şimdi piyasa iki işletim sistemi ve bir kaç firmaya kaldı ve dolayısıyla birbirinin kopyası telefonlar var. O zamanlar onlarca firma ve her firmanın kendi arayüzü vardı. Tasarımlar çok farklı idi. Pasaport kaydı vs yoktu.
Nokia 7110 modelini aldım. Reklamlarda ekranda CNN logosu vardı. Araştırdım Wap ile internet bağlantısı yapılıyormuş. Malatya Telsim bayii ne gittim. Diyarbakır bölge müd ile görüştüler ordan 12 sayfa fax geldi. Bayii yetkilisi kendisinin birşey anlayamadığını söyleyerek hattıma data hattı da tanımladı ve başının çaresine bak diyerek kağıtları bana verdi. Bi kaç saatlik uğraş sonucu Wap’ı kurdum. 10 dakkada Telsimin logo- melodi sayfası açıldı. Telefona 10 tane kaydedebiliyordum yenileri için silip yar açmak gerekiyordu (Türkan Şoray gözü Hagi ayağı vs) silmeden önce mesajla arkadaşlara gönderiyordum. Ay sonunda bir fatura geldi telefon o günlerin en pahalı telefonu idi 400 tl ye almıştım gelen fatura 200 tl üzeri idi :))
herkes nokia takılırken ben Motorola timeport 250p almıştım. 3 dakikalık ses kaydı vardı.
6600 vardı. Hala duruyor. Çok güzel telefon