Apple, dünyanın en büyük teknoloji şirketleri arasında bulunuyor. Şirket, sadece bilgisayar ve akıllı telefonların üzerine çalışmak yerine Apple Car gibi farklı alanlar da çalışmalar sürdürüyor. Bu sayede kullanıcıların sevgisini rahatlıkla kazanabiliyor.
Apple, uzun yıllardır kendi arabasını yapmak için uğraşıyor. Özellikle bir aralar her ne kadar projenin dağıtıldığı iddia edilse de alınan patentlere ve yapılan çalışmalara göre şirket bu planlarında ısrarcı. Geçtiğimiz günlerde aracın konsept tasarımları ortaya çıkmıştı. Şimdi ise diğer araçlardan alışık olmadığımız yeni bir teknoloji patenti ortaya çıktı. Yayınlanan bilgilere göre Apple Car, Siri ile fark yaratacak.
Apple Car sunroof patenti ile meraklandırdı. Çünkü bu sadece bir sunroof'tan daha fazlası, Apple Car'ın gerçek olacağının bir işareti.
Apple Car, Siri sayesinde direksiyona ihtiyaç duymadan yönlendirilebilecek!
Amerika Birleşik Devletleri Marka ve Patent Ofisi tarafından yayınlan yeni bir patente göre Apple, otomobil projesi üzerinde çalışmaya devam ediyor. “Otonom Otomobiller için Varış Noktalarında Sinyal Kullanımı Rehberi” adı altında yapılan patent başvurusuna göre Apple Car, otonom sürüş ile varış noktalarına gittiğinizde Siri ile kontrol edilebilecek.
Otonom araçlarla birlikte kullanıcılar, gitmek istedikleri yerlere rahat bir şekilde gidebilecekler. Ancak varış noktasına vardığınızda aracı park etmek gibi konular her zaman merak konusu olmuştu. Apple’ın yeni patenti, Apple Car projesinde kullanılacak yeni çözümü gösteriyor. Bu çözüm sayesinde aracı kontrol etmek için direksiyona ihtiyacınız olmayacak.
Patente göre kullanıcılar, araç ile varış noktalarında vardıklarında bir ekrandan ya da herhangi bir kontrol mekanizmasına gerek duymadan aracı sesleri ile kontrol edebilecekler. Örneğin bir kişi bahçe malzemeleri almak için bir mağazaya gittiğinde sesli komut ile araca bahçe malzemelerinin olduğu girişin yanına park etmesini isteyebilir.
Ya da gittikleri bir otoparkta ana girişin yakına park etmesini Siri sayesinde isteyebilir. Patent açıklamasında Apple Car içerisindeki herhangi birinin bu sistemi kontrol edebileceği söyleniyor. Peki, sizin düşünceleriniz neler? Sizce bu tarz teknolojiler otonom araçlar yaygınlaşınca karşımıza daha fazla çıkacak mı? Görüşlerinizi yorumlar kısmında veya SDN Forum‘da bizlerle paylaşmayı unutmayın.
AMD ve Intel arasındaki rekabet kıyasıya devam ediyor. Son yıllarda büyük bir ivme yakalayan ve yarışta öne geçen kırmızı takım, buna bağlı olarak gelirlerinde de ciddi bir artış sağlamayı başarıyor. Son olarak şirket, 2022’nin ilk çeyrek gelirlerini açıkladı.
Buna göre, AMD’nin 2022’nin ilk çeyreğindeki net geliri, bir yıl önceki 555 milyon dolara ve önceki çeyrekte 974 milyon dolara kıyasla artararak, 786 milyon dolar oldu. Yıllık artış, esas olarak yüksek işletme gelirinden kaynaklandı. İşte ayrıntılar…
AMD Dragon Range mobil CPU ortaya çıktı. AMD'nin oyuncu laptoplarına yönelik ilk büyük işlemcisi 2023'te geliyor.
AMD, gelir rekoru kırdı!
AMD, 2022’nin ilk çeyreği sonuçları, 14 Şubat 2022’de sona eren Xilinx’in satın alımından elde edilen kısmi çeyrek mali sonuçlarını da içerdiğinden, Xilinx hariç tutulduğunda AMD, 5,3 milyar dolarlık rekor üç aylık gelire imza atmış oldu.
AMD, Xilinx’i satın alarak yarı iletken endüstrisi tarihindeki en büyük satın alma işlemini tamamlarken, endüstrinin lider yüksek performans ve uyarlanabilir bilgi işlem şirketini oluşturdu. AMD Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Dr. Lisa Su, konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
İlk çeyrek, rekor gelir elde ettiğimiz ve stratejik Xilinx satın alımını tamamladığımız için AMD’yi dönüştürme yolculuğumuzda önemli bir dönüm noktası oldu. İşletmelerimizin her biri, EPYC sunucu işlemci gelirinin üst üste üçüncü çeyrekte iki katından fazla artmasının öncülüğünde, yıldan yıla önemli bir çift haneli yüzdeyle büyüdü.
AMD’nin daha yüksek organik büyümesini ve büyüyen Xilinx işinin eklenmesini yansıtan artan tam yıl rehberliğimiz sayesinde, liderlik ürünlerimize yönelik talep güçlü kalmaya devam ediyor
Xilinx’den sonra Pensando’yu da satın aldı
AMD, ilk çeyrekte programlanabilir işlemciler üreten ve yazılım platformu hizmeti veren startup şirketi Pensando’yu yaklaşık 1,9 milyar dolara satın almak için bir anlaşma yaptığını da duyurdu. Pensando’nun hizmet platformu, AMD’nin veri merkezi ürün portföyünü, yüksek performanslı bir veri merkezi işlem birimi (DPU) ve halihazırda Goldman Sachs, IBM Cloud, Microsoft Azure ve Oracle Cloud dahil olmak üzere bulut ve kurumsal müşteriler arasında geniş ölçekte devreye alınan yazılım ağı ile genişletecek.
AMD, ilk çeyrekte aynı zamanda teknik bilgi işlem iş yüklerinde liderlik performansı, endüstrinin en büyük L3 önbelleği ve modern güvenlik özellikleri sunan AMD 3D V-Cache™ teknolojisine sahip 3. Nesil AMD EPYC işlemcilerin genel kullanıma sunulduğunu da duyurdu.
Yine ilk çeyrekte, AMD’nin bulut müşterileri, günümüzün en önemli iş yükleri için güçlü performans sunan 465 bulut sunucusuyla AMD EPYC işlemci destekli hizmetlerini genişletmeye devam etti.
Microsoft Azure, HBv3 sanal makinelerini (VM’ler) AMD 3D V-Cache teknolojisine sahip 3. Nesil AMD EPYC işlemcilere yükselterek, Azure yüksek performanslı bilgi işlem (HPC) platformuna şimdiye kadarki en hızlı eklemeyi sağladı.
AMD EPYC işlemciler Google Could ve Amazon sunucuları destekliyor
AMD EPYC işlemciler ilk çeyrek itibariyle artık yeni, bilgi işlem için optimize edilmiş Google Cloud C2D VM’lerine güç veriyor ve müşterilere elektronik tasarım otomasyonu ve hesaplamalı akışkanlar dinamiği gibi alanlarda HPC iş yükleri için güçlü performans getiriyor.
AMD, HPC iş yükleri için yeni Amazon EC2 Hpc6a bulut sunucularını ve bilgi işlem yoğun iş yükleri için Amazon EC2 6a bulut sunucularını güçlendirerek önceki nesle göre daha iyi fiyat performansı sunuyor.
AMD ilk çeyrekte ürün gamını oyuncular ve içerik üreticileri için yüksek performanslı AMD Ryzen masaüstü işlemcileri ile genişletti.
AMD Ryzen 7 işlemciler duyuruldu
2022’nin ilk üç ayında, AMD 3D V-Cache teknolojisine sahip ve sektörün ilk 3D yığınlı çipli x86 PC işlemcisine sahip ilk Ryzen işlemcisi olan Ryzen 7 5800X3D de duyuruldu. Ryzen 7 5800X3D işlemciler, rakip işlemcilerin yığın cache teknolojisi olmadan kıyaslandığında seçili oyunlarda en iyi oyun performansını sunuyor.
Yine aynı süreçte, Lenovo iş bilgisayarları ürün gamını, tam kapasite çalışarak baskın bir performans ile en iyi şekilde profesyonel iş yükünün altından kalkacak olan Ryzen Threadripper™ PRO 5000 WX-Series işlemcilere sahip ThinkStation P620 ile genişletti.
AMD ayrıca Ryzen masaüstü işlemci portfolyosunu teknoloji tutkunlarının çok daha fazla özelleştirilmiş oyun deneyimi yaşamasını sağlayacak altı yeni “Zen 3” ve “Zen 2” işlemcileri ile de genişletti.
AMD, yönetim kurulunun yeni 8 milyar dolar pay geri alım programını onayladığını duyurdu. Bu program, geçen yıl duyurulan 4 milyar dolar pay geri alım programına ek olarak uygulanacak.
AMD, yine ilk çeyrekte 3 milyar dolarlık bir kredi imkanına erişerek şirketin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) hedeflerine olan bağlılığını pekiştirdi.
AMD, Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO Dr. Lisa Su’nun yönetim kurulu başkanı olarak görevine devam edeceğini ve John E. Caldwell’i baş bağımsız direktör olarak seçtiğini de duyurdu. Eski Xilinx yönetim kurulu üyeleri Jon Olson ve Elizabeth Vanderslice de Xilinx’in satın alınmasıyla birlikte AMD yönetim kuruluna katıldı.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Sizce AMD, gelir yarışını daha ne kadar önde götürecek? Görüşlerinizi yorumlar kısmında ya da SDN Forum‘da bizimle paylaşabilirsiniz.
Apple ve Google, App Store ve Play Store üzerinden yapılan uygulama içi satın alımlarda geliştiriciden yüzde 30 pay alıyor. E-ticaret devi Amazon, geçtiğimiz sene Apple’a komisyon ödememek için iOS uygulamasında e-kitap ve benzeri dijital içerikleri satmaktan vazgeçmişti.
Şirket aynı kararı Android’de de uygulamaya başladı. BBC’nin haberine göre, Google Play Store’daki “Amazon Shopping” uygulamasında e-kitap başta olmak üzere tüm dijital içerik satın alımları durduruldu. Bu kararın, Amazon’un dijital satışlardan elde ettiği gelirleri olumsuz etkileyebileceği tartışılıyor.
Birçok alanda karşı karşıya gelen Amazon ve Elon Musk, uzay tabanlı bir internet projesinde de karşı karşıya geliyor.
Artık Amazon web sitesine yönlendirecek
E-kitap satın almak isteyenler artık Amazon Kindle kullanmak zorunda. Amazon’un sattığı diğer dijital içerikleri satın almak ve indirmek isteyenler ise amazon.com’a yönlendirilecekler. Şirket, mobil uygulamasından video ve müzik oynatmaya izin veriyor ancak yakında bu özelliğin de kaldırılması mümkün.
Amazon, 2022’nin ilk çeyreğini kapsayan mali durum raporunda, toplam 3,84 milyar dolar, hisse başına 7,56 dolar zarar ettiğini bildirdi. 2021’in ilk çeyreğinde ise 8,1 milyar dolarlık kar açıklamıştı. Firma ikinci çeyrekte net satışlarının 116-121 milyar dolar arasında olmasını beklerken; analistler 125.5 milyar dolar bekliyorlar.
Bu arada Amazon sadece uygulama mağazalarına komisyon ödemekten kaçınmıyor. Geçtiğimiz Kasım ayında, popüler finansal hizmet sağlayıcısı Visa ile işlem ücretleri konusunda yaşadığı anlaşmazlık nedeniyle İngiltere’de kredi kartlarını kabul etmeyeceğini açıklamıştı. Ocak ayında ise bu kararından vazgeçti.
Oyun devi Epic Games de teknoloji şirketlerinin yüzde 30 komisyon alma politikasından muzdarip. İki yıl önce, Fortnite’ta kendi ödeme altyapısını hayata geçirerek Google ve Apple’a pay ödemekten kaçınmaya çalışmıştı. Ancak bu hamlesi ters tepti ve Fortnite, App Store ve Google Play Store mağazalarından kaldırıldı.
Öte yandan Twitter’ı 44 milyar dolara satın alan Elon Musk da “Apple’ın kazancı olması gerekenden 10 kat daha fazla” açıklamasıyla şirketi sert bir dille eleştirdi. Güney Kore’de yürürlüğe giren yasal düzenleme gereğince Google, Play Store’da alternatif ödeme sistemlerine izin vereceğini duyurdu. Ancak komisyon almaya devam edecek.
Sizler bu konuda neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda veya SDN Forum’da paylaşabilirsiniz.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yapmış olduğu bir açıklamada Türkiye otoyollarında bulunan hız sınırına düzenleme getirileceğini ve mevcut olanın üstüne çıkılacağını söyledi. Ayrıca bu yeni kuralın hayata geçirileceği tarih de paylaşıldı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Elazığ çiftçilerinin tarım arazilerine drone ile ilaçlama yapıldığını söyledi.
Otoyol hız sınırı 1 Temmuz’dan itibaren 140’a çıkarılıyor!
KGM verilerine göre Türkiye’de 01.01.22 tarihi itibariyle toplam yol ağı 68 bin 526 kilometreye ulaştı. Fakat bu yolların büyük bir kısmını il yolları ve devlet yolları oluşturuyor. Hatta paylaşılan verilere göre asfalt betonu dışında sathi kaplama, parke, strabilize, toprak ve diğer yollar olmak üzere pek çok farklı yol çeşidi olduğunu görüyoruz.
Satıh cinsine göre yol ağı (km)
Asfalt betonu
Sathi kaplama
Parke
Stabilize
Toprak
Diğer yollar
Toplam
Otoyol
3 bin 532
3 bin 532
Devlet yolları
19 bin 280
11 bin 314
46
22
303
30 bin 965
İl yolları
5 bin 494
25 bin 573
241
303
339
2 bin 079
34 bin 029
Toplam
28 bin 306
36 bin 887
287
325
339
2 bin 382
68 bin 526
Soylu tarafından yapılan açıklamaya göre ise yapılacak düzenlemeyle birlikte ülkemizde bulunan mevcut otoyol hız sınırı 120 km/s yerine 140 km/s olacak. Bu düzenlemenin devlet yolları ve il yollarında değil, yalnızca otoyollarda geçerli olacağını belirtelim.
Kaynak: KGM
Buna ek olarak, hız sınırı aşımı yapıldığında ceza kesilirken kişiye yüzde 10’luk bir pay bırakılıyor. Yani aslında 120 değil, 132 km/saatlik hız geçildiğinde belirli bir cezai işlem uygulanıyor, daha yüksek hızlara çıkılırsa bu cezanın boyutu da aynı oranda artırılıyor. Bu sebeple 1 Temmuz itibariyle yeni düzenleme onaylandıktan sonra artık bu cezai işlem sınırı 132 km/saat değil, 154 km/saat üzerinde giden araçlara uygulanacak.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi SDN Forum‘da veya yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Teknoloji ve internetin insan yaşamının bir parçası olmasıyla birlikte son yıllarda yeni meslek grupları da doğmaya başladı. Twitch, Youtube gibi birçok platformda yayıncılar, kendi alanlarını oluşturup meslek olarak icra ediyorlar. Öyle ki bu meslek, salgın sürecinde oldukça popüler hale gelmişti.
Twitch yayıncılarının gelirleri düşecek. Twitch hakkında gelen yeni iddialar, yayıncılardan daha fazla kesinti yapılacağını söylüyor.
Yayın izleyici kitlesi, 2022’nin ilk çeyreğinde yüzde 8’lik azalma yaşadı
Yayın akış platformları, geçtiğimiz iki yılda büyük bir ivme kazanmıştı. Öyle ki bu artışta koronavirüs ile beraber gelen kapanma sürecinin etkili olduğu herkes tarafından fark edilmişti. Ancak son dönemde aşılanma oranının artması ve akabinde vakaların azalması, yayınlara olan ilgili küçük de olsa azaltmışa benziyor.
StreamLabs’ın bir rapora göre, popüler akış platformlarının düşüş eğiliminde olduğu gözlemlendi. 2022’nin ilk çeyreği, geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 8’lik bir düşüş gözlemlendi. Raporda durumun, yaşanan normalleşme süreciyle doğrudan ilgili olduğu savunuldu.
Öte yandan yayın dünyasında açık ara bir Twitch üstünlüğü göze çarpıyor. Öyle ki platform, tüm akış saatlerinin yüzde 91,5’ini elinde bulundurarak bu alanı adeta domine ediyor. Öte yandan Twitch, koronavirüs etkisinin kısmen azalmasına rağmen üç ayda bir büyüme yaşayan tek platform oldu.
Yayın dünyasında League of Legends ve Valorant geliştiricisi Riot etkisi
Yayın akış platformlarında oyun izleyicileri, önemli bir kitleyi oluşturuyor. Bu alanda liderliği ise League of Legends ve Valorant oyunlarının geliştiricisi Riot, 912 milyon izleme saati ile aldı. İkinci olarak da 556 milyon izleme saati ile Rockstar yer alıyor.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından veya SDN Forum‘dan bizlerle paylaşabilirsiniz.
Geçen sene Ekim ayında küresel olarak piyasaya sürülen Windows 11, bazen kullanım deneyimini olumsuz etkileyen sorunlarla gündeme geliyor. Son olarak bilgisayarın önyükleme esnasında 40 dakika boyunca takılmasına neden olmuştu ve Nisan ayında çıkan KB5012643 numaralı güncellemeyle bu düzeltilmişti.
Ancak aynı güncellemenin bir başka soruna yol açtığı ortaya çıktı. Microsoft’un açıklamasına göre, Windows 11’in 21H2 sürümü için yayınlanan KB5012643 güncellemesinden sonra, .NET Framework 3.5 tabanlı bazı uygulamaların çalışmasında sorun olabilir veya hiç açılmayabilir. Şirket bunun çözümünü de açıkladı.
Şu ana kadar tekdüze bir rengi bulunan Görev Yöneticisi artık Windows 11 sistem temasına göre ayarlanabilecek.
Son Windows 11 güncellemesini kaldırınca düzeliyor
Söz konusu hata, Windows Communication Foundation (WCF) ve Windows Workflow (WWF) bileşenleri gibi .NET Framework 3.5’teki belirli isteğe bağlı bileşenleri kullanan uygulamaları etkiliyor.
Bilgisayarınızdan Ayarlar’ı açın ve Windows Update bölümüne girip “Güncelleştirmeleri denetle” butonuna tıklayın. Eğer KB5012643 sürüm numarasına sahip bir güncelleme geldiğini görüyorsanız, şimdilik yüklemeyin. Microsoft, uygulamaların çalışmasına engel olan sorunu kısa sürede düzelteceğini belirtiyor.
KB5012643 güncellemesi bilgisayarınıza yüklenmişse, kaldırarak sorunu geçici olarak çözebilirsiniz. Bunun için Windows Update’deki “Güncelleştirme geçmişi” bölümüne girin ve “Güncelleştirmeleri kaldır” seçeneğine tıklayın. Ardından açılan ekranda KB5012643’ü bulun ve “Kaldır” butonuna basın.
KB5012643’ü kaldıramazsanız, Windows Özellikleri’nde .NET Framework 3.5’i ve Windows Communication Foundation’ı yeniden etkinleştirerek de bu sorunu çözebilirsiniz. Bilgisayarın arama kutusuna “Windows özelliklerini aç veya kapat” yazarak ulaşacağınız penceredeki “.NET Framework 3.5” kutucuğunu işaretleyin ve Tamam’a basın.
Bilgisayarınızı yeniden başlattığınızda problem geçici de olsa düzelecektir. Peki ya sizler aynı sorunu yaşadınız mı? Deneyimlerinizi yorumlarda veya SDN Forum’da paylaşabilirsiniz.
Dünyanın en zengin insanı ünvanına sahip Elon Musk, yaptıklarıyla gündemde kalmaya devam ediyor. Son dönemde Twitter’ı satın almasıyla adından söz ettiren iş insanı, birkaç gündür Apple’ı hedefine aldı. Öyle ki Musk, Twitter üzerinden teknoloji şirketine yönelik ağır ifadeler kullandı.
Bazı milletvekilleri, Twitter 'da fazla özgürlüğün hak ihlali olacağını tartışmak için Elon Musk 'a mektup yazdı. İşte detaylar..
Elon Musk, Apple’ın geliştiricilerinden aldığı ücrete karşı çıkıyor
Elon Musk, geçtiğimiz günlerde App Store’un uygulama geliştiricilerinden aldığı App Store komisyonu hakkında konuştu. Adaletsizliğe vurgu yapan iş insanı, App Store’un geliştiricilerden kestiği yüzde 30’luk komisyonun kesinlikle iyi niyetli olmadığını belirtti.
Apple, iPhone ve iPad gibi cihazlarda yalnızca App Store üzerinden uygulama indirildiği için komisyon ücretini kendisi belirliyor. Bugüne kadar defalarca tartışma konusu olan uygulama bu kez de Elon Musk’ın hedefi haline geldi. Daha da ileri giden Musk, bu uygulama ile Apple’ın 10 kat daha fazla kazanç sağladığını belirtti. İş insanı konuya ilişkin olarak şu ifadeleri kullandı.
Apple’ın mağazası, internette yüzde 30’luk bir vergiye sahip olmak gibi. Kesinlikle iyi bir şey değil. Kelimenin tam anlamıyla olması gerekenden 10 kat daha yüksek.
Apple, App Store üzerinden yılda 1 milyon dolarından fazla kazanan uygulama geliştiricilerinden yüzde 30 gibi dev bir kesinti uyguluyor. Bu kesinti oranı defalarca gündeme geldi ancak şirket, geri adım atmadı. Öte yandan Apple, ilk kez Elon Musk’ın hedefinde değil
Apple’ın kapalı bir teknoloji ekosistemi oluşturduğu herkesin malumu. Öte yandan iPhone 12 ile birlikte kutuya şarj aleti koymamasını “çevreci olmak” ile açıklayan Apple’ı samimiyetsizlikle suçlamıştı. Elon Musk ve Apple gerginliğinin ne boyutlara ulaşacağı şimdiden merak konusu.
Sizler bu konuda neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda veya SDN Forum’da paylaşabilirsiniz.
Google geçtiğimiz günlerde Play Store’a eklediği Veri Güvenliği bölümüyle Android kullanıcılarının, uygulamaların kendilerinden ne tür verileri topladığını öğrenebilmelerini sağlamıştı. Şimdi de, şifresi çalınanların adeta hayatını kurtaracak bir özellik geliyor.
Geçen yılki Google I/O Geliştirici Konferansında tanıtılan “otomatik şifre değiştirme” özelliği Chrome’un Android uygulamasında kullanıma sunulmaya başlandı. Siri’nin rakibi Google Asistan, hacklendiği tespit edilen bir parola kullanıldığını algıladığı anda otomatik yenileyebilecek. Bu özellik tercihe bağlı olacak ve kapatılabilecek.
Google, Android 13 ile sideloading için harekete geçiyor. Android 13, Google Store dışından yüklenen uygulamaları kısıtlayacak.
Google Asistan şifreyi otomatik değiştirecek
Çalındığı tespit edilen bir parolayla herhangi bir sitede oturum açıldığında özellik hemen devreye girecek. “Chrome, veri ihlaline uğramış bir şifreyi kullandığınızı tespit etti. Google Asistanınız şifrenizi otomatik olarak değiştirebilir” uyarısıyla kullanıcıya parolayı yenilemeyi teklif edecek.
Change automatically (Otomatik olarak değiştir) butonuna tıklandığında Google, Asistan’ı kullandığınız sitelerin URL’lerinin ve içeriklerinin yanı sıra Asistan aracılığıyla gönderdiğiniz bilgilerin toplanacağı konusunda sizden izin isteyecek. Google hesabında da saklanabileceği belirtilen bu bilgileri onaylamanız gerekiyor.
“Kabul ediyorum” düğmesine dokunduğunuzda, çalınan parolanızı değiştirebilmenizi sağlayan bir ekran açılacak. Burada Google Asistan’ın sizin için oluşturduğu şifreyi kabul edebilir ve Chrome’un şifre yöneticisine kaydedebilirsiniz. Herhangi bir sorunla karşılaşırsanız, parolayı manuel olarak da yenileyebileceksiniz.
Google Chrome’un Android uygulaması, Şifre Yöneticisine kaydettiğiniz parolaların veri ihlaline karışıp karışmadığını kontrol ediyor ve bu konuda kullanıcıyı uyarıyor. Yeni gelen özellik ise, şifresini nasıl değiştirebileceğini bilmeyen kullanıcıların hayatını önemli ölçüde kolaylaştırmayı hedefliyor.
Sizler bu konuda neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda veya SDN Forum’da paylaşabilirsiniz.
Koronovirüs salgınının ortaya çıkmasıyla adını daha sık duyuran Bill Gates, birçok kez konu hakkında açıklamalarda bulundu. Özellikle son dönemde COVID-19 riskleri ile ilgili yaptığı söylemlerle eleştirilerin hedefinde olan ünlü iş insanı, kendisine yöneltilen suçlamalara cevap verdi.
Microsoft kurucusu ve Bill & Melinda Gates Vakfı eşbaşkanı Gates, koronavirüs konusunda tüm dünyaya sert uyarılarda bulundu.
Gates:” Hakkımdaki iddialar korkunç ve çılgınca!”
Aşı alanındaki yatırımlarıyla adından sık sık söz ettiren Gates, koronavirüs salgını öncesinde de bir salgının çıkıp tüm dünyayı etkisi altına alacağını belirtiyordu. Bu alanda dev yatırımlar yapan iş insanı, toplumun büyük çoğunluğu tarafından eleştiri oklarının hedefinde olmuştu.
Birçok kişi Gates’i aşı yoluyla insanlara çip takmakla suçlamıştı. Öyle ki tüm dünyayı sarsan koronavirüs salgınının da Gates’in ürünü olduğunu belirtenler var. Microsoft’un kurucusu, son günlerde de farklı salgınların çıkacağını söyledi ve yine eleştirilerin odak noktası oldu.
Kendisine gelen tüm bu tepkiler üzerine açıklama yapan Bill Gates, geçtiğimiz günlerde sokağa indiğini ve gelen tepkileri şaşkınlıkla karşıladığını belirtti. Öte yandan Gates, kendisi hakkındaki suçlamaların komplo teorisi olduğunu söyledi. BBC’nin Today programına geniş kapsamlı bir röportajda da şu ifadelere yer verdi.
Bu iddialara bazı açılardan neredeyse gülmek zorunda kalıyorsunuz çünkü bu çok çılgınca. Yani, gerçekten insanlara çip takarak takip etmek istiyor muyum? Biliyorsunuz, aşılara milyarlar harcıyorum, aşılardan para kazanmıyorum, aşılar hayat kurtarıyor. Son zamanlarda birkaç kere toplum içine çıktım ve bazı insanlar bana onları takip ettiğimi söylüyorlar. Ve bu korkunç bir şey.
Bill & Melinda Gates Vakfı ile büyük bir yatırım yan Gates, eşiyle kurduğu bu hayır vakfından hiçbir zaman kâr etmediğini ve hedefinin de bu olmadığını belirtti. Öte yandan Vakfı beraber kurduğu eşinden geçtiğimiz yıl ayrılan iş insanı, çok zor bir yıl geçirdiğini söyledi.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından veya SDN Forum‘dan bizlerle paylaşabilirsiniz.
Sosyal medya devi Facebook (yeni adıyla Meta), 2014 yılında WhatsApp platformunu 22 milyar dolara satın almıştı. Aradan geçen 4 yıllık sürede WhatsApp’ın kurucuları Brian Acton ve Jan Koum, şirketten istifa ettiler.
Görevini bırakan bir başka isim de, 2011 – 2018 arasında WhatsApp’ta Baş İşletme Sorumlusu olarak çalışan Neeraj Arora olmuştu. Arora yıllar sonra paylaştığı bir tweet dizisinde, uygulamanın Facebook’a satışı sürecinde önemli bir rol oynadığını belirterek, bunun için pişman olduğunu söyledi ve adeta içini döktü.
Anlık haberleşme platformu WhatsApp, grup yöneticilerinin mesajları kontrol etmesi için ayrı bir özellik daha getiriyor! İşte detaylar...
Eski WhatsApp yöneticisi: Facebook yönetimi bize söz vermişti
Neeraj Arora, 2012/2013 yıllarında Mark Zuckerberg ve Facebook yönetiminin WhatsApp’ı satın almak için kendileriyle iletişime geçtiğini söyledi. Ancak başlangıçta bunu reddettiklerini ve uygulamayı satmak yerine büyütmekte karar kıldıklarını sözlerine ekledi.
Takvimler 2014’ü gösterdiğinde Facebook tarafından yeniden bir ortaklık teklifi aldıklarını belirten Arora, Mark Zuckerberg’in taahhütlerini şöyle sıraladı:
Uçtan uca şifreleme için tam destek
Reklam yok (hiç)
Ürün kararlarında tam bağımsızlık
Jan Koum için yönetim kurulu koltuğu
Mountain View’da kendi ofisimiz
Vb.
“WhatsApp’ı ilk günlerde kullandıysanız, ürünü neyin özel yaptığını hatırlarsınız: Uluslararası iletişim” diyerek sözlerine devam eden Neeraj Arora, uygulama sayesinde SMS ve arama ücretleri olmadan iletişim kurulabildiğinin altını çizdi. WhatsApp’ın o dönem kullanıcılardan 1 dolar ücret aldığını da hatırlatarak şöyle konuştu:
WhatsApp, kullanıcılardan uygulamayı indirmeleri için 1 dolar ücret alarak para kazandı. Ve Facebook (bize söylediklerine göre) misyonumuzu ve vizyonumuzu destekledi.
“Duruşumuzu net bir şekilde ortaya koyduk”
Yapılan görüşmeler esnasında; kullanıcı verilerinin gizli ve güvende kalacağı, WhatsApp’ın reklamsız olacağı ve platformlar arası izleme yapılmayacağı konularında net bir duruş sergilediklerini belirten Arora, “FB ve yönetimi aynı fikirdeydi ve misyonumuza inandıklarını düşündük. Ancak tabii ki öyle olmadı” şeklinde konuştu.
2018 yılında ayyuka çıkan Facebook/Cambridge Analytica skandalını hatırlatan Neeraj Arora, “2014 yılında WhatsApp, Facebook tarafından 22 milyar dolara (nakit ve stok olarak) satın alındı. Ancak 2017 ve 2018’e gelindiğinde işler çok farklı görünmeye başladı…” ifadelerini kullanarak pişmanlığını şöyle dile getirdi:
Bugün WhatsApp, Facebook’un en büyük ikinci platformudur (Instagram veya FB Messenger’dan bile daha büyük). Ama yüreğimizi döktüğümüz ve dünya için inşa etmek istediğimiz ürünün bir gölgesidir. Ve Facebook’un bir parçası olduğuna pişman olan tek kişi ben değilim.
Başlangıçta kimse Facebook’un kullanıcı verilerini silip süpüren ve kirli parayı tüküren bir Frankenstein canavarı olacağını bilmiyordu.
Samsung, şubat ayında düzenlediği Galaxy Unpacked etkinliğinde Galaxy S22’in yanı sıra Galaxy Tab S8 serisini vitrine çıkardı. Son ortaya çıkan bilgilere göre şirket, uygun fiyatlı bir tablet üzerinde çalışıyor ve çok yakında kullanıcıların beğenisine sunmayı planlıyor.
Samsung'un en yeni amiral gemisindeki bazı yenilikler yani Galaxy S22 özellikleri, eski Samsung'lara geldi. İşte güncelleme alan modeller!
Samsung, ‘yeni’ Galaxy Tab S6 Lite üzerinde çalışıyor
MySmartPrice’ın haberine göre Samsung, 2020’de piyasaya sürülen Galaxy Tab S6 Lite’ın yeni bir varyantı üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Hatta tablet, son dönemde Bluetooth SIG sertifikası almasının yanı sıra Geekbench veri tabanında da ortaya çıktı.
Galaxy Tab S6 Lite
SM-P613 ve SM-P619 olmak üzere iki model numarası ile gelen tabletin Geekbench’in testlerinden aldığı puanlar, tek çekirdeklide 555, çok çekirdeklide ise 1.685 puan. Bunun dışında cihazın sekiz çekirdekli bir Qualcomm işlemciden güç aldığını belirtelim. Bu da çekirdek hızlarını göz önünde bulundurduğumuzda Snapdragon 720G’yi işaret ediyor.
Qualcomm Snapdragon 720G; 8 nm mimariye sahip. Aynı zamanda iki adet 2.3 GHz ARM Cortex-A76 (Kryo 465) ve altı adet 1.88 GHz ARM Cortex-A55 çekirdeklerine ek olarak Adreno 618 grafik birimini bünyesinde barındırıyor.
Galaxy Tab S6 Lite için depolama ve RAM detayları henüz tam belli değil. Ancak Geekbench’e göre cihazın RAM’i 4 GB’dan başlayacak. Öte yandan kutudan çıkar çıkmaz Android 12’yi çalıştıracak.
Tablet sektöründeki son durum ne?
Teknoloji şirketlerinin yılın ilk çeyreğindeki karnelerinin açıklandığı bu dönemde IDC, tablet pazarındaki son durumu gözler önüne serdi. Rapora göre küresel tablet satışları 2022’nin ilk çeyreğinde 38,4 milyon adede ulaştı. Ancak talebin azalmasıyla yıllık çapta yüzde 3,9’luk bir düşüş yaşadı.
Tablet pazarının lideri Apple oldu. 2022’nin ilk çeyreğinde 12,1 milyon iPad satan şirketin pazar payı ise yüzde 4,6’lık düşüşle yüzde 31,5’e geriledi. İkinci sıradaki Samsung, Apple’ın aksine yüzde 3,5’lik artış yaşadı ve pazar payını yüzde 21,1’e yükseltti. Şirketin bu süreçte sattığı tablet sayısı da 8,1 milyon.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce Samsung Galaxy Tab S6 Lite, piyasaya sürülmesi durumunda kullanıcıların beklentilerini karşılayabilir mi? Görüşlerinizi yorumlar kısmından ya da SDN Forum‘da bizlerle paylaşmayı unutmayın.
2019’da patlak veren koronavirüsün hemen ardından gelen çip krizi, her sektörde olduğu gibi akıllı telefonları da doğrudan etkiledi. Bu durum, şirketlere ekran tedarik eden firmaların da elini kolunu bağlarken iPhone 13 panellerini üreten BOE, son dönemde ilginç bir olayla gündeme geldi.
Intel 14. nesil için TSMC'nin 5nm mimarisini benimseyecek. Apple M1 yongalarından kullanılan bu mimari, Intel'in de aklını çelmiş durumda.
BOE’den iPhone 13 panel tasarımında izinsiz değişiklik
Çinli bileşen üreticisi BOE, Apple’ın tedarik zincirindeki firmalardan biri. Şirket, daha önce birkaç defa kalite sorunlarıyla gündeme gelmiş, hatta panelleriyle Apple’ın testlerinden geçememişti. Ancak iPhone 12 serisiyle şirketin ekran tedarik zincirine girmeyi başardı.
TheElec’te yer alan habere göre, son zamanlarda BOE için işler pek de yolunda gitmiyor. Zira Apple, 6.1 inçlik iPhone 13 modelleri için ekran üreten şirketin şubat ayında üretimi durdurmasına karar verdi. Bu durumun nedeni ise firmanın devam eden bileşen kıtlığı (IC) nedeniyle inisiyatif alarak izinsiz bir şekilde ince film transistörlerin devre genişliğini artırması. Kısacası Apple’dan izin almadan panelin tasarımında değişiklik yapması diyebiliriz.
Apple da bu değişikliğin farkına vardıktan sonra şirkete üretimi durdurmasını söyledi. Hatta BOE’nin bu konuda ihtiyacı olan IC (DDI) bileşenlerini bir diğer tedarikçisi LG Display’e yönlendirerek firmanın ekran tedarik zincirindeki aktifliğini de büyük ölçüde düşürdü. Bu nedenle BOE, soruna bir çözüm bulamaması halinde üretim hedeflerini yakalayamayabilir.
Son olarak şunu belirtmeliyiz ki, yukarıda da görüldüğü üzere Apple’ın tek ekran tedarikçisi BOE değil. Bu nedenle yakında iPhone 13 fiyatlarında ekran kaynaklı bir artış beklenmiyor. Ancak, 2021’de tüm iPhone’ların yüzde 10’lık kısmının OLED panellerini üreten BOE‘nin sorunlarının uzun bir süre devam etmesi halinde Apple’dan kritik bir zam kararı gelebilir.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce devam eden çip krizi ne zaman çözüme ulaşır? Görüşlerinizi yorumlar kısmından ya da SDN Forum‘da bizlerle paylaşmayı unutmayın.